Bu işin başkenti Marmaris değil, Gümbet

Başta Marmaris olmak üzere Fethiye ve civar tatil beldelerinden turistlerle müstehcen danslar yapan gençlerin görüntüleri düşüyor ekranlara, tepkiler çığ gibi.

Haberin Devamı

Bunlar genellikle bir eğlence mekânında “çığırtkan-dansçı-garson” olarak çalışan sezonluk elemanlar.

Bu işin başkenti Marmaris değil, Gümbet

Bu tür işletmelerin ülkemizi kötü tanıttığı, turizme zarar verdiği söyleniyor haklı olarak.
Marmaris Belediyesi de denetime çıkmış, mekânlara çeşitli sebeplerden cezalar yazılmış.
İnsanlar yeni uyanmış olabilir ama bu iş yeni değil maalesef. Hatta Marmaris’in adı niye bu kadar çıktı bilmiyorum, bu işin bir başkenti varsa orası Marmaris, Fethiye falan değil, Bodrum Gümbet’tir.
Çoğu mekânda rastlarsınız bu arkadaşlara. Ayırt etmesi kolay: Hemen hepsi aynı berberin elinden çıkmış gibi takke tıraşlıdır. İstisnasız hepsi kafasının üzerinde dönebilir. Çoğunun İngilizcesi Türkçesinden iyidir.
Ve olmayan kaslarını sergilemeye bayılırlar.
Bu gençler, kendilerinden görece yaşlı kadın turistleri eğlendirirken hem işletmeye para kazandırır, hem kendileri de yollarını bulurlar.
Eğer iş şovdan çıkıp flörte dönüşürse ertesi günkü gezi, tur, yemek gibi masraflarını da bu yaşlı turistlere kitlerler.
Ama nihai amaç hiç şaşmaz:
Zengin bir kadın turisti kendine âşık edip, kapağı Avrupa’ya atmak...
Yani Bodrum, bir ucundaki Yalıkavak’ta dünya jet-set’ini, bir ucundaki Türkbükü’nde Türk sosyetesini ağırlarken... Bir diğer ucundaki Gümbet’te, az paraya yazlık heyecan peşindeki orta sınıf, orta yaşlı kadın turistleri eğler.
Sanki gizli bir anlaşmayla herkesin gideceği yer bellidir.
Ne o orta sınıf, orta yaşlı turist Yalıkavak’a gider...
Ne de Yalıkavak’ın müşterisi Gümbet’e düşer.
İnsanlar ülkemiz adına utanç verici olduğunu düşünüyor. Haklılar. Ama dünyanın hemen her yerinde var bu tür yerler. En son Mısır’ın dünyaca ünlü tatil beldesi Şarm El-Şeyh’te görmüştüm benzer gece mekânları.
Ayrıca ille de utanmak gerekiyorsa, bu işin peşinde koşan, eğlence anlayışı bu olan, çoğu İngiliz turistlerden de bir o kadar utanmak gerek bence.

Haberin Devamı

Heyatım saçlarına kıyamisu

Komedyen Enis Arıkan yıllardır takmaktan bıkmış olacak ki protez peruğunu çıkardı attı ve kel haliyle paylaşım yaptı. Beğenen de çok, beğenmeyen de.

Haberin Devamı

Bu işin başkenti Marmaris değil, Gümbet

Beğenmemek bir hak ama unutmayalım, bir erkeği saçı yüzünden eleştirmenin de sınırları var, “body shaming” yani bedensel aşağılamaya giriyor.
Ben önce kariyeri açısından düşündüm:
Hiç kel komedyen var mı?
Cem Yılmaz, Ata Demirer, Şahan Gökbakar... Eskilerden Zeki&Metin, Kemal Sunal falan... Hepsi saçlı başlı adamlar.
Tak, aklıma yeni dönemin yıldızlarından Giray Altınok geldi.
Eğriye eğri, doğruya doğru: Giray da pek lepiska sayılmaz şimdi.
Aa durun, durun! Asıl Öztürk Serengil var kellerin piri. Hatta kendine sevimli kel anlamında “Kelaj” diyordu!
Demek ki hem kel hem komik olunabiliyor. Yani Enis bundan sonraki kariyerini doğal haliyle sürdürse bile “Heyatım”, “Kıyamisu” gibi kırıp geçiren replikleri, eğlencesinden pek bir şey kaybetmeyecek.
Gelelim özel hayatına...
Fakat niye geliyoruz ki adamın özel hayatına? Adı üstünde:
Özel hayat.
Bir tek kendisini ve beğendikten, yakıştırdıktan sonra karşısındaki kişiyi ilgilendirir.
Dolayısıyla bu konuyu da böylece tatlıya bağladıysak, bırakalım dağınık kalsın, böyle de güzel Enis Arıkan.
Eğer farkında olmadan yaratıyorsak da kaldıralım üzerindeki şu toplumsal baskıyı. Sürekli kafasında bir şeyle gezmekten kurtulsun adam.
Ne diyelim, darısı Selami Şahin’in başına.

Haberin Devamı

Dilan bizi bir sal!

Bu işin başkenti Marmaris değil, Gümbet

Dolandırıcılık, kara para vs. gibi suçlardan tutuklanıp salınan fenomen Dilan Polat yine, yeni, yeniden gündemde.
Bu kez de koruması vuruldu.
Saldırıyı, Dilan Polat’ın “Enerci” şarkısını paylaşan Daltonlar çetesinin üstlendiği söyleniyor.
Polatgiller konusunda o kadar dolmuşuz ki artık tek bir şey daha duymaya tahammülümüz yok.
Daltonlarla ne ilişkileri varmış, şimdi neyi paylaşamıyorlar falan...

Yazarın Tüm Yazıları