Serhat Demirel

Sözünüzü dinlesin ister misiniz

15 Şubat 2025
BAŞLIKTAKİ soruya cevabınız ‘evet’ ise o zaman Viyana’daki Veterinerlik Üniversitesi’nden araştırmacıların, 20 köpek üzerinde yaptığı incelemeye göz atmakta yarar var.

Yapılan çalışmada aralarında Staffordshire teriyeri, Avustralya çobanı, kaniş ve bazı melezler de dahil olmak üzere farklı ırklardan köpekler kullanıldı. Köpekler sadece birinde ödül bulunan iki kase kullanılarak farklı senaryolarda test edildi.

Testte biliminsanları ya bir kaseyi işaret etti, ya sadece kaseye baktı ya da her ikisini aynı anda yaptı.

Ayrıca klasik köpek şakası olan, topu tutarken kaseye doğru atıyormuş gibi yapma yöntemini de kullandılar.

İşaret verildikten sonra, kasklarındaki kameralar sayesinde köpeklerin nereye baktığı takip edildi.

Sonuçları inceleyen biliminsanları, köpeklerin hem işaret edilip hem de ödülün bulunduğu kaseye bakıldığında talimatları en iyi şekilde anladığını gördüler.

Ve şaşırtıcı olmayan bir şekilde köpeklerin en az anladığı senaryo, biliminsanlarının topu atıyormuş gibi yaptığı anlar.

Araştırmacılar, bu bulguların köpeklerin basit talimatların ötesinde, insanlardan aldıkları ipuçlarını takip ettiğini göstermeye başladığına inanıyor.

Ancak, biliminsanlarının tam bir sonuca varabilmesi için daha fazla araştırma yapılması gerekiyor.

Yazının Devamını Oku

Ev eşyalarında kanser tehlikesi

8 Şubat 2025
Başlıktaki üzücü ifade bilimsel araştırmaların sonucu. Duke Üniversitesi’ndeki araştırmacıların çalışmalarına göre yaygın ev ürünlerindeki kimyasallara daha fazla maruz kalan köpeklerin mesane kanseri olma olasılığı daha yüksek. Aynı araştırmaya göre aynı evlerde yaşayan ve evcil hayvanlarıyla genetik benzerlikleri olan insanlar için de benzer sonuçlar görülebilir.

Araştırmacılar 100’den fazla köpeğin tasmasına beş gün boyunca kimyasalları toplayan silikon cihazlar takmış. 120 kimyasalı bulmak üzere  çalışıldı, en az yarısında yaklaşık 40 kimyasal bulundu. Ancak kimyasalların hacmi ve sayısı daha sıcak bölgelerde önemli ölçüde artmış.

Ev eşyasında sıklıkla kullanılan, son derece toksik olan ftalatlar ile yaygın bir hava kirleticisi olan antrasen, köpeklerin idrar örneklerinde bulunan mesane kanseri belirteçleriyle ilişkilendiriliyor.

En yaygın maruz kalma yolu, toz. Kimyasallar üründen kopabiliyor ya da ayrılabiliyor. Bu da solunan ya da yutulan tozda bulunabiliyor.

Sıcaklık da bunda önemli bir etken. Ürünler hem sıcakta daha çok gaz salıyor hem de uçucu olmaları nedeniyle soluduğumuz havaya daha hızlı karışıyor.

Peki ne yapmalı? Uzmanlara göre kimyasallar her yerde olduğu için bundan kaçınmak neredeyse imkânsız. Sadece satın aldığımız ürünlerin üretildiği malzemeleri, koruyucu maddeleri ve içeriklerini okumak için kendimizi eğitmek bile önemli bir adım.

KÖPEĞİNİZİ KLONLAR MISINIZ

Yazının Devamını Oku

Kızak köpeği değilse kış saatinden etkilenmiyor

1 Şubat 2025
YAZ saati-kış saati uygulamasına son verildiği için geçiş dönemlerine dair anılarımız uzakta kaldı.

Ama bunu yaşayan ülkelerde ilginç bir araştırma var. Bu durumun evcil hayvanlar üzerindeki etkisine bakmışlar.

Örnek olarak Kanada, Ontario’daki kızak köpeklerini incelemişler. Günleri katı kurallarla belirlenen bu çalışan köpeklerin saatlerindeki değişim, onlarda ölçülebilir bir rahatsızlığa yol açmış.

Toronto Üniversitesi’nden bilim insanları, Kanadalı kızak köpeğine hareket sensörü yerleştirmiş ve saatler geri alındıktan sonraki sabah, köpeklerin neredeyse tam olarak 1 saat önce aktif ve hareket halinde olduklarını görmüşler.

Fakat aynı ırklardan olan evcil köpeklerde ölçülebilir bir etki görülmemiş. Ekstra bir saat daha yatakta dinlenme fırsatı bulmuş gibiymişler.

PLoS One dergisinde yayımlanan çalışma, kurtlar ile evcil köpeklerin davranışlarındaki farklılıkları araştıran bir geniş projenin parçası.

Araştırmacılar sensörleri 25 kızak köpeği ve 29 evcil köpeğe yerleştirmiş.

İnsanlardaki gibi, eğer bir görevi varsa köpeklerde de keskin bir programın dışına çıkılması sorun yaratmış. Fakat gündelik hayatında rahat olan, programsız yaşayabilenlerde bu fark bir sorun yaratmamış. Müreffeh olunca herhangi bir sorununuz kalmıyor diyerek bu bahsi kapatabiliriz.

Yazının Devamını Oku

Kaygılı hallerinin sebebi bizmişiz

25 Ocak 2025
İngiltere odaklı veriler köpeklerin endişeli hallerini anlamamıza ışık tutabilir.

 

Pandemiyle beraber artışa geçen köpek sahiplenme sayısı İngiltere’de son 4 yılda 3.7 milyona ulaşmış durumda.

Tüm hanelerdeki köpek sahipliği oranıysa yüzde 36. Ve bu kitlenin önemli kısmı ne yapıyor olursa olsun köpeklerini evde bırakmıyor ve gittiği her yere götürüyor. Bu bence iyi bir şey. Ama sonuçları var.



Bu hafta yayımlanan araştırmaya göre İngiltere’de yaşayanlar sosyalleşmek için dışarı çıktıklarında köpeklerini evde bırakırlarsa kendilerini kötü hissediyorlar. İlk kez evcil hayvan sahiplenenlerin yüzde 82’si evcil hayvanlarını evde bırakma konusunda endişeli veya kaygılı. Bu oran tüm köpek sahiplerinde yüzde 66.

Yazının Devamını Oku

Yüz ifadesini taklit ederek anlaşıyorlar

18 Ocak 2025
Kedilerin birbirleriyle anlaşmalarına dair güzel bir veriye ulaşmış biliminsanlarımız.

ABD’de yaşayan kedi uzmanı Brittany Florkiewicz’in son araştırması Scientific Reports’ta yayımlanmış ve insanlar ile diğer sosyal memeliler gibi kedilerin de arkadaşlarıyla anlaşmanın anahtarı olarak yüz ifadelerini kullandığını ortaya koymuş.

Pisa Üniversitesi’nden etolog Martina Francesconi de bu sonucu “Birbirinin yüz ifadelerini taklit etmek, önemli bir sosyal rol oynar” diyor ve ekliyor: “Bu ilginç araştırma sayesinde, asosyal olarak damgalanan kedilerin de bu hareketi yaptığını öğrendik.”

KÜÇÜK İFADELER

Florkiewicz, 2023’te kedilerin yaklaşık 300 yüz ifadesi yapabileceklerini ortaya çıkarmıştı, şimdiyse diğer kedilerin ifadelerine ne kadar dikkat çektiklerini incelemiş.

“Gülümseyen birini gördüğünüzde, kendinizi gülümserken buluyorsunuz” diyen Florkiewicz, bu kez Hayfa Üniversitesi’nden bilgisayar bilimcisi Anna Zamansky ile çalışmış. Zamansky’nin ekibi de kedilerin yüz ifadelerini tanıyıp kataloglayan bir yapay zekâ programı geliştiriyor.

Los Angeles’ta bir kedi kafesinde saatler süren kedi etkileşim videoları çekmişler ve bu videoyla da programı eğitmişler. Yapay zekâ kedi yüzlerine yerleştirdikleri 48 dijital nokta aracılığıyla bu videolarda 26 tane benzersiz yüz hareketi yakaladı. Sonra araştırmacılar iki kedi yakın mesafede birbirlerine baktığında bu yüz ifadelerinin nasıl değiştiğini inceledi: Bu sürenin yüzde 22’sinde kediler birbirlerini taklit etmiş. Bunun süresi kısıtlı tabii. Taklitler genellikle saniyenin çok küçük bir bölümünde gerçekleşiyor.

Taklit edilen ifadeler çok inceymiş. Bazen sadece kulakların hafifçe düzleşmesi, burnun küçük bir kırışması veya üst dudağın minik bir kalkışı. Fakat bunlar olduktan sonra kediler yüzde 60 oranında dostça bir etkileşime başlıyormuş.

Yazının Devamını Oku

Soğuk havalarda ne yapmalıyız

11 Ocak 2025
Küresel iklim krizi nedeniyle artık her yıl bir öncekinden daha sıcak, mevsimleri alıştığımız gibi yaşayamıyoruz.

Size bu yazıyı yazdığım sırada İstanbul’da hava sıcaklığı dışarıda ince bir ceketle gezmeye müsaitti. Ama meteorolojiye göre gelecek hafta şehirde kar görme ihtimalimiz var.

Biz şimdi o zaman normal bir kış mevsiminde neler yapmak gerekiyor ona bakalım.

İnsanlar gibi hayvanlar da soğuk havaya maruz kaldıklarında hipotermi riski altında olabilirler.

Kış aylarında dışarıdaki köpek ve kedilere yapılan yuvalar için birkaç ilave battaniye ve eviniz-bahçeniz müsaitse sığınabilecekleri alanlar belirlemeniz öneriliyor.

Bu öneriler ağırlıklı olarak dışarıyla teması olan evcil hayvanlara yönelik:

- Evcil hayvanların dışarıda daha az zaman geçirmeleri halinde enerjilerini atabilmeleri için de evde onları aktif tutacak oyun ve oyuncakların kullanılması tavsiye ediliyor.

- Fizik kuralı: Isınan hava yükselir. Bu durumda soğuk hava da zemine yakın olur. O nedenle kedi ve köpeklerin evlerde yerden yüksekte yatmalarını sağlamak gerekiyor.

Yazının Devamını Oku

Kediniz size kin tutar mı

4 Ocak 2025
Evini kediyle paylaşan herkes, zaman zaman kedisine kızmıştır. Ama bir şeyleri kırdığı için, ama yaramazlık yaptığı için. Bazen de oyun oynarken canınızı yaktığı için kedinize kurulduğunuz zamanlar olmuştur eminim.

Peki bunun tersi için ne diyorsunuz? Hiç kedinizin odanın karşı tarafından size ters ters baktığı, onu sevmeye çalıştığınızda hemen kaçtığı gibi durumlar yaşıyor musunuz? Özetle kedinizin size kin tutmuş olma ihtimalini hiç düşündünüz mü?

Bu konu araştırılmış. İyi haberi baştan vereyim: Kediler aslında kin tutmuyorlarmış.

Kin tutmak, karmaşık soyut düşünme ve uzun vadeli ahlaki yargılama yeteneği gerektirdiği ve kediler de daha anlık ve içgüdüsel olarak hareket ettikleri için böyle bir durum pek olası değilmiş.

Bu çıkarımı The Cat Behaviour Clinic’te kedi davranışı uzmanı olan Mieshelle Nagelschneider yapıyor. Ve ekliyor: “Kedilerin tepkileri hayatta kalma içgüdüleri, anımsama ve duygusal tepkiler tarafından şekillenir. Bir kedi kızgın görünüyorsa, bu kin beslemekten ziyade muhtemelen belirli bir olaya veya uyarana tepki olarak ortaya çıkar.”

E şimdi kin tutmadıkları için bu durumda intikamcı da olmuyorlar. Nagelschenider devam ediyor: “Onlarda intikam almak için gerekli bilişsel çerçeve yok.

EĞER SİZE KIZGINSA GÖNLÜNÜ ALIN

Yani kedimizin yaptığı bir eylem bizi üzdü diye, bu onların kasıtlı bir davranışı olduğu anlamına gelmiyor. Tam tersine kedilerimiz bizi yaşamda kalma sigortaları olarak gördükleri için bizi üzmeye çalışmaz sadece çevrelerinde olanlara tepki gösterir.

Yazının Devamını Oku

Kedinizi nasıl mutlu edersiniz

28 Aralık 2024
Başlığı zihniniz ‘Kendinizi nasıl mutlu edersiniz?’ diye de okumuş olabilir. Olsun. İkisi de aynı kapıya çıkıyor. Kediniz mutlu, siz mutlu. Bu çok normal bir denklem.

Şimdi başlıktaki sorunun cevabına geçelim. 2025 yılına girerken, yılın son yazısında güzel bir yıl geçirmek için atacağımız adımları belirleyelim. Kedilerin insanlarla sıkı bir bağ kurabildiğini fakat bunu pek göstermediklerini biliyoruz. Bari biz onlara sevgimizi gösterelim de onların içten içe bize besledikleri duygulara karşılık verelim.

Kedileri mutlu etmenin 5 kritik adımı var. Derlediklerimi aktarayım.

Vücut diline dikkat edeceğiz: Mesela yavaşça göz kırpmak muhtemelen olumlu bir duygusal duruma işaret eder. Ama mutlu olmayan, dokunulmak istemeyen kediler donar, sizden uzaklaşır, kulaklarını düzleştirir, tıslar, ya da son çare olarak tırmalar veya ısırır. Kuyruğunu dikleştirip size gelen kedi dostça sinyal verirken sallanan kuyruk rahatsızlık belirtisidir.

Sağlıklı bir ortam sağlayacağız: Bunun da kendi içinde 5 adımı var. Kedilerin korktuklarında geri çekilebilecekleri güvenli bir alan. Günlük aktivitelerini rahatça gerçekleştirebilmeleri için ayrılmış alan. Avlanmayı simüle eden oyuncaklar. Kedilerle etkileşime girerken onun tavrına göre hareket etmek. Ve istenmeyen uyarıcılardan (ağır koku, yüksek ses) arındırılmış bir ortam.

Kum kabını temizleyeceğiz: Buranın temizliği size angarya gibi gelebilir ancak kediler için buranın temizliği çok önemli. Temiz bir tuvalet, tuvaletini yapmadan önce ve sonra burada biraz vakit geçirmeyi seven kediler için çok kritik. Unutmayın, buranın pisliği, ileride kediniz için sağlık sorunlarına da yol açabilir.

Odanın durumuna dikkat edeceğiz: Birden fazla kedileri olanlar için bu not. İnsanlar kediler birbirleriyle kavga etmediğinde aralarının iyi olduğunu düşünüyor ancak kediler arasındaki uzun bakışmalar, kum kabı, mama kabı kullanımını engellemek gibi durumlar gerginliğe işaret eder. Bu gerginlikleri iyi okuyup önlem almak şart.

Kedileri ve diğer hayvanları güvende tutacağız:

Yazının Devamını Oku