Barbaros Tapan

20 yıllık bir hayal

28 Ağustos 2022
DC Evreni’nin sevilen çizgi roman kahramanı “Black Adam”, DC Genişletilmiş Evreni’nin 11’inci filmi olarak 21 Ekim’de vizyona giriyor. Black Adam’ın Dr. Fates ile savaşını ele alan filmin yönetmenliğini Jaume Collet-Serra üstlendi. Black Adam’ı ünlü aktör Dwayne Johnson’ın oynadığı yapımda Aldis Hodge ve Quintessa Swindell gibi başarılı isimler de rol aldı. Ekip, San Diego’da düzenlenen Comic Con Fuarı’nda Barbaros Tapan’ın sorularını yanıtladı.

◊ Dwayne Johnson, sizi bugün buraya getiren yolculuğu anlatır mısınız?
- Dwayne Johnson: Black Adam’ın burada olduğunu duydum! (Gülüyor) Bu atmosferi özlemişim. Comic-Con’a gelmeyi seviyorum.

◊ “Black Adam” olmak sizin için ne anlama geliyor?
- Dwayne Johnson: Çok güzel bir his. Bildiğiniz gibi Black Adam’ınki uzun bir yolculuk oldu. Black Adam’ı ilerletmek için tutkudan, kararlılıktan ve cesaretten beslenen biri gerekiyordu... Bir rüyanın gerçekleştiğini söylemeliyim. 20 yıl önce bu işe ilk başladığımda kurduğum hayal, benim için gerçekleşmiş oldu.

Yazının Devamını Oku

Yüzükler nasıl ortaya çıktı

21 Ağustos 2022
Sinema tarihinin kült yapımları arasında yer alan “Yüzüklerin Efendisi” (The Lord of The Rings) serisi dizi oldu. Film ekibi,“Yüzüklerin Efendisi: Güç Yüzükleri” (The Rings of the Power) dizisiyle hayranlarını yeniden Ortaçağ’a götürüyor. Film serisinden uyarlanan dizi, “Yüzüklerin Efendisi” üçlemesinin ve Hobbit serisinin binlerce yıl öncesini ekrana taşıyor. İkinci Çağ’da yüzüklerin nasıl ortaya çıktığını anlatan dizi, 2 Eylül’de Amazon Prime’da izleyiciyle buluşacak. “Yüzüklerin Efendisi” hayranlarının merakla beklediği dizinin yapımcısı Lindsey Weber, yapımcı-senaristleri John D.Payne ve Patrick McKay ile oyuncuları Robert Aramayo, Sophia Nomvete, Charles Edwards, Owain Arthur, Ismael Cruz Córdova, Sara Zwangobani, Daniel Weyman, Tyroe Muhafidin ve Charlie Vickers, San Diego’daki Comic-Con Fuarı’nda Barbaros Tapan’ın sorularını yanıtladı.

◊ Tolkien ismi ile ilk ne zaman tanıştınız?
- Lindsey Weber: Ben okumayı seven bir çocuktum. Bu yüzden, kitaplarla erken tanıştım ve sonra okumayı hiç bırakmadım. Tolkien’ın eserleri de kütüphanemde hep vardı.
- John D. Payne: Beşinci sınıfta Tolkien’in “Hobbit” adlı kitabını okudum, sonra da “Yüzüklerin Efendisi”ne devam ettim. Her zaman o kitapların filmlerinin çıkmasını, büyük ses getirmesini bekledim...
Ve biz gerçekten, bu konuyu ve bu dünyayı seviyoruz. “Lord of Rings”in sadece edebiyatın değil, hayatın kişisel konularının bir parçası haline geldiği noktaya âşık oldum.

◊ Dizinin İkinci Çağ’da geçeceğini duyurdunuz... Bize hangi hikâyeyi anlatacaksınız?

Yazının Devamını Oku

Efsanede son perde

14 Ağustos 2022
Dünyanın en çok izlenen dizilerinden “The Walking Dead”, 11’inci sezonun son 8 bölümüyle sevenlerine veda ediyor. Oyuncular Norman Reedus, Melissa McBride, Josh McDermitt, Ross Marquand, Seth Gilliam, Lauren Ridloff, Cailey Fleming, Michael James Shaw ile dizinin asıl kahramanları yapımcı-yönetmen Greg Nicotero, yapımcı-senarist Angela Kang ve yapımcı-senarist Scott M. Gimple, San Diego’da düzenlenen Comic-Con Fuarı’nda Barbaros Tapan’ın sorularını yanıtladı.

İlk sezonu 2010 yılında yayınlanan ve günümüze kadar ikonik yapısını sürdüren “The Walking Dead” ekranlara veda ediyor. Final olarak belirlenen 11’inci sezon, 8’er bölümlük üç kısma ayrıldı. İlk 8 bölüm 2021’in ağustos ayında, ikinci 8 bölüm de 2022 şubatında seyirciyle buluştu. 26 farklı ülkede gösterilen ve dünyanın en çok sevilen dizileri arasına giren “The Walking Dead”in son 8 bölümü ise ekim ayında yayınlanacak. Dizi ekibiyle San Diego’daki Comic-Con etkinliğinde bir araya geldik ve bu projeden birçok yan dizi çıkacağı müjdesini aldık. İşte ekiple röportajdan geriye kalanlar...

◊ Angela Kang, 12 yılda 11 sezon. Final sezonunun ilk 16 bölümü yayınlandı ve geriye 8 bölüm kaldı. Bitiş çizgisine bu kadar yakın olmak nasıl?
- Angela Kang: Gerçeküstü bir olay. 24 bölümün tamamını çekmek uzun zaman aldı ve sonunda bitiş çizgisine ulaştık. Dizi devam ediyor, daha yapılacak çok kutlama var. Son 8 bölüm henüz yayınlanmadı ve bu anların tadını çıkarıyorum. Bugüne dek yapılanları, tüm zor işleri paylaşmaktan da heyecan duyuyorum.

◊ Gelecek 8 bölümde neler var?
- Angela Kang: Son bloğa başladığımızda, insanlarımız Commonwealth ile şiddetli bir çatışma içinde. Commonwealth, insanları birbirinden ayırmaya meyilli bir toplum. Gerçekten duygusal, büyük kıvrımlar ve dönüşler olacak.


Yazının Devamını Oku

‘Wakanda’ya dönmek eve gelmek gibi

7 Ağustos 2022
“Black Panther”in devam filmi “Wakanda Forever”, seyirciyle buluşmak için gün sayıyor. Barbaros Tapan, filmin yönetmeni Ryan Coogler ve oyuncu kadrosundan Letitia Wright, Danai Gurira, Lupita Nyong’o, Tenoch Huerta, Florence Kasumba, Winston Duke, Mabel Cadena, Alex Livinalli, Michaela Coel ve Dominique Thorne ile bir araya geldi.

Marvel’in siyah çizgi roman karakteri “Black Panther”in 2018’de beyazperdeye aktarılışı devrim yaratarak, seyircide inanılmaz bir karşılık bulmuştu. Oyuncu kadrosu tamamen siyah karakterlerden oluşan film, büyük bir başarı getirdi. Ryan Coogler’ın yönettiği film, 2019 Oscar Ödül Töreni’nden üç ödülle dönerek, başarısını kanıtladı. Chadwick Boseman, Lupita Nyong’o, Michael B. Jordan gibi üst düzey oyuncu kadrosu, filmin başarılı olmasının en büyük etkenlerinden oldu. Ancak “Black Panther” rolünü canlandıran Chadwick Boseman’in 2020’de kolon kanseri nedeniyle hayatını kaybetmesi, hem Marvel hayranlarında hem de film ekibinde büyük üzüntü yarattı. Bu üzücü olay ve pandemi nedeniyle devam filminin hazırlıklarına bir süre ara veren Marvel, “Black Panther: Wakanda Forever”, Kasım 2022’de vizyona girecek. Film ekibiyle San Diego’daki “Comic-Con” etkinliğinde buluşan Barbaros Tapan, merak edilenleri sordu.

◊ Lupita, hayali Wakanda ülkesine dönmek nasıl bir duyguydu?
Lupita Nyong’o: Wakanda’ya dönmek ve izleyiciye Wakanda’yı yeniden göstermek harika bir duygu. Çok fazla şey söyleyemiyorum ama Wakanda’nın evreni genişliyor ve izleyicinin dört gözle bekleyeceğiniz çok şey var hikâyede.

◊ Letitia, aynı soruyu size de sormak istiyorum, geri dönmek nasıl bir duyguydu?
Letitia Wright: Benim için büyük bir lütuftu. Karakterlerimizle bir aile olduk ve birlikte büyüdük. Bu filmi sunmaktan ve karakterlerimizin ortaya koyduğu “kardeşliği” onurlandırmaktan büyük gurur duyuyoruz.

Yazının Devamını Oku

Star Wars hayatımızdaki en özel deneyimlerden biri

31 Temmuz 2022
“Star Wars” film serisinin iki önemli oyuncusu Ewan McGregor ve Hayden Christensen, 20 yıl sonra “Obi-Wan Kenobi” dizisi için yeniden bir araya geldi. Barbaros Tapan, efsanevi serinin devam niteliğindeki mini diziyle ilgili merak edilenleri McGregor ve Christensen’e sordu.

Efsanevi “Star Wars” serisi, “Obi-Wan Kenobi” dizisiyle devam ediyor. “Sith’in İntikamı” filminden 10 yıl sonrasını anlatan 6 bölümlük mini dizide, Jedi ustası Obi-Wan Kenobi’nin yakın dostu Anakin Skywalker’ın karanlık tarafa geçip Darth Vader olmasıyla, ortaya çıkan güç savaşı anlatılıyor. Barbaros Tapan, dizinin iki önemli başrol oyuncusuyla görüştü.

◊ 20 yıl sonra yeniden bu karaktere dönmek nasıl bir duyguydu?
Ewan McGregor: Oldukça heyecan vericiydi. Son filmden bu yana çok zaman geçti. Ama yeniden “Star Wars” dünyasının bir parçası olduğum için çok mutluyum.

◊ Hayden, hazırlanmak için filmin animasyon dizileri “Klon Savaşları” ve “İsyancılar”ı izlediğinizi duydum. Bunlarda kimliğinizi mi bulmaya çalıştınız?
Hayden Christensen: Elimden geldiğince çok araştırma yaptım ve kendimi yeniden tanımak istedim. Animasyon dizilerini çok sevdim. Bu yapımların yönetmeni Dave Filoni ve ekipteki herkes inanılmaz işler yapmış. Bu karakterlere çok daha fazla şey kattılar ve bütün bunları izlemek büyüleyiciydi. Bunun, performansımı nasıl etkilediğinden emin değilim ama onları izlediğim için çok mutluyum. Artık ben de bu filmlerin sıkı bir hayranıyım.

Yazının Devamını Oku

Coppola’nın gözündeki tutkuyu gördüm

24 Temmuz 2022
Barbaros Tapan, Francis Ford Coppola’nın efsanevi üçlemesi The Godfather’ın 50’nci yıldönümü için serinin usta aktörü Al Pacino ile bir araya geldi. Pacino, üzerinden 50 yıl geçtikten sonra ikonik seri hakkında neler düşündüğünü anlattı.

İtalyan asıllı efsanevi aktör Alfredo James PacIno namıdiğer Al Pacino, hafızalara kazınan unutulmaz filmleriyle adını Hollywood’a altın harflerle yazdırdı. Başarılı aktör, 1983 yapımı “Scarface” (Yaralı Yüz) filmindeki ‘Tony Montana’ karakteriyle bir ikon yarattı ve “Scarface” günümüzde hâlâ en çok izlenen filmlerden biri. 1992 yılında oynadığı “Scent of a Woman” (Kadın Kokusu) filmi ile Oscar ve Altın Küre kazandı. 2004 ve 2010 yıllarında Emmy Ödülü’nü kazanan usta sanatçı, 2007 yılında AFI (Amerikan Film Enstitüsü) Yaşam Boyu Başarı Ödülü’ne layık görüldü.
Mario Puzo’nun yazdığı romandan uyarlanan, Francis Ford Coppola’nın yönettiği “The Godfather” (Baba), herkesin bildiği ve severek izlediği unutulmaz filmler arasında.
“The Godfather” serisindeki ‘Michael Corleone’ karakteri ile adını dünyaya duyuran başarılı aktör, ardından şöhret basamaklarını hızla tırmandı.
Serinin ilk filminin beyazperdeye sunulmasının üzerinden 50 yıl geçti.
Filmin 50’nci yıldönümünde Al Pacino, Barbaros Tapan’ın sorularını Kelebek okurları için yanıtladı.

◊ “The Godfather”ı tahminen kaç defa izlemişsinizdir?

Yazının Devamını Oku

Bu film yetişkinler için hız treni

17 Temmuz 2022
Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye kazanan “Triangle of Sadness”in yönetmeni Ruben Östlund, oyuncuları Woody Harrelson, Harris Dickinson ve Charlbi Dean, filmi Barbaros Tapan’a anlattı.

2022 Cannes Film Festivali’nde “Triangle of Sadness” filmi büyük beğeni topladı. İsveçli yönetmen Ruben Östlund’un yönettiği film, Cannes’daki gösteriminde yedi dakika ayakta alkışlandı. Alt sınıf ve üst sınıf arasındaki ayrımcılığı mizah yoluyla ele alan filmin yönetmeni Ruben Östlund, başarılı başrol oyuncuları Charlbi Dean, Harris Dickinson ve Woody Harrelson, Barbaros Tapan’ın sorularını yanıtladı.

Bu sizin ilk tümüyle İngilizce filminiz sanırım. Bu filmin İngilizce olmasının özel bir nedeni olup olmadığını merak ediyorum...

Ruben Östlund: Tabii ki bir yönetmen olarak, mümkün olduğunca çok kişiye ulaşmak istiyorsunuz. Her ne kadar sinemadaki bu hakimiyeti biraz eleştirsem de, daha da ileri gitmeyi sevdiğimiz bir şey yapmak istedim. İngilizce, benim ikinci dilim. Fransızca veya Almanca da bir film yapmak isterdim, ama İngilizce ikinci dilim. Ve film de insanların birbirleriyle İngilizce konuştuğu bir ortamda geçiyordu. Yani, benim için doğal bir adımdı.

Felsefi fikirleri eğlence çerçevesinde yansıtıyorsunuz. Aradaki dengeyi nasıl korudunuz?

Ruben Östlund: Bu soruyu sorduğunuz için çok teşekkür ederim, çünkü bence bu filmle bizim için bir hedef oldu... Yetişkinler için bir ‘hız treni’ yaratmak istedik. Eğlenceli, zorlu ve komik bir şey. Sinemadan çıktığınızda “Ne oldu?” demelisiniz. İstediğimiz şey buydu. İspanya’nın kırsal bölgelerine gidip, sinema deneyimi olmayan 30 kişi getirdik filmi izlemesi için. Ve onlar kahkahalarla gülüp, çığlıklar attılar. “Sonunda geri dönüş alabildiğimiz bir izleyici kitlesi” dedim. Biz Avrupalıların çoğu zaman iyi bir izleyici olmadığımızı kendimize hatırlatmamız gerekiyor. Oysa seyirci olarak bu performansın bir parçasıyız. ABD’de gösterimler yaptığınızda seyirciler, “Vay canına” der. Bu tepkiyi aldığınızda, işte o zaman filmin içeriği hakkında konuşabilirsiniz. Festival anında gelen tepkiler çok güzeldi. İnsanlar sanki futbol maçındaymış gibi alkışladı.

FİLM BAŞTAN SONA GÜLDÜRÜYOR

Yazının Devamını Oku

Elvis’i onurlandırmak istedik

10 Temmuz 2022
Unutulmaz müzisyen, Amerikan ikonu Elvis Presley’in hayatını anlatan “Elvis” filmi vizyona girdi. Barbaros Tapan, filmin yönetmeni Baz Luhrmann, Elvis’i canlandıran Austin Butler ve onun menajerini oynayan Tom Hanks’le konuştu.

Efsanevi müzisyen Elvis Presley’in hayatını, müzik dünyasında yaşadığı zorluklar ve yükselen şöhretini ele alan dramatik filminin yönetmenliğini Baz Luhrmann üstlendi. Filmin başrollerinde Elvis Presley rolüne renk katan başarılı oyuncu Austin Butler ve menajeri rolüyle sevilen oyuncu Tom Hanks, filmin başarısına da katkı sağladı. Luhrmann’ın ustalığıyla geçtiğimiz günlerde beyazperdede izleyiciyle buluşan “Elvis”, ünlü şarkıcının menajeriyle yaşadığı inişli çıkışlı ilişkisi ve keşfedilme hikayesini anlatıyor. Yönetmen Baz Luhrmann, başarılı aktörler Austin Butler ve Tom Hanks, Barbaros Tapan’ın sorularını yanıtlayarak filmin başarısını Hürriyet Kelebek okurlarına anlattı.

◊ Filmin Cannes’daki gösteriminden sonra olanlarla başlamak istiyorum. Çılgıncaydı, alkış yağmuru dinmedi. Baz Luhrmann, hissettiğiniz bu duyguyu nasıl tarif edebilirsiniz?
Baz Luhrmann: Cannes, sinema dünyamızı kurtardı ve bence öyle güzel duygunun arasında olmak filmimiz için çok güzeldi. Bu film bir şey için yapıldı; seyirciyi sinemaya çekmek. Bu bir sinema filmi, bence bu alkış, sinema için olduğu kadar sektör için de önemliydi.

◊ Çok basit bir soruyla devam edeyim, neden Elvis?
Baz Luhrmann: Elvis’in hayatını ele almak ve hayranlarının ona olan sevgisini gerçekten onurlandırmak istedik. Aynı zamanda Amerika’nın 50’lerde, 60’larda, 70’lerde gösteri dünyasını yansıtmak istedim. Bütün bu yolculukta, Elvis’i tanıdım. Bu, hayatım boyunca benimle kalacak bir şey.

Yazının Devamını Oku