KORONAVİRÜS salgının getirdiği korku uçak koltuklarının yeniden tasarlanmasını da zorunlu yapıyor. Tasarım şirketleri yolcuların birbirinin yüzlerini görmeden uçmaya razı olduklarını ileri sürerek çalışmalar yapıyorlar. Öksürme-aksırma, yemek yeme gibi durumlarda yolcuların birbirlerinin yüzüne bakmamak için yaptıkları davranışlar uçak içi tasarımcılarının ana hareket noktası oldu. Business sınıfı koltukların oluşturulmasında çok büyük sorun görünmüyor. Genellikle iş seyahati yapanların zaten uçak yolculuklarında koltuklarını kendi süitleri olarak hissetmeleri ve çevreden enterne bir bicimde uçmak istemeleri biliniyor. Son yıllarda B787 ya da Airbus 350 uçaklarının Business sınıflarındaki koltuk tasarımları hep böyle yapıldı. Türk Hava Yolları’nın hem B787 hem de A350 uçaklarındaki Business koltukları başta klostrofobik gibi görünse de pandemi döneminde yolcuların beğenisini kazandı.
EKONOMİDE İŞ ZOR
Yeni kabin tasarımlarının yolcu güvenini kazanmada önemli bir faktör olacağı fikri, ekonomi sınıfı koltuklar içinde yeni tasarımları öne çıkarmaya başladı. Bu konuda ciddi bir rekabet oluşabilir. Tasarımcılar yaptıkları çalışmaları şimdilik gizli tutuyorlar. Ekonomi koltuklarını diyagonal olarak kabinde yerleştirmek oldukça zor. Yapılsa bile koltuk sayısında ciddi bir azaltma gerektiriyor. Tasarımcılar bir koltuktaki yolcuyu yanındakinden izole edebilmek için en fazla baş koyma yerlerinin yanlarını yarım daire şeklinde açarak-genişleterek yolcuların birbirini görmemesi fikrinden yola çıkarak çalışıyorlar. Ancak yan yana 4-5 koltuk diziliminde bu iş için çok sınırlı bir imkan var. Daha geniş koruma yanakları oluşturmak zor. Yapılsa bile acil bir durumda uçaktan tahliyeyi zorlaştırması gündemde. Yine de tasarımın sınırları yok.
PCR testleri birçok ülkede sağlık kuruşları için ciddi bir gelir kapısı haline geldi. Ayrıca en fazla 72 saat önce yapılması gereken testler uçak yolculuklarını allak bullak etti. Havalimanlarındaki test kuyrukları çileye döndü. Eyaletlere göre değişmekle birlikte Amerika’da bir test için 200 dolar isteniyor. Bu rakam Dubai’de 100 dolar, Avrupa’nın birçok yerinde 70 Euro, Maldivler’de 200 dolardan aşağı düşmüyor. Bizde 250 TL ile en makul fiyat uygulanıyor. Ama sonucu çok hızlı ve VIP sınıfı isteğiniz olursa 400 TL’ye çıkıyor.
BİN DOLARI BULUYOR
Ucuz bilet bulduk diye sevinen ve yakın bir ülkeye gitme fırsatı bulan 4 kişilik bir ailenin gidiş ve dönüşte verecekleri test parası 500-1000 doları bile buluyor. İngiltere’de yapılan 4 kişilik bir ailenin ucuz biletle Kanarya Adalarına gidip gelmeleri için ödedikleri bilet fiyatı ortalama 1600 sterlin. Ama tatil uçuşu için ödemeleri gereken toplam test ücreti 1400 sterlin civarında.
DAYANILIR GİBİ DEĞİL
YOLCULARDAN bazıları hangi uçağa bindiklerini biliyordu. Ama çoğu, daha iki yıl önce ölümle biten kazalara yol açan bir uçağa, Boeing 737 MAX‘e bindiklerinin farkında değildi. Bir panik havası yoktu. Yolcuların çoğunda endişeli bir bakış da yoktu. Bense Boeing 737 MAX-8 uçağının bütün hikayesini biliyordum. Başından büyük sorunlar geçmiş uçakların daha sonraki yıllar çok güvenilir hale getirildiğini de biliyordum. Üstelik bu uçak dünyada en hızlı satış yapmış bir uçaktı. İlk uçuşa tedirgin olmadan gittim. Haftalardır THY Basın Müşaviri Yahya Üstün’ün başının etini yedim, ilk uçuş için. Uçak için izin çıkınca yapılan ilk uçuşa katıldım. İstanbul Havalimanından Ankara Esenboğa’ya ve sonra tekrar İstanbul’a çok mutlu bir uçuş yaptık. Türk Hava Yolları’nın elinde toplam 24 adet 737 MAX uçağı var. 12’si İstanbul’da diğerleri ise hazır olarak Boeing Seattle fabrikası apronunda bekliyor.
KALKIŞ ÖNCESİ
Uçağımız TC-LCA havalimanına gittiğimde hazırdı. Uslanmış, yazılım sancıları bitmiş, orada öylece duruyor, yolcularını bekliyordu. Yepyeniydi. İlk geldiği gün gibi tertemiz korunmuştu. İlk uçuşu THY Genel Müdürü Bilal Ekşi ile yaptık. TK 2138 olarak gerçekleştirilen İlk uçuşun ekibi Mesul Kaptan Pilot İlyas Çağlar Koçer, ikinci pilot Çağdaş Efe Balın, kabin ekibi Necim San Baran, Melda Öztekin, Osman İbili, Neslihan Özay’dı. Yanımda THY Basın’dan Selim Türk vardı ve bütün fotoğrafları titizlikle çekti. Kaptanımız ayrıca Boeing 737 tip şefiydi. Yani sistemin bayrağını taşıyordu. Heyecanla kalkışı bekledim. Uzun bir koşudan sonra uçak teker kesti. Mükemmel bir tırmanışla İstanbul Havalimanı’ndan yükselmeye başladık. Uçağın tırmanışı hızlı ve çok güzel bir açı ile gerçekleşti. 8 bin metrenin üzerine çıktık. Saatteki hızımız kısa sürede 800 kilometreyi aştı. Ankara yönüne dönüp, düz bir rota izledik. Bir butona basıp hidrolik olarak yükselen masamı açtım. Hala eğim olduğu için masa bana doğru kayıyordu. Genel Müdür Bilal Ekşi’ye masanın neden durmadığını sordum. Dedi ki, ‘Tam göbek noktasına gelince otomatik duruyor. Gülüştük.
GÜZEL UÇUŞ
Hava sakindi. Kalkıştaki sis aşağıda kalmıştı. Bulutların üzerindeki güneş içimizi aydınlattı. Saat 10.09’da kalkmıştık. Uçakta 84 yolcu vardı. Tam da planlanan saatte Ankara Esenboğa Havalimanı altımıza serildi. Yine güzel bir alçalma ile pist başına indik. Kaptanlarımız zamanında reverse açtı ve zorlamadan uçağımızı durdu. Yolcular mutluydu. 737 MAX uçağı Türk hava sahasında yurtdışında yaşanan kazaların ardından ilk yolculu uçuşta harika bir performans sergilemişti. Sanki o 346 kişinin hayatını kaybettiği iki uçuşun uçağı değildi. Bence şimdi dünyanın en güvenilir uçaklarından biri olmuştu. Ben uçtum, siz de uçun. Gökyüzünün yeniden doğan zarif çelik kuşu sizi güvenle taşıyacaktır.
SÜREKLİ TEST EDİLDİ
Havayolu şirketleri ne yapacaklarını bilemez halde. Tam uçuşa başlıyorlar, bakıyorsunuz değil bir hafta sonra ertesi gün o uçuş yasaklanıyor. Şu anda dünya çapında 10 binden fazla uçak yerde. Uçmuyorlar. Ama bakımları yapılıyor. Zaman zaman değiştirilerek uçuruluyor. 2019 yılında uçan uçakların ancak yüzde 61’i uçuşlarını yapıyor. Bu oran sık sık düşüyor ama artmıyor. Belki yaz aylarında biraz daha artış olabileceği düşünülüyor ama daha uzun süre yerde kalan uçak sayısı azalacağa benzemiyor. Şirketler yerde kalan uçaklarını daha fazla yerde tutup bir bozulma olmaması ve uçuşa elverişlilikleri kaybetmemek için de avuç dolusu bakım parası harcıyorlar.
ZOR DURUMDALAR
Şu sıralarda dünyada toplam uçan uçak sayısı günlük oynamalar göz ardı edilirse toplam 21 bin civarında. Yapılan son araştırmalara göre Kuzey Amerika Merkezli Havayolu şirketlerinin 2 bin 937 uçağı yerde park pozisyonunda bekliyor. Avrupada 3 bin 500’den fazla uçak yerde ve bunların büyük bölümü geniş gövdeli, çift koridorlu, uzun menzilli uçaklar. Güney Amerika’da yerde duran uçak sayısı 650, Ortadoğu ve Afrikada ise bu sayı bin 100 civarında. Asya-Pasifik Bölgesinde ise 2 binden fazla uçak uçmuyor. Geniş gövdeli uzun menzilli uçakların yerde kalmasından sonra uçuşları yoğunlaşan dar gövdeli uçakların lideri ise Airbus’un 320 ailesi uçakları oldu. Filosunda ağırlıklı olarak geniş gövdeli uçaklar bulunan havayolu şirketleri ise gerçekten çok zor durumda. Bu tür havayolları, özellikle Asya-Pasifik ülkelerindeki şirketlerin hala filolarının yarısından fazla yerde.
İÇ HATTIN FAYDALARI
Önümüzdeki aylarda pandemi istenilen derecede yavaşlamasa da havayolu yolculuğunda ciddi artışlar yaşanacak. Hele de ülkelerin aşılama sayılarında hızlı bir yükseliş olursa daha fazla kişi seyahat için harekete geçecek. İşin doğasında var. Uçuş isteği arttıkça fiyatlarda artacak. Şimdiden temmuz ayı için birçok havayolu şirketi önceden ilan ettiği düşük fiyatlardan vazgeçiyor. Uçaklardaki ucuz biletle alınabilecek koltuk sayısı azaltılıyor. Seyahat ücretleri artıyor. Ve artmaya devam edecek. Uçakları, oteller, oto kiralama gibi birçok şirket izleyecek.
ŞİRKETLER DİRENECEK
Bastırılmış seyahat kısıtlamaları daha önceden tatil programı yapmayanları bile harekete geçiriyor. Aylardır zamanın büyük kısmını evlerinde geçirenler, uçak yolculuğu yapmayanlar şimdiden rezervasyon için harekete geçtiler. Pandemi boyunca en güvenilir yolculuğun havayolu yolculuğu olması ve bunun dünyada iyi anlatılması da sistemin hızlı harekete geçme şansı bulmasını sağladı. Öyle 29.99 dolarlık biletleri bence unutun. İlan edilse bile kısa sürede bu fiyattan satışların bittiği duyuruları ile karşılaşacaksınız. Havayolları, havalimanları, seyahat acentaları gibi kuruluşlar milyarlarca liralık zararın altından kalkmak, yeniden iflasla burun buruna gelmemek için fiyat artışlarında direnecekler.
ERKEN Mİ ALINMALI?
İlk kez yıllar önce İstanbul-San Francisco uçuşunda tanıdım İlker Aycı’yı. Hiperaktif bir insandı. Kendi kendime ‘tamam’ dedim, şirketteki pusuların üzerinden kolayca atlar. Sonra sigorta tecrübesini öğrendim. O zaman da sistemin sigortasını elinde tutacağına inandım. Sonraki zamanlar iyi dost olduk. Fırsat buldukça sohbetler yaptık.
Geçen sürede başına gelmedik kalmadı. Önce Atatürk Havalimanı bombalandı. Olaydan 5-6 saat sonra THY yeniden operasyonlarına başladı. Ardından daha neler neler. Ülkenin içini acıtan olaylar zincirleme yaşandı. Hele bir de İstanbul Havalimanı’na asrın taşınması. Kamuoyunda çuvallayacaklar denildi ancak bir başarı hikâyesi ortaya çıktı. Son nokta pandemi oldu ve havacılık olduğu gibi yere indi.
EN İYİ ANLAŞMA
İlker Aycı, geçen cuma THY’nin yeniden Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı seçildi. 2018 yılında kargonun yıldızlaşacağından bahsediyordu. Eski sigortacı, kargo ile şirketin bir tür sigortasını yaptı. Kasasındaki nakiti harcamadı. Zor zamanların sigortası için tuttu. Devasa ve bağlayıcı yeni uçak alım anlaşmaları yapılmıştı. Kavga etmeden, kırıp dökmeden fabrikalarla anlaştı. Hatta Boeing’le uçuşları yasaklanan 737 MAX’ler konusunda kullanıcı olarak en iyi anlaşmayı yaptı.
Avrupa ülkeleri Çin aşısını aşı pasaportu sınıfına almamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Aşıyı itip kakarken, kullandıkları aşıların birinde ciddi sorunlar da çıktı. Gerçi 5-6 milyon uygulamada bir görülen kan pıhtılaşması gibi sorunların önemsenmeyeceği Dünya Sağlık Örgütü’nce vurgulanıyor. Ama belli ki tartışmalar sürecek. Önemli gelişme, ayırımcılık iddialarına rağmen aşı pasaportu giderek önem kazanıyor. Sanırım belli bir süre içinde iki doz aşı yaptırmış ve üzerinden 14 gün geçmiş kişiler bu pasaportlarla çok daha rahat havayolu yolculukları yapacaklar.
HARİKA ORGANİZASYON
Türkiye hem aşılamada, hem de uygulama öncesi ve sonrasında harika organizasyonlar yaptı. Birebir tanığı oldum. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca bana göre bu müthiş organizasyonu ile dünyada işi en ciddi götüren lider kişi. Geçtiğimiz günlerde ikinci doz aşıyı Acıbadem International Hastanesi’nde yaptırdım. Aşı odasından çıktığımda, daha 1 dakika geçmeden e-Nabız uygulamama aşı kartım Türkçe ve İngilizce ve barkod’lu olarak geldi. Bence bu dünyadaki en sağlam, devlet kontrollü aşı pasaportu kimliği olarak kabul edilmeli. Şimdi bakanlık IATA seviyesinde, Avrupa Birliği nezdinde Türk aşı pasaportunu kabul ettirmek için elinden geleni yapmalı. Milyonlarca doz aşı yapıldı ve sonuçları artık bilimsel makalelerin yer aldığı dergilerde olmalı.
AYRIMCILIK BAŞLAYACAK
Havacılık dünyasının ünlü turizm ve araştırma şirketi Skyscanner, temmuz ayında tatilcilerin yüzde 66’sının bir haftadan daha uzun bir süre evlerinden uzaklaşmak istediğini ortaya koydu. Yapılan rezervasyonlar izlenerek elde edilen sonuçlara göre bu yaz tatil için bastırılmış talebin en önemli öncelik olduğu ortaya çıktı. En uzun tatil için planlanan ülkelerin ilk sırasında ise Türkiye geliyor. Türkiye’ye seyahatlerin çoğu temmuz ayı için düzenleniyor ve rezervasyon başına ortalama 2.9 yolcu olarak göze çarpıyor. Çoğu rezervasyonun aileler ve gruplar için olduğu gözüküyor. Bir haftadan uzun seyahatler için yapılan rezervasyonların yüzde 76’sı Türkiye’ye. Türkiye, uzun yolculuklarda ilk sırada yer alıyor. Fiyatlar da 2020’ye göre yüzde 27, 2019’a göre yüzde 31 daha düşük.
İSPANYA GÖZDELERDEN
İspanya, tatilciler için kapıların açılış duyurusunun ardından bu yana İngiliz turistlerin en çok rezervason yaptığı destinasyonu. En popüler gidiş tarihi ise ağustos. Seyahatlerin çoğu bir hafta veya daha kısa süre ile planlanıyor. İspanya’daki en çok ziyaret edilen yerler ise Malaga, Palma ve İbiza adaları olacak. Fiyatlar şu anda yaz aylarında 2020’ye göre yüzde 25’e kadar ve 2019 yazına göre yüzde 11’e kadar daha düşük. Bir başka 2021 yaz sıcak noktası ise Yunanistan. Yunanistan’a yapılan rezervasyonların çoğu, ağustos ayında başlayan geziler için. Ortalama fiyatlar 2020 yazına göre yüzde 30 ve 2019’a göre yüzde 11 daha düşük. İtalya’ya 2021 yaz tatili için en popüler zaman temmuz ayı olarak görünüyor. Rezervasyon başına ortalama 2.2 yolcu çiftlerin veya iki arkadaşın bir İtalyan kaçamağı aradığını gösteriyor. Portekiz, gezginler arasında popülaritesini korurken, ailelerin en sevdiği temmuz ayında tatilin en popüler olduğunu kanıtladı. Bu seyahatlerin neredeyse yarısı için bir hafta veya daha kısa süreli rezervasyonlar yapıldı. Portekiz, 2020 yazından yüzde 34 daha ucuz ve 2019’dan yüzde 23 daha düşük fiyatlarla iyi imkân sunuyor.
MEVSİMSELLİK ETKİLİ