Sinem Vural

Müzik sektöründe iki ayrı kriz, tek ortak çıkmaz

19 Haziran 2025
Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği (MSG), 24 Haziran’da Dijital Müzik Platformları Çalıştayı yapmaya hazırlanıyor. MSG başkanı Ferhat Göçer ile bu çalıştay öncesinde buluştuk, hem Volkan Konak’ın kaybı sonrası yapılması istenen sağlık hamlesini hem de Spotify ile alevlenen dijital platformlar krizini konuştuk.

Türkiye müzik endüstrisinin önde gelen isimlerinden MSG başkanı Ferhat Göçer, Oğuzhan Koç’un sosyal medya üzerinden başlattığı dijital müzik platformları eleştirilerine ilişkin kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Göçer’in açıklamaları, 24 Haziran’da İstanbul’da düzenlenecek olan “Dijital Platformlar Çalıştayı” öncesinde sektörün içinde bulunduğu kriz tablosunu net biçimde ortaya koydu.
Göçer, Spotify’ın Türkiye pazarına 2013 yılında giriş yaptığını hatırlatarak, bugün müzik dinleyicilerinin yüzde 80’inin bu platform üzerinden müzik tükettiğine dikkat çekti. Sadece YouTube’un yüzde 13’lük bir payla kaldığını belirten Göçer, geri kalan tüm yerli dijital platformların toplam pazar payının yüzde 5’i dahi geçemediğini söyledi.
Bu durumun Türkiye müzik sektöründe ciddi bir tekelleşmeye yol açtığını vurgulayan Göçer, “Bugün geldiğimiz noktada Spotify, ‘kapı tutucu’ pozisyonda. Hangi sanatçı yükselir, hangi müzik türü öne çıkar, büyük ölçüde onların editoryal kararlarına bağlı” diyerek bağımsız müzisyenlerin bu sistemde görünürlük şansı bulamadığını ifade etti.

PLAYLIST, ALGORİTMA VE BOT SORUNU
Konuşmasında dört temel sorun başlığına dikkat çeken Ferhat Göçer, bunları şöyle sıraladı:
1) Playlist ve algoritmaların denetlenemezliği,

Yazının Devamını Oku

Dolu dolu bir hafta

12 Haziran 2025
Bayram öncesi biraz hayata biraz da müzikseverlere karıştık. Avenged Sevenfold ve Simge konserleri, biraz oradan biraz buradan haberlerle sizlerleyim.

Avenged Sevenfold İstanbul’da

Bayadır beklediğimi bilmediğim bir konser oldu. Öncesinde Amerikalı alternatif rock grubu Palaye Royale’nin sahne aldığı Avenged Sevenfold konserinde grup turne setlist’lerine sadık kalarak “Afterlife”, “Nightmare”, “Hail to the King” gibi yıldız şarkılarını söyledikten sonra konseri “A Little Piece of Heaven” ile bitirdiler. İlk kez geldikleri konserde 20 yılı aşkın kariyerlerini Türk müzikseverlerle kutlayan ekibin solisti Shadows tekrar gelmek istediklerini açıkça belirtti.
Beni kalbimden vuran ise binlerce kişinin hep bir ağızdan eşlik edebildiği bir setlist ile gelmeleriydi. Eskiden dinlediğim şarkılarını bir anda hatırlamak ise ufaktan bir zaman yolculuğu yarattı diyebiliriz.

Taylor’ın kayıt hamlesi

Taylor Swift, ilk altı stüdyo albümünün master kayıtlarını satın aldı. Yatırım firması Shamrock Capital’de hakları bulunan Fearless, Speak Now, Red, 1989 ve Reputation albümlerinin orijinal kayıtlarının hakkı artık Swift’in elinde. Eski plak şirketi satın alındığında “Taylor’s Version” olarak yeniden yayınladığı albümlerin yanına artık haklarını aldığı orijinal albümlerini de koyan Swift web sitesindeki mektubunda “Tek istediğim, yeterince çalışıp bir gün kendi müziğimi hiçbir ortaklık, bağlayıcılık ya da şart olmadan satın alabilme hakkına sahip olmaktı. Shamrock Capital’a, bunu bana ilk kez gerçekten sunan insanlar oldukları için sonsuz teşekkür ediyorum. Bu onlar için bir iş anlaşmasıydı, ama benim için anılarım, alın terim, el yazım ve yıllardır kurduğum hayallerimdi” yazılı bir mektup yayınladı. Fiyat ise açıklanmadı.
Not: Taylor Swift, bu görseli “bana aitsiniz” diyerek paylaştı.

Simge’nin sahnesi

Bu yazı biraz daha izleyici olarak geçirmek istediğimden bayramın birinci günü Simge’nin Harbiye konserine gittim. Diyeceksiniz ki ‘rock’tan pop’a kafan mı karışık’, hayır değil. Dinleme listem gibi bir hafta olduğunu söylemek mümkün.

Yazının Devamını Oku

Stockholm günlükleri

5 Haziran 2025
Geçen hafta Spotify’ın davetiyle Stockholm’deydim. Listeler, yönelimler, platformun yeni planları... Gördüklerimi bu köşeye taşımadan olmazdı.

Müzik dinleme alışkanlığımızı kökten değiştiren Spotify, 19 yıldır hayatımızda. Kurucusu ve CEO’su Daniel Ek’in geçen hafta yaptığı açıklamalar, sadece bir şirketin değil, tüm yaratıcı ekosistemin nasıl evrildiğini gösteriyor.

“Her şeyin temelinde uzun vadeli düşünmek vardı” diyor Ek. Dikkat çektiği noktalardan biri şu: “Spotify’ın başarısı, sadece teknolojiyle değil, kültürle de ilgili.” Reggaeton gibi yerel türlerin nasıl küresel pop kültürüne dönüştüğünü anlatırken, bu dönüşümde streaming’in etkisinin altını çiziyor. Ek’in ifadesine göre Spotify sadece bir platform değil, kültürel bir motor. Ve bu motorun yakıtı hem dinleyici hem yaratıcıdan gelen talepler. Biz oradayken Avrupa’da ücretli üye sayısı 100 milyon kişiye ulaşmış durumda. Buraya telif dağılımında geri döneceğiz.

SANATÇI NE KADAR KAZANIYOR?

Müzik dünyasında en çok tartışılan sorulardan biri bu: “Kim kazanıyor, ne kadar kazanıyor?” Ve bu soruya Spotify cephesinden net bir yanıt geldi. Spotify’ın Sanatçı ve Endüstri Ortaklıkları Başkanı Bryan Johnson, Loud & Clear raporunu Avrupa perspektifinden paylaştı ve platformun ekonomik şeffaflık iddiasını yeniden gündeme taşıdı.

Yazının Devamını Oku

Sahne boş kalıyor

29 Mayıs 2025
2022 sonrası canlı müzik sahnesi yükselişteydi. Fakat bu durum yerini endişeye bıraktı. Sanatçı datalarının adresi Chartmetric, yayınladığı raporla canlı müzik sahnesine yeni bir bakış açısı getirdi...

Chartmetric’in verilerine göre 2022’de yılda en az 10 konser veren süperstar sanatçıların canlı performans oranları yüzde 44’iken, 2024’te bu oran yüzde 36’ya düştü. Orta seviye sanatçılarda ise bu oran yüzde 19’dan yüzde 12’ye geriledi. Bu, ciddi bir fark. Konserler ve çıkılan turneler sanatçının izleyicisiyle göz göze geldiği, doğrudan bağ kurduğu yer. Şimdi o bağ, dijital kanallara bırakılıyor. Peki neden?
Turneye çıkmak artık çok daha pahalı. Uçuşlar, konaklama, ekip taşımacılığı derken maliyetler katlandı. Özellikle Amerika’ya gidecek sanatçılar için vize ücretleri kişi başı oldukça yüksek. 10 kişilik bir ekiple yola çıkan biri için bu paralar çok büyük yük.
Avrupa başta olmak üzere pek çok ülkede butik konser mekanlarının kapanması ya da faaliyetlerini durdurması, “daha az şehirde, daha az konser” anlamına gelmeye başladı. Artık sanatçılar 5 şehir yerine 3 şehre gidiyor. Bazen en büyük şehri seçip diğerlerini pas geçebiliyor.
Bilet fiyatları ve seyirci dengesi hâlâ hassas. Live Nation’ın CEO’su Michael Rapino “Henüz bir düşüş hissetmedik” dese de CFO’su fiyat ayarlamalarını daha dikkatli yaptıklarını belirtiyor.
Arka sıralardaki biletlerin fiyatları düşürülürken, en çok talep gören bölümler biraz daha pahalıya satılıyor. Seyirci azalmadı ama artık daha seçici.
Ama her şey kötü mü? Hayır, dev organizasyonlar hâlâ büyüyor. Live Nation’ın verilerine göre stadyum bilet satışları geçen yıla oranla yüzde 80 artmış. Taylor Swift veya Coldplay gibi global devler hâlâ kapalı gişe. Ama sektörün bel kemiği olan orta seviye sanatçılar için aynı durum söz konusu değil.
HÂLÂ UMUT VAR MI?

Yazının Devamını Oku

TÜRKİYE’DE MÜZİSYEN OLMAK İMKANSIZ MI

22 Mayıs 2025
Kulağımıza gelen her şarkının arkasında görünmeyen bir emek zinciri var. Ama o zincirin halkaları eşit mi? Kreşendo’nun çalıştayları sonucunda ortaya çıkan “Müzikte Eşitlik” raporu bu sorunun peşine düşüyor ve müzik endüstrisindeki uçurumu tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor.

Kreşendo, müziği herkes için bir ifade, ilham ve keşif alanına dönüştürmeyi amaçlayan bir müzik kurumu. 2021 yılında bu yana sektörü ve müzisyenlerini odağına alan kurum, UNESCO Uluslararası Kültürel Çeşitlilik Fonu desteğiyle yürütülen Müzikte Eşitlik projesini yürüttü. 146 müzisyenin tamamladığı çevrimiçi anket ile 48 derinlemesine görüşme ve Ankara, Diyarbakır, İstanbul, İzmir’de düzenlenen yuvarlak masa toplantılarından elde edilen bulguları ise özetledim...
Müzikle yaşamak zorlaştı
∆ Müzisyenlerin sadece yüzde 37’si hayatını müzikle idame ettirebiliyor.
∆ Yüzde 55’i ayda 15 bin TL’nin altında kazanıyor.
∆ Yüzde 88’i en az bir kez konser iptali yaşamış.
∆ Sigortalı çalışan müzisyen oranı yalnızca yüzde 12.
Kadın müzisyenler için işler daha da zor

Yazının Devamını Oku

Şarkıyı yayınladık listesi tutmadı

15 Mayıs 2025
Perşembeyi cumaya bağlayan gece... Yepyeni bir şarkı/EP/albüm yayınladınız. Aylarca üzerinde çalıştınız. Sözleri, melodisi, prodüksiyonu... Her şey tamam. Beklentiniz ne? En azından “Yeni Çıkanlar” listesinde bir yer bulabilmek. Ama olmuyor.

Oğuzhan Koç’un deyimiyle: “Pop listende rap, rap listende arabesk, yeni çıkanlara baktım, yeni çıkmamışlar.”
Her yıl en az birkaç kez bu serzenişi duyuyoruz. 2025’in şu ana kadarki en dikkat çekici platform çıkışı ise Koç’tan geldi.
Merve Özbey ile düet yaptıkları “Geçsin Yıllar” yayınlandı ama 3’er milyon aylık dinleyiciye sahip bu iki ismin ortak şarkısı New Music Friday listesinde ilk önce yoktu sonra bu listede 6’ncı sıraya kondu, Türkçe pop listesinde ise 10’uncu olarak değerlendirildi.
Spotify’ı etiketleyerek sosyal medya hesabı üzerinden “Artık bizi de sevecek misin yoksa bu aşktan ümidimizi keselim mi? Sene 2025, gökyüzünde bir müzik tanrısına şarkı sunup ‘umarız beğenir’ deyip bekliyoruz sanki. Bu ülkenin müziğini iyiye götürmek istiyorsanız (ki lütfen isteyin), nitelikli ve istikrarla üretim yapan müzisyenleri destekleyin” diyerek isyan etti.
Sadece kendi adına değil, müziğe kafa yoran, üretim yapan, her hafta algoritmalarla savaşan onlarca müzisyen adına konuştu. Haksız mı?
Kesinlikle değil. İşin kötüsü bu bahsedilen listeler algoritmik de değil, editoryal listeler.
Ardından Reynmen’den bir destek geldi. “Oğuzhan abi o kadar haklı ki... New Music Friday’e bile alınmıyor şarkılar. İnanılmaz amatör” deyip keyfilikten yakındı. Yani listeye girmek artık başarıdan çok bir lütuf gibi sunuluyor.

Yazının Devamını Oku

Bu yaz hangi konserdeyiz

8 Mayıs 2025
Türkiye’de her gün yeni bir konseri duyuruluyor. “Ben buna kesin giderim” dediğim konser sayısı 20’yi geçince artık bu yazıyı yazmanın vakti geldi. Konser sezonu açıldı... İstanbul yine global bir festival alanına döndü. Yaz, deniz kadar müzik de demek. Fakat bu yaz, bu bilet fiyatlarıyla işler biraz zor.

Son zamanlarda birçok önemli ismin Türkiye’deki konser haberleri ile seviniyoruz. Fakat bilet fiyatları, vergiler ve değişen döviz kurları yüzünden yüksek olabiliyor. Bu yaz global müzik sahnesinde tanınmış ve İstanbul’a gelecek 50’ye yakın isimden hangisini tercih etmek gerektiği oldukça zor.

Daha bu hafta Justin Timberlake konseri açıklandı. Jennifer Lopez, Megadeth, Marcin, Tamino, Kings of Convenience, Glass Beams, Guns N’ Roses, Avenged Sevenfold, Lara Fabian, Foster The People, Fontaines D.C., Manowar, Black Eyed Peas, Morrissey, The HU, Dream Theater, Khruangbin, Marilyn Manson, Franz Ferdinand, Robbie Williams... Say say bitmiyor.

İlgilendiğiniz tür indie ise en az 15, metal seviyorsanız en az 20 konser sizleri bekliyor. Müzik türü fark etmeksizin herkesin radarında en az 2 konser var.

Ama aslında bu yaz, “Her konsere gitmeliyim” diyemiyoruz. Sadece “en sevdiklerimi seçmeliyim” diyebiliyoruz. Hangi konser içini titretiyor? Hangi grubu/ismi bir daha İstanbul’da izleme şansın yok? Kim yıllar sonra ilk kez geliyor? İşte bu gibi sorularla bir liste elde edebilirsiniz. Müzik ruhun gıdası. Ama o ruhun da ev kiraları, faturaları, taksitleri var.

Şimdi esas mesele şu: Sınırlı bütçeler içindeki insanlar, müziğe ulaşabilecek mi? Başka yollar mümkün mü? Belki paylaşımlı bilet sistemleri, belki alternatif sahne destekleri, belki belediyelerle yapılacak iş birlikleri...

Çünkü bu yaz her konsere gidemeyeceğiz. Ama belki bu yaz imkanlarımız dahilinde hangi müzik gerçekten bizi ayağa kaldırıyor, işte onu daha iyi anlayacağız!

Dikkat çekenler

Yazının Devamını Oku

Elektronik müzik çağı

1 Mayıs 2025
Müzik dünyası, her dönem yeni akımlarla kendini tazeliyor. Ancak öyle bir tür var ki sadece kendini yenilemekle kalmıyor kültürü de kendi ritmine çekiyor: Elektronik müzik. IMS Ibiza tarafından yayınlanan son rapora göre, küresel elektronik müzik endüstrisi 2024 yılında 12.9 milyar dolarlık dev bir büyüklüğe ulaştı. Üstelik bu sadece başlangıç gibi duruyor.

MIDiA Research’ten Mark Mulligan’ın İbiza’da sunduğu rapor, elektronik müziğin sadece bir tür değil, adeta yaşayan, gelişen bir kültür olduğunu ortaya koyuyor. Afro house gibi yeni türlerin yükselişi, drum & bass’ın Rönesans’ı ve yeni nesil sanatçıların bu türleri kendi dillerinde yeniden yorumlaması, elektronik müziği bambaşka bir çağın eşiğine taşıdı.
Araştırmaya göre elektronik müzik dinlenme oranları neredeyse tüm pazarlarda arttı. 2024’te en büyük dört elektronik müzik pazarı, Spotify’daki dinleyici sayılarında önemli artışlar kaydetti.
Meksika, Birleşik Krallık ve Almanya en yüksek büyümeyi gördü.
Elektronik müzik, SoundCloud’da yüzde 14 arttı; TikTok’taki #ElectronicMusic etiketi 13.4 milyar görüntülemeye ulaştı ve bu da 2023’e göre yüzde 45’lik bir artış demek. Tüm bunlara ek olarak, 2024 yılında elektronik müzik, Spotify, Instagram, TikTok, YouTube ve Facebook’ta toplamda 0.6 milyar yeni hayran kazandı.
2024’te drum & bass, jungle ve garage türleri öne çıktı. Beatport satışlarına göre Afro house ve drum & bass en büyük yükselişi yaşadı.
Speed garage, TikTok’ta video görüntülemelerinde yüzde 183 artış gösterdi, UKG (UK Garage) ve bassline, SoundCloud’da yüzde 31 artış yaşadı.
Garage, müzik pazarı Loopcloud’da en çok arananlar arasında yer aldı. Drum & bass, 2024’te Beatport’ta çıkan yeni sürümlerde ikinci sırada yer aldı.

Yazının Devamını Oku