36 saatte Palermo
Restoran, sanat galerisi ya da tiyatroya dönüştürülmüş palazzi’leri, görkemli kiliseleri, sempatik restoranlarıyla Palermo, Sicilya’nın en renkli liman şehirlerinden. Geçmişin fatihleri her köşesinde iz bırakmış. Barok mimarili kiliseleri, Norman-Romanesk bina cepheleri hep geçmişin haşmetini yaşatıyor.
16.00
Sanatta yeni akımlar
Sanat atmosferindeki dönüşüme bakılırsa, barok ve çağdaş unsurlar yan yana varlığını sürdürebiliyor. Quattro Canti’deki A Sergisi, mermer heykeller, havuzlarla süslü tarihi bir bölüm. Arka tarafındaki barok merdivenlerle çıkılan, ikinci kattaki beyaz duvarlı Francesco Pantaleone Galerisi, Giuseppe Lana gibi yükselen İtalyan sanatçılarının tematik sergilerine ayrılmış.
Giriş ücretsiz. Geç barok dönem eserlerinden Palazzo Riso’daki Çağdaş Sicilya Sanatı Müzesi günümüzün öncü isimlerinin mekânı (Giriş 18 TL). Duvarlarla, duvarda sergilenen eserler arasındaki çağ farkının maksimuma ulaştığı bina ise Galleria d’Arte Moderna (GAM). Yapı 15’inci yüzyılda Fransiskan manastırı olarak inşa edilmiş (giriş 21 TL).
19.00
Şarap zamanı
Sicilya şarapları son yıllarda şarap sunumcularının gözdesi. Fırsatı değerlendirip, bu modanın sebeplerini keşfedin. Yemek öncesi, aperatif mekânları arasında en popülerlerinden biri Enoteca Vinoveritas. Küçük şarap mağazasının barında, zengin çerezlerle grillo, nero d’Avola gibi yerel üzümlerden yapılan ürünleri tadın.
21.00
Sicilya lezzetleri
Capo Mahallesi’nin kıvrımlı sokaklarında turlayıp, 2012’de iki genç kadının açtığı, yerel mutfak sunumunda öncü restoranlardan PerciaSacchi’ye uğrayın. İsmini antik Sicilya tahıllarından alan yerel tariflerle, mevsime uygun mönüler hazırlıyor. Marine edildikten sonra çıtır kızartılmış sardalyenin (sarde allinguate) porsiyonu 42 TL. Sokak lezzetlerinden sfincione, burada özel bir karaktere bürünmüş. Ekşi mayalı pizza hamuru Gangi’den lor ve tuma peyniri, ekmek gevreği, bolca rendelenmiş havyar tuzlaması (bottarga) ile enfes bir lezzete kavuşuyor (42 TL). İçecek olarak Arianna Occihipinti’nin biyodinamik şaraplarını, Trimmutura’nın butik biralarını deneyebilirsiniz.
23.30
Duvardan duvara parti
Yüksek taş duvarların üstünden denizi gören kıyıdaki geniş Foro Italico Parkı’nın hemen arkasındaki bölge gece hareketleniyor. Sıradışı eğlence mekânları geç saatlere kadar açık. Duvarları taş kaplı, geniş salonlu, zarif bir palazzo’daki Kursaal Kalhesa, konserlerin yanı sıra kültürel etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Romantik barında caz grupları çalarken, kalabalık diskosunda kimi zaman DJ’ler, kimi zaman topluluklar pisttekileri coşturuyor.
10.00
Pazar turu
Pazarcıların şarkıları, satıcı çığlıkları, tezgâhlara asılmış kanlı etler, kalabalığın arasında slalom yapan motosikletler... Capo Pazarı’nın kaosu sizi bir bardak espressodan çok daha çabuk uyandıracaktır! Tezgâhlara göz attıktan sonra Chiesa dell’Immacolata Concezione al Capo’ya gidin. 17’nci yüzyıldan kalma kilisenin sade dış cephesi sizi yanıltmasın. İçindeki freskler, mermer heykeller, duvarlarındaki zarif süslemelerle gerçek bir sanat hazinesi.
12.30
İtalyan sofrasında
Yaklaşık 40 yıldır Corona Ailesi’nin işlettiği Vini del Paradiso, sadece öğle yemeği servisi veriyor. Müşterileri, mafya filmlerindeki kadar şık. Geçmişteki papaların solmuş fotoğraflarıyla süslü, birkaç masanın sığdığı küçük salonda yer bulabilmek için erken gitmenizde yarar var. Mönü yok. Garsonun tavsiyeleriyle yapacaksınız seçiminizi. Izgara kalamar, kılıçbalığından caponata, hamsili spagetti harika. İki kişi ortalama 90 TL. Sadece nakit geçerli.
14.00
Geçmişin altınları
İsterseniz ilk, isterseniz 10’uncu kez gidin... Görkemli Palazzo dei Normanni’ye uğramadıysanız Palermo geziniz eksik kalmış demektir. Villa Bonano’nun palmiye ağaçlarının gölgelediği, yenilenmiş parkından yürüyerek saraya giderken Mağribi, gotik, neo-klasik mimarinin iç içe geçtiği gözalıcı katedralin önünden geçeceksiniz.
İlk kez gidenlerin öncelikle altın Bizans mozaikleriyle süslü, kral mezarlarının bulunduğu Cappella Palatina’yı görmesi gerekir (giriş 30 TL). Diğerlerine ise ilk kattaki geçici sergi salonunda Kolombiyalı sanatçı Fernando Botero’nun çarmıh temalı eserlerini görmelerini öneririz.
12.30
Bırak torta yesinler
Sicilya tatlılarının lor peyniriyle doldurulmuş cannolo ve cassata’dan ibaret olduğunu sanıyorsanız Pasticceria Cappello’ya uğrayın, ne kadar yanıldığınızı görün. Sarayın arkasındaki metruk sokaktaki tatlıcıda mutlaka yedi kat çikolata ve cevizden yapılan torta setteveli’yi tadın. Dondurma seviyorsanız Al Gelatone’nun butik lezzetlerini kaçırmayın. Karpuzlu granit, fesleğenli limon sorbesi, kavrulmuş bademli ya da şamfıstıklı dondurmalar Sicilya usulü kornette sunuluyor.
20.00
Sicilya tiyatroları
Teatro Massimo’nun palmiyelerle çevrili, kum taşından cephesi sinemaseverlere hiç yabancı gelmeyecek. Baba dizisinin üçüncü bölümü girişteki merdivenlerde noktalanmıştı. Bütçe problemleri, yolsuzluk iddialarıyla geçen uzun yıllardan sonra yapı restore edildi ve İtalya’nın en büyük operası olarak hizmete girdi. Yeni yılı konser, opera, bale gösterileriyle karşılayan salonda Wagner’in ‘Götterdämmerung’unu ya da Verdi’nin ‘Attila’sını izleyebilirsiniz. Bilet fiyatları 36 TL’den başlıyor.
22.00
Sokak lezzetleri
Palermo sokak lezzetlerindeki zenginlikle meşhur. Pirinç köftesi arancine’den kokoreçe (stigghiola) ne ararsanız var. Mide sağlığınıza önem veriyorsanız, ünlü meydanlardan birindeki Nni Franco u’ Vastiddaru’ya gidin. Plastik sandalye ve masalarda servis edilen en popüler yiyecek panelle. Kızartılmış nohut köfteleri susamlı pide arasında getiriliyor. İçliköfteler, kroketler, dalaklı sandviç de tatmaya değer. (İki kişi ortalama 60 TL.)
23.30
Kadeh kardeşliği
Butik bira, yaratıcı kokteyl akımı henüz Sicilya’da yeterince yaygınlaşmamış. Fakat Garibaldi gibi barlar, gecenin son kadehi için mutlaka böyle bir mekânın gerekmediğini gösteriyor. Öğrencileri, akşamcı komünistlerin gözdesi olan barda bir kadeh Negloni isteyin. Parti posterlerinin, sol klasiklerin sıralandığı kitap raflarının altında kendinize bir tabure bulun. Müziğin, ortamın keyfini çıkarın.
10.30
Kültürlerin kesişme noktası
Palazzo Branciforte, beş yıllık restorasyondan sonra 2012’de şaşırtıcı bir kültür merkezi olarak kapılarını açtı (giriş 21 TL). 17’nci yüzyıldan kalma saray, İtalyan mimar Gae Aulenti’nin çizgileriyle modern bir müzeye dönüştü. 13’üncü yüzyıldan kalma sikkelerin de sergilendiği müzede en etkileyici eser Monte di Santa Rosalia. Bu antik ahşap kilerin labirenti andıran rafları, merdivenleri, platformları, balkonları geçici sergi mekânı olarak kullanılıyor.
13.00
Alfresco Arancine
Tarihi kafelerden Antico Caffè Spinnato’de bir porsiyon arancini ile rahatlıkla doyabilirsiniz. Pirinçten yapılmış içliköfte size çekici gelmediyse, tereyağında pişirilmiş salamlı ve safranlısını (arancina con burro) deneyin (6 TL). Kaldırımdaki masalardan birine oturun, yoldan geçen şık Palermoluları seyredin. Ayrılmadan leziz tatlılardan sipariş verin. Kremalı cannoli’yi tatmayı ihmal etmeyin.
NASIL GİDİLİR?
Ocak ayının ikinci haftasında İstanbul’dan Palermo’ya bir aktarmalı uçuşların gidiş-dönüş fiyatı Alitalia’da 571 TL’den başlıyor.