Hande Can

Moda sektöründe patron kim: Yapay zekâ mı, insan gücü mü?

17 Ocak 2025
Moda sektöründe aynılaşma, dünyanın her yerinde büyük sorun.

Modaya yön veren tasarımcıların giderek azalması, ticari kaygı sebebiyle cesur tasarımların yerini satış odaklı modellere devretmesi, mağazalarda aynı ürünün yer alması alışveriş hevesini etkiliyorr.

Farklılaşmak isteyen ve aradığı ürünleri yurtdışındaki vintage mağazalanda bulmaya başlayanların sezon ürünleriyle bağı azaldı.

Mağazalar aynı, sosyal medya aynı, dünyanın her yerindeki influencer’ların giydiği, taktığı, taşıdığı ürünler aynı, dergi çekimleri aynı. Kreatiflik her geçen gün azalıyor.

Milyonların tüketmek için hazırolda beklediği günümüz dünyasında bu sarmaldan çıkışı sağlayacak devrim AI (yapay zekâ) olabilir mi?

Sektörün 1 numaralı sorunu herkesin bildiği üzere tekstil atıkları. Avrupa bu atıkları minimuma indirmek için kolları sıvamış durumda. Ama hızlı moda devi markaların yüksek adetteki sezon sayısı ve toplamı milyona vuran adetteki ürünleri var olmaya devam ettikçe, bu pek de mümkün gözükmüyor.

Satın alma departmanlarının tasarımcı koleksiyonlarını ticari parçalara göre seçtiğini göz önünde bulundurursak konu “tavuk mu, yumurta mı” çıkmazına giriyor.

İnsan gücü ile ortaya çıkan ve değiştirilemeyen sonuç yıllardır aynı.

Peki AI odaklı programlar ile birlikte ilham, pazarlama ve üretim tek bir tuşla bir araya getirebilirse bu konu kökünden çözülür mü?

Yazının Devamını Oku

Yapay zekâ modayı altüst edecek mi

10 Ocak 2025
Markaların koleksiyonlarını güncel ve gelecek moda akımlarına uygun bir şekilde tasarlama imkânı sunan Refabric, özelleştirilmiş yapay zekâ çözümleriyle donatılmış yeni bir platform.

Platforumu kullanan profesyonel moda tasarımcılarına göre, koleksiyon süreçlerinde zaman açısından ciddi oranda azalma, israfta gözle görülür bir düşüş ve koleksiyon sürecindeki numune trafiğinde ise hafifleme söz konusu.
Platformu kullanan Sudi Etuz’un kreatif direktörü Şansım Adalı deneyimlerini anlatırken kafamda birçok soru işareti oluşmadı değil.
Hepimizin aklını kurcalayan şey ‘yapay zekâ insan iş gücünün sonunu getiriyor mu’ sorusu...
Bu şimdilik pek mümkün gözükmüyor fakat bundan 5 yıl sonra nerede olacağının da bir garantisi yok.
90’ların başını hatırlayın, web sitesi ve e-ticaret sitelerine aynen yapay zekâya bakıldığı gibi bakılırdı.
Bu teknolojinin gerisinde kalan birçok marka ise yok olmaya yüz tuttu.
Bu bilgi ışığında yapay zekâ tedirgin olunması gereken bir yazılım değil, birlikte hareket edilmesi gereken bir araç aslında.

Yazının Devamını Oku

2025 moda trendleri neler olacak?

27 Aralık 2024
2024’te moda dünyasında nelerin etkisi altında kaldık, 2025’te nelerden etkileneceğiz? Biraz üzerinden geçip hafızamızı tazeleyelim isterseniz.

◊ Her daim klasik olan siyah, yerini kahverengiye bıraktı. Pantone’nin Mocha Mousse’u 2025 yılının rengi olarak açıklaması hiç şaşırtıcı olmadı.
◊ Bordo 2024 kış sezonunun rengi olarak tanımlansa da, Pinterest arama motorunun 2025 öngörüsüne göre bir süre daha tasarımları domine edecek gibi gözüküyor. Kahve ve bordo uyumu elegan görünümün kilit tonları olduğundan mümkünse hayatımızdan hiç çıkmasınlar.
◊ Preppy modası yani polo gömlekler 2024’te en çok takip edilen trend oldu. Miu Miu öncülüğünde herkesin arzu nesnesi haline gelen kış koleksiyonu sokakta en çok rastladığımız kombinler arasındaydı.
◊ 60’ların sonu ve 70’leri kasıp kavuran Mob Wife trendi 2025’te Old Money olarak evrilecek. Kürk görünümlü paltoların rüzgârı 2025’te de esmeye devam ediyor. Ama gerçek kürke karşı olduğumuzu unutmuyoruz ve faux fur haricinde hiçbir şey almıyoruz.
◊ 2024 süet yılıydı. 2025, sürdürülebilir ve çevre dostu malzemelerin yılı. Çevre dostu kumaşlar, geri dönüştürülmüş malzemeler ve etik moda ön planda olacak.
◊ 2025, minimalist ve modern kesimler ile 90’lar esintili retro stiller arasında bir yerlerde hayatımıza dokunacak.
◊ 2024 moda evlerinin arşiv tasarımlarını ön plana çıkarması yılın son çeyreğine denk geldi. Bu demek oluyor ki 2025 ikinci el kıyafetlerin yılı olacak. Vintage mağazaları ve kaliteli ikinci el kıyafet satan online veya offline mağazaları radarınızdan eksik etmemenizi tavsiye ederim.

Yazının Devamını Oku

John Galliano’dan veda

13 Aralık 2024
Moda dünyasının en yetenekli couture tasarım-cılarından John Galliano, 10 yılın ardından tasarımcısı olduğu Maison Margiela’dan ayrıldığını duyurdu.

Büyük bir skandal sonrası Dior tarafından işine son verilen Galliano, rehabilitasyon sürecinin ardından Margiela’ya kreatif direktör olarak geri dönmüştü.
Margiela’yı bambaşka bir boyuta taşıyan tasarımcı, yavaş ve üzerinde çok düşünülen moda anlayışına sahip olduğundan moda takvimlerini kendine göre tasarlamasıyla ünlü.
Her sezon yerine, ara ara defile yapması ve her defilesinin teatral bir şov olarak karşımıza çıkmasından bunu anlamamak imkânsız.
Moda dünyasının en deha tasarımcılarından olan Galliano’nun bir sonraki adımı merak konusu.
Modanın her 10 yılda bir kendini yenilediğini düşünürsek, John Galliano’nun tasarımlarının daha uzun süre genç tasarımcılara ilham olacağına hiç şüphe yok.
Sektörün en önemli isimleri yavaş yavaş yok olmaya başladı.
John Galliano’nun vizyonuna, o mucizevi tasarımlarına ve tasarımlar üzerinden anlattığı hikâyelere üniversitelerde tez yazılır.

Yazının Devamını Oku

Gerçekten beyinlerimiz çürüyor mu?

6 Aralık 2024
Çok uzun ve detaylı çalışmalar sonucunda ortaya çıkan 2025 raporları ve Oxford Sözlüğü’nün yayınladığı yılın kelimesi olan “Brain Rot” (Beyin Çürümesi) üst üste gelince, bir duraklama moduna geçmedim değil.

Sosyal medyanın zihni uyuşturan içeriklerle sonsuz kaydırma etkileri ve dijital çağın beyin çürümesine neden olduğu, entelektüel tartışmaların son bir haftanın ana konusu. Haliyle konu oldukça derin.

Düşük kaliteli içeriklerin aşırı tüketimiyle ilgili endişeleri ifade etmek için artık teknik bir isim kullanılıyor.

Çok yakında psikologlar ve psikiyatristler tarafından bu konuyla ilgili yeni bir hastalık tanısı hayatımıza dahil edilecek diye düşünüyorum.

Ön planda olmak istemek ve ön planda olanların etkisi altında ezilmekle ortaya çıkan yetersizlik hissi, birçok problemin kaynağı.

Bu ikisinin arasında kalıp, sistemden çıkmak isteyenler ise ayrı bir travmatik süreç içinde. Anlayacağınız dijital çağın artıları ve eksileri arasında kalmış insanoğluna bu çağ pek iyi gelmedi.

Biliyorsunuz AI (yapay zekâ) daha oyuna tam olarak dahil olmuş değil. Tamamen dahil olduktan sonra beyninin sadece yüzde 10’unu kullanan insanoğlu ne gibi sorunlarla karşı karşıya kalacak, henüz net bir bilgi yok.

Manuel yaşam daha mı iyiydi diye düşünmeden edemiyor insan.

Tüketim, içeriklerin kalitesizliği, Z kuşağının hiçbir şeyin farkında olmadan sadece kendi dünyaları içinde olmaları beynimizi çürütüyor.

Yazının Devamını Oku

Lüks markalar zorda mı

22 Kasım 2024
Sınırlı sayıda, zor ulaşılabilir, kalitesiyle nesiller boyu devam eden, gelir düzeyi yüksek, küçük bir kesime hitap eden lüks tüketim markaları her geçen gün küçülme programı açıklamaya başladı.

Normalde nesilden nesile geçmesi amaçlanan lüks tüketim ürünleri influencer’ların ve sosyal medyanın büyüsüne kapılmanın dezavantajlarını çok sert bir şekilde yaşamaya başladı.
Günümüzde telefon modelinden, kıyafete, aksesuvar trendlerinden, obje tasarımlarına kadar her şey çok hızlı bir şekilde değişim gösteriyor.
Sahip olduğunuzda yaşamanız gereken mutluluk hissi ekabinde yükselişe geçen başka bir trende sahip olmanın kaygısına yenik düşüyor.
Peki lüks tüketim markalarının bu düşüşte hiç mı payı yok?
Herkesle aynı anda görülen mücevherler, saatler, kıyafetler gerçek lüks tüketim kitlesini küstürmüş ve sistemden soğutmuş durumda.
Buna en güzel örnek ikonik Hermes çantalarının yıllar süren bekleme listelerinin yerini daha kolay ulaşılabilir hale gelmesi.
Pandemi sonrası hızlı bir şekilde artan etiket fiyatlarının aynı oranda kaliteye artış olarak yansıması gerekirken aksine düşüşe geçmesi tüketici için ise başlı başına bir sorun.

Yazının Devamını Oku

Parti sezonu başladı

15 Kasım 2024
2004 yılında Karl Lagerfeld ile ilk tasarımcı iş birliğine adım atarak moda endüstrisinde devrim yaratan H&M, merakla beklenen yeni iş birliğini duyurdu. Sokak giyimi ve couture arasında bir denge yakalayan Belçika doğumlu Glenn Martens, H&M 2025 Sonbahar Kış koleksiyonunun yeni ismi oldu.

Geçtiğimiz 20 yıl boyunca Karl Lagerfeld, Stella McCartney, Roberto Cavalli, Lanvin, Isabel Marant, Balmain gibi dünyanın en büyük markalarının tasarımcılarıyla modayı erişebilir kılan H&M, günümüzde attığı adımlarla hâlâ sektörde merak uyandırmaya devam ediyor. Markanın Phoebe Philo veya Hedi Slimane ile yollarının kesişmesini bekliyordum. Fakat Glenn Martens ile bir araya geldiler. Bu isim de hiç fena sayılmaz. Bakalım, bizleri nasıl bir koleksiyon bekliyor? Heyecanla koleksiyon çekimlerinden gelecek kareleri de bekliyoruz.

ALACAĞINIZ KIYAFETE DİKKAT

Bildiğiniz gibi kasım ve aralık ayları festival sezonu olarak konumlanır.

Her yer ışıl ışıl, mağazalar kırmızılara, payetlere bürünür. İçiniz şimdiden kıpırdanmaya, parti havasına girmeye başlar.

Tam olarak bugünlerde gardırobunuzda arkaya sakladığınız kadifeleri, kırmızıları, payetli olan her şeyi ortaya çıkartmanın zamanı.

Senede bir kere olan bu sezonun büyüsüne kapılmadan önce neye veya nelere ihtiyacınız olduğunu göz önünde bulundurmadan mağazalara girmemenizi tavsiye ederim. Vitrinler sizi ister istemez kasaya yönlendireceği için biraz daha akıllı ve kararlı alışveriş yapmakta fayda var.

Eğer ışıltılı veya yeni bir şeyler almak istiyorsanız bu sefer en doğru adres; hızlı moda markaları. Sezonda beğenerek aldığınız parti elbiselerini sadece bir kere giyeceğiniz için pahalı bir markaya gitmemek ilerleyen günlerde inanın bana sizi daha mutlu edecek.

Her zaman iyi ve kaliteli bir ürün alıp eşyanızı zamansız hale getirmeyi sonuna kadar savunuyorum ama festival döneminde tam olarak aksini düşünüyorum.

Yazının Devamını Oku

İkinci el kıyafet giymek ayıp mı?

8 Kasım 2024
Küresel iklim krizinin etkilerini yoğun hissedildiği bu günlerde markaların çevreye yönelik duyarlılık gösterdiği uygulamaların artması, tüketicilerin konuya yönelik farkındalık oluşturmasını sağlıyor.

Sürdürülebilirlik konusuna verilen önem yeterli olmasa da ikinci el mağaza sayısının artması, sürdürülebilir moda tüketimine giden yollardan biri olarak kabul ediliyor.
Türkiye’ye bakacak olursak ikinci el kıyafet satın almak pek yaygın değil.
Hatta gruplar içinde kısık sesle söylenecek kadar, kişiyi yanlış bir şey yapmış hissi verecek kadar tedirgin ediyor.
Bu, ülkelerin eğitimiyle doğru orantılı.
Avrupa ve gelişmiş diğer ülkelere baktığınız zaman döngüsel ekonomi çok önemli bir yer kaplar.
Garaj satışları, bit pazarları, vintage marketler, vintage butikler, ikinci el satış siteleri, ikinci el pazarlar bambaşka ve renkli bir dünyadır.
Stil kodlarının ilk oluştuğu yerler oralardır.

Yazının Devamını Oku