Meğer yarışmanın sponsorlarıyla yapılan bir etkinlikte güzellerden onların masalarında oturmaları istenmiş.
Altı kişilik masalarda ikişer güzel oturacak şekilde bir salon düzeni yapmışlar.
Yarışmadan çekilen Magee’nin yerine İngiltere’nin ikinci güzeli yarışacak.
Bu durum, daha önce yarışmaya katılan Şevval Şahin’e soruldu. Şahin, kendi döneminde böyle bir uygulama olmadığını anlattı.
İngiliz güzelin iddia ettiği gibi “sponsorlara konsomasyon” gibi bir durum varsa, Türkiye olarak tabii ki biz de güzelimizi geri çekmek isteriz.
Ama oradaki temsilcimiz İdil Bilgen çok iyi okumuş, dünyayı tanıyan, yol yordam bilen bir genç hanım.
Ne kendisini ne de temsil ettiği ülkeyi böyle bir duruma düşüreceğine ihtimal vermiyorum.
Galatasaray’ın şampiyonluk kutlamalarına sıkı bir polemik damga vurdu; kutlamalarda sahne almayan Coşkun Sabah ile İrem Derici birbirine girdi.
Sabah’ın üzüntüsü, çok sevdiği takımının kutlamalarında sahnede olamamaktı. Hatta takıma hediye olsun diye yeni bir marş bile yazmıştı.
Derici ise kutlama sahnesine seçilen isimlerle ilgili Coşkun Sabah’ı kızdıracak bir yorum yaptı: “Hayaller Dua Lipa, gerçekler Coşkun Sabah!”
Bu kullanım özellikle gençler arasında günümüzün genel bir deyişi olmasına rağmen, Coşkun Sabah üzerine alındı. Haklı çünkü orada bir sürü sanatçı olmasına rağmen İrem Derici bir tek Coşkun Sabah’ı hedef almıştı.
Derici’ye şöyle cevap verdi usta sanatçı: “Kıskanıyorlar. Orada hepinizi katlarım. Coşkun Sabah ile başa çıkabilir misiniz?”
Bu konuda da haklı Coşkun Sabah. Müziği, tarzınıza hitap edebilir ya da etmeyebilir ama bazı konularda da inkâr edilemeyecek başarıları var.
Mesela kendi icadı olan elektro-ud ile seslendirdiği “
Bununla uzun süredir uğraşıyormuş ve yine ameliyat olacakmış...
Buraya kadar sıradan bir estetik kazası haberi.
Hatta güzelleşmek adına katlanılan meşakkat açısından biraz da komik.
Kaburgaya çıkan popo üzerine sosyal medya neler üretecek, kim bilir.
Fakat bu olayı diğerlerinden ayıran, operasyonu yapan estetik cerrah: Bülent Cihantimur.
Yaklaşık 1 sene önce ehliyetsiz kullandığı araçla yol kenarındaki üç ATV motoruna çarpan ve Oğuz Murat Aci’nin ölümüne neden olduktan sonra önce Mısır’a, oradan da ABD’ye kaçan 17 yaşındaki Timur Cihantimur ve onu kaçıran anne Eylem Tok hakkında şikâyetten vazgeçildi.
Vazgeçen kişi, Oğuz Murat Aci’nin eşi Şükriye Aci.
Maktulün babası Özer Aci ve annesi Pervin Aci isyan halinde: “Gelinimiz, paraya ihtiyacı olmamasına rağmen oğlumuzun kanını sattı!”
İddia edilen kan parası 100 milyon lira.
Katılacağı davetlerden birine geç gidince (Die, My Love filminin galası), kırmızı halıda yeri olduğu halde, geçidi kenardan izlemek zorunda kalmış.
Basına falan servis etmek için en azından bir karecik bir fotoğrafının olması lazım Boran’ın.
Neyse ki en sevdiği aktrislerden biri önünden geçerken bir kare yakalayabilmişler: Jennifer Lawrence.
Fakat Lawrence önünden geçerken, arkasından da kabarık rasta saçlı bir abi geçmiş! Bu kez de adamın saçı Boran’ın saçı gibi görünmüş, elde tek kare fotoğraf var: Hoş geldin rastalı Boran!
Yetmedi, bu tür davetlerde bazı film galalarına olduğu gibi bazı özel partilere de katılma şansınız oluyor.
Onlardan birine de davetliymiş Boran.
Partide Rihanna ve sevgilisi DJ’lik yapıyor. Fakat Boran Kuzum efendi insan.
Seda Bakan diziyle ilgili yapılan “Bu projede harcattın kendini” yorumunu like’layınca fena bozulan Hadise, birlikte çekilmiş fotoğraflarını silmişti hesabından.
Seda Bakan’a bu durum sorulunca da meseleyi bilmediğini, seri like atarken yanlışlıkla beğenmiş olabileceğini açıklamıştı.
Peşinden bir başka sosyal medya gafı daha geldi Seda Bakan’dan. Bu kez de “Önce Tuba, sonra Hadise. Sıradaki hangi dizi arkadaşınızı kurban olarak seçtiniz?” yorumunu beğendi.
İlkinde yaptığı “yanlışlıkla oldu” açıklamasına pek kimse inanmamıştı.
Ama bu kez beğendiği yorum, kendisine de çamur atan bir paylaşım.
Acaba “Yanlışlıkla beğendim” derken doğru söylüyor olabilir mi güzel oyuncu?
En son, sosyal medya hesabına kendisinden habersiz giriş yapıldığının belgesini paylaştı Seda Bakan: “Bir dönem birlikte iş yapıp güvendiğim kişilerin hesabım üzerinden yaptığı oyunlar varmış. Ben de hiç kondurmayıp, kimsenin günahını almamıştım...”
Aslıhan sordu haliyle: “7 kere 8 kaç eder?”
Nur cevapladı: Hiçbir fikrim yok. “Yemin ederim bilmiyorum...”
Aslıhan yorum yaptı: “Ama ne kadar kendinle barışıksın. Çok güzel bir şey bu!”
Biri çarpım tablosunu bilmediğini söylüyor, diğeri bunda alkışlanacak bir yan buluyor.
Biz eski kafalı kaldık tabii. Bizim zamanımızda ilköğretim zorunluydu ve çarpım tablosunu öğrenmeden diploma vermezlerdi insana.
Öyle meziyet, doğallık falan da sanılmazdı temel eğitim eksikliği...
Ortalık filinta dolacak
Komedyen Yasemin Sakallıoğlu 100’üncü gösterisine nasıl kilo verip incelmiş olarak girdiğini anlattı:
Depardieu beni çok da şaşırtmayan bir portre, zaten hayatı çelişkilerle dolu. Kendisini ilk kez canlı olarak, “Asteriks ve Oburiks Sezar’a Karşı” filminin setinde görmüştüm, insan olarak o zaman da sevmemiştim.
Güya sağcı, Sarkozy’yi destekliyor ama... Vergiden kaçmak için Rus vatandaşlığına ve Doğu Ortodoks Hıristiyanlığına geçti.
Evet, sağcı ama... Küba’da petrol yatırımları var falan...
Beni asıl şaşırtan, bir başka Fransız sinema ikonu Brigitte Bardot’nun kendisine verdiği destek.
Geçen yıl yine cinsel saldırıdan suçlu bulunan Nicolas Bedos’a da sahip çıkan Bardot yaptığı açıklamada şöyle dedi: “Yetenekli olup da bir kızın poposuna dokunanlar çöplüğe atılıyor. Feminizm benim tarzım değil!” Artık nasıl bir tarzı varsa, Badot’ya göre yetenekli olanlar istediği herkesin “poposuna dokunabilir”...