Elektronik ve mekaniğe olan merakı üniversite tercihinde de yönlendirici olur. Yarım kalan üniversite eğitimine İngiltere’de elektronik mühendisliği okuyarak devam eder. Üniversite yaşamında ise geçimini tasarlayıp ürettiği ekipmanları pazarlayarak sağlayan Sinan Kazazoğlu, 8 yıllık İngiltere serüvenin ardından geldiği İzmir’de 1982’de ENKO Elektronik’i kurar. Kazazoğlu, 15 metrekarelik dükkanda geliştirdiği özgün tasarımlarla birçok sanayi kuruluşunun çözüm ortağı olur. Bugün endüstriyel elektronik alanında yerli ve yabancı dünya devleriyle çalışan Kazazoğlu, ikinci kuşaktan aldığı güçle şimdi de AR-GE odaklı kuracağı tesisle farkındalık yaratan işlere imza atmayı hedefliyor...
SİNAN Kazazoğlu... Özellikle Türkiye’nin yokluk yıllarında endüstriyel elektronik alanında geliştirdiği özgün ürünlerle başarıyı yakalamış müteşebbis bir isim... Türkiye ve dünyada ilkelere imza atan ENKO Elektronik’in kurucusu Sinan Kazazoğlu, hem girişimcilik serüvenini hem de gelecek planlarını anlattı. 1956 Trabzon doğumlu olan Sinan Kazazoğlu, ilkokulun ardından eğitimi için TED Ankara Koleji mezunu. Kazazoğlu, hikayenin devamını şöyle aktardı:
Anfiyi çalıştıramadı ama...
“Ortaokul yıllarında elektronik ve mekaniğe karşı merak doğdu. Bu hobi olarak başladı. Amatör radyoculuk serüveni beni kendi radyomu yapmaya itti. Radyonun dışında müziğe olan ilgimle birlikte de elektronik üzerine tamirat yapan yerlerden satın aldığım parçalarla kendi orgumu yaptım. En büyük isteğim anfi yapmaktı. Ama yaptığım hiçbir anfi çalışmadı. O dönem şimdiki gibi bilgiye ulaşmak kolay değildi. Kıt şartlarda bulduğum kitaplardan edindiğim bilgilerle bir şeyler üretmeye çalışıyordum. Bu merak üniversite tercihimde de etkili oldu. İstanbul’da o dönem ki ismiyle Vatan Mühendislik’te makine okumaya başladım. Ancak okul bir süre sonra işlenen bir cinayet nedeniyle kapatıldı. Lise yıllarında okulun voleybol takımda da görev alıyordum. Takımdan bazı arkadaşlarım üniversite için İngiltere’ye gitmişti. Okul kapanınca beni de çağırdılar. Onlardan aldığım cesaretle İngiltere’ye gittim.”
Konut fiyatı artış oranında İzmir, İstanbul ve Ankara’yı geride bırakarak üç büyükler arasında birinci oldu. Tabii, bu sektörün geleceği ve yatırımcılar için güzel, ama konut almayı planlayanlar açısında üzücü bir durum. Geçen hafta Türkiye konut fiyat endeksini (KFE) açıklayan Merkez Bankası’nın verilerine göre, 2016 Ekim’de bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12.85 artış var. Aynı dönemde Yeni Konut Fiyatları Endeksi de (YKFE) yüzde 11.43 yükseldi. KFE, Ekim 2016’da bir önceki aya göre yüzde 0.47 artarken, bir önceki yılın aynı dönemine göre reel artışı ise yüzde 5.31 olarak gerçekleşti. YKFE’de Ekim 2016’da bir önceki aya göre yüzde 1.12 ve reel olarak da yıllık bazda yüzde 3.98 yükseldi.
ÜÇ BÜYÜKLERİN LİDERİ İZMİR
Üç büyük ilin konut fiyat endekslerindeki gelişmelere ise şöyle:
“Ekim ayında bir önceki aya göre İstanbul’da yüzde 0.36 oranında azalış görülürken, Ankara ve İzmir’de sırasıyla yüzde 1.24 ve 1.72 artış gerçekleşti. Fiyatlar, geçen yılın aynı ayına göre İstanbul, Ankara ve İzmir’de sırasıyla yüzde 13.52, 8.61 ve 17.59 yükseldi. Üç büyük ilin YKFE değerlendirildiğinde ise 2016 Ekim’de bir önceki aya göre, İstanbul, Ankara ve İzmir’de sırasıyla yüzde 0.66, 2.34 ve 3.38 artış yaşandı. Endeks değerleri bir önceki yılın aynı ayına göre ise İstanbul, Ankara ve İzmir’de sırasıyla yüzde 14.46, 11.75 ve 17.37 arttı.”
İşlerini büyüten Mustafa Umsu, kahve işleme ve öğütme makinelerinin yanına gıda sektörüne yönelik farklı ekipmanları da ekler. Zamanla ikinci kuşaktan oğlu Süleyman Umsu’nun da işe dahil olmasıyla ihracat kapıları açılır. Bugün 90’ın üzerinde ülkeye ihracat yapan Garanti Değirmenleri, ikinci ve üçüncü kuşağın yönetiminde yoluna devam ediyor. Gündeminde ise makinenin yanı sıra kahve üretimi de var.
GARANTİ Değirmenleri... 65 seneyi aşan kavurma ve işleme deneyimiyle makine sektörünün önemli bir aktörü... Kuşaklar arası uyumla bugünlere gelen firma, hatırı büyük kahve sektörünün büyümesinde de önemli bir oyuncu... Garanti Değirmenleri’nin ikinci kuşak temsilcisi Süleyman Umsu ile kızı Sinem Umsu Açan, hem firmanın kuruluş öyküsünü anlattı, hem de gelecek planlarını paylaştı. Hikayenin merhum Mustafa Umsu’nun 40’lı yıllarda mübadeleyle Yugoslavya’dan 11-12 yaşında İzmir’e gelmesiyle başladığını anlatan Süleyman Umsu, şöyle devam etti:
7 metrekareyle başladı
“Yugoslavya’da berberlik yapan merhum dedem, mübadele sonrası geldiği İzmir’de birkaç yıl sonra vefat eder. Evin tek erkeği olan babam Mustafa Umsu da 11-12 yaşında Salih Usta’nın yanına çırak olarak işe girer. Salih Usta, o dönem hem bileme işi, hem de değirmen tamiri yapıyormuş. Malum, o dönem Türkiye’de üretim çok olmadığı için tamirat konusu yaygın bir iş kolu. Salih Usta’nın yanında deneyim kazan babam, 20’li yaşlarda kendi hikayesini yazmaya karar verir. 1951’de Kestane Pazarı Çerçioğlu Hanı’nda 7 metrekarelik dükkanda Garanti Değirmenleri’ni kurar. İlk başta makas-bıçak bileme işi yapar. Daha sonra kahve değirmeni üretimine başlar. 1958’de ise matbaa kesme makinelerinin bileme makinesini Türkiye’ye ilk getiren isim olur.”
Bu artışta son birkaç aydır gerçekleşen proje lansmanlarının yarattığı hareketliliğin payı büyük. Bir diğer pay ise konut kredilerinde yaşanan indirim. Bu, TÜİK’in verilerine de yansımış durumda. Kasımda satılan konutların neredeyse yüzde 40 için kredi kullanıldı. İzmir’de ipotekli satış, Kasım 2015’e kıyasla yüzde 65 artarak 3 bin 117 oldu. İzmir’de 11 ayda ise bir önceki döneme kıyasla yüzde 4.16’lık artışla 72 bin 341 konut satıldı. Tüm bunlar, gayrimenkul sektöründeki İzmir’e özel yıl sonu hareketliliğinin 2017’de de devam edeceğini gösteriyor. Yeni yılda da firmalar projeleri için lansman hazırlığına başladı bile. Bunlardan biri de 7 Ocak’ta satışı başlayacak olan Aryom Koru...
425 konuta 4908 talep
Aryom A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Günday, hem İzmir Gaziemir’de yakında satışa çıkacak olan Aryom Koru’yu, hem de yatırım planlarını anlattı. Dünün sanayicisi bugünün inşaatçısı olan Günday, anahtar teslim endüstriyel tesis inşaatının ardından konut alanında da çalışmaya başladıklarını söyleyerek, “Bunun ilk adımını da Gaziemir’de hayata geçirdiğimiz Aryom Koru ile atıyoruz. 425 daireden oluşan özel bir proje. 7 Ocak’ta da satışa başlıyoruz. Kısa süreli tanıtım çalışmalarından sonra şu an 425 daire için toplanan talep formu sayısı 4 bin 908. 30 farklı konut tipinin olduğu proje için 170 milyon liralık yatırım yapıyoruz” dedi.
5 YILDA 500 MİLYON
Daha sonra kendi hikayesini yazmaya karar verir. Önce ortaklı bir yapıyla süpermarket açan Şafak Akın, ardından da gıda ve alkollü içecek toptancılığı yapar. 2010’da sektörde gördüğü boşluğu değerlendiren Şafak Akın, deneyimlerini Ege Takım’a aktararak mağazalaşma yoluna gider. 2013’te ise perakende ayağında da mağazalaşan Şafak Akın, 7On’u kurar. Her iki kulvarda da hızlı kararlar alarak büyüyen Şafak Akın, bugün ulusal marka olmayı hedeflediği Ege Takım’da 6 mağazayla yoluna devam ediyor. Akın’ın şu an 3 olan 7On’da ise hedefi, iki yılda bu sayısı 10’a çıkarmak...
ŞAFAK Akın... Rekabetin oldukça yoğun olduğu toptan ve perakende sektörlerinde hızlı kararlarla bir adım öne geçerek başarıyı yakalayan bir girişimci. Bugün toptan ve perakendenin yanı sıra inşaat sektöründe de faaliyet gösteren Şafak Akın, hem girişimcilik serüvenini hem de gelecek planlarını anlattı. Sivaslı öğretmen bir babanın üç çocuğundan biri olan ve liseye kadar bu ilde yaşayan Şafak Akın, üniversiteyle birlikte İzmir’e gelir. Şafak Akın, hikayenin devamını şöyle aktardı:
AKLINDA HEP İZMİR VARDI
“Ege Üniversitesi Gıda Mühendisliği’ni kazandım. Bir süre sonra önce kız kardeşlerim, sonra ailenin tamamı buraya geldi. 1987’de üniversiteyi bitirdim. Geçmişte ara ara iş deneyimlerim olmuştu, ama ilk ciddi iş tecrübem üniversite sonrası Bornova’da işlettiğim kafeterya oldu. Üniversite yıllarında boş zamanlarımda hep bu ortamlarda bulunduğumuz için en iyi işin kafeterya olduğunu düşündüm. Ve ilk adımı bu alanda attım. 1.5 yıllık deneyimin ardından da askerlik süreci başladı. Askerliğimin sonrasında da İstanbul’da perakende sektöründe büyük bir markada kalite kontrol mühendisi olarak profesyonel iş hayatımın kapısı aralandı. 4 yıl çeşitli birimlerde çalıştım. Ama aklım hep İzmir’deydi. Bu aşamada başka bir perakende devi İzmir’de mağaza açıyordu. İş başvurusu yaptım ve İzmir’e macerası başladı.”
Bu, İstanbul’a özel bir durum. İzmir’de çarklar dönüyor. Yeni projeler ve satış oranındaki artış bunun en iyi göstergesi. Bir diğer gösterge ise bu alandaki hareketlilikle birlikte oyuna dahil olan yeni oyuncular. Ege’de ‘Fabrika yapan fabrika’ unvanlı Piyap da bunlardan biri. Yatırımlarda yaşanan duraklamayla birlikte Piyap’ın kurucusu Şiyar Ertene, bu alandaki deneyimini yüklenici olarak konut üretimine de aktarmaya başladı.
2017’de 14 yeni proje
Bugüne kadar özellikle Akhisar OSB’de onlarca tesise hayat veren Ertene, hem yılı değerlendirdi, hem de gelecekle ilgili planlarını paylaştı. Türkiye’nin zor bir süreçten geçtiğini ifade eden Şiyar Ertene, “Buna bağlı olarak bizim asıl uzmanlık alanımız fabrika inşaatı konusunda daralma söz konusu. Şirketler 2017’de planladığı yatırımları askıya almaya başladı. Biz bu yıl irili ufaklı 28 projeyi teslim ettik. Yeni yıla sarkacak 12 projemiz daha var. 2017’de Manisa, Söke ve Akhisar özelinde 14 yeni projenin inşaatına başlayacağız” bilgisini verdi.
Sepetteki yumurtaları dağıttı
1 yıl Fransa’da, 4 sene de Libya’da çalışır. Savaşla birlikte de Duygu Özerson Elakdar, eşiyle doğduğu topraklara geri döner... Doğaya yakın olma isteği Elakdar çiftini tesadüflerin de etkisiyle Urla’ya getirir. Katıldığı 2 günlük zeytinyağı tadımıyla Duygu Özerson Elakdar’ın hayatı değişir. Zeytinyağına dair bildiği her şeyin yanlış olduğunu gören Elakdar, bir anda kendisini sektörün içinde bulur. Devletten kiraladığı 60 bin zeytin ağacından elde ettiği zeytinyağıyla ‘Hiç’i yaratır. Bugün hem Amerika’da, hem de Türkiye’deki gurme şarküterilerde ‘Hiç’le yerini alan Elakdar’ın gündemde yeni tesis ile sıra dışı bir lokanta var...
DUYGU Özerson Elakdar... Aileden değil, tamamen kendi tercihiyle zeytinci olanlardan... İşin büyüklüğü ve zorluğu dikkate alındığında tam bir yeni nesil çılgın çiftçi müteşebbislerden... Eşiyle birlikte May Dizayn Tasarım’ı kuran ve ‘Hiç’ markasıyla yoluna devam eden Elakdar’la hem girişimcilik serüvenini, hem de gelecekle ilgili planlarını konuştuk. 1978 Ankara doğumlu olan ve çocukluğunun doğanın içinde geçtiğini söyleyerek söze başlayan Duygu Özerson Elakdar, hikayesinin devamını şöyle aktardı:
‘Bu iş bana göre değil’ dedi ve
“Babam sanayiciydi ama ben hep doğayla iç içe büyüdüm. Yaz tatillerini geçirdiğimiz Alanya’da seramikten takı yapıp sattım. Ekonomik sıkıntımız yoktu ama pazardan aldığım mısırları haşlayıp paraya çevirdim. Bu tip küçük girişimlerim oldu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin ardından da mastır için Paris Sorbonne Üniversitesi’ne gittim. Burada da pazarlama ve işletme üzerine uzmanlığımı bitirdim. Moda fuarı organizatörlüğü alanında önemli bir marka olan Eurovet’te staj yaptım. Deneme sürecinde de o döneme kadar Türkiye’den hiçbir firma Eurovet’in fuarlarına katılmıyordu. 2 aylık çalışma sonucunda 7 fuarın 4’üne Türkiye katılımını sağladım. Bu süreç pazarlama müdürlüğü, hatta şirket ortaklığına kadar devam etti. 7 yılın sonunda ise bu işin bana göre olmadığını düşündüm ve ayrıldım.”
Birçok olumsuzluğa rağmen ülke ekonomisinin lokomotiflerinden inşaat sektörü de bu süreçte güvenli liman vurgusuyla yoluna devam ediyor. Çeşitli kampanya ve konut faiz oranlarında yapılan indirimlerin etkiiyle Ege gayrimenkul piyasası, 2016’yı büyümeyle kapatmaya hazırlanıyor. Yılın ilk 10 ayında bir önceki döneme kıyasla Ege’nin 7 kentinde yüzde 4,9’luk artışla 160 bin 211 konut satış gerçekleşti. 64 bin 450 konut satışıyla Ege’nin lideri, Türkiye’nin ise üçüncüsü olan İzmir ise son birkaç aydır lansmanı yapılan yeni projeleriyle dikkat çekiyor... Emlak Konut GYO’nun Liman Arkası, Yücesoy Mühendislik’in Kuzeyşehir’i, Reliance Red’in Provence’ı, İzka ve Gültekinler imzasını taşıyan Merkez Yaşam Konak projesi bunlardan sadece birkaçı.
İmza tamam sıra inşaatta
İzmir’e son dönemde 1,2 milyar liralık proje kazandıran Emlak Konut GYO, şimdi de 2 milyara yakın gelir beklediği yeni bir projeye başlamak için gün sayıyor. Geçtiğimiz hafta Emlak Konut GYO, Tariş İncir, Pamuk ile Zeytin ve Zeytinyağı birliklerinin Alsancak Liman Arkası olarak bilinen bölgedeki alan için protokol imzaladı. Toplamda 140 bin metrekare büyüklüğe sahip İzmir Liman Arkası’nda bulunan alanda turizm, ticaret ve kültür odaklı bir projeyi hayata geçirilecek. Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Kurum, “İzmir’in kent yaşamına yön verecek nitelikteki bu proje için Tariş birlikleriyle birlikte tarihi bir imza attık. Ülkemizin en değerli şehirlerinden İzmir’in güzelliğine güzellik katacak bir proje için yola çıktık” mesajı verdi. Şimdi herkes, bir dönem davalara da konu olan alanda projenin ne zaman başlayacağını merakla bekliyor...