Doğan Hızlan

Çizerlerimizi ihmal mi ediyoruz?

31 Mart 2023
İzel Rozental’in yeni kitabı ‘Benim Karikatürlü Evrenim’ üzerine konuşurken karikatür yayınları gündeme geldi.

Yayınevlerinin pek ilgi göstermediğinden söz ettik. Birçok kitabın yeni baskısı yapılmadı.

İsmail Birgül adlı okurum bana bir kitabı hatırlattı:

Semih Balcıoğlu’nun ‘Güle Güle İstanbul’unu.

Yakından tanıdığım, hatta bir kitabına giriş yazdığım Balcıoğlu’nun kitaplarını kitapçılarda bulamazsınız.

Her kitabevinde belli türlere ait raflar vardır, çoğunda karikatür rafına rastlamadım.

Süleyman Demirel, müzesi için Semih Balcıoğlu’ndan kendisi çizdiği karikatürlerin orijinallerini istemiş, eline geçtikten sonra arayıp teşekkür ettikten sonra şöyle demiş:

“Semih galiba sen benim sayemde karikatürist oldun.”

Yazının Devamını Oku

59. Kütüphane Haftası başladı

28 Mart 2023
Türk Kütüphaneciler Derneği Genel Başkanı Ali Fuat Kartal’ın konuşmasından bir bölümü aktarıyorum:

“Türk Kütüphaneciler Derneği olarak Cumhuriyet’imizin 100. yılı nedeniyle 59. Kütüphane Haftası’nın temasını ‘Cumhuriyet’in Kazanımları ve Kütüphanecilik’ olarak belirledik.

Cumhuriyet’imizin 100. yılına ülke olarak büyük bir heyecanla girdik ancak önce derneğimizin Genel Başkan Yardımcısı Emre Hasan Akbayrak’ı 2 Ocak 2023 tarihinde kaybettik. Sonra da 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş depremini yaşadık. Depremde kaybettiğimiz canlarımızın sayısı resmi rakamlara göre 50 bini, yaralı sayısı ise 100 bini geçti. Yaralılara acil şifa vefat edenlere Allahtan rahmet deliyorum.

Ülke olarak yaşadığımız deprem ve ardından sel felaketi ile kriz zamanlarında kütüphanelerin rolü nedir ne olmalıdır, konusu bir kez daha gündemimize geldi.

BEŞ MESLEKTAŞIMIZI KAYBETTİK

Bu depremde maalesef kütüphaneci meslektaşlarımızdan Adıyaman Üniversitesi Kütüphanesi’nden Özlem Akdal, Adıyaman Besni İlçe Halk Kütüphanesi’nden Sevgi İmre, Gaziantep Nurdağı İlçe Halk Kütüphanesi’nden Recep Tayyip Erönü ile Hatay Meriç İl Halk Kütüphanesi çalışanı İhsan Gök ve Hatay Dörtyol İlçe Halk Kütüphanesi çalışanı Mustafa Yalçın olmak üzere toplam 5 kütüphane çalışanımızı kaybettik.

Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü ve Goethe Enstitüsü ortaklığında, deprem bölgesinde doğrudan çocuklarla çalışan gezici kütüphane personeline yönelik travma terapisi eğitimi düzenleyeceğiz. Nisan ayının sonunda gerçekleşecek eğitimde, Almanya’dan konunun uzmanı Dr. Udo Bär ve Türkiye’den çocuk kitapları yazarı, Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği Başkanı Dr. Nilay Yılmaz ile birlikte çalışacağız. İki günlük eğitim kapsamında, travma ve travmanın sonuçları hakkında temel bilgiler verilecek, yaratıcı etkinliklere nasıl liderlik yapılabileceği hakkında ipuçları sunulacak, krizlerle başa çıkma, ailelerle iletişim gibi alanlarda bilgiler verilecektir. Buna ek olarak yardıma giden, orada görevli personelin kendi travma ve stresleri ile nasıl başa çıkacaklarına dair de bilgi verilecektir.

Değerli meslektaşlarım, bildiğiniz üzere bu yıl Cumhuriyet’imizin kuruluşunun 100. yılını kutluyoruz. Bu kapsamda 4-7 Ekim 2023 tarihleri arasında Milli Kütüphanede ‘Cumhuriyet’in 100. Yılında Türk Kütüphaneciliği Sempozyumu’ düzenleyeceğiz. Cumhuriyet dönemi Türk kütüphaneciliğinin her yönüyle değerlendirileceği sempozyum hazırlıklarımız devam etmektedir. Yüzyıl bir ülkenin hayatında önemli bir dönüm noktasıdır. Aynı zamanda bir çeşit muhasebe yapma fırsatı da edinmiş oluyoruz. Geçmişte neyi yaptık ya da yapamadık da bu durumdayız? Bunları konuşup tartışarak önümüzü daha iyi görmemiz için yol gösterici olabilecek kararlar alabiliriz.

Cumhuriyet’in kuruluş amaçlardan belki de en önemlisi çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmaktı. Acaba bugün çağdaş uygarlık düzeyinin neresindeyiz? Her alanda bu sorgulamanın yapılması gerekiyor. Biz kütüphane haftasında, kütüphanecilik alanında bunu yapalım dedik. Bu nedenle 59. Kütüphane Haftası’nda Cumhuriyet’imizin belleği, kültür kurumlarını bir de bu açıdan değerlendireceğiz.

Yazının Devamını Oku

Âşık Veysel’i hatırlamak

26 Mart 2023
Geçen hafta Âşık Veysel’in ‘Âşık Veysel-You will be remembered forever’ LP’sini dinledim.

Hangi eserleri var bu LP’de:

A Yüzü

Söz/Müzik: Âşık Veysel

Söz/Müzik: Âşık Veysel

Söz/Müzik: Âşık Veysel

Söz/Müzik: Âşık Veysel

Söz/Müzik: Âşık Veysel

B Yüzü

Yazının Devamını Oku

İzmir’de Şevket Dağ sergisi

24 Mart 2023
İzmir’de Folkart Gallery’de Türk resminin köşe taşlarından Şevket Dağ’ın resimleri sergileniyor.

Serginin mottosu: ‘Zaman ve Mekânın Büyüsünde Bir Ressam - Şevket Dağ.’

Sergi için hazırlanan albümün ilk sayfasında Halife Abdülmecid Efendi’nin yazısını okuyoruz:

“Dinin ruha ne kadar keskin nüfuzu varsa, Şevket Bey’in tabloları da nispetle bir kuvvete maliktir. Ruhu okşayan nezih, latif kimliği ile şarkın hissiyatını renklerine böylesine aksettiren bir ressama da malik değiliz. Bütün asarında cazibe-yi milliye mevcuttur. Leonardo da Vinci senelerce sevgilisinin bir hafif tebessümünü tersim ettiği gibi, Şevket Bey de âsar-ı İslamiye’nin âşığı bir şairdir.”

Yazının ardından Sabiha Rüştü Bozcalı’nın ‘Ressam Şevket Dağ portresi’ geliyor.

Albümdeki makaleler:

- Dr. M. Sinan Genim

Nev-i Şahsına Münhasır Bir Sanatçı Şevket Dağ

Yazının Devamını Oku

Hafız Kemal Batanay’ın Mevlid bestesi

23 Mart 2023
UNESCO’nun 9-24 Kasım 2021 tarihlerinde gerçekleştirilen 41. Genel Konferansı’nda alınan karar gereğince ‘Süleyman Çelebi’nin Vefatının 600. Yıl Dönümü’ 2022 UNESCO Anma ve Kutlama Yıl Dönümleri arasına alındı.

Cumhurbaşkanlığı’nın 02.06.2022 tarih ve 2022/6 sayılı genelgesinde, Mevlid’in, başta Balkanlar ve Orta Asya olmak üzere pek çok ülkede ortak kültür değerimiz olmasına vurgu yapılarak, Süleyman Çelebi’nin yâd edilmesi amaçlandı.

Vesiletü’n-Necât olarak adlandırılan Mevlid’in böylesi önemli bir yılda kültür coğrafyamızda tanıtılması amacıyla, hattat, bestekâr, tanburi; klasik sanatlarımızın son dönem temsilcisi Hafız Kemal Batanay tarafından 1956 yılında bestelenen Mevlid’in seslendirilmesi ve kayıt altına alınması hedeflendi. Klasik musikimize kazandırılan ve günümüze bu formda ulaşan yegâne örnek olan eserin bir kısmının ilk icrası, 16 Mart 2023 tarihinde Ankara’da CSO tarihi salonunda gerçekleştirildi.

BESTELİ MEVLİD’İN ÖZELLİKLERİ

Mevlid-i Şerif’in halka mal olmuş, tamamen serbest tarzda ve doğaçlama okunan şekli, kültür dünyamızda özel bir değer taşımaktadır. Özellikle Osmanlı döneminde Mevlid besteleri ile ilgili çalışmalar yapılmışsa da günümüze notasıyla gelen bir kayda henüz ulaşılmamıştır. Bugün elimizde, besteli Mevlidler hakkında sadece yazmaların kenarlarında hangi makamda okunduklarına dair muhtasar bilgiler verilmiştir.

Bu yönüyle Hafız Kemal Batanay’ın, İSAM Kütüphanesi KB kodlu, Dosya No: 20, Gömlek Sıra No: 1784 künyeli olarak arşivlenmiş elyazması notaları, klasik üslupta bestelenmiş Mevlid’in tek örneğidir. Merhum Kemal Batanay, Mevlid-i Şerif’in 12 bahrini musikimizin seksen dokuz makamı ve on farklı ritmi ile bestelemiş olup eser 84 nota sayfasına aktarılarak günümüze kazandırılmıştır.

Besteli Mevlid, Türk musikimizin az bilinen makam ve usûllerinin de yer aldığı; saba makamındaki cumhur ilahi ile başlayan, salavatlaması ile devam eden, bahirler arasında tevşihlerin yer aldığı; bahirlerin üç bölümünün serbest tarzda, sekiz bölümünün ise ritimli bestelendiği, kar-ı natık özelliklerini taşıyan nadide bir eserdir. Bu yönüyle Mehmet Nasuhi Dede’nin edebi eseri üzerine, Nayi Osman Dede’nin bestelediği Miraciye gibi, kültür mirasımız arasında nesiller boyu yer alacak özel bir değer taşımaktadır.

Bu önemli bestenin UNESCO tarafından kutlama yılı olarak ilan edilen,

Yazının Devamını Oku

Beşir Ayvazoğlu hakkında yazılanlar

21 Mart 2023
BEŞİR AYVAZOĞLU, Türk edebiyatı üzerine incelemeleriyle edebiyatımızın önemli adları arasında yer almıştır.

Şimdi onun hakkındaki yazılar, ‘Penceremizden Beşir Ayvazoğlu’ adlı kitapta bir araya getirildi. Kitabın başında Muhibban imzalı bir Sunuş var:“ Beşir Ayvazoğlu yetmiş yaşına basıyor. Türk kültür ve edebiyatının bu abidevi çınarı için bir kitap hazırlama fikri her ay düzenlenen Muhibban toplantılarının birinde doğdu. Kısıtlı sürede hazırlanmaya çalışılan kitap elbette Ayvazoğlu’nun geniş çevresini kuşatma, kültür ve edebiyatımıza yaptığı hizmetleri irdeleyip değerlendirme iddiasında değil. Kitabın ne hacmi ne de gayesi buna müsait değil. Elinizdeki kitap, Beşir Ayvazoğlu’na kıymet veren bazı zevatın onun hakkındaki düşüncelerini içeren bir saygı duruşu niteliğinde.

Beşir Ayvazoğlu’nun yetmişinci yaşını kutlar, kendisine sağlıklı, bereketli uzun ömür dileriz.”

Ayvazoğlu’nun bütün kitaplarını okudum, yararlandım, uzun bir süre birlikte bir televizyon programı da yaptık.

Yazı sıralaması:

Beşir

Handan Ayvaz

- Babam

Yazının Devamını Oku

Denizkızı Eftalya’yı okurken, dinlerken...

19 Mart 2023
İhsan Yılmaz Kültürazzi köşesinde Bilen Işıktaş’ın ‘Boğaziçi’nin Büyülü Sesi Denizkızı Eftalya – Dönemi ve Çevresi’ kitabını yazdı. Udi Bilen Işıktaş’ın ‘Şerif Muhiddin Targan’ kitabını okumuş, Karalama Defteri’nde bir konuşma yapmıştım.

Kitabın ilk cümlesi şöyle:

“Umarım bu çalışma bir denizin iki yakasını paylaşan Türk ve Yunan halklarının birbirlerine uzatacakları dost elinin Eftalya’nın sesiyle kavuşmasına vesile olur.”

Işıktaş’ın kitabının bölümleri:

* Teşekkür

* Sunuş

* Birinci Bölüm

Boğaziçi’nde Başlayan Hikâye

* İkinci Bölüm

Yazının Devamını Oku

Tarihi öğrenmeliyiz

17 Mart 2023
Yazımı sevgili dostum Mesut Ilgım’a adadım, onun çalışmaları olmasaydı bu yazıyı yazamazdım.

DÜN Hürriyet’te bir spor karşılaşmasında kazanan tarafın Nazi selamı verdiklerini okuyunca ulusların tarihini bilmemenin bu tür olaylara yol açtığı kanım bir kez daha kuvvetlendi. Zafere gölge düşürmüşler.

1933 yılında Türk üniversitelerinde gerçekleştirilen Reform Hareketi’nde Almanya’dan göç etmek zorunda kalan birçok bilim insanının rolü vardır.

Çünkü Hitler bir gecede dört bine yakın üniversite hocasını kürsülerinden uzaklaştırdı. Onların unutulmaz hizmetleri vardır. Curt Cosswig, Manyas Kuş Cenneti’ni oluşturdu.

Mimar Bruno Taut, Edirnekapı Şehitlik ve Mezarlığı’nda yatıyor.

1984 yılında Bremen televizyonunda bir programcı ‘Gastarbeiter’ (konuk işçi) deyimini kullandı. Televizyonda öğretim üyelerinden yaşayan dört kişi ile konuşmuş, ne demişler: “İstanbul Üniversitesi, Almanya dışındaki en büyük Alman üniversitesidir.”

MSGSÜ’nde heykel bölümünde hocalık yapan heykeltıraş Rudolf Belling’in kızı, Mesut’a ne demiş: “Biliyor musun Mesut, babamın öğrencisi İlhan Koman, bana burada erkek çocuklar gibi misket oynamayı öğretti.”

Alman bilim insanlarından birinin çalışmasına örnek.

Albert Eckstein

Yazının Devamını Oku