Nasıl ki aldatılmış bir insana gerçeği gösterdiğinizde; onu aldatandan ve o yalandan çok, size ve gördüğü gerçeğe öfkelenirse…Mağlubiyetle kapadığımız gecede karamsar yazdığımı yadırgamazsınız…Mitolojide ki Sisyphe efsanesinde olduğu gibi sonunda yuvarlanacağını bile bile kocaman kayayı yokuş yukarı omuzlayarak çıkarmaya çalıştığımız 2019 FIBA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri B Grubu üçüncü maçında İsveç’e karşı yetersiz kalarak yenilen Ay Yıldızlılarımız Stockholm Hovet Arena’dan başlar önde ayrıldılar.
Zaten karamsardım çünkü;
FİBA’nın, Avrupa Kulüpler Birliğinin Euroleague ve Eurocup gelirlerini kıskanarak hafta içi pencerelere yerleştirdiği bu format tam manasıyla basketbolu dinamitlemek anlamına geliyor. Yaz aylarında yapılagelenlerin aksine NBA’ciler ve Euroleague yıldız basketbolcuları gelemediğinden keçi boynuzu kıvamında kadrolarla 2.sınıf maçlar oynanıyor.. Malum Turgay (Demirel)beyin FİBA Avrupa’sının dost(!)gruplar ayarlaması sonucu çıkmaz sokaktayız; Buradan çıkışımız yok...Çapraz gruplar şöyle; A Grubu: Karadağ, Slovenya, Belarus, İspanya. B Grubu: İsveç, Türkiye, Letonya, Ukrayna .Grupların ilk üçleri birleşince oynanacak maçlar sonrasında ilk üçe girip Dünya Şampiyonasına gidemeyeceğimiz çok açık olduğundan bu karamsarlığım. Ne ben, ne eline enkaz bırakılmış 12devadam Federasyonu, ne de kader utansın.. Utanması gereken yirmi küsur yılda basketbolumuzu küçülten beyefendidir..
Atletizmle üzdüler
Obradovic’in maçı olmasına rağmen takımın bel kemikleri Ali Muhammed ve Melih’e izin vermiş olmasına özel teşekkürlerle, bu şartlarda olabilecek en iyi kadroyla çıktığımız maçta all sportif oyunculardan kurulu İsveç’e karşı Sertaç, Metin, Metecan, Ali Muhammed ve Göksenin’li beşimizle karşılıklı dış isabetlerle tempolu başladık. Yabancı oyuncu yoğunluğu yüzünden “kendi takımlarında sığınmacı kalan çocuklar” hücum etkinliğinde sıkıntı yaşadılar. Maçı çok isteyen ev sahibi hücum ribauntlarıyla hücumunu zenginleştirerek Erickson sayılarıyla skoru elinde tuttu. Bir yandan 14'te 3 atabildiğimiz üçlükleri savurarak demir döverken bile kalite farkımızla 9_0’lık seri atarak oyuna dahil olarak odaya 29_29 berabere gittik. Panik ataklarımız artarken allay opps’larla kaçmaya başladı 3.çeyrekte İsveç. Son çeyreğe 50_39 geride girince, maçı çevirecek beş ararken, iyice dağıldık.8'de 2 üçlükte bu çeyrekte savurunca maçı alma olanağımız kalmadı. Onların deneyimsizliğini değerlendirerek sahaya koyduğumuz son gayretlerimize rağmen topun bizi sevmediği akşamda “yeteneği az atletizmi fazla İsveç”’e son saniyeye getirdiğimiz maçı hakem satışıyla mağlup olurken, yaşadığımız Black Friday akşamında milli basketbolumuz adına karalar bağladık..
Kalan son sekiz maçta şampiyonluğunu ikilemek hedefine kitlenmiş ev sahibi istatistiklerde saptanmış tüm üstünlüklerini sahaya yansıttı. 15g_7m ile markalaşma yarışında parkede 7g_15’li Armani’yi uzak ara arkada bırakmış Fenerbahçe sakat Datome ve milli takıma giden Melih ile Dixon nedeniyle keskin şütörsüz çıktı maça. Ama geniş ve kaliteli kadro onların yokluğunu hissettirmedi. Gelecek haftalarda yaşanacak Real, Zalgiris vb. maçlarla zorlu süreç öncesi bir nevi son antrenman niteliğinde ki maç beklendiği rahatlıkta oynandı.
Hemen teslim olmadılar
Her maça farklı beşle başlama ritüelini bozmayan koç Obradovic, savunması kağıt kadar gevşek ve fakat hücumu bir o kadar akışkan ve yüksek tempolu Armani maçına Vesely, Ahmet, Sloukas ve sakatlıktan dönenler Nunnanly ve Kalinic beşiyle başladı. Altı haftadır sakat Nunnanly üçlük sokmayı unutmamış olması güzel haberdi.. Andrew Goudelock , KUZMINSKAS ve MICOV ile beklendiği gibi dışardan ısırmayı tercih eden rakip ilk çeyrek skorda geri adım atmadan 23_20 ile maçta kaldı.
Kıran kaçar gider
Milano da ki ilk maçta ancak uzatmada kazanabildiğimizi akılda tutarak korkulu rüya görmemek için 2.çeyrekte maçı erken kırmak istedik. Direksiyona geçen Brad Wanamaker hücum seçkinliğini arttırarak ve Curtis Jerrells’i arkasına alarak bulduğu sayılarla hücumda 10 sayılık farkla etkinliğimizi sağladı. Buradan itibaren kaçmaya başladık. Bir kere daha skor adamları Galatasaray performansından tanıdığımız Micov ile kopmamızı önlemeye çalıştılarsa da Fenerbahçe coşmuştu bir kere... Devreyi 15 sayı önde kapadık.
Perde ilk yarıda inmişti
Armani son canhıraş geri dönüşle farkı tek hanelere indirecek atağını yaparken odadan başladığı beşle maça konsantre dönen Fenerbahçe iki uzunu Vesely ve Thompson’la boyalıya yoğunlaşırken bir süre sayı bulma krizi yaşadıysa da geleneksel hatalar dolu kabus 3.çeyrek Sloukas ve Guduric sıcak elleriyle sorunsuz aşıldı. Üçlük istikrarımızın sürdüğü son çeyrekte giren çıkan 12 oyuncunun da kendi performanslarının üstünde kaldığını, ileriye dönük olarak, sevinerek izledik. Gece şık smaçlarla taçlanır ve fark katlanırken gönlümüz rahat ayrıldık Kadıköy’den..
Sinemalarda günün modası 4D darbeli koltuklar da filmin gerilimini yaşar gibi olmayı beklediğimiz maç sakin başladı. Obradovic, Melli + Ahmet çift uzunlu beşiyle oynamayı tercih etti. Bamberg’in uzun süre Fenerbahçe’ye başarılı olduğu alan savunması ise Ataman kullanmadı bile . İyi açık alan akışı yakaladığı gözlemlenen Anadolu Efes, az farkla da olsa, %80 üçlük sokarak, skor liderliğini eline aldı. Rotasyona başlayan Fenerbahçe’de Wanamaker, Dixon’la yan yana oynamaya başladı ama top kayıplarının önüne geçemediler. Sahanın iki tarafında ki Doğuş Balbay enerjisiyle, ilk beşini sürekli yan yana tutan Anadolu Efes kaçarak çeyreği 26_14 önde bitirdi.
Anadolu Efes kabuğu sert tuttu
Sert savunma nedeniyle faulleri erken tırmanan Anadolu Efes ikinci çeyrekte kolay sayıları da bulamayınca Fenerbahçe canlanarak farkı eritmeye başladı. Fenerbahçe çift uzunlu formatıyla boyalı alanı kullanmaya başlayınca Bryant Duston ve Derrick Brown devreye girerek pota altında aynı cevabı verdiler. Derrick McCallum’un asist ve yerinde sayılarıyla çok daha istekli göründüğü ilk yarıda Anadolu Efes ribauntlarda da etkin taraftı.
Bilek hakkı kazandırdı
45_36 Anadolu Efes üstünlüğüyle geçilen ilk yarıdan sonra 3. çeyrekte Fenerbahçe reaksiyon gösterme adına Vesely+Melli ikilisini kullanmayı tercih etti.Oyun kurucuda Sinan tek oynarken Duston dışardan bile atınca Fenerbahçe çareyi yediğinden fazla atmakta buldu. Yağmur gibi yağan Anadolu Efes üçlüklerinin ardı kesilmek bilmezken Simon içeriyi beslemeyi ihmal etmeyince lacivert beyazlar kaçmayı sürdürdüler. Tehlike halinde camı kırıp çıkarın supabı Wanamaker Fenerbahçe’yi bir kez daha kırbaçladıysa da Duston ve Motum boyalıda çok sağlam durdular. Guduric canlanıp atıp sokunca son karar çeyreğine 67_61 A.Efes üstünlüğüyle girildi.
Sakin kalabilenin oldu maç
Maç bitirme yetisi ağır basan Fenerbahçe, minimum hatayla oynarken, Datome eliyle maçı dengeye getirdi. Anadolu Efes dar rotasyonu yüzünden strese girmesine karşın sonuna kadar geri adım atmadan son beş dakikaya önde girdi. Tüm istatistiklerin eşitlendiği son dakikalarda sıcak elli Kronoslav Simon ve Zoran Dragic, hakem Emin Moğultay’ın tersine üstün gayretine rağmen, doğru top kullanma seçimleriyle gecenin karar veren adamları oldular.
Giderek zorluk derecesi fazla maçlara yaklaştığımız son dokuz haftanın kazanılması /home cooking yapılması gereken maçlarından biri olan maça çıkarken ev sahibi 14 galibiyetle 2.sırada yer alıyordu. Geçen hafta ki Olimpiakos hezimetinin olumsuz etkisini antitoksin etmek için maça “Ahmet, Melli, Melih, Guduric ve Dixon” alışılmadık değişik beşiyle girdi Obradovic. Koçları TRINCHIERI dahil çok önemli eksikleri olan, ligin en az sayı atabilen takımı Bamberg, geçen hafta ki inanılmaz Panatinaikos deplasman galibiyeti moraliyle, alan savunmasıyla tempomuzu düşürme iç güdüsüyle reaksiyon vermek istedi ama Ahmet’le hücumumuzu renklendirirken sert savunmayla rakibe fazla göz açtırmadık.
Zone savunma ters geldi
Skorda kopmadan girilen 2. çeyrekte Avrupa’nın yükselen genç değerlerinden LOUIS OLINDE, yırtık ve delişmen oyun kurucuları MAODO LO takımları adına katkı koyarak oyuna asıldılar. Alan savunmalarına karşı hücumu bir türlü çeşitlendiremedik. Uzunları DEJAN MUSLI ile pota altımızı zorlamalarını Jan Vesely solo sayılarıyla yanıtlayarak klasik on sayı farklık kaçışımızla ilk yarıyı önde kapadık.
Atamıyorsan attırma
İlk yarıda tüm takımı oynatıp on oyuncusundan sayı bulmasına rağmen %13’lük felaket üçlük yüzdesini 14 Vesely sayısıyla ancak dengeleyebilen Fenerbahçe savunmadan taviz vermeden “elinin iyi olmadığı geceyi sayı yemeden geç” mantığıyla 10 sayılık farkın üstüne yattı. Dixon performans sola yaparken rakip beceriksizlikleri de yardımcımız oldu da son çeyreğe 13 sayı önde girdik. Son dakikaların kurtarıcısı Brad Wanamaker gecenin adamı Jan Vesely ile elele vererek kora kor dakikalarını şık sayı ve smaçlarla güvenli geçmemizi sağlarken Thompson’un savunma aksamaları yüzünden bizi boyalı alanda DEJAN MUSLI ile sayılarıyla çok zorladılar. Son dakikalarda ki dirençli duruşumuzla “üçlük yoksunu gecemizi” zararsız kapadık.
Her maçta değişik beşle başlama gurusu Obradovic bu kez “Dixon +Melli +Ahmet + Thompson +Melih’li” önceki maç kişisel performanslarını ödüllendirerek yaptığı tercihiyle başladı evinde ki Avrupalılar derbisine. Sıkıntılı yakın geçmişine reaksiyon vermek amacıyla 8-0’lık seriyi hemen araka koydu ev sahibi. Ataman’ın lacivert beyazlıları Fenerbahçe alan savunması sürprizi karşısında şoku atlatana kadar tutukluk yaptılar. Aldıkları erken molayla savunma kabuğunu sertleştirerek aranın açılmasına ket vurmak istedi Anadolu Efes. Erick McCollumm isabetiyle takımı adına direnç koydu sahaya. Yanıt Melih’in sıcak ellerinden geldi. Kaptan misafirin geri dönüşünü geciktirerek ilk çeyreğin direksiyonunu 17 sayı farkla elde tuttu.
Ataman okeye döndü
Anadolu Efes gol attıkça çok sevindikleri Doğuş’lu dört kişilik hücum formatıyla varlık gösteremezken çaresizlikten gerilen sinirleriyle Daragic’in diskalifiyesine kadar varan gerginlikler ve bunların sonucu top kayıpları yaşadı. İsabeti artan Fenerbahçe Anadolu Efes’i giderek oyundan düşürdü. Nerdeyse her hücumda yanında bir başkasını gören Fenerbahçeli oyuncular, farkın sağladığı öz güvenle rotasyon türbülansında dahi konsantrasyon kaybı yaşamadılar. Fark ikiye katlanarak artarken beyaz bayrak çeken Ataman eski basketbol efsaneleri Ömer ve Mustafa Kemal’in oğulları 99 doğumlu genç Saybir ve Bitim’e forma verdi. Guduric’de ilerde ki maçlar için umut verecek biçimde kendini bulurken skor daha ilk yarıdan 57_34 oldu.
Yüzlük bozdurdular
Fenerbahçe maçı Anadolu Efes “babaların oğullarını” kazanıyor şeklinden “Yiğitcan Saybir artı asıl kadrosuna dönen” Ataman işi 12_0’la toparlar gibi olunca Obradovic “macera yok güven var” molasıyla takımın gevşeyerek meşhur klasikleri 3.çeyrek sendromuna girmesine Wanamaker sakin top kullanımları ve Vesely smaçlarıyla engel oldu. 14 sayı farkla çoktan bitmiş maçın oynandığı son çeyrekte toplamda 22 sayı atan McCormick’le ve alan savunmasıyla canhıraş bir hamle daha yapan Ataman’ın geri dönüşüne savunma konsantrasyonunu kaybetmeyen Fenerbahçe geri adım atmadan, kazanılmış kredisinden yiyerek galibiyetle kapadı günü. Bu iki takımın 14 Şubat Sevgililer Gününde Türkiye Kupasında tekrar karşılaşacağını düşününce ikisinin de eteğinde ki taşları döktükleri kostümlü provada Anadolu Efes’e bu gömleğin iki boy büyük geldiği bir kez daha ortaya çıktı.
Düşüşten gelerek zıplama kovalayan, zirvelerin olağan gediklisi ev sahibi, Fenerbahçe’ye bu sezonda 2.kez kaybetmemek adına, baştan caydırmak için full enerjisini sahaya koydu. Evinde kaybetmemesiyle ünlü Olimpiakos’un saha içi koçu, takım beyni kızıl sakal Spanoulis’i özel savunmayla durdurmayı fazla umursamayan Fenerbahçe “çift guard çift uzunlu beşle” başladı maça. Savunma çeşitlemeleriyle Olimpiakos’ un yumuşak karnı düşük üçlük yüzdesini hedeflenerek boyalı alanda fazlalaşmayı tercih etti. Bu tedbirle bel bağladıkları MILUTINOV ikili devrilmelerinin etkisini büyük ölçüde azaltmayı başardık ama biz içeri kapanınca ev sahibi inadımıza üçlük yüzdesini ilk yarıda 10 da 8, %80’e yükselterek güvendiğimiz dağlara karlar yağdırdı.
İlk yarıyı sakallıya kaptırdık
Biz yardım savunmasında hata yapınca PAPANIKOLAOU ve PRINTEZIS ile iç-dış sayı zorlamalarıyla skor liderliğini hemen ele geçirdi ev sahibi. Thompson yüksek post sayılarıyla direndik ama komşu bizim deyimle “atı alıp fırladı kaçtı”.Savunmada bizi hiç içeri sokmadılar. Demir döverek 16 farklı geride bitirdiğimiz ilk çeyrekten sonra Kalinic’i oyuna alarak savunma sertleşmesi yaratmak istedik ama zor bulabildiğimiz topları kolay harcayınca ev sahibi erken yakaladığı farkı baskımıza rağmen 2. yarıya taşıdı. Temastan kaçınan yumuşak havasından sıyrılan Fenerbahçe, Obradovic’in geceyi kurtaracak adamı bulmak için avuç avuç adam değiştirmesi, ve Dixon’un özel gayretiyle, farkı tek hanelere indirerek, maça geri dönüş umuduyla gittik odaya.
Obradovic yanlış okumaları
Reaksiyonumuzla maçı kıracak mıyız? Beklentisiyle başladığımız 3.çeyrekte rakip savunmayı Dixon’un tempolu dalış ve isabetli atışlarıyla zorladık ama Olimpiakos, ev sahipliği hakem yanıltma artistliklerini kullanıp, arayı koruyarak yaklaştırmadılar bizi. Son çeyrekte sahada ki varlığımız, hatalar ve acemilikler artarken zirve adayı karakterini giderek kaybetti. Fark giderek artarken Olimpiakos karşısında dağılmanın dayanılmaz mahcubiyetini yaşadık.
Obradovic’in Kocaman’laştığı akşam
Olimpiakos kenar yönetimi “Spanoulis +PAPANIKOLAOU+ PRINTEZIS” çekirdek üçlüsünü maçın karar anlarında birlikte içerde tutarak maksimum verimi alırken Obradovic’in maç boyu takıma rotasyon türbülansı yaşatması.. Geçen maçın kazandıranları EuroLeague’de üst üste ikinci kez MVP seçilmiş safety man/güvenilir adam Brad Wanamaker, bizim ‘varsa Melli sonuç belli” diyerek hakkını teslim ettiğimiz Nicole Melli ile vurduğun yerden ses getirmek gerekir ki akılda kalsın” anlayışıyla boksörünü groke durumdan çıkarmak isteyen suvanyör taktiğiyle molada tokatladığı kaptanı Melih’i maç boyu oyuna soka çıkara kafalarını karıştırarak kullanamaması kabus akşamdan kafada kalan sorular oldu. Tekdir edilen yıldızlara Kostas’ı da ekleyebiliriz. Peki kaybeden kim?
Hem bundan önceki dört lig maçını, hem de Barselona’ya karşı son dört maçını kazanmış Fenerbahçe dün akşam 5x5 yaparken toplamda 23 sayı atan Nicole Melli’yle coştu. Savunma ağırlıklı iki takımın paskalya yumurtası gibi tokuştuğu maça kafadan Sloukas ve Wanamaker’i yan yana başlatarak ve fakat istenen sertliğe ulaşamadan girdi Fenerbahçe. Barcelona topu iyi paylaşarak ve 17de9, %53 isabetli üçlük atışla oyuna asılırken, Fenerbahçe ilk yarıda oyuna ağırlık koyamadı. 44-42 Barselona’ nın önde girdiği ikinci yarıda, Obradovic’in devre arası fırçasıyla, kabuğunu sertleştiren Fenerbahçe her zaman ki gibi banktan gelen oyuncularından sayılar bulamasa da Barselona’ nın gazını büyük ölçüde kesmeyi başardı.
Fenerbahçe dübeş attı..
Ribauntlara da asılıp tempoyu içerden rakibi zorlar hale getirdik ama gereksiz top kayıpları yapınca bir türlü vurup geçemedik. ANTE TOMIC ile çakılı pivotta canımızı yakarlarken elleri hiç soğumadı dış adamlarının. Sarafin ve Navarro’ dan yoksun Barselona’nın direnci inanılır gibi değildi. ANTE TOMIC, in panzehiri olan Ahmet Düvelioğlu blok ve savunma gayretiyle uyanışa geçen Fenerbahçe beklenen atağını yaptı. Şaşkınlıkla top kaybetme sırası rakibe sirayet edince 3.çeyrekte git gelli maçın direksiyonu, savunmadan aldığımız enerjiyle, Melih’in elleriyle 8 sayı farkla bize geçti.
Yakamızdan zor düştüler
Karar çeyreğine sakatlıktan dönen Kalinic’de direnciyle katıldı ama maç eksikliğinden ötürü yaşadığımız bocalamamız vurup geçmemize mani olunca rakip oyundan düşmedi. Jan Vesely pota altı gevşemelerinden yararlanırken 20 sayıyla bu sezon ki en iyi maçını oynayan ANTE TOMIC’le yanıtladılar bizi. Son beş dakikada bu akşam doğum gününü yaşayan Nicole Melli farkı korumamızda büyük katkı verdi. Kriz dakikalarını aldığımız her topla potaya oradan da serbest atış çizgisine giderek tık nefes tamamladık.Anadolu Efes olumsuz performansıyla “zehirli sarmaşık” lakabı kazanmış Heurtell’in üçlükleriyle zor dakikalar yaşamamıza rağmen faul yapma hakkımızı akıllı kullanarak 11 san. kala 2 sayı öndeyken, gider gibi olan maçtan, Wanamaker ve Sloukas sıcak ve güvenli elleriyle geceyi bizim yaptılar.
.
Sen bana son maçını söyle ben sana maç falını söyleyeyim şeklinde bakınca; Sarı Lacivert’liler son dönemde form grafiğini yükseltir, ligde çıktığı son 9 maçı kazanırken, Avrupa Ligi'ndeki son maçında Panathinaikos'u yenerek hem Avrupa'daki galibiyet serisini 3 maça çıkartarak hem de Yunan rakibini sıralamada geçmeyi başarmış çıktı maça. Ev sahibi Anadolu Efes, son maçında CSKA Moskova karşısında ağır bir yenilgi alırken, rakibine deplasmanda 31 sayı farkla mağlup oldu.: 110-79.Tabii ki her maçın ayrı hikayesi olurdu ama bu maçın sonucu başından belliydi aslında.
Ataman’dan müthiş gayret
Yılların efsane takımı Anadolu Efes’i güzel günlerine geri döndürmek için soyunan, senenin takımı yaratmanın yanı sıra, bir sürpriz galibiyet almanın ivmeyi arttıracağının bilincinde ki Ergin Ataman, maç boyu, imkansızı zorlamanın öyküsünü anlatan “mitolojik Sisifos Efsanesinde ki gibi”, geri yuvarlanacağını bile bile, koca kayayı yokuş yukarı iteledi durdu.Rakip takımın oyun kurucularının yüksek verimlilikle oynadıkları maçları kaybettiğinin farkında olan ve başlangıç ivmesini sona bıraktığında kolay gülemediğini son maçlarda yaşayarak öğrenmiş olan Zeljko Obradovic maça yüksek vitesle başlamak isterken ilk beşi onunla aynı kararlılıkta gözükmedi. TONEY DOUGLAS ve gününde gözüken Zoran Dragic’in sırtladığı 10_0’lık seriyle Efes müthiş direnç sergiledi. İlk beşinden alışıldık şekilde gene verim alamayan Obradovic, tutukluğu atma sürecinde oyuncu değiştirmeye erken başlayarak, cezacısı Melih’in sıcak eliyle, oyundan kopmayarak çeyrek bitmeden skoru dengeledi.24_24
Silahlar fora
Tek çeyrekte 14 sayı atarak cezacı klasını konuşturmaya başlayan “Melih işbaşında” diye adlandırabileceğimiz 2. çeyrekte üçlük düellosu başladı.“Melli_Ahmet ikili devrilmeleriyle” Fenerbahçe boyalı alan etkisini arttırarak skoru kapıp kaçmaya başladı. Savunmayı da giderek sertleştirerek Anadolu Efes’i potasından dışarı ittiler. Errick McCollum dış atışlarla takımını oyunda tutarken odaya 46_35 önde giden misafir takım oldu.Çalınmadığını düşündüğü düdükler yüzünden iyice gerginleşen Ataman baskıyı tam sahaya taşıdı. Ancak çeperden savrulan topların ribauntları Fenerbahçe’de kalırken Efes’in kazançları ancak rakibin hatalarından oluştu. Fenerbahçe krize girerken Anadolu Efes maçı kırmak için bir atak daha yaptı. Errick McCollum atarken bu kez onu
Brad Wanamaker yanıtladı. Vladimir Stimac pota altında ekmeğini taştan çıkarırken her zaman ki gibi sınırlarını zorladı. Marko Guduric’de doğru saha içi yerleşimiyle sayı üretti. Efes’in faul limiti tükendiğinden sarı lacivertliler serbest atış çizgisine çokça giderek farkı hep 10 sayı civarında tuttular.
Ribauntlar Fenerin olunca maç gelmeye başladı
68_57 Fenerbahçe üstünlüğüyle girilen son karar çeyreğine banktan soğuk gelen