GeriSeyahat Güneşin adamı Asativatas’ın diyarı: Karatepe Aslantaş Milli Parkı
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Güneşin adamı Asativatas’ın diyarı: Karatepe Aslantaş Milli Parkı

Güneşin adamı Asativatas’ın diyarı: Karatepe Aslantaş Milli Parkı

“Yalnızca Asativatas'ın adı ölümsüzdür, sonsuza dek, Güneşin ve Ayın adı gibi…” İklimlerin iç içe geçtiği her türlü doğal güzelliğe sahip, Seyhan’la Ceyhan’ın hediyesi, Adana Ovasının Hükümdarına ait bu sözler… Coğrafi ve özel konumundan dolayı tarih boyunca her türlü medeniyete ev sahipliği yapmış ülkemizin her köşesinde ayrı bir hazine saklı… Çukurova’nın bereketli topraklarından gün yüzüne çıkan bu hazinelerden biri belki de çoğunuzun adını bile duymadığı Karatepe-Aslantaş Milli Parkı… İşte size Karatepe Aslantaş Milli Parkı gezi rehberi…

Karatepe Aslantaş Milli Parkı, Yozgat Çamlığı Milli Parkından sonra ülkemizin ikinci milli parkı olarak 1958 yılında ilan edilmiş. Türkiye'nin ilk açık hava müzesi olan, Aslantaş Açık Hava Müzesi, milli Park içerisinde yer adı. Aslantaş Baraj Gölü ile iç içe olan milli park alanı, topografik yapısı, zengin orman ve bitki örtüsü, eşsiz tabiat güzelliğini aynı anda insana yaşatan nadir alanlardan.

Güneşin adamı Asativatas’ın diyarı: Karatepe Aslantaş Milli Parkı


Karatepe’nin zirvesinde, saray olduğu tahmin edilen iki tane yanmış bina harabesi ve zahire kuyuları mevcuttur.  Geç Hitit Çağında (M.Ö. 8 yy.) kendisini ‘Adana Ovası Hükümdarı’ olarak tanıtan Asativatas tarafından, krallığını kuzeydeki vahşi kavimlere karşı korumak üzere, bir hudut kalesi olarak yaptırılmıştır. M.Ö. 725-720 tarihlerinde Asur kralı 5. Salamonsor veya M.Ö. 680 yılında Asarhaddon tarafından ele geçirilmiş ve yıkılmıştır.

Kalenin, biri güneybatısında diğeri kuzeydoğusunda olmak üzere iki kapısı vardır. Güneybatısındaki giriş kapısında kırık parçalarla ekli iki aslan heykeli vardır. Sağ ve sol yan odacıklarda esmer ve açık sarı, sert taneli bazalt taş bloklar üzerinde duvar kaplaması niteliğinde, o günün inanç ve yaşayışını sergileyen çeşitli figür rölyefleri (taş kabartmalar) ve aynı metin olmak üzere, karşılıklı Finike (çivi) ve Hitit hiyeroglif yazıları mevcuttur. Kapı içinde ise yaklaşık üç metre boyunda Fırtına Tanrısının heykeli bulunmaktadır. Kuzeydoğu kapısında insan başlı, aslan gövdeli, karşılıklı iki sfenks vardır. Sağ ve sol odacıklarda Güneş Tanrısı rölyefi ve diğer çeşitli rölyefler ile karşılıklı aynı metin olmak üzere, Finike ve Hitit hiyeroglif yazıları mevcuttur.

Güneşin adamı Asativatas’ın diyarı: Karatepe Aslantaş Milli Parkı


Buradaki Finike yazıları sayesinde, önceleri tam çözülememiş olan Hitit hiyerogliflerinin okunmasına imkan sağlayan bir anahtar ele geçmiştir. Dünya üzerindeki Hitit yazıları ilk defa burada okunmuştur. Bu yazıların çözülmesiyle Anadolu'da M.Ö. 2000 yılına kadar giden hiyeroglif yazıların tamamı okunmuştur. Geç Hitit döneminin önemli yerleşimlerinin ve kalesinin bulunduğu bu alanda Roma ve Bizans dönemlerinde de yerleşmeler olmuştur. Milli parkta bu dönemlere ait eserler de bulunmaktadır. Karatepe-Aslantaş’taki eserler, mimari bir bütünün parçaları oldukları için yerlerinden sökülüp kapalı bir müzeye taşınmamıştır. "Açık Hava Müzesi" kurularak eserlerin burada sergilenmesi yoluna gidilmiştir.

Güneşin adamı Asativatas’ın diyarı: Karatepe Aslantaş Milli Parkı


Karatepe-Aslantaş Açık Hava Müzesi'nin bulunduğu yer, Anadolu'daki diğer ören yerlerinden çok farklıdır. Burası, Aslantaş Barajının yapılmasıyla üç tarafı baraj gölüyle çevrili olup baraj gölü ve Andırın Ovası'na hakim bir tepede bulunmaktadır. Müze, bir yarımada şeklindeki burun üzerinde ve etrafı ormanlarla kaplıdır. Karatepe, Çukurova'yı Andırın-Göksun üzerinden İç Anadolu'ya bağlayan ve "Akyol" diye anılan tarihi kervan yolunun üzerindedir. Bu yol Hititlerden önce, Hitit döneminde ve Haçlı Seferleri sırasında kullanılmıştır. Yakın zamanlara kadar Yörüklerin göç yolu da olarak da kullandığı alanın keşfedilmesi de bu Yörükler sayesinde olmuştur. Burada bir aslanlı taş olduğu çobanlar tarafından kulaktan kulağa yayılmış ve bu dedikodunun izlerini takip eden meraklı arkeologlar, Prof. Dr. Halet Çambel öncülüğünde 1940’lı yılların maddi manevi güç koşulları altında her türlü zorluğun üstesinden gelerek bu tarihi alanı ülkemize kazandırmışlardır.

Yerli halk, aslan heykellerinden dolayı buraya "Aslantaş" demektedir. Fakat ülkemizin diğer yerlerinde de pek çok Aslantaş vardır. Diğerlerinden ayırt edilmesi için, örene en yakın topografik noktanın Karatepe olmasından dolayı buraya, Karatepe-Aslantaş denmesi daha uygun görülmüştür.

Güneşin adamı Asativatas’ın diyarı: Karatepe Aslantaş Milli Parkı


Neler Yapılır?

Milli Park içerisinde; asgari sosyal ihtiyaçlara cevap verebilecek (kır lokantası, büfe, otopark, WC, kamelya, çardak vb.) tesisler bulunmaktadır. Karatepe-Aslantaş millî parkı, arkeolojik öneminin yanı sıra, flora ve fauna yönünden de önemli bir alandır. 7715 hektarlık bir alana yayılan parkta, meşe türleri, kızılçam, sandal, defne ve karaağaç gibi bitki türleri bulunmaktadır. Park tavşan, tilki, sırtlan, sansar, porsuk gibi memeli türlere ve keklik, doğan, kartal gibi kuşlara ev sahipliği yapmaktadır. Parkın içinden geçen Ceyhan Irmağı’nda yayın, sazan ve yılan balığı gibi balık türlerinin varlığı saptanmıştır.

Millî park içerisinde günü birlik piknik, dinlenme ve çadırlı kamp alanları bulunmaktadır. Sıcaktan bunalan öğrencilerin serinlemesi ve dinlenmesi için huzur ve sakinlik dolu bu alanda tarihin de doğanın da keşfedilmesi adına bilgi kampları düzenlenmektedir. Alanda bulunan ve köy halkının kullandığı patika yollarda doğa yürüyüşleri yapılarak eko turizm faaliyetleri gerçekleştirilebilir. Doğa yürüyüşü sırasında bitki örtüsü ve hayvan varlığına ait canlı birçok örneklerin fotoğrafları çekilerek foto safari de gerçekleştirilebilir. Ziyaretçilere etkileyici bir görünüm sergileyen Karatepe zirvesindeki dik kayalık yamaç kaya tırmanışı, fotoğrafçılık vb. etkinlikler için ideal bir alan olma özelliği de taşımaktadır.

Mili Parkta Alışveriş

Alanda ahşap oymacılığından örnekler sunan kaşıklar, biblolar ve yöreye özgü topaçlardan satın alınabilir ama Osmaniye denilince ilk akla gelen kök boya ile boyanan Karatepe kilimidir. Milli Park içerisinde yer alan köylerde özellikle Karatepe Köyü Sarıdüz Mahallesinde hediyelik ya da kullanım amaçlı her boyda kilim bulunmaktadır.

Güneşin adamı Asativatas’ın diyarı: Karatepe Aslantaş Milli Parkı


Ne Yenir?

Akdeniz ikliminin sunduğu ne varsa daha fazlasını da bulabileceğiniz bir yer burası. Başta yer fıstığı olmak üzere zeytin, zeytinyağı, acılı şalgamı Güneydoğu’nun fıstığı Maraş’ın tarhanası, içli köfte ve yöresel yemekleri… Kesişme noktasında yer aldığı için birkaç bölgenin tüm ürünlerini bulmak mevcuttur. Her yıl festivali de düzenlenen Kadirli’nin sucuk ekmeğini şalgam eşliğinde yemeden, Osmaniye’nin yer fıstığını almadan buradan ayrılmamanızı tavsiye ederiz.

Ulaşım - Konaklama

Karatepe – Aslantaş Milli Parkı, Akdeniz bölgesinde Osmaniye ili Kadirli ve Düziçi ilçeleri sınırlarının kesiştiği bölgede Ceyhan Nehri kıyısında yer almaktadır. Karatepe Aslantaş Milli Parkının içinde bulunduğu Osmaniye iline kara yolunun yanı sıra hava, deniz ve demir yoluyla da ulaşım mümkündür. Osmaniye terminali ve TCDD istasyonu şehir merkezindendir. Osmaniye’ye hava yolu ile gelmek isterseniz Adana Havalimanı veya Gaziantep Oğuzeli Havalimanını kullanabilirsiniz. Deniz yoluyla gelmek isteyenler içinse;  İskenderun Limanı Osmaniye şehir merkezine 75 km uzaklıkta yer almaktadır. Milli park alanı Osmaniye şehir merkezine 33km, Kadirli ilçe merkezine 22 km uzaklıktadır. İl ve ilçe merkezinde konaklayabileceğiniz otel, öğretmen evi vb. gibi pek çok seçenek bulunmaktadır. Çadırlı kamp yapmak isteyenler ise tüm ihtiyaçlarını ilçe merkezinden temin edebilirler. 

Güneşin adamı Asativatas’ın diyarı: Karatepe Aslantaş Milli Parkı


Akdeniz’in çamları bir başka kokar buralarda… Güneş öyle bir bağrına basar ki, en yakın gölge gülerek çağırır sizi serinletmeye… Biz bu sularda balık tuttuk, yüzdük… Havayla birlikte tarihi de içimize çektik… Eteklerinde onlarca çeşit meyvenin yetiştiği, bakmaya doyamayacağınız Akça Dağ’ın karlı zirvesine tırmanıp şifalı olduğuna inanılan sulardan içtik… Göçebe Yörüklerin yollarından gittik biz de… Buradan her ayrılışta gözümüz arkada tekrar geleceğimiz günün hasreti ve yüzümüzde buruk bir ifadeyle… Ağaçların arasında hamağınızda dinlenirken gözlerinizi kapatıp buralarda kimler yaşamış, nasıl saraylar kaleler kurulmuş hayal etmek kendi filminizi yönetmek gibidir… Bir daha mutlaka gelmek isteyeceğiniz, göl kenarında içinde tarih saklı ormana, buyurun ‘Adana Ovası Hükümdarı Asativatas’ın yurduna…


Fotoğraflar: Orman ve Su İşleri Bakanlığı

 

 

Yedigöller görenleri büyülüyor!


 

False