15 günde bisikletle Ä°zlanda
Kampinglerde çadır kurdum, pastoral bir ortamda, bir tarafım deniz, diğer tarafım çayır, bayır, dağ, tepe tam 1500 kilometre pedal çevirdim. İzlanda’yı bir baştan bir başa gezdim. Düş ötesi bir seyahat gerçekleştirdim...
İzlanda, İngilizce adı ile ‘Iceland’ (Buzlar Ülkesi)... Bu sıfat neredeyse tümü buzullarla kaplı Grönland’e (Greenland) verilmesi gerekirken, ne hikmetse, bu ülkeye layık görülmüş. İzlanda da ise Vatnajökull ismiyle bilinen bir buz kütlesi var. Adanın toplam alanı 100 milyon kilometrekare. Ükenin yaklaşık yüzde 8-9’una denk geliyor. Ürpertici ve güzel. Meraklısının her yerde bulabileceği bu emsal ansiklopedik ve ‘googlematik’ bilgileri hızlıca geçip, birlikte İzlanda’ yı solumaya gayret edelim...
İstanbul’dan uçakla Frankfurt üzerinden,10 saat aktarmalı uçtuktan sonra İzlanda’nın uluslararası havaalanı Keflavik Havaalanı’na indim. ‘Küheylan’ımı (bisikletim) bekledim, o da ‘büyük ölçülü bagaj’ kısmında kendini gösterdi.
Bina içinde izin vermedikleri için, dışarıda, nemli ayazda, bisikleti kutusundan çıkarıp , monte ettim, eşyalarımı bisiklete yerleştirdim ve daha önce rezervasyon yaptığım otele pedalladım.
Sekiz kişilik odada huzur içinde dört saat kestirdim. Küçük bir not; bu yatakhane/otel seyahat boyunca kaldığım tek ‘otelimsi’ konaklama mekânı. Oteller ateş pahası, kalınır gibi değil, kaldı ki otellerde konaklamak yapılan seyahatin karakterine de uygun değil.
Ülkeyi senin gibi dolaşmaya çalışan insanlar kampinglerde kalıyor. Gittiğim her yerde kampingler tertemiz ve güvenli. Her türlü insani ihtiyaç insana yakışır şekilde karşılanıyor. Duş, tuvalet, yemek alanları, internet harika.
Film seti gibi...
15 gün boyunca, kampinglerde çadır kurdum, pastoral bir ortamda, bir tarafım deniz, diğer tarafım çayır, bayır, dağ, tepe... Yamaçlar şelalere ev sahipliği yapıyor. Tepeden aşağı akan şelalelerin yanı sıra, öyle şelaleler var ki yamacın bir yerlerinde, sanki yamacı delmişler ve içinde hapsolan su büyük bir coşkuyla hürriyetine akıyor. Gecenin sessizliğinde ‘Allegro vivace’ emsal ritm içinde ancak yine de ninni gibi yumuşak ve huzur veriyor yorgun bedenime... ‘Solo’ yaptığım bu tur 1.500 km. Keflavik, Grindavik, Selfoss, Hella, Vik, Hofn, Egilsstadir, Myvatn, Akureyri, Dalvik, Siglufijordur, Hofsos, Sauderkrokur, Blunduos, Stadur, Borgarnes, Reykjavik’i kapsayan, çepeçevre ada turu...
Yaz olmasına rağmen gündüz 12-15 derece olan sıcaklık geceleri üç dereceye kadar iniyor. Çıplak gözle şöyle bir etrafınıza baktığınızda, say ki tabiat ananın elinden itina ile çıkmış bir doğa müzesinde geziyorsunuz. Düş ötesi bir film seti gibi.
Denizin mavisi, lav yanığı/külü, toprağın gri, kahve, sarı rengi, sağa sola düzenli bir düzensizlik içinde püskürtülmüş volkanik kayalar, şelaleler, için için ‘ateş püsküren’ hiddetli ve tehditkâr yanardağlar, hangi yönden eseceğini hiç kimsenin tam olarak kestiremediği, aman vermeyen, ama illa ki bisikletçilerin alnına alnına esen okyanusun yosun ve iyot kokan sert ve soğuk rüzgârları, gökyüzüne doğru, durup-dinlenip fışkıran sıcak su ve gaz bulutları, kükürtün o ekşi yumurta kokusu, yaz döneminde fazla mesai yapan güneşin ‘hadi bu günlük bu kadar’ deyip giderken arkada bıraktığı, tarifi zor renk cümbüşü...
Ä°zlanda tarihiyle, coÄŸrafyasıyla, efsaneleriyle bir senfonidir, bitmemiÅŸ bir senfoni. Gizemli bir sessizlik içinde, dogmalara kafa tutan, akıl’ın hakim olduÄŸu bir coÄŸrafya. Viking soylu bu ülkeyi mutlak gezin görün.Â
Bisikletle gidecekler için faydalı bilgiler:Â
İzlanda çok pahalı bir ülke, restoranda yemek, bisiklet gezginleri için lüks.
Temmuz–ağustos en iyi zaman.
Rüzgârın yönünü iyi kötü hesap edin, adayı ya saat ya da saatin aksi yönünde döneceksiniz. Araştırın lütfen, ben yapmadım, zordu!
Çadır üç mevsim yeterli, uyku tulumu 5-10 derece yeterli.Â
Kampinglerde kalın. Güvenli, temiz, geceliği tek kişi tek çadır, yerine göre 3 - 6.000 İzlanda kronu.
Â
Karton kutuyu dönüşte kullanmak için ilk gün kaldığınız yere emanet bırakın, depolar çok pahalı. 15 gün için 150 Avro istediler. Tabii kutuyu attım. Dönüşte Reykjavik’te outdoor mağazalarında bedava bulmak mümkün.
Çepeçevre ada turu için üç hafta ayırmak daha gerçekçi. Bu size etrafı daha çok gezme imknı tanıyacaktır.
Böyle bir seyahatin, bütçesi, ulaşım hariç, kampinglerde konaklamalı, dikkatli yapılan yeme-içme harcamaları dahil günlük yaklaşık 80-100 Euro.
 Araba-karavan kiralayıp gezmeyi düşünenlere, her yeri görmek için 10 gün yeterli.