Doğan Hızlan

Bernard Haitink’i dinlerken

16 Nisan 2023
MÜZİK kanalı Mezzo’nun 25. yılında aramızdan ayrılan birçok şefin, solistin konserlerini dinledim.

Onlardan biri olan Şef Bernard Haitink’le (1929–2021) bir mektuplaşmamdan söz etmek isterim. Yıllar önce ben, Fatih Çekirge ve Mehmet Yılmaz birlikte Londra’ya Kitap Fuarı’na gitmiştik. Gece Royal Albert Hall’da konsere gitmek istedik. Sir John Eliot Gardiner’ın yönetiminde Haydn’ın Mesih’i çalınacaktı.

Konser salonunun yönetmeni de ünlü şef Bernard Haitink’ti.

New York Times’taki bir yazısında, şeflerin çok orkestra değiştirmesini, aynı besteciyi değişik orkestralarla yönetmelerini gündeme getirmişti.

Şeflerin orkestra değiştirmeleri konusunda Leyla Gencer de eleştiride bulunmuştu.

Ben de Leyla Gencer’in düşüncesini özetleyerek Haitink’e bir mektup yazmıştım.

Royal Albert Hall’un ikram bölümünün başında Aydın Bey adında bir Türk vardı. İşte o gece dostumuzdan davetiye istediğimizde özel bir gece olduğunu söylemiş ve davetiye ayarlayamayabileceğini söylemişti.

Ben de ona Haitink’e gönderdiğim mektubu hatırlatıp “Şef bize yer ayırır mı?” dedim. Şefle konuştu, üçümüze de en önde yer verdiler.

Mezzo’nun 25. yıl programlarında birçok siyah beyaz kayıt da seyrediyorum. Eski kuşakla yeni kuşak bir arada dinleyicilere sunuluyor. Bu yoğun program yanlış öğrenmediysem 1 Mayıs’ta son bulacak.

Yazının Devamını Oku

NBE Kitap ve Behçet Aysan Ödülleri açıklandı

14 Nisan 2023
Nasıl Bir Ekonomi (NBE) Kitap’ın düzenlediği 4 kategorideki 13 ödül belli oldu.

Ödüller ileriki günlerde yapılacak törenle sahiplerine sunulacak.

Ödüllerin kategorileri ve kazananları şöyle:

TELİF - ÇEVİRİ - YAYINEVİ

- Doğan Hızlan, Faruk Şüyün, Metin Celâl, Sevengül Sönmez ve Sırma Köksal’dan oluşan 2022 Yılın Telif, Yılın Çeviri Kitapları ve Yılın Yayınevi Seçici Kurulu, Şule Gürbüz’ün ‘Kıyamet Emeklisi’ (İletişim Yayınları) kitabına “Roman türünün olanaklarını genişletmesinin yanı sıra Türkçeye katkısı” nedeniyle Yılın Telif Kitabı ödülünün verilmesini oybirliği ile kararlaştırdı.

Aynı Seçici Kurul, Orçun Türkay’ın dilimize André Gide’den çevirdiği ‘Günlük / 1887-1925 / 1. cilt’ (Yapı Kredi Yayınları) kitabına “Türkçede ilk kez eksiksiz yayımlanabilen Günlükler çevirisindeki büyük emeği ve özeni” için Yılın Çeviri Kitabı ödülünün verilmesini yine oybirliğiyle kararlaştırdı.

Yılın Yayınevi’nin sahibi ise aynı seçici kurulun oybirliği ile Jaguar Kitap olarak belirlendi.

“1963’te yayınladığı ilk hikâyesi ‘Onunkiler Maviydi’ ve 1965’te yayımladığı ilk kitabı ‘Özgürlük Masalı’ndan bu yana 60 yıldır aralıksız öykü, roman, deneme, oyun ve çocuk kitapları kaleme alarak edebiyat yolculuğuna devam eden” Necati Tosuner’e ise Ömür Boyu Emek Ödülü verilmesini yine aynı Seçici Kurul tarafından oybirliği ile kararlaştırıldı.

İŞ DÜNYASI

Yazının Devamını Oku

‘Arkadaşım İçin’

13 Nisan 2023
SADBERK Hanım Müzesi ve Ömer M. Koç Koleksiyonlarındaki İşlemeli Mektup ve Evrak Çantaları Sergisi’nin kataloğu, bu adla yayımlandı.

Ömer M. Koç, kitabın başındaki Önsöz’de kitabın niteliği üzerine bilgi veriyor.

“17. yüzyılın sonunda ve 18. yüzyıl boyunca, daha çok Osmanlı topraklarını ziyaret eden Batılıların kullanımı için üretilen işlemeli mektup ve evrak çantaları Sadberk Hanım Müzesi’nin 2022 yılı sergisinin konusunu oluşturuyor. Doğu ve Batı arasındaki uluslararası diplomasinin ve ticaretin önemli merkezlerinden olan İstanbul (Constantinople) ve İzmir (Smyrna) esnafının, çoğunlukla hediyelik eşya türünde ürettiği bu çantalar, Osmanlı deri işçiliğinin nispeten küçük, ancak kendine has ve çok popüler bir grubudur. Dünyada birçok müze ve özel koleksiyona titizlikle seçilerek dahil edilmiş örnekler bunun ispatıdır.

Gerek şahsi koleksiyonumda gerekse Sadberk Hanım Müzesi koleksiyonunda zaman içinde birbirinden bağımsız oluşan çok zengin içerikli iki eser grubunu bir sergi projesiyle bir araya getirip tanıtmayı arzu ettik.

En erken tarihlisi 1669’da, en geç tarihlisi 1835’te üretilmiş olan toplam 91 çantanın, 76’sı mektup, 15’i ise evrak çantasıdır. Osmanlı’nın deri işçiliğinde ne kadar büyük bir başarı kaydettiğini, günümüze kadar bozulmadan ulaşabilen bu eserler açıkça ortaya koyuyor. Üzerlerinde yapıldıkları şehrin adı, tarih ve isim bilgisi dışında, ithaf ve özlü sözler de içeren bu çantalar, kim bilir kimin mektuplarını, özel belgelerini muhafaza etti? Bir mektup çantası, üzerinde yazılı olan ‘Arkadaşım için’ ibaresinden de anlaşılacağı gibi, belki bir arkadaşa dostluk ve bağlılık hatırası olarak hediye edilmek üzere yaptırılmış veya bir tüccarın, bir komutanın, bir büyükelçinin resmi mektuplarını, değerli belgelerini özenle korumasını sağlamıştı.”

Hülya Bilgi, Sultan III. Ahmed’in (1703 – 1730) Paris’e gönderdiği Yirmisekiz Çelebi Mehmed Efendi’nin İstanbul’a döndükten sonra padişaha ve sadrazama verdiği bilgilerin birçok yeniliği başlattığını belirtiyor.

Bilgi’nin yazısında; ‘Osmanlı Döneminde Derinin Tabaklanması ve Derici Esnafı’ bölümü bu konuda ayrıntılı bilgi sunuyor.

Dericilik faaliyetleri

Yazının Devamını Oku

Bir yaşanmışlığın, tanıklığın kitabı

11 Nisan 2023
Ankara’daki Pembe Köşk’e iki kez gittim, birincisi Gülsün Bilgehan’ın ‘Mevhibe’ kitabı hakkında konuşmaya, ikincisi de Metin Toker’i anma toplantısına.

Anılar, tanıklıklar; tarihçiler ve araştırmacılar için önemli kaynaklardır.

Bir pazar günü Pembe Köşk’ün bahçesinde seçkin bir topluluğa kitabı anlatmıştım, Metin Toker sağdı.

Yeni yayımlanan bir kitap, yalnız İsmet İnönü’yü değil Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihini öğrenmek için de önemli bir kaynak.

‘Özden Toker – Mehmet Ö. Alkan

Cumhuriyet’le Özdeş Bir Yaşam: Özden Toker

İsmet İnönü’nün Kızı Anlatıyor’

Özden Toker, Pembe Köşk ziyaretçilerine, öğrencilerden araştırmacılara kadar her zaman yardımcı olmuş, yol göstermiş, bilgi vermiştir.

İlk yazı

Yazının Devamını Oku

Pazar konserlerini özlüyorum

9 Nisan 2023
YILLAR önce pazar günleri AKM’de Nevzat Atlığ’ın yönettiği Kültür Bakanlığı Devlet Klasik Türk Müziği Korosu’nun konserlerine giderdim.

Yan yana oturduğumuz iki dostumu da rahmetle anıyorum: Ayhan Songar ve Ahmet Kabaklı.

Bu konserlerde ilk kez seslendirilen besteleri de dinlerdik.

Korosuyla birlikte Kahire’de Kavalalı Mehmet Ali Paşa Camisi’nin avlusunda verdiği konser de belleğimde yer etmiş etkinliklerden biridir.

Atlığ, ayrıca icrasını yönettiği parçaların doğru notalarını da yayımladı.

Fatih Salgar’la birikte hazırladığı ‘Türk Müziği Klasikleri’ birçok icracının koleksiyonunda bulunuyor.

Yazarken Fasıl CD’lerini dinledim. Güftelerle bir de sözlük vardı.

Besteciler ve güftecilerin yanı sıra güfteler de CD’lerin kitapçığına konulmuştu.

Dinlediklerim hangileriydi?

Yazının Devamını Oku

Dünden bugüne bakmak

6 Nisan 2023
Osmanlı tarihini dönem dönem öğrenmek; bugünü daha doğru, daha ayrıntılı bilmemizi sağlar.

‘17. Yüzyıl Işığında Osmanlı’ kitabının editörleri Hanife Koncu ve Nuri Seçgin.

İlk sayfadaki yazı: “Dünden öğrendiklerinle bugünü yaşamak, ‘yarın’ları aydınlatır.”

‘Kitaba dair’den alıntılar:

- “Osmanlı’nın her sahada büyük başarılar elde ettiği 16. yüzyılda, devletin siyasi gelişmeleriyle paralel olarak refah düzeyinin, ilim ve kültür hayatının da üst seviyelere çıktığı malumdur. Özellikle yüzyılın ilk elli yılında yapılan seferlerdeki başarılı sonuçlar, bunu takiben hâkim olunan coğrafyanın genişlemesi, ilim adamlarının faaliyetlerinin artması, yazılan eser sayısının çoğalması ve çeşitliliği gibi son derece dikkate değer bir durumun varlığı söz konusudur.”

- “Her çağ kendine göre sosyal düzeni ve sınıf bölünüşü, kendine mahsus yönetim biçimi ve yine kendine uygun dünya görüşü ile karakterlenir bu karakteristikleri ideal çizgilerine en çok yaklaşan bir vüzuhla nefsinde topladığı müddetçe (yoksa muhakkak filan yüzyıldan başlayıp şu veya bu zamana gelinceye kadar değil), çağ ayrımında kendine ait yeri bulur. Çalışmamızda, bu yüzyıla geniş bir perspektiften bakabilmek adına, edebiyattan tarihe, geleneksel sanattan musikiye, denizcilikten mimariye, nesir dilinden hilyelere, sevgili diliyle yazılmış gazellerden devriyelere, divânlardan hikâyelere, dergâhtan seyahatnamelere vb. birçok konuya temas eden, yeni tespitler ve yorumlar ortaya koyan 30 yazı bulunmakta ve yazar adına göre alfabetik olarak sıralanmaktadır.”

KİTAPTAN SEÇME MAKALELER:

- Kitaba Dair, 17. Yüzyıla Bir Bakış -

Yazının Devamını Oku

Bir müzenin görsel öyküsü

4 Nisan 2023
BÜLENT ECZACIBAŞI’nın ‘Dönüşümden Yansımalar’ kitabı ‘İstanbul Modern’in yeni binasının yapılış sürecini fotoğraflarla bize naklediyor. Belki de görsel öyküsünü demek daha doğru.

İstanbul Modern’in inşaat sürecinde geçici olarak kullandığı Beyoğlu’ndaki binasında geçen yıl sergilenen fotoğraflardan oluşuyor kitap.

Bülent Eczacıbaşı

Kitabın kapağını açmadan Hacı Bayram Veli’den iki dizeyi anımsadım:

“Nagehan ol şâra vardım ol şârı yapılır gördüm

Ben dahi bile yapıldım taş u toprak arasında”

İlk sayfada bir ithaf:

“İstanbul Modern’in yaratıcısı ve ruhu Oya’ya.”

Kitabın başında

Yazının Devamını Oku

Münir Nurettin Selçuk: Müziği, Yaşamı, Müzik Zevkimizdeki Yeri

2 Nisan 2023
MÜNİR Nurettin Selçuk’u canlı konserlerinde de plak kayıtlarından da dinledim.

Ailemle birlikte Saray Sineması’ndaki konserlerine giderdik, unutamadığım konserlerden birinde tanbur çalmış, kızı Meral Selçuk’a eşlik etmişti. Daha sonraki yıllarda da İcra Heyeti’ni yönettiği icraları kaçırmazdım.

Gene ailemle birlikte Küçükçiftlik Park’taki konserlerin de müdavimiydik. İncila Bertuğ, Hüseyin Kıyak’ın hazırladığı ‘İstanbul’un Engin Sesi–40 Yılın Ardından Münir Nurettin Selçuk’ kitabını okurken, bir yandan da Yapı Kredi’nin ‘Üstad Münir Nurettin Selçuk’ kasetlerini dinledim. İncila Bertuğ–Hüseyin Kıyak’ın Önsöz’ünde kitabın tanıtımının yanısıra hakkındaki yazılardan da alıntılar yer alıyor:

“2021 yılının nisan ayıydı Uğur Deran bizi aradı ve 27 Nisan’ın Münir Nureddin Selçuk’un ölümünün kırkıncı yıldönümü olduğunu söyleyerek bir anma faaliyetinin yapılıp yapılmayacağını sordu.

Peyami Safa, 1951 yılında 35. sanat yılını kutlayan Münir Nureddin Selçuk’un jübile kitapçığında şunları yazıyordu:

‘Osmanlı musikisinin tükenme devrinde, insan sesi, muhtaç olduğu disiplini, Münir Nurettin’in kibar ve mümtaz şahsiyetinde bulmuştur... Münir Nurettin olmasaydı, bu musiki belki çoktan bir tarih sesi halini alacaktı. Ona bir müddet daha canla ve cazip aktüalitesini vermekte en büyük şeref payı herhalde Münir Nurettin Bey’indir.’ İcracılığında olduğu gibi bestekârlığı konusunda da geçmişle gelecek arasında köprü oluşturdu. Seçtiği şiirler, makamlar ve usullerle Cumhuriyet dönemine yumuşak bir geçiş yaptı.

Öncelikle uyarısıyla bize yol açıcı olan Uğur Derman’a, dedesi için yapılan çalışmalarda bizi her konuda destekleyen Nükhet Sirel’e teşekkür ederiz.”

İçerik sıralaması:

Yazının Devamını Oku