Noyan Doğan

2025’te emekli olacakların maaş hesabı artık farklı

5 Haziran 2025
Soru: Emeklilikle ilgili şartlarımı yerine getirdim, temmuz sonu-ağustos başında emekli olmayı düşünüyorum. Geçen yılın sonunda emekli olacaktım, süreyi uzattım. Aralık ayında e-Devlet üzerinden bakıp hesapladığımda daha yüksek maaş alıyordum, şimdi hesapladığımda ise maaşım düşük görünüyor. Emekli maaşı neye göre belirleniyor? Bu yılın katsayısı geçen yıla göre daha mı düşük oldu? Nevzat S.

Cevap: Okuyucumun sorusu gibi bir süredir emekli maaşı hesaplaması ile ilgili sorular alıyorum. Çoğu okuyucum 2024 sonuna kadar emeklilik dilekçesi verenlerin yüksek maaşlar aldığını, bu sene söylendiği gibi maaşların düşüp olup olmayacağını merak ediyor.

Önce emekli maaşı hesaplamasına değineyim. Emeklilik maaşı hesaplamasında ilk sigortalı olunan tarihe göre 2000 yılı öncesi, 2000-2008 arası ve 2008 sonrası olmak üzere üç farklı tarih var. Çalışanın ödediği prim gün sayısı, aylık ortalama kazanç, enflasyon, büyüme hızı, aylık bağlama oranı, gösterge rakamına göre maaşlar hesaplanıyor. 2000 yılı öncesi sigorta girişi olanların gösterge rakamı için, çalışanın yıllık ortalama kazancı hesaplanıyor; aylık bağlama oranının yüzde 60’ı, katsayı için de 12.000 alınıyor.

2024-2025 MAAŞ FARKI

2000-2008 arası ilk sigorta girişi olanlarda gösterge rakamı yerine güncelleme katsayısı kullanılıyor ve emekli olunacak tarihten bir önceki yılın büyüme hızı (gelişme hızı) ve enflasyonu (TÜFE) hesaba katılıyor. Çalışanın 2000-2008 yıllarında sahip olduğu kazançları güncellenerek ortalaması alınıyor. Kazançların güncellenmesinde de yıllık TÜFE ve gelişme hızının yüzde 100’ü alınıyor. 2008 yılından sonra sigortalı olanlarda aylık kazancın ortalamasına, güncelleme katsayısına, TÜFE oranına bakılıp hesaplama yapılıyor. Güncelleme katsayısı emekli olunacak tarihten bir önceki yılın TÜFE oranının yüzde 100’ü, gelişme hızının yüzde 30’u alınıyor.

2024’ün sonunda emekli olanların maaşları; 2023 yılındaki yüzde 4.5’lik gelişme hızı, 2023 yılındaki yüzde 64.77’lik TÜFE’ye göre hesaplandı, üzerine yüzde 86.16’lık zam (ocak ve temmuz zam toplamı) eklendi ve güncelleme katsayısı (emeklilik katsayısı) 1.8616 olarak uygulandı. Bu nedenle 2024 sonunda emekli olacakların maaşı yüksek oldu. Hatırlayacak olursak, o dönemde 2024 sonuna kadar emekli olacaklarla, 2025 yılında emekli olacaklar arasında yüzde 30-35 maaş farkı olacağını belirtmiştik ki oldu.

BÜYÜME HIZI HESAPLARI DEĞİŞTİRDİ

TÜİK’in, 2024 yılı büyüme hızını açıklaması ile birlikte 2025 yılı emekli maaş hesaplaması da değişti. 2024 yılında GSYH yüzde 3.2 olarak açıklandı. Emekli maaşını konu, güncelleme katsayısı, emekli olunacak tarihten bir önceki yılın TÜFE oranının yüzde 100’ü, gelişme hızının yüzde 30’u alınıyordu. Buna göre yüzde 3.2’lik büyüme hızının yüzde 30’u 0.96 puan, buna bağlı güncelleme katsayısı da 1.4543 oldu. İşte, 2025 emekli maaşı hesaplanırken 2024 yılı yüzde 44.38’lük enflasyon ve 1.4534’lük güncelleme katsayısı dikkate alınacak.

Emekli maaşında değişiklik olacak bir kesim de, 2025’in ocak-subat aylarında emeklilik dilekçesi vererek emekli olanlar. Bu kişilerin de güncelleme katsayısı hesabı 1.4438 üzerinden yapıldı. Şimdi bu kişilerin yeni hesapları 1.4534’lük güncelleme katsayısına göre yeniden hesaplanıp aradaki fark (yüzde 0.90) hesaplarına yatırılacak. Mart ayı da dahil sonrasında emeklilik dilekçesi verenlerin maaş hesaplaması ise yeni güncelleme katsayısı üzerinden olacak.

Yazının Devamını Oku

Çalışanın primini 14 yıl devlet karşılayacak... Yeni istihdam destekleri uygulamaya girdi

4 Haziran 2025
Yeni Yatırım Teşvik Sistemi ile çok ciddi sosyal güvenlik destekleri sağlanıyor. Öyle ki yatırım yapıp istihdam sağlayanların, çalışanları için SGK primi işveren paylarını 14 yıl, çalışan paylarını 10 yıl devlet karşılayacak. Peki, kimler teşvik kapsamında olacak, hangi bölgelerde yatırım yapanlar desteklerden yararlanacak? İşte yeni uygulamanın detayları...

YENİ Yatırım Teşvik Sistemi, Cumhurbaşkanı Kararı olarak, 30 Mayıs’ta, Resmi Gazete’de yayımlanarak, uygulamaya girdi. Yeni teşvik sistemi ile yatırım yapacaklara çok ciddi sosyal güvenlik destekleri sağlanıyor. Öyle ki, yatırım yapıp, istihdam sağlayanların çalışanlarının SGK primi işveren paylarını 14 yıl, çalışan paylarını 10 yıl devlet karşılayacak. Peki, kimler teşvikten yararlanacak, hangi bölgelerde yatırım yapanlar sosyal güvenlik desteklerinden yararlanacak? 

Önce, yeni teşvik sisteminden kısaca bahsedeyim, sonra SGK prim desteklerine değineyim. Nitekim yeni sistem ile yatırımlarda genel teşvik sistemi sonlandırılıyor. Yatırım Teşvik Sistemi ile Türkiye 6 bölgeye ayrılıyor. 1. bölgede; Ankara, Antalya, Bursa, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Muğla illeri bulunuyor. 2. bölgede; Aydın, Balıkesir, Bolu, Çanakkale, Denizli, Edirne, Kayseri, Konya, Manisa, Mersin, Sakarya, Tekirdağ, Yalova illeri yer alıyor. 3. bölge; Adana, Bilecik, Burdur, Düzce, Gaziantep, Isparta, Karabük, Karaman, Kırıkkale, Kırklareli, Kütahya, Nevşehir, Rize, Samsun, Trabzon, Uşak, Zonguldak illerini kapsıyor. 4. bölge; Afyonkarahisar, Aksaray, Amasya, Artvin, Çorum, Elazığ, Erzincan, Kastamonu, Kırşehir, Malatya, Sivas illeri kapsıyor. 5. bölge Bartın, Bayburt, Çankırı, Erzurum, Giresun, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Niğde, Ordu, Osmaniye, Sinop, Tokat, Tunceli, Yozgat illerinden; 6. bölge ise Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Gümüşhane, Hakkari, Iğdır, Kars, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Van illerinden oluşuyor.

ASGARİ ÜCRET KADAR DESTEK 

Yatırımların bu bölgeler ve bu illerde yapılması gerekiyor. Yatırım Teşvik Sistemi’nde hangi alanlarda yatırım yapılacağı da belirlendi. Tarımdan madenciliğe, imalat sanayinden ulaştırmaya, turizmden sağlığa 12 sektör, 87 iş kolu belirlendi. 

İşte bu illerde ve bu alanlarda yatırım yapanlar –ki, içlerinde 6 Şubat depremlerinden etkilenen 65 ilçe de bulunuyor- yoğun istihdam teşviklerinden yararlanacak. İstihdam teşviki iki bölüm halinde uygulanacak. Birincisi, sigorta primi işveren hissesi desteği, ikincisi ise sigorta primi desteği. Bu kapsamda Yatırım Teşvik Sistemi kapsamına giren yatırımlarda çalışanlar için ödenmesi gereken sigorta primi işveren hissesinin asgari ücrete denk gelen kısmı Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından karşılanacak.

6. BÖLGEYE AYRICALIK TANINDI 

Eğer bu yatırım 6. bölgedeki illerdeyse asgari ücretin tamamı kadar, diğer bölgelerdeki illerde ise asgari ücretin yarısı kadar sigorta primi işveren hissesi desteği verilecek. Gemi inşa yatırımlarında ise geminin yapımında istihdam edilen işçiler için ödenmesi gereken sigorta primi işveren hissesinin asgari ücrete denk gelen kısmı yine Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından karşılanacak.

Yazının Devamını Oku

Kredi alırken hayat sigortası yaptırmak zorunlu mu?

2 Haziran 2025
Yüksek faizlere rağmen kredilerde, özellikle de tüketici kredilerinde ciddi artış yaşanıyor.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verilerine göre, toplam kredi hacmi 18.6 trilyon TL’ye çıkarken; bunun 2.2 trilyon TL’si tüketici kredilerinden, tüketici kredileri toplamının 1.6 trilyonu da ihtiyaç kredilerinden kaynaklandı. Sene başından bu yana da toplam kredilerde yüzde 17, tüketici kredilerinde yüzde 13, ihtiyaç kredilerinde de yüzde 16’ya yakın
artış yaşandı.

Aynı dönemlerde hayat sigortalarına yönelik veriler de açıklandı ve bu yılın 4 aylık döneminde hayat sigortaları yüzde 81’e yakın büyüdü. Hayat sigorta pazarının yüzde 70’e yakını, bankaların kredi verirken yaptıkları hayat sigortalarından (kredili hayat sigortaları) kaynaklanıyor. Yani kredi hacmi arttıkça, hayat sigorta
satışı da artıyor.

HAKLARINIZ NELER?

Bunları niye yazdım? Bir süredir bankalardan kredi kullanırken yapılan hayat sigortaları ile ilgili okuyuculardan şikâyet alıyorum. Kimileri hayat sigortası yapılmasının yasal dayanağını soruyor, kimileri kredinin maliyetini artırdığından şikâyet ediyor, kimileri de sigorta yaptırmak istemediğini beyan ediyor. Geçtiğimiz aylarda Sigortacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu da (SEDDK) kredi ile bağlantılı hayat sigortaları ile ilgili bir duyuru yayımladı. Bankadan kredi kullanırken yapılan ya da yaptırılan hayat sigortaları ile ilgili tüketici haklarını madde madde anlatayım:

-Bankalar kredi verirken yasal olarak hayat sigortasını zorunlu tutamazlar ancak kredi verirken hayat sigortası isteyebilirler. Bankanın, ‘hayat sigortası yoksa kredi vermiyorum’ deme hakkı da var.

-Mevcut uygulamada bankalar kredi verirken kendi çalıştığı veya anlaşması olduğu sigorta şirketinin hayat sigortasını yapıyor. Banka, yasal olarak böyle bir zorlama yapamaz. Ancak bankalar, kredi verirken vatandaşa, ‘sigortayı ben yaparsam faiz oranı farklı olur, başkasından sigorta yaptırırsan farklı olabilir’ diyerek, kredinin faizinde veya şartlarında kolaylıklar sağlayabilir.

Yazının Devamını Oku

İşte tamamlayıcı emeklilik sisteminin detayları

30 Mayıs 2025
Birkaç gündür tamamlayıcı emeklilik sistemi çokça konuşulmaya başlandı. 2025-2027 döneminin kapsayan Orta Vadeli Programa göre bu yılın sonunda, tamamlayıcı emeklilik sistemine yönelik kanuni düzenlemenin yapılması gerekiyor.

Hal böyle olunca da şimdiden bazı kesimler sistem hakkında tartışmaya başladı. Konuşmalar hep aynı; tamamlayıcı emeklilik ile işçinin kıdem tazminatına çökülecekmiş, işçi ile işveren kesimi zaten bu sistemi istemiyormuş, bu sene sonunda uygulamaya giremezmiş…

Tamamlayıcı emeklilik sistemine neden gerek olduğunu uzun uzun anlatmayacağım, sadece bir cümle ile geçeceğim. Genç nüfusun azaldığını, emekli sayısının her geçen yıl arttığını, aktif çalışan ile pasif çalışan arasındaki dengenin her geçen yıl daha da bozulduğunu, sürekli olarak emekli maaşının yetersizliğinin tartışıldığını hesaba katacak olursak; tamamlayıcı emekliliğe gerek var mı, yok mu tartışmasının anlamsız olduğu da ortaya çıkacaktır. Asıl değinmek istediğim, tamamlayıcı emeklilik sisteminde hangi aşamada olunduğu ve nasıl bir model kurgulanacağı. En son bilgileri paylaşayım.

ÇALIŞMA TAMAMLANDI MODEL KURGULANDI

Tamamlayıcı emeklilik sistemi üzerine uzunca bir süredir sigortacılar, emeklilik şirketleri, düzenleyici ve denetleyici kurum çalışıyor ve çalışmalar tamamlandı; Bakanlığa da gönderildi. Geri sadece yasal düzenleme kaldı. Bu çalışma kapsamında da dünyada bu sistemi uygulayan 20’den fazla ülkenin tamamlayıcı emeklilik modelleri incelendi, bu modellerin bir karması halinde, Türkiye’ye uygun bir model belirlendi.

Peki, nasıl bir sistem kurgulandı? Öncelikle; sistemin, sosyal güvenlik sistemi ile bir alakası olmayacak ama bir anlamda tamamlayıcısı olacak. Yani çalışanlar hem SGK çatısı altında olacak hem de tamamlayıcı emeklilik sistemine dahil olacak. Ana sistem; 2017 yılından bu yana uygulanan ve işverenlerin, çalışanlarını, zorunlu olarak bireysel emekliliğe dahil ettiği otomatik katılım sistemi üzerine kurgulanacak ki, bugün zaten 8 milyon çalışan otomatik katılım sistemi içinde.

NASIL BİR TAMAMLAYICI EMEKLİLİK?

Tamamlayıcı emekliliğin, otomatik katılımdan farkı ne olacak? Birincisi ve en önemlisi, işveren katkısının geliyor olması. Mevcut sistemde, yani otomatik katılımda, çalışanın aylık maaşından yüzde 3 kesiliyor, devlet de çalışanın maaşından kesilen tutar üzerinden yüzde 30 katkı yapıyor. İşverenin ise hiçbir katkısı bulunmuyor. Tamamlayıcı emeklilikte ise artık işveren de katkı yapacak. İşveren katkısı ne kadar olacak diye sorarsanız; dünyada işveren katkısı yüzde 3, ama bizde sistem ilk başladığında bu oran yüzde 0.5 olarak uygulanıp, zamanla yüzde 3’e çıkabilir. Böylece sistem işçi, işveren ve devlet katkılı hale gelecek. Basit bir örnekle, asgari ücretli bir çalışan için işverenin aylık ödeyeceği katkı tutarı 130 lira (0.5 üzerinden) olacak. 

İkinci önemli husus, bugün otomatik katılım sisteminde çalışan, işvereni tarafından zorunlu olarak sisteme dahil ediliyor ama çalışan isteği zaman, hatta girdiği günün ertesi günü sistemden çıkabiliyor. Tamamlayıcı emeklilik sisteminde ise çalışan istediği zaman sistemden çıkamayacak.

Yazının Devamını Oku

4 bin liralık bayram ikramiyesinde merak edilenler

29 Mayıs 2025
Bayramda 16.5 milyon emekli, bayram ikramiyesinden yararlanacak, toplam 47.4 milyar TL’lik ikramiye ödemesi yapılacak. Peki kimler hangi oranda faydalanacak? Ödemeler ne zaman yapılcak? İşte bayram ikramiyesinden merak edilen soruların yanıtları...

Emekliler, bayram ikramiyesinin ne zaman hesaplarına yatacağını, ikramiye tutarında artış olup olmayacağını merak ediyor. Tüm emekliler ve hak sahipleri Kurban Bayramı ikramiyesi alacak. İlk olarak 2018 yılında emeklilere, ramazan ve kurban bayramlarında olmak üzere senede iki kere, bayram öncesi ikramiye ödenmesine karar verildi ve o tarihten bu yana da her bayram öncesi ikramiyeler emeklilerin hesaplarına yatırılıyor.

2024 yılında her iki bayramda da emeklilere 3 bin lira ödenirken, 2025’te bu tutar yüzde 33 artırılarak 4 bin liraya çıkarıldı. Emekliler, Ramazan Bayramı’nda 4 bin lira ikramiye aldı. Kurban Bayramı’nda da emeklilerin hesaplarına 4 bin lira yatırılacak. Böylece, emekliler, iki bayramda ikramiye adı altında toplam 8 bin lira almış olacaklar.

Bu bayramda 16.5 milyon emekli, bayram ikramiyesinden yararlanacak. Emekli ve hak sahiplerine toplam 47.4 milyar TL’lik ikramiye ödemesi yapılacak. Peki, ikramiyeden kimler yararlanabilecek?

KİMLER İKRAMİYE ALACAK?

Dul ve yetim aylığı alanlara hak sahiplerinin hisseleri oranında ikramiye yatırılacak. Örneğin, eşinin vefatı nedeniyle yüzde 50 hisse oranında ölüm aylığı alana 2 bin lira ikramiye, yüzde 75 hisse oranında ölüm aylığı alana 3 bin lira ödenecek. Yetim aylığı alan ve yüzde 25 hisse oranında aylık alana ise 1.000 lira ikramiye yatırılacak.

Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) emekli aylığı, yaşlılık aylığı, vazife malullüğü aylığı, malullük aylığı, ölüm aylığı ile sürekli iş göremezlik geliri ve ölüm geliri alanlar ile şehit yakınları, gaziler, muharip gaziler, güvenlik korucuları, şampiyon sporcular ve terörden zarar gören sivil vatandaşlar ile bu kişilerin hak sahipleri bayram ikramiyesi alacaklar.

Yazının Devamını Oku

AYM’nin iptal kararı memurları nasıl etkileyecek?

28 Mayıs 2025
Anayasa Mahkemesi (AYM), memurların 3600 ek göstergesi ile ilgili önemli bir karara imza attı ve karar, pazartesi günkü Resmi Gazete’de yayımlandı. Mahkeme, memurların 3600 ek göstergeden yararlanabilmesi için gerekli olan 15 Ocak 2023 tarihinden önce atanma şartını Anayasa’ya aykırı buldu ve tarih şartını kaldırdı. Peki, bundan sonra ne olacak?

AYM’nin kararının etkilerine geçmeden önce 3600 ek gösterge hakkında kısa bir bilgi vereyim.

2022 yılının temmuz ayında 3600 ek göstergeye yönelik kanuni düzenleme yapıldı ve yeni düzenleme 15 Ocak 2023 tarihinde uygulamaya girdi. Öğretmenden hemşireye, din görevlisinden polis memuruna, sağlık çalışanlarına kadar kamu görevlilerinin ek göstergeleri yeniden belirlendi. Bu çerçevede; tüm öğretmenlerin, iki yıl ve üzeri yükseköğrenim mezunu polislerin, iki yıl ve üzeri yükseköğrenim mezunu tüm sağlık çalışanlarının ve din görevlilerinin ek göstergeleri 3600’e yükselirken; avukatlar, il müdürleri, bekçiler ve uzman jandarmalar, uzman erbaşlar gibi 3000 ek göstergeli tüm meslek gruplarının ek göstergeleri de 3600’e çıkarıldı. Benzer şekilde ek göstergesi 2200 olan kamu çalışanlarının göstergeleri de 3600’e yükseldi. Ek göstergesiz yardımcı hizmetler sınıfında görev yapanlar da dahil olmak üzere tüm memurlara ilave 600 puan ek gösterge verildi.

3600 EK GÖSTERGE

Ek gösterge artışı emekli memurların maaşlarını, çalışan memurların ikramiyelerini artırdı. Şöyle ki; o dönem için, hizmet süresine, katsayıya göre aylık 1.750 TL ila 1.900 TL arasında emekli aylıkları artarken, emekli ikramiyelerinde de 6.000 TL ila 70.000 bin TL arasında artışlar oldu. Örneğin, ek göstergesi 3000’den 3600’e çıkan ve 30 yıl hizmeti olan emekli öğretmenin maaşında 2.250 lira artış yarattı. Ek gösterge uygulaması 15 Ocak 2023’te başladı ve bu tarihten itibaren emekliler, ek gösterge artışlı yeni maaşlarını aldı. Bu kapsamda da 3600 ek gösterge düzenlemesi ile çalışan ve emekli 5.3 milyon kamu personeli ile bunların hak sahiplerinin ek göstergeleri yeniden belirlendi.

O dönem ek gösterge düzenlemesinden yararlanamayan bir sınıf vardı; onlar da, birinci dereceye yükse-len memurlardı. Daha öncesinde polis, öğretmen, hemşire, din görevlilerine verilen 3600 ek gösterge hakkının önümüzdeki dönemde birinci dereceye yükselen devlet memurlarına da verilerek, ek göstergenin tüm memurları kapsaması bekleniyorken, Anayasa Mahkemesi’nden ek gösterge ile ilgili farklı bir karar çıktı.

15 OCAK 2023 TARİHİ KRİTİK

2022 yılının temmuz ayında 3600 ek göstergeye yönelik çıkan kanunda, genel idare hizmetleri sınıfına bağlı memurların ek gösterge hakkından yararlanabilmeleri için kanunun uygulamaya girdiği 15 Ocak 2023 tarihinden önce atanmış olması şartı getirildi. Daha açık bir anlatımla 15 Ocak 2023 tarihinden önce atanan memurlar 3600 ek göstergeden yararlanırken, bu tarihten sonra atananlar ek göstergeden yararlandırılmadı.

Kim, bu genel idare hizmetleri sınıfına giren memurlar? Liste uzun ama birkaçını sıralayayım. İlçe belediye müfettişleri, adalet uzmanları, milli savunma uzmanları, iş sağlığı ve güvenliği uzmanları, çevre ve şehircilik uzmanları, tarım ve hayvancılık uzmanları, devlet personel uzmanları, maarif müfettişleri, sosyal güvenlik uzmanları. Liste böyle devam ediyor.

Yazının Devamını Oku

Tasarruflarını BES’te değerlendirenler bu detaya dikkat

26 Mayıs 2025
Gözlerden kaçıyor ama sessiz sedasız büyüyen ve milyonları kapsayan bir sistem var; Bireysel Emeklilik Sistemi (BES).

Bugün, 17.3 milyon kişi bu sistemin içinde. Bu da nüfusun yüzde 20’si demektir. BES sözleşme sayısı ise 23.5 milyonu geçmiş durumda. Ne demek sözleşme sayısı? Sistemdeki bu 17.3 milyon katılımcının tek bir BES’i yok; kiminin iki, hatta üç sözleşmesi var. İşte bu sözleşme sayısı 23.5 milyonun üzerinde.

Sistemdeki bu kişilerin birikimleri, fonlardan sağlanan getiri ve devletin yüzde 30 katkısı da eklendiğinde; BES’teki toplam fon tutarı 1.4 trilyon TL’nin üzerine çıktı. Kimileri için bu rakam bir şey ifade etmeyebilir ama şöyle anlatırsam daha iyi anlaşılır. Sosyal güvenlik sistemindeki tüm çalışanlar ve işverenlerden 23 yıldır kesilen işsizlik sigortası fonu var ya (işçiden yüzde 1, işverenden yüzde 2 kesiliyor, devlet de yüzde 1 katkı yapıyor); işte o fonda biriken toplam tutar 427 milyar TL. BES’teki fon büyüklüğü işsizlik sigortası fonunda biriken paranın neredeyse 4 katı.

KİMLER, NEDEN ŞİKÂYET EDİYOR?

Bu bilgileri niye verdim? Sistemdeki kişi sayısı 17 milyonun, sözleşme sayısı da 23.5 milyonun üzerinde olunca okuyuculardan çokça soru alıyorum. Sorular çeşitli ama son dönemde dikkatimi getirilerin düşüklüğüne yönelik şikayetler çekiyor. Oysa uzunca bir süredir BES’in getirileri hiç de fena gitmiyor. Merak ettim, birkaç okuyucu ile elektronik posta üzerinden iletişime geçtim. Durum ortaya çıktı. Anlatacağım ama önce getiriler konusunda son bilgileri paylaşayım.

Sene başından bu yana emeklilik fonlarının yani BES’in ortalama getirisi yüzde 18.18 olmuş. 1 Ocak-22 Mayıs tarihleri arasındaki yüzde 13.36’lık enflasyonu hesaba kattığımızda, BES’in 5 aylık getirisi enflasyonun 5 puan üzerinde olmuş. ‘Bu mu yani?’ diyebilirsiniz. Mukayese olsun diye söyleyeyim; aynı dönemde tasarruflarını değerlendirmek için mevduat faizini seçenlerin getirisi yüzde 17.29 (enflasyonun 3.93 puan üzerinde), doları tercih edenlerin getirisi yüzde 9.86 (enflasyonun 3.5 puan altında) olmuş.

4 MİLYON KİŞİ YÜKSEK GETİRİDEN YARARLANAMIYOR

BES’teki bu getiri ortalama getiri. Emeklilik fonlarına baktığımızda durum değişiyor. Birikimlerini altın fonunda değerlendirenler yaklaşık 5 ayda yüzde 34.9 getiri sağlamış ki, enflasyonun 21.5 puan üzerinde getiriden bahsediyoruz. Para piyasası fonlarını seçenler ise yüzde 18.2 getiri elde etmiş; bu da enflasyonun 5 puan üzerinde getiri anlamına geliyor. Ama BES’teki birikimlerini hisse senedi fonlarında değerlendirenler bu dönemde yüzde 1.6 negatif getiri sağlamışlar, yüzde 13.36’lık enflasyonla mukayese edildiğinde, birikimleri neredeyse yüzde 15 erimiş. Benzer durum borçlanma araçları fonlarını tercih edenler için de geçerli. İşte, bir süredir BES’teki getirilerden şikayet edenler bu kesim. İletişime geçtiğim okuyuculardan öğrendim ki, birikimlerini hisse fonlarında değerlendiriyorlar. Sebebi ise geçmişte hisse fonlarının enflasyonun 150 puan üzerinde rekor getiriler sağlamış olması. Maalesef bu kişiler fon tercihlerini değiştirmeyip, günün piyasa şartlarına uyarlamayınca şikayet ediyor. Önemli olan şikayet değil, maalesef birikimleri eriyor.

Bu şekilde birikimleri eriyen sistemde kaç kişi var diye merak ettim? Yaklaşık sistemdeki 2 milyon kişinin birikimleri hale hisse fonlarında duruyor. Bir o kadar kişi de birikimlerini borçlanma aracı fonlarında değerlendiriyor. Bu da şu anlama geliyor ki, BES’teki 4 milyon katılımcı, fon tercihini değiştirmediği için bugünkü yüksek getirilerden yararlanamıyor, aksine birikimleri eriyor.

Yazının Devamını Oku

Engellilerin emekliliğinde şartlar değişti

22 Mayıs 2025
Soru: 2007 yılında işe girdim. Bir yıl sonra kaza geçirdim ve yüzde 50 engelli raporu aldım. Emekli olmak istiyorum. Bizlere yönelik emeklilik şartlarının değiştiğini öğrendim. İnceledim, emekli olamıyormuşum. Yeni yasada emekli olabilecek miyim? Burhanettin A.

Cevap: Engellilerin emekliliği ile ilgili yeni düzenleme yapıldı ve yasa çıktı. Burada kritik tarih 2008. Yeni yasa ile 2008 öncesi çalışmaya başlayan engelliler ile 2008 sonrası çalışmaya başlayanlar emeklilik açısından aynı şartlara tabi oldular, emeklilikleri kolaylaştı. 1 Ekim 2008 öncesi sigorta girişli olanlar Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından vergi indirimine esas engellilik derecesine göre emekli olurlarken; 2008 sonra sigortalı olanlar SGK Sağlık Kurulu raporuna göre emekli oluyorlardı. Yeni yasa ile 2008 öncesi sigortalı olanların Gelir İdaresi Başkanlığı ile ilişkileri kesiliyor, SGK sağlık kurulları raporuna göre engellilik derecesi belirlenip, bu şartlara göre emekli olabilecekler. Bu kapsamda 2008’den önce sigortası olanlar, SGK sağlık kurullarından engellilik raporu alacaklar, alacakları çalışma gücü kaybı raporuna göre de sigortalılık süresi ve prim gün sayısını tamamlayanlar emekliliğe hak kazanacaklar. 2008 öncesi sigortalılardan yüzde 40-49 engelliliği olanlar 18 yıl çalışıp 4100 prim gün ile, yüzde 50-59 engelliliği olanlar 16 yıl çalışıp 3700 prim gün ile, yüzde 60 ve üzeri engeli olanların ise 15 yıl, 3700 prim gün ile emekli olabilecek. Gerekli şartları yerine getirmediğiniz için henüz emekli olamıyorsunuz.

EMEKLİLİK SONRASI ÇALIŞMAYA DEVAM EDEBİLİRSİNİZ

Soru: Kamu kurumundan memur statüsünde 2026 yılında yaş haddinden emekli olacağım. Emekli maaşım kesilmeden bir şirkette (Anonim Şirket) sözleşmeli, sigortalı çalışabilir miyim?

Cevap: Emekli olduktan sonra emekli maaşı alıp ister başkasının yanında isterseniz de kendi adınıza çalışabilirsiniz. Emekli olduktan sonra sigortalı olarak çalışacaksınız. Bunun için de SGK’ya, Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) adı verilen bir prim ödeyeceksiniz. Emekli olduktan sonra işçi statüsünde bir işverene bağlı olarak çalışanlardan SGDP kesintisi yapılır. Kamuda çalışanlar ise emekli aylığından kesinti yapılarak yine kamuda çalışabilirler.

İŞSİZLİK MAAŞINIZ KESİLMEZ

Soru: İşveren işime son verdi. İşsizlik ödeneği almak için başvurdum, kabul edildi. İşsizlik maaşı alacağım sürede emekliliğim işlemeyecek. Emeklilik için isteğe bağlı sigortalı olsam, prim yatırsam, işsizlik maaşımı keserler mi? Tayfun K.

Cevap:

Yazının Devamını Oku