Uğur Cebeci

‘Gerilim testinden geçtik’

3 Nisan 2022
Zor yıllar yaşandı. 2016’da terör olayları, sonra taşınma, pandemi, Ukrayna-Rusya savaşı, karlı günler, yakıt fiyatları... THY çok ciddi sorunlarla boğuştu. Pandeminin ilk yılı ve 2016 terörlü yılı hariç hep kâr etti. Şirket yaşadığı gerilimleri paniğe dönüştürmeden yol aldı.

Havacılık pamuk ipliğine bağlı bir iş. Bazen bir ekonomik kriz, bazen terör ya da pandemi gibi nedenler uçuşların belini iyice kırıyor. Ama eğer sağlam bir yapı varsa bunlar gelip geçiyor. THY’nin yeni Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat İstanbul’da yaşanan 2. ve 3. kar ile karşılaştı. Mümkün olduğunca az uçuş iptal ederek, sistemi ayakta tuttu. Bu arada Ukrayna- Rusya savaşı tırmanmıştı. Yakıt fiyatları arttı. Ama şirket önceden zamanında yaptığı yakıtı hedge etmesiyle, yani fiyatı belirli bir yerde dondurmasıyla ciddi bir zarardan kurtuldu.

İSTANBUL’DA BİR GECE

Prof. Dr. Bolat’la sohbetimizin başlıkların bazıları şöyle:

Şirketin en büyük sorunlarından biri özellikle Boeing’in 787-9 uçaklarını teslim edememesi. Şimdilerde birçok şirket için 50’den fazla sipariş var. Eğer Boeing uçak verebilirse THY’nin büyüme hızı da artacak.

 Eldeki yedek motorlar satıldı iddiaları da yalan çıktı. Başkan hiçbir motoru satmadıklarını söyledi. Ayrıca biliyorum ki, özellikle Prof. Dr. Bolat’ın motor tercihlerindeki doğru kararları bugün THY’yi birçok havayolunun düştüğü duruma düşmesini engelledi. Motor tercihi hatası gibi bir neden olmadığı için uçuş operasyonları aksamadan sürdü.

Pilot konusunda başkan şimdilerde 5 bine yakın pilotları olduğunu söyledi. Elbette kaptan olacak pilotlar için kurallar neyse o uygulanıyor. Tip eğitimlerini tamamlamış pilotlarda süreleri içinde First Officer yani ikinci pilot olarak uçacaklar. Yani sistemin eğilip bükülmesi mümkün değil. Bu arada Türk Hava Yolları’nda halen 405 yabancı pilot uçuyor.

İstanbul’a inerken yolculara İstanbul tanıtılacak. Kültür Bakanlığı’nın çok güzel videoları var. Adam yolculuktan gelmiş, inmeye yakın transit yolcu da olabilir ona İstanbul tanıtılacak. Yolcu çok ilgilendi. Onun için ‘Stop Over’ var. İstanbul’da bir gece geçirirse oteli THY ödeyecek. İkinci, üçüncü geceler kalmak isterse günlük 50 Euro kadar bir fark verecek. Yani transit giden yolcuya ‘Bir daha ki sefere ben İstanbul’a direkt geleyim’ dedirtilmeye çalışılacak. Transit yolcu otele giderken bavulunu bile almasına gerek olmayacak. Sonraki gün uçuşa giderken her şey hazır olacak. Yeter ki bu kültür, gastronomi ve alışveriş başkenti İstanbul daha fazla tanınsın. Hedef, şirket koltuklarını doldururken, kentin otel odaları, turları da para kazansın. Bir zincir bu.

THY, geçtiğimiz günlerde bir turizm şirketi ile de anlaşma yaptı. Uygun fiyatlara tatil satılacak.

Yazının Devamını Oku

THY yeniden kurgulanıyor

2 Nisan 2022
Başkan Prof. Dr. Ahmet Bolat Türk Hava Yolları’nda büyük değişime başladı. Çalışanlardan filo yapısına, Anadolujet’ten ikrama kadar her şeye el atmış. Yakın gelecekte yolcunun memnuniyet ve konforunda büyük gelişmeleri gözleyeceğiz. Liyakatlı, şirketine bağlı en ufak bir olayda kırılmayan, küsmeyen, insanlarla daha başarılı bir yapı ortaya çıkacak. Yani aidiyet duygusunun önemi öne çıkacak.

HAYATI felç eden birinci kardan sonra göreve geldi. Yani üç ay, bile olmadı. THY’nin yeni Yönetim Kurulu Başkanı ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat personel yapısını hallaç pamuğu gibi attı. 

Kimi müdürlükler şefliğe indirildi, kimi ilerlemesi donmuş yöneticiler yukarı çıktı. Kimileri ile de yollar ayırıldı. Ben yıllardır THY’yi izlerim bu kadar kısa sürede bu kadar büyük değişim görmedim. Genellikle birini yerinden oynatınca çeşitli yerlerden baskılar gelir, bazen geri adımlar atılır. Bunlar da olmadı. Prof. Dr. Bolat, değişimin süreceğini söylüyor. Yani henüz bitmedi.

17 yıldır şirket içinde olmanın verdiği iyi tanıma sayesinde başkan hızlı değişimi sürdürüyor. Uçak alımı-kiralaması, filo yapısı gibi onlarca konuda zaten uzman. Bu işi iyi bilen bir adam. Rahat, yarın endişesi yok. ‘ İşimden olurum’ korkusunu hiç tatmamış.

UZUN UZUN KONUŞTUK

Atatürk Havalimanı çevresinde bulunan THY Genel Yönetim binasında buluştuk. Yanımızda sistemin gözlemcisi olarak Basın Müşaviri Yahya Üstün vardı. Başkan olarak ilk röportajını benimle yapıyordu. Ama ben daha çok bir sohbeti tercih ettim. Liyakatli çalışan peşindeydi. Şirketini seven, sisteme küsmek gibi eğilimleri olmayan insanlarla yoluna devam etmek istiyordu. Galiba öyle de olmaya başladı.

Sohbetimizin ana başlıklarından neler yer aldı:

Filo büyüyecek. Genellikle finansal kiralama öne çıkacak. Büyük gövdede Airbus A350XWB ve Boeing 787-9 Dreamliner uçakları ile yola devam edilecek. Dar gövdede, tek koridorda Boeing 737 MAX8-9 ve Airbus 321 NEO gibi yeni nesil uçaklar sisteme girecek. Şimdiden 7 adet 737 MAX8 kiralandı. Önümüzdeki iki ay içinde gelecek. Ne yazık ki özellikle B787 uçaklarının teslimi hızlı yapılamıyor. Bu yüzden Seattle hat açılışı da gecikti. THY Filosunda uçak sayısı şimdiden 373’e ulaştı.

Yazının Devamını Oku

Antalya Havalimanı 30 havalimanı doğurdu

30 Mart 2022
Antalya Havalimanı yeni yatırımlarla yeniden doğacak. Büyüyecek olan havalimanı aynı zamanda dünyanın önemli turizm uçuşlarının ana üssü haline gelecek. Tav-Fraport ortaklığının kazandığı Antalya Havalimanı büyütme ihalesinden gelen ilk çek neredeyse Türkiye’nin ihtiyacından fazla havalimanı yapımına yetecek kadar büyük bir para.

BU işi en iyi bilen insana danıştım. İstanbul Conrad Otel’de belki de yılın en büyük çekinin teslim töreni yapıldı. Antalya Havalimanı büyüme ihalesini kazanan TAV-Fraport ortaklığı ilk ödemeyi gerçekleştirdi. İhale şartnamesindeki günde 1 milyar 800 milyon Euro’luk ödeme çeki TAV ve Fraport CEO’ları Sani Şener ile Dr Stefan Schulte tarafından Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ile Devlet Hava Meydanları İşletmesi  Genel Müdürü  (DHMİ) Hüseyin Keskin’e teslim edildi. Evet ne demiştik, ben de çekin değerini, en iyi bilen kişiye, DHMİ Genel Müdürü Hüseyin Keskin’e sondum. Parayı alacakları için genel müdür çok mutlu görünüyordu. Bir kenara çekildik. Hüseyin Keskin cep telefonunun hesap makinesini açtı. Baz olarak Tokat Havalimanı’nın kamulaştırma dahil maliyetini aldık. Rakamlar yazdı, rakamlar çıkardı. Türk Lirasını o saatlerdeki kurdan Euro’ya çevirdi. Verilen çek KDV dahil 2 milyar 138 milyon Euro ediyordu. Elbette KDV’yi de işin içine kattı. O para da kendi hazinemize ödenecekti. Sonuç da 30 havalimanı yapılacak kadar bir rakam çıktı. Yani alınan ilk çekle Antalya Havalimanı tam 30 havalimanı doğurmuştu. Elbette bazıları biraz daha küçük ya da büyük yapıldığın da, pist sayıları arttığında bu rakam 25 havalimanına düşer ya da 35 havalimanına çıkabilirdi.

Düşünün yolcu garantisi olmadan alınan bu para bir kira taksiti. Bunun içinde havalimanı için yapılacak yatırım yok. O rakamda ayrıca çok büyük bir rakam. Akdeniz rivierası, bütün bölgeye kafa tutacak bir havalimanı için hızla büyüyecek. İçinde devasa yeni bir dış ve iç hat terminalleri de olacak, genel havacılık terminalleri de.  Çok sayıda park pozisyonu için apronlar inşa edilecek, gelen her uçak yanaşacağı bir köprü bulacak. İhaleye dört büyük grup katılmıştı. Ama TAV-Fraport ortaklığı işi aldı. Onlar zaten uzun süredir birlikte hiç sorunsuz çalışıyorlardı. TAV’nın ardındaki Fransız güçü de bütün yetkileri onlara bırakmıştı. Kazanılılan ihale sonrası finansçılar hiç huzursuz olmadan parayı bastırdılar. Gelecek, yakın gelecek Türk Rivierası hava ulaşımının en büyük merkezi Antalya ile yeni bir şöhrete yolculuk yapacak…

TAV-FRAPORT 2052’YE KADAR İŞLETECEK

HALEN havalimanının işletmesini yürüten TAV ve Fraport ortaklığı, Antalya Havalimanı’nın kapasitesinin artırılması ve var olan anlaşmanın sonlanacağı Ocak 2027’den, Aralık 2051’e kadar olan 25 yıllık dönemi kapsayan işletme hakkı için 1 Aralık 2021’de düzenlenen ihaleyi 7 milyar 250 milyon Euro artı KDV ile kazandı.

Sözleşme kapsamında bu bedelin yüzde 25’inin Mart 2022 sonuna kadar ödenmesi öngörülüyordu ve ödendi. Kira bedelinin kalan kısmı yeni işletme döneminin başlayacağı 2027’den itibaren yıllık baz da ödenecek. TAV Havalimanları ve Fraport tarafından kurulan ortak girişim, bu işlemle birlikte Türkiye’de ödenmiş sermayesi en yüksek şirketleri arasına girdi.

TAV ve Fraport ortak girişimi, ilk etapta yaklaşık 600 milyon Euro olmak üzere toplamda yaklaşık 765 milyon Euro yatırımla havalimanının kapasitesini yıllık 80 milyon yolcuya çıkaracak. Yatırım kapsamında, ilk etapta dış hatlara terminal alanı 142 bin metrekareden 267 bin metrekareye, iç hatlar terminal alanı da 37 bin metrekareden 75 bin metrekareye çıkacak. Böylece yıllık yolcu kapasitesi 65 milyona yükselecek. 2040 yılında da 70 bin metrekarelik yeni dış hatlar terminali açılacak ve kapasite 80 milyon yolcuya ulaşacak. Yaklaşık 1.2 milyon metrekarelik apron alanı eklenerek park pozisyonu sayısı 106’dan 181’e, terminallerdeki köprü sayısı 20’den 38’e yükseltilecek. Yeni inşa edilecek kapalı otoparkın üzerinde sekiz helikopterlik bir heliport alanı yer alacak. Havalimanında yeni bir devlet konuk evi inşa edilecek. Yeni yapılacak genel havacılık ve kargo terminallerinin girişleri düzenlenerek havalimanının ana girişinden ayrılacak. Üç yıl içinde tamamlanması planlanan çalışmalar mevcut operasyonu etkilemeden gerçekleştirilecek. 1960 yılında hizmete giren Antalya Havalimanı toplam alanı 178 bin metrekareye ulaşan iç ve dış hatları terminalleri ve iki paralel pistiyle 2021’de 22 milyon yolcuya hizmet verdi.

BAKAN KARAİSMAİLOĞLU: MUHTEŞEM BİR COĞRAFYADAYIZ

Yazının Devamını Oku

Hava sahamızın kılcal damarı

23 Mart 2022
THY-Lufthansa ortak şirketi SunExpress çok başarılı bir operasyon sunuyor. Türk-Alman ilişkilerinde zaman zaman meydana gelen inişli çıkışlı ilişkilerden her zaman korunmuş bir havayolu. Anadolu içinde ve Avrupa arasında ağırlıklı bir hava köprüsü oluşturdu ve çapraz uçuşlar için en iyi olanakları sundu. Şirket geçen yılı ise 75 milyon Euro kâr ile kapattı.

ASLINDA kurulduğu gün çok merak etmiştim. Görünün oydu ki, bu havayolunun yolu hiçbir zaman İstanbul’a düşmeyecekti. Yani Türkiye’nin havayolu yolculuğunun kalbi olan ve iki büyük havalimanın olduğu İstanbul devre dışı bırakıldığında başarı şansı var mıydı? Üstelik düşük maliyetli bir havayolu şirketi, nerelere uçup para kazanacak ayakta duracaktı. Antalya ve sonra İzmir’den kalkıp kaç yolcu bulacak ve kanatları üzerinde tutunabilecekti? Aklımdaki sorular çok hızla kayboldu. Türk rivierası’nın gözde havayolu oldu, 2021’de 8 milyon koltuk sundu. 6 milyon yolcu taşıdı.

47 UÇAĞI VAR

Türk-Alman ortaklığı ya da doğrusu THY ve Lufthansa ortaklığı, düşük maliyetli bir havayolu Anadolu’dan Avrupa’nın uzak noktalarına kadar hızla yayıldı. Kimsenin uçmadığı Anadolu şehirlerimizi hiç akla gelmeyecek başka şehirlere ya da Avrupa’daki noktalara bağlayıverdi.  Yapısal olarak işin en tepesinde THY’nin Yönetim Kurulu ve İcre Komitesi Başkanı olacaktı. Şimdi Prof.Dr. Ahmet Bolat var. Şirketin CEO’su Lufthansa içinden yetişmiş bir yönetici ve pilot Dr. Max Kownatzki.  Genel Müdür Yardımcısı ise bir Türk, ismi Ahmet Çalışkan. Şirketin şimdilerde 47 adet Boeing dar gövde uçağı var. Bunlardan 9 tanesi en yeni nesil B737 MAX 8, diğerleri Boeing 737-800 NG . Ayrıca, 12 adet Boeing 737-800 ile AnadoluJet wet lease operasyonu yapılıyor. Bu filo hava sahamızda ve Avrupa’da geniş bir bölgenin kılcal damarları gibi. Uç verdiği her destinasyon doğru destinasyon.

ÇEKİRDEKTEN GELİYOR

Uzun süredir bir araya gelmek istiyordum.  Dr. Max ile buluştuk. Yanında Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Çalışkan da vardı. Max ilginç bir insan. Üstelik filosunu yenilerken de 737 MAX’leri seçmiş. Hoş bir ortak yan. Almanya’da doğmuş İsviçre’de iş yönetimi okumuş. Ama Amerika Boston’da büyümüş.  2002 yılında New York ve Münih merkezli strateji danışmanlığı firması Oliver Wyman’da çalışmış. 2013 yılına kadar, kıdemli ortak olarak havayolu sektöründen müşterilere stratejik birleşmeler ve ticari operasyonlar konularında danışmanlık vermiş.

2013 yılında Qantas’ın yan kuruluşu olan Avustralya Jetstar Group’a Strateji sorumlu üst düzey yönetici olarak atandıktan iki yıl sonra 2015 yılında Lufthansa’da Eurowings Avrupa Ticaret Müdürü olarak göreve başlamış ve daha sonra Wings Project kapsamında şirketin kurulmasına ve geliştirilmesine öncülük etmiş.  Ardından Eurowings’te İş Geliştirmeden sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı görevini üstlenmiş. Lufthansa Grubu’ndaki son üç yılında, Hub Havayolları Lufthansa, Brüksel, Swiss ve Avusturya Havayolları ağ planlaması ve stratejik birleşmelerinden sorumlu olmuş. Bu arada zaman bulup bir de pilot olmuş. Sonuçta işin çekirdeğinden gelen bir adam.

Yazının Devamını Oku

Doğa dostu kahraman pilotlar

16 Mart 2022
Pilotlar, avuçlarının içindeki gaz kollarını uygun şekilde kullanarak ciddi yakıt tasarrufu sağlar. Hava trafik kontrolörleri de uyumlu hareket ettiklerinde hem şirketlerine kazandırır hem de doğa dostu olur. Günümüzde artık azalan 1 kilogram karbon salınımına bile dünyamızın ihtiyacı var. Hemen her havayolu şirketi büyük yakıt tasarrufu sağlayan pilotlarını ödüllendirir.

BRENT petrol fiyatları yükseliyor. Bu yükselişler havayolu taşımacılığının belini büküyor. Havayolu taşımacılığı yapan şirketler, uçak filolarına yüzde 20’ye varan daha az yakıt harcayan ve bu oranda daha az karbon salınımı yaparak doğa dostu yeni nesil uçak siparişi veriyorlar. Bu yetmiyor, şirketler bünyelerinde yakıt tasarruf müdürlükleri ve şeflikleri gibi birimler oluşturuyorlar. Bu birimler gelişen durum ve şartlara uygun olarak, yakıt tasarrufu prosedürleri geliştiriyorlar. Özellikle yaptıkları işin doğasından kaynaklanan en fazla yakıt tasarrufu yapabilecek grup olan pilotlarından beklentiler yükseliyor. Şirketler yakıt tasarrufu yapan pilotlarını da ödüllendiriyor.

37 BİN TON TASARRUF

Türk Hava Yolları pilotları, geçen yıl çeşitli kuralları uygulayarak 37 bin tondan fazla yakıt tasarrufu sağladı.  Bu da 117 bin ton emisyon oluşturularak çevreye, doğaya, insanlığa büyük bir imkân sundu. Tasarruf edilen yakıtla bir Boeing 777 uçağı İstanbul-New York arasında tam 473 sefer yapabiliyor. Yine söz konusu tasarruf sayesinde bir yolcu uçağımız İstanbul-Paris arasında 3 yıl boyunca sefer gerçekleştirebiliyor. Bir o kadar önemlisi tasarruf edilen yakıtın verdiği imkânlardan yararlanarak 292 bin 20 adet ağaç dikildi.

TASARRUFUN LİDERLERİ

Elbette her pilot yakıt tasarrufu yapmak ister. THY’de 4bin 500’den fazla pilot var. Ama aşağıda isimleri yazan üç yakıt tasarrufunun altın pilotları.

1-

Yazının Devamını Oku

Rus havayolları batağa girdi

9 Mart 2022
Rusya’nın havayolu uçaklarının neredeyse yüzde 80’i kiralık. Bu uçakları kiraya veren batılı ve Japon leasing şirketleri ciddi bir sıkıntı içindeler. Ödemeleri uzun süre alamayacaklarını ve açılacak davaların uzun süreceğini tahmin ediyorlar. Kiralık uçaklara el konulacağını düşünen Rus havayolu şirketleri bu uçakların çoğunu yere indirdiler. Havalimanlarında bekletilen uçaklar günlük masrafları ile de borç yükünü arttırıyor.

UKRAYNA savaşının ardından ağır yaptırımlarla karşılaşan Rusya’nın havayolları sektörü tam bir bataklığa saplandı. Ülkeler birbiri ardına hava sahalarını Rus bayraklı uçaklara kapatırken başta Aeroflot gibi birçok Rus havayolu şirketi uluslararası uçuşlarını iptal etti. Onlarca Rus uçağı yere indirildi. Ülkedeki birçok havalimanı park pozisyonuna alınmış uçaklarla dolu. Toplam 515’i yabancı havacılık firmalarından olmak üzere Rusya’nın toplam 980 yolcu uçağı var. Bu uçaklardan tam 777’si kiralık.  Dublin merkezli dünyanın en büyük uçak kiralayan şirketi olan AerCap, Rus havayolları tarafından kiralanan 149 uçağın gerçek sahibi. Bir finansal kiralama şirketi olan SMBC’nin de 34 uçağı Rus bayraklı olarak uçuyordu. Rusya’ya kiralanan İrlanda’ya ait uçaklar Rusya’ya yaptırımlar arttıkça sahipleri tarafından geri çağrılmaya başlandı. AerCap ve SMBC Aviation dahil olmak üzere büyük havacılık kiralayanlarının Rusya’daki yüzlerce uçağı geri çağırması ile birlikte Rusya’nın havayolu yapısı tam anlamıyla çökmeye başladı. Yaptırımların başlangıcının son zamanlarında birçok kiralık Rus uçağına, gittikleri Batı ülkelerindeki havalimanlarında el konulmaya başlandı. Bu yüzden yolcuların çoğu perişan oldular. Rusya’dan yaptığı açıklamalarda değişik uçuşlar için bilet almış yolcuların paralarının hızla iade edileceği bildirildi. Ancak henüz bu konuda bir uygulama başlamadı.

SÖZLEŞMELER FESHEDİLİYOR

Rusya dışındaki uçak kiralama şirketleri Rusya’nın para transferlerinin durdurulmasından sonra kiralama paralarını alamayacaklarını biliyorlar. Swift yasağı uygulamasının ne kadar devam edeceği belirsiz olduğu için uçak kiralama şirketlerini de zor zamanlar bekliyor. Rusya’dan çekilmesi planlanan uçaklarını ne yapacaklarını bilemeyen kiralama şirketleri şimdiden pazarlarını daha düşük kiralama ücretleri ile genişletmek için yoğun çalışmalara başladılar. AB yaptırımları uyarınca kiralama firmalarının önümüzdeki 30 gün içinde Rus havayolu şirketleri ile olan tüm sözleşmelerinin feshedilmesi bekleniyor. Ancak daha sonra uçakları nasıl geri alacaklarını bilemeyen şirketler kurdukları özel ekiplerle bu konuda uluslararası anlaşmaların kendilerine verdiği haklarını kullanmak için hukuki girişimlere de başladılar. Rusya’da kiralanan İrlandalıların sahip olduğu uçakların toplam değeri milyarlarca doları buluyor. Airfinance Journal,  AirCap’in Rusya’daki uçaklarının toplam 2.4 milyar dolar değerinde olduğunu açıkladı. Bazı raporlara göre geri almaların bir kısmının sessizce gerçekleştirildiği belirtiliyor. Örneğin Rus haber kaynağı RBU, İstanbul’a inen Pobeda Boeing 737 uçağının Rusya’ya geri uçmasının engellendiğini resmen duyurmuştu.

ÖDEMELERDEN ENDİŞELİLER

Kiralama şirketleri Rus havayollarına verilen uçakların kiralama bedellerinin ödenmesi konusunda uzun süreli endişeler taşıyorlar. Şirketler bazı kredilere güvenseler de bunda limitlerin kısa sürede aşılacağı ve kiralama şirketlerini de bu durumun bir başka bataklığa sürükleyeceği tahmin ediliyor. Rus havayolları tarafından İrlanda merkezli kiralama şirketlerine her ay yaklaşık 100 milyon dolarlık ödemeleri var. Bu arada İrlanda, Rus uçaklarına hava sahasını kapatan ilk ülkelerden. Ancak geri alınacak, Rus bayrağı taşıyan İrlandalı şirketlere ait kiralık Rus uçaklarının ülkeye getirilmesinde bir sorun olmadığı da açıklandı.

ASRIN RESTİNİN PERDE ARKASINDAKİ ADAM

Yazının Devamını Oku

2 uçağımız Kiev’de mahsur kaldı

2 Mart 2022
Rus işgalinin başlamasından birkaç saat önce iki A400M nakliye uçağı Türk vatandaşlarının tahliyesi için Kiev’e gönderilmişti. Ancak Rusların bombardımanı nedeniyle havalimanı kullanılamaz hale geldi. Uçakların havalanması mümkün olmayınca ekipler Ukrayna Büyükelçiliği’ne sığındı. Her biri ortalama 110 milyon Euro değerindeki uçakların zarar görmemesi için çalışılıyor.

TÜRK Hava Kuvvetleri’ne ait A400 M tipi stratejik nakliye uçakları, Kiev havalimanı pistleri bombalandığı için getirilemiyor. Rus işgalinin başlamasından birkaç saat önce Eskişehir’den havalanan iki A400M stratejik nakliye uçağı Türk vatandaşlarının tahliyesi için gönderilmişti. Uçaklar birbiri ardına Kiev havalimanına indikten kısa süre sonra Ruslar’ın bombardımanı başladı. Pistler ve taksi yollarının bombalanması sonucu havalimanı kullanılamaz hale geldi. Buna rağmen pistin az hasarlı bölgelerinden geçirilerek uçakların havalandırılması için çalışmalar yapıldı. Ancak bunun imkânsız olduğu görüldü. Yarı hazırlanmış toprak pistlerden bile kalkabilen Airbus’ın askeri kanadının imalatı olan A400M uçaklarının ekipleri de Ukrayna Büyükelçiliğimize sığındılar. Her biri ortalama 110 milyon Euro değerindeki uçakların zarar görmemesi için Dışişleri Bakanlığı, Rus Dışişleri bakanlığı ile görüşmeler yaptı. Uçakların ne zaman Türkiye’ye getirilebileceği bilinmiyor. Bu uçaklardan Türk Hava Kuvvetleri’nin envanterinde mahsur kalanlarla birlikte 9 uçak bulunuyordu. Anlaşma gereği alacağımız 10’uncu uçak ise mart ayı ortalarında Airbus Askeri fabrikasının bulunduğu İspanya’nın Sevilla kentinden getirilecek.

RUSLARIN GÖZÜ BAYRAKTAR TB2’LERDE

Bayraktar TB2 insansız silahlı hava araçları ile Kherson kentinde Rus konvoyunun vurulmasının ardından Ruslar bu işin komuta merkezini belirlemek için çalışıyorlar. Bir yandan da teknolojiyi çalmak için Bayraktar TB2 SİHA’ları ele geçirmeye uğraşan Ruslar, Ukrayna’nın elindeki filoyu tümüyle yok etmek için değişik noktaları bombalıyorlar. Ancak şu ana kadar SİHA’ları devre dışı bırakacak bir bombalama olmadı. Aldıkları eğitimle TB2’leri iyi kumanda eden Ukraynalı yer pilotları SİHA’ları kaybetmemek için büyük çaba harcıyorlar. 2019 yılında 6 adet Bayraktar TB2 alan Ukrayna bunlar için bir bakım merkezi kurmak için harekete geçmişti. Ancak başlayan savaş bu işin gecikmesine yol açıyor. Dağlık Karabağ savaşında Bayraktar SİHA’arına akıllarını takan Rus savaş sanayii henüz bu araçların başarı sırrını çözebilmiş değil.

AB HAVA SAHASI KAPATILDI

İngiltere, Almanya gibi ülkeler başta birçok ülke Rusya uçuşlarını durdurdu. AB, hava sahasını tümüyle Ruslara kapattı. Bu, Rus havayollarının belini kırdı; hareket kabiliyetlerini yerle bir etti. Ayrıca kiralık batılı uçakların uçurulamaması için de harekete geçildi. Başta Aeroflat olmak üzere Rus havayolu şirketlerine yedek parça da verilmeyecek. Şu sıralar Ukrayna hava sahası sivil uçaklara kapalı. Rus hava sahasında da uçan sivil uçak sayısı her gün azalıyor. Rus havayolu şirketlerinin iç hat uçuşları dışında ülkeden üst geçiş kullanan yabancı havayollarının çoğu da rota değişikliklerine gitti. Öte yandan Rusya’da bulunan değişik ülke bayrağı taşıyan iş jetleri de özellikle zengin Ruslar’ın ailelerini ülke dışına taşıyor. Kalkışta Rusya’nın hakim olduğu ülkelere uçmak için uçuş planı dolduran uçaklar daha sonra havada Batılı ülkelere, hatta Amerika’ya divert ediyorlar.

Yazının Devamını Oku

Gökyüzü yollarında Türk imzası

23 Şubat 2022
Uçakların yolları karmaşık kontrol sistemleri ile donatılmıştır. Jeppesen denilen haritalar eskiden 3-5 kg ağırlığında kataloglardı. Artık bilgisayarlarda. Yollar hata affetmez. İşte bir Türk şirketi, Keyvan Havacılık, o yolların artık resmi belgeli veri üreticilerinden. Kusursuzluğu ile Avrupa Havacılık Emniyet Ajansı’nın (EASA) onayını aldı.

Siz gökyüzünün büyüklüğüne bakmayın. Uçaklar yukarıyı tarla gibi kullanamazlar. Yolları vardır. Nerede, hangi uçuş için nereye dönecekler, hangi yükseklikte nerede olacaklar... Nerede aşağı ile konuşacaklar. Nerede alçalacaklar. Kule ile nerede irtibat kuracaklar. Alçalmalar, yaklaşmalar, irtibat kurmalar düz uçuştaki seyirler hepsi özel verilerin birleşmesi ve yoğun kontrollerden oluşan güvenli sistemler topluluğudur. Bir hata felaketlere bile yol açar.

İşte eskiden pilotlar Jeppesen denilen 3-5 kg ağırlığındaki kataloglar halindeki haritaları taşırlardı. Yolda açıp açıp, uzun uzun bakarlardı. Güncellemeler gelince o bölümler dosyadan çıkar, yerine  postadan gelen yeni bölümler eklenirdi. Artık tarih oldu. Şimdi uçak bilgisayarlarına pat diye giriyor bunlar ve güncellemeler de büyük hızla yapılıyor. Bunun gibi onlarca veri üretilen şeyler var havacılıkta. Bu işleri yapmak, bilgi, güvenilirlik, uzman kadrolar ister.

DÜNYA PAZARINA HİZMET

Keyvan Havacılık şirketinin sahibi bir İranlı. Mehmet Keyvan. Ama artık Türk şirketinin sahibi. Yıllar önce tanıdım. Çok heyecanlı bir adam. Keyvan Havacılık Grubu’nun kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı. Havacılık Veritabanı, Havacılık Veri Analitiği, Danışmanlık Hizmetleri, Business Jet Desteği ve Havacılıkta Moda dahil olmak üzere geniş hizmet yelpazesi ile ticari havayolları ve özel operatörler, havalimanları, Aviyonik Üreticisi ve operatörlerin ihtiyaçlarına hizmet veriyor.  Kullandığı yenilikçi teknolojilerle adından söz ettiren şirket, Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı (EASA) tarafından verilen, uluslararası TİP 1 DAT Sağlayıcı Sertifikasını alan Türkiye’deki tek firma oldu. 

Türkiye’de havacılık veri tabanı üreten ilk, dünyada ise dördüncü uluslararası alanda onaylı firma olan şirket, şimdi ülkemiz için bir ilke daha imza attı. Dünyada sadece Amerika Birleşik Devletleri, İsviçre ve Fransa’da olan TİP 1 DAT Sağlayıcı Sertifikası’nı alarak Türkiye’deki ilk ve tek kurum olmayı başardı. Bu sayede hem ülkemizdeki öncü havacılık kurumlarına hem de havacılık alanında tüm dünya pazarına hizmet vereceğini müjdeledi.

ANALİTİK KABİLİYET

EASA Sertifikası ile şirket, havacılık bilgilerini analiz etme, verileri endüstri standardında ve kabul edilebilir bir formatta yayınlama konusundaki analitik kabiliyeti tescillendi. Havacılık Grubu, misyonunun “güvenilir veri içeriği ile dünya çapında veri kapsamı sunmak” olduğunu bir kez daha hatırlatarak, dünya havacılık pazarında şimdi daha güçlü bir oyuncu olduğunu ilan etti. Onaylı TİP 1 DAT Sağlayıcı Sertifikası, havacılık verilerini işleyen ve veri kullanıcıları için Veri Kalitesi Gereksinimleri’ni karşılayan sağlayıcıları işaret ediyor. Sağlanan verinin doğruluk, çözünürlük, bütünlük, izlenebilirlik, zamanındalık, tamlık ve format açısından uluslararası standartlara uygunluğu, sertifikasyon ile garanti altına alınıyor.

Yazının Devamını Oku