Ben HAYIR yazmaktan, onlar EVET diyerek gitmekten bıkmadılar. Kör değneğini beller gibi, her hedef turnuva öncesi, milli takımı dağ kasabası Bormio’ya gotürürler. Oradan da tepetaklak aşağı inerler...
Terane aynıdır; ağırlık çalıştık eller bozuldu.
Hata üç şekilde yapılır; Sehven, cehlen veya kasten. TBF’nin yaptığı hangisi?
Olimpiyat yolu Bormio'dan geçmediğine göre bu ısrar neden?
Sahibiyle ortak mısınız? Hiçbir şey bilmiyorsan totem yapıp aynı hatayı yapmayacaksın.
'Yangın Grubu'na körükle gidiyorlar. Öyle bir grup ki 'ya ilk dörde kalıp finale kadar gidersin ya da beşinci olup eve dönersin.’
Yaşayarak öğrendik ki; bir koç ‘Aile ortamı yakaladık, önümüzdeki 10 yılın takımını kurduk’ diyorsa tercümesi bu yıl ki hedef turnuvayı geçin demektir.
Tanjeviç bu kafayla 10 sene kaybettirdi, 12 DEV ADAM'ı heba etti. Ataman da aynı yolda.
Tef çalmak için ‘bugünün Saraylısının’ yarınlarını bekleyecek, bir sure içinde TD geçen yazılar yazmayacağım. Şimdi ki zamana yoğunlaşıp Ağustos böceği misali dersimizi çalışıp Milli Takım Eylül’de nasıl Olimpiyat vizesi alacak ona bakacağım.
DEV meselemize gelince; ‘Allah ıslah etsin’, tabii ki hayır dua değil. Kırk kişiyiz, kimin kime hayır dua edeceğini biliriz.
Boyu uzun aklı kısa boşuna demezler. Enes Kanter de iki imam arasında bir namaz kaldı. 70 Milyon dolar ederli NBA yıldızımız gene Milli Takım'a alınmadı. Hem de en ihtiyacımız olan zamanda. Gezici Cenk Akyol gibi siyasete bir kurban daha verdi parke.
Tef çalmak için ‘bugünün Saraylısının’ yarınlarını bekleyecek,bir sure içinde TD geçen yazılar yazmayacağım. Şimdi ki zamana yoğunlaşıp, Ağustos böceği misali dersimizi çalışıp Milli Takım Eylül’de nasıl Olimpiyat vizesi alacak ona bakacağım. DEV meselemize gelince; ‘Allah ıslah etsin’ tabii ki hayır dua değil. Kırk kişiyiz kimin kime hayır dua edeceğini biliriz.Boyu uzun aklı kısa boşuna demezler. Enes Kanter içinde, iki imam arasında bi namaz kaldı. 70 Milyon dolar ederli NBA yıldızımız gene Milli takıma alınmadı.Hem de en ihtiyacımız olan zamanda.Gezici Cenk Akyol gibi siyasete bir kurban daha verdi parke.
Milli takım DEVsiz.
Grupta ilk dörde girip devam edebilmek için sırasıyla İtalya,İspanya,Almanya,Sırbistan ve İzlanda ile oynayacağız. Koç Simone Pianigiani son yılların en iyi İtalya Milli takımıyla geliyor. Ağabey Pao geliyor ama Marc Gasol yok Şampiyon adayı İspanya’da. Kleber oynamayacak ama haberin en kötüsü Almanya’dan; Dirk Nowitzki döndü takıma. Eski takım arkadaşı Chris Fleming’de koçu takımın. Berlin’de kendi seyircileri önünde geri dönüş yaşayıp Almanya’yı 2005’de ki gibi Şampiyon yapmaya soyundular. Bu yıl Panatinaikos’un başına geçen koç Djordjevic’in Sırbistan’ı bir diğer Şampiyon adayı. Bizim gruba ateşten gömlek demek çok hafif kalır. Dixon’u devşirten Ergin Ataman; Ender Arslan ve Ersin Atsür’ü almadı. Oyun kurucu fakiri bir takımla işi zor ötesi.
Dile kolay ama yaşaması uzun. Yirmi bir senedir kulüpte, 16 yıldır Anadolu Efes Kulübü Genel Direktörü, Engin Özerhun’u sessiz sedasız gönderdiler.
Kulüp; verdiği hizmet ve katkılardan dolayı teşekkür ediyor, yaşamının bundan sonraki bölümünde başarılar diliyor. Budur işte, “Vefa İstanbul’da ünlü bir semt adıdır, bozasıyla meşhurdur.”
Ben de tam, “Engin’e söyleyeyim de bu yıl artık maç seyahatlerine yeniden başlayalım” havasındaydım.
Anadolu Efes çok kadirşinas kulüptür...
Yaşayan en büyük beyefendi Çetin Çeki ağabeyi de Antalya kuş cennetine fotoğraf çekmeye böyle göndermişlerdi. Aydın Örs, Ergin Ataman, Oktay Mahmuti ve en son Ufuk Sarıca, dişlilerinden geçtiler lacivert beyazlıların. Kullanıp atıyorlar demek yanlış olur. Alan razı veren razı. Herkes memnun ki yerinden, dönen yok seferinden. Neyse ki, “Kelepçe Alper” Yılmaz ve “İsmet paşa yönetim tarzını” bozmaz.
BiR YILDIZ DAHA KAYDI
Karşıyaka dört maç üste aynı şekilde kazanarak 28 yıl sonra şampiyonluğa uzandı. Ezber bozulmadı. Kafa kafaya oynanan, serilerle el değiştiren ilk yarı, 17 sayı fark atılan 3. çeyrek ve Anadolu Efes’in son çırpınışları üzerine inen son ‘mahçubiyet’ perdesi.
Uzun ince yoldan geldi
Diğer eski yıldız oyuncular gibi sahibinin sesi olmak yerine parkenin en zor işi koçluğu seçerek en alt basamaktan başlayarak tırmandı Ufuk Sarıca. Ligin diğer takımlarında dolaşıp duranlardan aman aman farklı olmayan, yılların eskitemediği oyuncuları kırmızı yeşile boyayarak cesur yürekli kahramanlar yarattı. Bitpazarına nur yağdıran Ufuk, Anadolu Efes’in yardımcı koçuydu. Değerini bilemeyip yabancı furyasına kapılanlara ürün kapağı yaptı.
Basketbol lisansımı 65’de Kadıköyspor’da çıkardım.Tuncay Bey Kadıköyspor’u satın alarak bu günkü Anadolu Efes’i kurdu. Sizin anlayacağınız ben yarım asırlık A.Efes’liyim. Devasa bütçelere bu (-vic) soyadlı koç takıntısının başarı getirmediğini hep birlikte görmüş olduk.
Heurtel iki İzmir maçında takımında yer alamayınca Ivkovic ‘başka sporun süper oyuncusu Doğuş Balbay’ la dört kişi hücum etmeye mahkûm olmuştu. Üstelik Ivkovıc; Dixon, Diebler, Gabriel, vb. açık alan keskin nişancıları dolu Karşıyaka’ya switch’li adam adama savunma yaptı. KAFKAF şut özürlü Doğuş’u flot edip/savunmada pota altında çoğalarak savunmasını pekiştirdi. 2 milyonluk takımla 20 Milyon Euro’luk takım arasında ki bu koçluk farkı Sırp hayranlarını düşündürmeli.
Dixon’ın imza gecesi
Karşıyaka başta hızlı hücum akış ritmini yakalayamayınca A.Efes, Janning ve Perperoglu sayılarıyla skoru elinde tuttu. Dixon’un sazı geç alması, Palacios ve Strawberry alışılmış performanslarında olmayınca 3. çeyrekten itibaren Karşıyaka aşırı öz güven ve dış atış bağımlılığının bedelini ödemeye başladı. Son çeyreğin ara kapama mimarı Diebler oldu. Ve gelenek bozulmadı Dixon maçın sonuna imzasını attı.
Obradovic’in her akşam rotasyon çarkını çevirip talih aradığını biliyoruz. ‘Çarkıfelek’ şans oyununu Ufuk Sarıca fena bozdu. Obra, ivmeyi verip çarkını hızla döndürdü ama ‘geceyi kurtaracak adam’ı bir türlü bulamadı. Yıl boyu ‘koş koş at’oynayan F.Bahçe, Karşıyaka tekerine çomak sokup ritmini düşürüp oyunu dondurunca, çaresizlik yaşadı. Ritmini kaybeden Fener’in skoru düştü ve ‘sallabol’ da çözüm olmadı.
ÇARKIFENER TUTTURAMADI
İki taraf da, ‘nereden inceldiyse oradan kopsun’ hızlı temposuyla başlayınca, top kayıpları birbirini kovaladı. 20-11 Karşıyaka lehine geçilen ilk çeyrekte, Melih girene kadar F.Bahçe, ev sahibinin adam-alan karışık savunmasında gedik bulmakta zorlandı. Tüm, ‘atıcılar+Semih’le oynadığı 2. çeyrekte Obradovic, içeri yüklendi ama iç adamlarından da verim alamadı. Palacios, Dixon ve Diebler, üçlükleriyle Kanarya’nın tutunmasına izin etmedi. 2. top kovalamalarla sağladığı 12 farkı son çeyreğe taşıdı Karşıyaka. Farkı katlarken, çoşkulu taraftarına şölen yaşattı.
Hüsnü Karagözoğlu, Harun Erdenay federasyonundaki Turgay Demirel devamının belgesi. 23 yıldır Turgay’la beraber bu kıymeti kendinden menkul şahsiyet düşemedi potanın yakasından!
Basketboldan gram anlamaz, Turgay beyin iş takipçisidir. Harun 'devamı değilim' dediği Turgay beyin hısım akrabasını toplamış maşa (!) başına. Kusura bakmasın; Turgay beyin uzantısı olarak görüyor, 'seçilmişliğini' kabul etmiyorum.
Turgay’ın parke üzerindeki‘tamamen duygusal ipoteği’ sürdüğüne göre ne yapmak lazım?
AİLE ŞİRKETİ
Günü kurtarmaya yoğunlaşalım... Olimpiyatlara giremeyen, Avrupa 11'inciliğine gerileyen, 12 Dev Adam rüyası kâbusa dönen milli takımımızı madalyaya taşıma fırsatımız var bu yaz.
Harun Erdenay geçen yıl Milli takımlar Menajeri idi. Turgay beyin yıllar içerisinde yarattığı nefreti gidererek yıldızları takıma getirmekte aciz kaldı. Şimdi Federasyon Başkanı olarak kırgınlıkları gidersin...
Rest çekip kendisini federasyon başkanı yapan Fenerbahçe; Ergin Ataman’ı da Enes Kanter’i de istemez.
Bak işte Emir ve Goudelock’u vermiyorlar milli takıma. Yeni başkan 'diyet ödemede' çok zorlanacak.