Paylaş
Bu insanların bütün özel bilgileri ortalığa döküldü.
Aşağılandılar, tehdit edildiler; gözaltına alındılar.
Adaleti sağlamak için Sedat Peker’e davetiyle çıkaranlar bile oldu.
Sonra ortaya çıktı ki meğer yumruk yiyen kişi önce bir kadını ağlatmış, olaylar bunun üzerine büyümüş.
Burada kim haklı, kim haksız, kim haklıyken haksız tartışmasına girmeyeceğim. Bana kalırsa hepsi haksız.
Önemli olan, gördüğümüz kısa bir görüntünün, önünü sonunu bilmeden verdiğimiz kitlesel tepkiler.
Valilik, “Devlet sosyal medyadan yönetilmez” diye açıklama yapmak zorunda kaldı.
Hele ki yapay zekâ çağında yaşıyoruz.
Bu kafayla var ya, biz daha çoook kandırılırız çok.
Nusret’e müstahak!
Nusr’et ismiyle bilinen restorancı Nusret Gökçe’nin Münih’teki Şampiyonlar Ligi partisinden yaka paça kovulmasından niçin hepimiz mutlu olduk?
E çünkü adam mantar gibi, her yerde bitiveriyor.
Yetkisi olmadığı halde 2022 FİFA Dünya Kupası finalinde sahaya fırlamıştı, bir tek kazanan takım ve devlet başkanlarının dokunabildiği kupayı tokatlamıştı.
Sonra Fener’in Euroleague şampiyonluğunda yine o!
Sen başarılı bir işletmecisin. Otur dükkânının başında. Ne işin var kupa faresi gibi olur olmaz her yerde?
Her organizasyonun kuralı, düzeni, kaideleri var...
Açıklama yapmış Nusr’et: Hiçbir yerden kovulmadığını, gittiği her yerde sevgiyle karşılandığını falan anlatıyor.
Kapı görevlisi tarafından yanındaki mihmandara yapılan “sevgi gösterisi”yse eğer... Batsın böyle sevda.
Bağın ortasında 60 kişilik orkestra
Cuma akşamı İzmir-Torbalı’da, Türkiye’nin en büyük tek parsel üzüm bağı olan Arkas Bağları’nın ortasında, bir klasik müzik konseri yapıldı.
Şef Gürer Aykal yönetimindeki 60 kişilik İzmir Filarmoni Orkestrası, bağın içine kurulmuş geçici sahnede 400 kişiye muhteşem bir konser verdi.
20 lüks bungalovdan oluşan Les Bungalows otelinin açılışı için yapılan konserde İzmir iş dünyası ve hatta Yunanistan’dan bile davetliler vardı.
Doğayla bütünleşme temasını merkeze alan otelin yanında La Mahzen adında bir tadım restoranı ve üçüncü şubesi hayata geçen Montiano İtalyan restoranı da bulunuyor.
Davet sahibi Lucien-Merve Arkas çifti, bu otelin Toskana’da planladıkları daha büyük bir agro-turizm projesinin ilk adımı olduğunu anlattı.
“Hakkımızı yediler” demeyi çok isterdim
Türkiye temsilcisi seçildiği andan itibaren eleştiri oklarının hedefinde olan İdil Bilgen, Hindistan’daki Miss World yarışmasında dereceye bile giremedi. Tacı, Taylandlı güzel Opal Suchata taktı.
“Bize haksızlık ettiler” diye mızıkçılık yapmak istiyorum ama her iki yarışmacıya yan yana bakınca birincilik neden Tayland’a gitti, çok aşikâr: Opal, İdil’den fersah fersah güzel.
Başta Bülent Ersoy olmak üzere İdil Bilgen’in seçilmesini eleştirenlere veryansın etmişti kimi isimler: Nebahat Çehre, Çağla Şıkel, İrem Derici, Fazıl Say, Aydan Şener...
“Ben güzelden anlarım” kavgası çıkmıştı resmen.
Eğer seçilse, “Biz demiştik, güzellik sadece dış görünüş değil, eğitim gibi şeyler önemli” diye çıkacaklardı ortaya. Şimdi anlamış bulunuyoruz ki bu bir bilim yarışması değil, güzellik yarışması.
Ha bunu anlamak için Hindistan’a kadar gitmeye gerek var mıydı, o ayrı mevzu. İki fotoğrafı gösterseler kimseyi zahmete sokmadan söylerdim ben.
Paylaş