Sinem Vural

Önemli olan global güç

20 Mart 2025
Müzik dünyasında dijitalleşme rüzgârı dur durak bilmiyor. Spotify’ın yayınladığı yıllık streaming gelir raporu, özellikle bağımsız sanatçılar için büyük fırsatların kapıda olduğunu söylüyor. Bu raporlara bakıp Türkiye’yi tahlil etmek kolay mı?

Rakamlar ortada... 2024’te bağımsız sanatçılar ve küçük plak şirketleri toplamda 5 milyar dolardan fazla gelir elde etti. ‘Bağımsız müzisyen olarak para kazanılmaz’ klişesi çöpe gitmek üzere. Türkiye’de de kendi müziğini üreten, doğru pazarlama stratejileriyle hareket eden sanatçılar için uluslararası arenada büyük bir potansiyel var. Ama hâlâ atılması gereken adımlar var.
Spotify raporuna göre, platformdaki en az 1 milyon dolar kazanan sanatçılar 17 farklı dilde müzik yapıyor. Bu, Türk müziğinin global çapta daha fazla yer edinebilmesi için doğru yatırımların şart olduğunu gösteriyor. Yani mesele sadece büyük hitler çıkarmak değil, sadık dinleyiciler yaratmak. Ne kadar çok dinleyiciye ulaşılırsa, telif gelirleri de o kadar yükseliyor.
Raporda en çok dikkat çeken detaylardan biri de şu; 1.000 doların üzerinde kazanan sanatçıların yarısından fazlası gelirlerinin büyük kısmını yurtdışından sağlıyor. Tabii başka ülkelerde dinlenme başına alınan telifin farklılığı da bunda rol oynuyor. Bunun için ülkelere göre abonelik ücretlerini de hesaba katmak gerek. Burada şu soruyu sormak gerekiyor; Türkiye’deki sanatçılar neden global pazarda hak ettiği yeri bulamıyor?
Dünya müzik sahnesinde fark yaratmak için sadece viral şarkılar yetmiyor, doğru strateji ve planlama gerekiyor.
Eskiden müzik sektöründe ‘büyük isimler pastayı paylaşır, geriye pek bir şey kalmaz’ anlayışı hâkimdi. Ancak streaming dünyası, bu paradigmayı tersine çevirdi. Artık daha az bilinen ama sadık bir dinleyici kitlesine sahip sanatçılar da sürdürülebilir gelir elde edebiliyor. Örneğin Spotify verilerine göre 100 bininci sıradaki sanatçının geliri son 10 yılda 10 kat artarak 6 bin dolara ulaştı. Yani niş kitleye hitap eden sanatçılar için bile fırsatlar var.
Son yıllarda Türkiye’de yerli/yabancı konser patlaması yaşanıyor. Ancak streaming gelirleri açısından bakıldığında sanatçıların bu platformlardan yeterince kazanıp kazanamadığı büyük bir soru işareti. Fırsat buldukça bunun da altını çizmekte fayda var. Şu açık ki, uluslararası pazara açılmadan büyük paralar kazanmak pek mümkün değil. Büyük plak şirketleri ve bağımsız sanatçılar, Türkiye’deki dinleyici kitlesini büyütmenin yanı sıra global sahnede nasıl yer alacaklarını da düşünmek zorunda.
Sonuç mu? Streaming ekonomisi, müzisyenler için eski sistemden çok daha adil bir yapı sunuyor. Ama bu fırsatları değerlendirmek için oyunun kurallarını iyi bilmek gerekiyor. Türk müziği globalde parlayabilir mi? Evet ama ancak doğru hamlelerle! 2024 müziğin sınırlarını zorlayanların yılı oldu. 2025 ise bu devrimi sürdürenlerin yılı olacak gibi görünüyor.

Dikkat çekenler

Yazının Devamını Oku

‘Yapay zekayla mücadele başladı

13 Mart 2025
Müzik dünyası yapay zekayla savaşta yeni bir cephe açtı! Sony Music, deepfake içeriklere savaş açarak 75 binden fazla sahte yapay zekâ şarkısını yayından kaldırttığını açıkladı. Bunlar, sanatçıların seslerini taklit eden, hatta hiç var olmayan şarkıları piyasaya süren içerikleri kapsıyor. Şirket, bu durumun sanatçılar için büyük bir tehdit olduğunu ve sektörün daha sert önlemler alması gerektiğini söylüyor.

Son dönemde “AI Drake Cover” veya “Unreleased Harry Styles” gibi başlıklarla yayınlanan parçalar, YouTube ve Spotify’da ciddi dinlenme sayılarına ulaştı. Kimileri bunu “geleceğin müzik üretimi” olarak görse de dev plak şirketleri ve sanatçılar için bu, açık bir hak ihlali. Çünkü bir algoritma, herhangi bir sanatçının sesini kopyalayıp ona yeni bir şarkı “söyletiyor” ve bu şarkılar, neredeyse gerçek kadar inandırıcı olabiliyor. Son örnek olarak “Sana Yıldızları Ödediğimden”in Sezen Aksu yapay zekâ cover’ını verebilirim.
Sony Music’in hamlesi ise müzik dünyasında kartların yeniden dağıtılmasına neden olabilir. Warner Music ve Universal Music Group’un da benzer adımlar atması beklenirken, platformların bu duruma nasıl bir çözüm getireceği büyük merak konusu.
Bu olayın üzerine Birleşik Krallık hükümeti, yapay zekâ şirketlerinin sanatçıların eserlerini izinsiz kullanmasını kolaylaştıracak yeni yasa değişiklikleri önerdi. Eğer bu düzenleme hayata geçerse, yapay zekâ şirketleri sanatçıların şarkılarını ticari amaçla kullanabilecek. Paul McCartney gibi müzik devleri ise bu düzenlemeye sert tepki göstererek, genç müzisyenlerin telif haklarının tamamen yok sayılacağını savunuyor. Şirketlerden ise bu konudaki tepki gecikmedi.
Sony’nin net tavrı şunu gösteriyor: Yapay zekâ müzik sektörünü kökten değiştirirken, büyük şirketler kontrolü bırakmaya hiç niyetli değil. Peki bu savaşın kazananı kim olacak? Yapay zekâ mı, yoksa müzik endüstrisi mi? Şimdilik tek bildiğimiz şey, bu kavganın yeni başladığı.

DİKKAT ÇEKENLER

◊ TikTok’ta zaman geçirenler Göksel İpekçi’nin şarkısına denk gelmiştir. Yeni şarkısı “Mecburum”, nakaratıyla sizi kendine çeken alternatif pop-rock türünde bir şarkı. Söz ve müziği İpekçi’ye ait şarkının düzenlemesi ünlü aranjör Alper Atakan imzası taşıyor. Dinlenmeye değer.
◊ Zeynep Casalini yeni şarkısı “Uzak Selamlar” ile resmen geri döndü. Söz ve müziği Saadettin Dayıoğlu’na ait olan şarkının isim annesi ise Sezen Aksu. Bir isyan niteliğindeki şarkı Casalini’nin ses rengini tam anlamıyla ortaya koyuyor.

Yazının Devamını Oku

MÜZİKTE BLOCKCHAIN DEVRİMİ Mİ

6 Mart 2025
Müzik dünyasında büyük değişimler yaşanıyor. Dijital müzik servisleri sanatçılar için hâlâ adil bir gelir modeli sunamazken, yeni çözümler peş peşe geliyor. Son bomba ise Snoop Dogg’dan geldi. Hip hop’ın efsane ismi, yeni şarkısını sadece Tune.FM üzerinden yayınlayarak müzik dünyasında farklı bir oyunun kapısını araladı.

Snoop Dogg’un “Spaceship Party” adlı şarkısını yalnızca Tune.FM’de paylaşması, sıradan bir yayın kararından çok daha fazlası. Hatta Billboard’da yer alan habere göre Snoop Dogg tüm kataloğunu buraya taşımıştı. Bu platform özelinde de evinde partiler ve özel etkinlikler planlıyor. Tune.FM, blockchain teknolojisi ile çalışan, sanatçılara daha adil telif hakları sunmayı hedefleyen bir platform. Bildiğimiz Spotify ya da Apple Music gibi dev platformlardan farkı ise sanatçılara, merkeziyetsiz bir gelir modeli sunması. Dinleyici, akışı dinlediği kadar direkt olarak sanatçıya ödeme yapıyor. Arada aracı yok, kesintiler yok. Hatta platformun vaadi, büyük dinleme platformlarından 100 kat daha fazla telif vermeleri.
Peki, bu büyük müzik platformları için bir tehdit mi? Açıkçası henüz erken. Ancak Snoop Dogg gibi bir isim bu işe giriyorsa, “mutlaka bir bildiği vardır” diyorsunuz. Malum kendisi daha önce de NFT ve Web3 alanlarında ciddi yatırımlar yapmıştı. Tune.FM iş birliği de aslında bu ekosistemin bir parçası.
Bu model tutar mı, tutmaz mı zaman gösterecek. Ancak ortada net bir gerçek var: Sanatçılar artık müziklerini paylaşırken klasik modellerin dışına çıkmak istiyor. Tune.FM gibi blockchain tabanlı platformlar, şimdilik niş bir kitleye hitap etse de ilerleyen yıllarda bu düzenin büyük isimleri tarafından nasıl şekillendirileceğini hep birlikte göreceğiz. Büyük şirketlerin de kapısını çalmaya başladılar çünkü.
Şimdi gözler, müzik endüstrisinin devlerinin bu adımı nasıl karşılayacağında. Bakalım Snoop Dogg’un başlattığı bu dalga, bir tsunamiye dönüşecek mi?

DİKKAT ÇEKENLER

◊ Ozan Bayraşa, 9 şarkılık yeni albümünün ilk parçasını Simge ile hazırladı. “Anahtar”, Bayraşa’nın söz müzik ve prodüksiyonuyla tamamlanmış. Bu ikilinin her işinde olduğu gibi mükemmel bir uyumla yaza hasret duyuyorsunuz.
◊ Mavi Gri, “İşlemediğim Bir Suç”u yayınladı. Söz ve müziği, grubun vokalisti ve aynı zamanda yapımcılığını da üstlenen Akif Alkan’a ait olan şarkı alternatif rock öğeleri taşıyor. Yakında tüm dizilerde dinlersiniz önce benden duyun istedim.

Yazının Devamını Oku

MÜZİK RÜZGÂRI

27 Şubat 2025
◊ Kasım ayı aşk, şubat ise ayrılık hissettirdi şarkılarda. Sertab Erener’den de bu temaya dair muhteşem bir şarkı geldi. “Yokluğun Dokunmadı Bana”nın sözü Sertab Erener ve Ömer Öz’e, bestesi ise Ömer Öz’e ait. Prodüktör koltuğunda ise Emre Kula var.

Hadise, “Fırtınam” ile geldi. Sözleri Nehir Kıyıcı, bestesi Elçil Gürel Göçtü’ye ait şarkı, cesur kadın imajını perçinliyor. Yine marş gibi bir eser.

Melek Mosso, yeni şarkısı “Aşkın Adı” ile geldi. Söz ve müziği Melek Mosso’ya ait parça, ayrılık temasına uygun düşük tempolu. Şarkıda yorumuyla acıyı beynimize işliyor.

Tan Taşçı, 2025 yılında yayınlayacağı 15 şarkılık albümü “Sende de Benden Var”ın şarkılarını paylaşmaya devam ediyor. İkinci şarkısı “Bazı Gerçekler”in söz ve bestesi kendisine ait. Eser, dark pop’a yakın ve ayrılığı doyasıya yaşatıyor.

Murda, en kişisel albümü “DUA” ile geri döndü. Alizade, Jazeek, Summer Cem, Motive, Ezhel gibi önemli isimleri bir araya getiren ve “Sen Dönene Kadar”ı içerisinde barındıran albüm, yılın çok konuşulacak hip hop çalışmalarından biri. “Scotty” ile albüm açılıyor ve Murda stiline sadık bir biçimde sözlerini sıralıyor.

Aysemen ve Flue, “Gücüm Yok Aşka” şarkısında bir araya geldi. Eserin söz ve müziği Flue (Ahmet Kaan Şahin) imzası taşıyor. Şarkı dinamik düzenlemesi ve kırık kalplere hitap eden sözleriyle yeni dönemde dikkat çeken işlerden biri.

DOU, “Aşk-ı Kıyamet”i yeniden seslendirdi. Söz ve müziği Yalçın Akyıldız’a ait olan ve 2003 yılında Emre Altuğ’un yorumuyla hafızalara kazınan şarkı, rock vokali ve yeni düzenlemesiyle leziz olmuş.

◊Feridun Hürel’in unutulmaz şarkıları yeniden yorumlanıyor. Emir Can İğrek, Madrigal, Redd, Aleyna Tilki, Emre Aydın, Rashit, Birol Namoğlu, Güliz Ayla, Ali Can Hitit, Kum & Bedeviler, Ayşe Ekiz, Ceren Boynuk, Öznur Serçeler, Evrencan Gündüz, Yiğit Kaya ve Sena Şener albümdeki isimler... İlk şarkı ise Emir Can İğrek’ten geldi. “Seni Sevmek Yok mu” dikkat çeken bir yorum olmuş. Bu hafta ise Madrigal’den “Bir Sevmek Bin Defa Ölmek Demekmiş” yayında olacak.

Yazının Devamını Oku

Haftalık müzik raporu

20 Şubat 2025
Bu hafta müzik dünyası o kadar hareketli ki, çıkan albümlerden ve şarkılardan başka konulara pek alan kalmadı. Gelin, birlikte duyduklarımıza ve duyacaklarımıza kulak verelim.

Sibel Can’ın yeni albümü “Drama”

Sibel Can, yeni albümü “Drama” ile tabiri caizse ezber bozuyor. 12 şarkılık yeni albümünde Cem Adrian, Derya Uluğ, Asil Gök, Emrah Karakuyu, Gözde Ançel, Buray, Gülsen Karatoprak, Volga Tamöz, Berksan, Özlem Güneykaya ve İsra Gülümser ile çalışmış.
Nil Karaibrahimgil ve Melinay Melihat imzalı iki parçanın da bulunduğu bu albümde Emre Moğulkoç, Volga Tamöz, Çağrı Telkıvıran, Asil Gök, Nushadow’u (Kadir Akgöl) prodüktör olarak görüyoruz.
Uzun süredir dinleme fırsatı bulduğum albümde tonunu, ilk şarkı olan “Gökkuşağı” belirliyor. Sanatçıyı yorumcu yelpazesinin her bir renginde görüyoruz. Favorilerim ise “Pes”, “İhtiyacım Var” ve “Ninni”. Eğer Sibel Can’ın müzikleriyle bugüne kadar pek de uyuşmadıysanız bu albümde sizlik bir iki şarkı bulacağınıza eminim.

Ceren Gündoğdu’nun
“Işık Olur Gözlerin”i

Ceren Gündoğdu, ikinci stüdyo albümü “Işık Olur Gözlerin”i yarın yayınlıyor. Albümü benim de favorim olan “Burdayım Ben” ile açıyor. Albümde yer alan 12 şarkıdan 11’inin söz ve müziği Gündoğdu’ya ait. Albümün sürprizi ise sanatçının annesine ait, 90’lardan günümüze ulaşan ve bugüne dek hiç yayınlanmamış özel bir şarkı: “Sevdan Ateşten Gömlek.” Prodüksiyonda Adi Rotem, Polen, Kaan Arslan, Özgür Akgül, Altuğ Öncü ve Gündoğdu’nun imzası bulunuyor. Albümün tamamına nostaljik bir hava hâkim. “Bi’ Daha Da Sevmicem”, “Benim İlacım Yok” ve “Burdayım Ben” döndürerek dinlediklerim.

Göksel’in yeni albümü yükleniyor

Yazının Devamını Oku

Tehdit mi, yeni araç mı

13 Şubat 2025
Pop müziğin üretim süreci yıllardır belirli bir düzende ilerliyordu. Şarkı yazarı, bestesini genellikle gitar veya piyano eşliğinde oluşturur, ardından bir prodüktör bu taslağı alıp düzenler ve eseri yayına hazır hale getirirdi. Teknoloji geliştikçe, prodüksiyon araçları da akıllandı ama müziğin yaratıcı özü hep insana dayanıyordu. Ta ki şimdiye kadar...

Son bir yılda Suno.ai gibi platformlar, müzik üretiminde devrim yaratacak yeni bir dönemi başlattı. Artık sadece birkaç kelimelik bir komutla yapay zekâ, şarkıyı baştan sona hazırlayabiliyor. Hem de sözleriyle, melodisiyle, altyapısıyla... Ses kalitesi şimdilik mükemmel olmasa da aranjman ve beste yapısı şaşırtıcı derecede profesyonel. En çarpıcı nokta ise bu hizmete aylık 10 dolara 500 şarkı üretme hakkı tanınması!
Şarkı yazım sürecinde bu tür yapay zekâ araçları “yardımcı” olarak kullanılmaya başlandı, tamam! Kimse birebir kopyalama yaptığını kabul etmese de birkaç yaratıcı fikir yakalayıp bunları kendi üretimine eklemek artık yeni bir norm haline geliyor. Eskiden en azından bir enstrüman çalmak veya prodüksiyon bilmek gerekirdi. Şimdi ise amatörler, yazdıkları sözleri yapay zekâda besteletip üzerine vokal ekleyip yayınlayabiliyor. Hatta vokallerini yapay zekâ destekli yazılımlarla düzenleyenler bile var!
Spotify ve YouTube gibi platformlarda, yapay zekâ üretimi şarkılarını “unutulmuş 40 yıllık plak kayıtları” gibi gösterenler türedi. ChatGBT ile sahte biyografiler yazdırılıyor, sahte sanatçılar yaratılıyor. Gerçek müzisyenler ise bu “yapay rakipler”le rekabet etmek zorunda kalıyor.
Bu gelişmeler, müzik sektörünün geleceği için büyük soruları da beraberinde getiriyor. Sanatçılar bu teknolojiyi nasıl kullanmalı? Yapay zekâ, müziğin ruhunu öldürüyor mu, yoksa yeni bir çağ mı açıyor? Belki de en kritik soru şu: Müziğin geleceğini makineler mi yoksa hâlâ insanlar mı belirleyecek?

DİKKAT ÇEKENLER

◊ Beyaz Hayvanlar’ın yeni albümü “Olası Dans Şarkılarımız”ı yayınlandı. Hasan İnceler’in imzasını attığı 9 şarkı da birbirinden güzel. Hep bir konu var ama direkt konuşmuyor çevresinden dolaşıyoruz gibi... 9 ayrı hikaye var anlayacağınız. Indie müzik severler “Cenazem” ve “Dün Bugün Yarın”ı kesinlikle dinlemeli.
◊ Bu haftanın en sevindiğim konser haberi Avenged Sevenfold oldu. 4 Haziran’da İstanbul Lifepark’ta olacak performansı duyuralım da yazın “A Little Piece of Heaven”ı canlı dinleyelim.

Yazının Devamını Oku

ŞARKI SÖZLERİNE NE OLDU

6 Şubat 2025
Günümüz şarkı sözlerinde artık neyin anlatıldığını yakalayamıyorum. Söylenenleri anlamamak değil bu. Şarkı sözü neydi ve lirikalite neredeydi? Gelin konuşalım!

Geçen hafta Lvbel C5’in ses getiren “HAVHAVHAV”ının etkisinden çıkıyorduk ki bu kez Turabi’nin yeni şarkısı ortaya çıktı. Ajdar’ın “Çikita Muz”unu, Atilla Taş’ın “Hamçökelek”ini dinledik fakat artık bunların etkisi geçti sanmıştık. Turabi’nin ise şarkısına seçtiği sözler sanki X platformunda atılan tweet’lerden derlenmiş gibiydi.
Elbette bazı şarkıların ciddiyetle dinlenmesi gerekmiyor. Eğlenmek ve konuşulmak için de yapılmaları normal.
Arkadaşlarımızla kendi aramızda “Şöyle bir şey yapsak ne komik olur, olay çıkar” diye konuşuyoruz. Fakat bunları yapmıyoruz. Bu yüzden enteresan şarkıların sözlerini yazarken neler düşündüklerini ve motivasyonlarını anlamaya çalışıyorum. Fakat bunları hiç bir yere oturtamıyorum!

GRAMMY’DE OLANLAR

67. Grammy Ödülleri, Los Angeles’taki törenle sahiplerini buldu. Gecede Beyoncé’nin “en iyi country müzik albümü” ödülünü alması, Chappell Roan ve Sabrina Carpenter’ın ilk Grammy’lerini kucaklaması, törende sahne alan isimler...
Bunların hepsi TikTok başarılarının vücut bulma hali. Tamam, başarılarını yok saymıyorum ama unutmayın ki yeni nesil görünürlük ve başarıyı hızlı kokluyor. TikTok da bu görünürlüğün en belirgin yeri...

YENİ NESİL KIZ GRUBU

Bir süredir her yerde Big5 adını duyuyordum. Açıkçası finale kadar bu programı izlemeye pek niyetim yoktu. “Pop Star Academy: KATSEYE” kadar gergin olmasa da 3 bölümlük final serisini ise izledim. Big5 yarışmasının sonucunda 7 kişi kazandı. Biri Ayça Dalaklı, sahne adıyla AYDEED. Diğerleri ise ana gruba giren 6 kişi: Sueda Uluca, Hilal Yelekçi, Zeynep Oktay, Mina Solak, Lidya Pınar ve Esin Bahat.

Yazının Devamını Oku

Rap ve Z kuşağı

30 Ocak 2025
2024 yılında dijital dönüşümün ve yerel müziğin yeniden yükselişine şahit olduk. Luminate’ın “2024 Yıl Sonu Müzik Raporu”, global trendlerle birlikte Türkiye için de önemli ipuçları sunuyor.

Dijital müzik dinleme platformlarının gelirleri, küresel ölçekte müzik sektörünün temel taşı haline geldi.
Luminate raporu, premium aboneliklerin ve fiyat artışlarının bu gelirlerdeki yükselişi desteklediğini gösteriyor.
Türkiye’de ise dinleyicilerin satın alma gücündeki sınırlamalar, dijital dinleme platformlarının daha temkinli bir fiyat politikası izlemesini gerektiriyor.
Yine de geçtiğimiz yıla oranla ücretli üyelikle müzik dinlemede büyüme oranı Türkiye özelinde yüzde 17.8’di.
Spotify Müzik ve Audiobook başkan yardımcısı David Kaefer, markanın endüstriye katkısını şöyle dile getirdi: “2024 yılında, Spotify tek başına müzik endüstrisine 10 milyar dolarlık rekor seviyede ödeme yaptı ki bu da kuruluşumuzdan bu yana yaklaşık 60 milyar dolarlık bir miktara denk geliyor.” Ülke bazlı olarak sanatçı telif ücretlerinin hâlâ yeterli olmadığını söylesek yanlış olmaz!
◊ Amerika’nın domine ettiği müzik sektöründe R&B ve hip-hop müzik tüketimi her 4 kişiden 1 olarak belirtiliyor. Onu ise rock müzik takip ediyor. R&B ve hip-hop’ın dünyada diğer domine ettiği yerler ise sırasıyla Brezilya, Polonya ve Türkiye.
◊ Plak satışlarındaki global artış, koleksiyon ruhunun hâlâ canlı olduğunu gösteriyor. Ancak bu trend Türkiye’de niş bir pazar olarak görülüyor.

Yazının Devamını Oku