Melda Narmanlı Çimen

Duygusal tasarımcının

16 Haziran 2006
İnci Mutlu, Milano’da yaşayan ve pek çok uluslararası marka için tasarım yapan ödüllü bir tasarımcı. Kitap ayracı da tasarlıyor, elektrik sayacı da. Ürünlerinin ortak özelliği duygusal ve dürüst olmaları. Türkiye’de son olarak Vitra için yaptığı Juno, Softcube ve PiuDue banyo koleksiyonları ve Tunaev için hazırladığı Sunday ev koleksiyonuyla gündeme gelen Mutlu, şimdi de Nurus’a tasarladığı 10 parçalık Hi&Lo ofis mobilyası koleksiyonuyla çalışma alanlarımıza sızıyor.

1999 yılından beri İtalya’da yaşayan ODTÜ mezunu tasarımcı İnci Mutlu, İtalyan mimar ortağı Luca Milano ile birlikte kurduğu Mutlu-Milano Design Studio’da birçok ülke ve markaya çeşitli alanlarda endüstriyel tasarım yapıyor.

Uluslararası alanda ismini duyurduktan sonra Türk markaların da gözdesi haline gelen genç tasarımcı, kendini hem İtalyan hem de Türk kültürüne yakın hissederek yaptığı çizimlerle, herkesin görünce almak isteyeceği, yumuşak, insana dost ürünler tasarlamaktan yana. Uçuk kaçık tasarımların peşinde olmadığını söyleyerek, yaşadığınız eşyalarla dost olmanın öneminin altını çiziyor.

İnci Mutlu’nun Nurus için yarattığı son koleksiyonu Hi&Lo nihayet tamamlandı ve satışa sunuluyor. 2004 yılında çalışmalarına başladığı bu mobilyaların çok titiz bir prototip ve üretim sürecinden geçtiğini belirten Mutlu, eylül ayında Köln’de dünya pazarına sunulacak Hi&Lo ile ilgili ilk bilgileri Evcimen okurlarıyla paylaştı:

- Bu mobilyaları kimler için tasarladın?

Hi&Lo koleksiyonunu aslında yetişkin çocuklar için tasarladım. Ve yetişkinlerin oyun bahçesi de kendi ofisleri bence. Bu sebeple dürüst ürünler tasarladığımı düşünüyorum.

- Yola çıkarken aklında belli bir fikir var mıydı?

Ürünlerin gerçekten son derece basit, alçakgönüllü, agresif olmayan, kolay ulaşılabilir olmasını istiyordum. Kolay ulaşılabilir derken, kullanıcıda yarattığı hisle beraber, Nurus'un en ekonomik ürünlerinden biri olmasını ve rahatlıkla satın alınabilmesini, sipariş verildiğinde hızla teslimatının yapılabilmesini istedim. Bunun için üretimi, dikişleri, kesimleri hep en kolay üretilecek şekilde düşündüm. Sadece borularla çalıştım; en ucuz malzeme!

- İsmini nasıl koydun?

Her kanepenin ve koltuğun yüksekliği farklı, böylece mekan içinde bir "landscape" duygusu yaratıyor. Kimi bölge yüksek, kimi bölge alçak... böylece kendinizi nasıl ve nerede hissediyorsanız, oraya "oturuyorsunuz". İsmi buradan geliyor; high (yüksek) ve low (alçak) kelimelerinin kısaltması yani.

- Bu koleksiyonu diğer ofis mobilyalarından ayıran ana özellik ne olacak sence?

Dikkat edecek olursan, her ürünün kontürü, hiç kesilmeyen, inen çıkan ama hep akan tek bir basit, yumuşak çizgiden oluşur. Hiç sert köşe yoktur. Devamlılık vardır. Renkler canlıdır. Aslında bütün bu anlattıklarım ofiste insanların nasıl çalışması gerektiği ideali üzerine kurulu. Sanırım ben kendim böyle bir çalışma ortamı hayal ediyordum. Hi&Lo koleksiyonunu alacak olanların hayata bakış açısının benim gibi olacağına inanıyorum; kolay, rahat, dürüst, hissettiğin gibi bir yaşam.

- Evlerde de kullanılabilir mi bu mobilyalar?

Nurus yetkilileri bana bu ürünleri sadece ofisler için değil, evler için de satabileceklerini söylediler. Zaten hayatı yaşarken çalışıyoruz, çalışırken de hayat akıp gidiyor. Kanepelerde hep oyuncaklarımızla birlikte yaşadığımız/çalıştığımız için (ki bu oyuncaklar dergiler, kitaplar, yemek tabakları, pizza kutuları, lap-top’lar, kahve fincanları, i-pod...) onlara hep sehpalar, kullanışlı yüzeyler ekledik; bunlar sabit degil, hayat gibi dinamik üniteler.

- Sırada ne var?

Amatör pilot oldum ve geçen hafta uçak üreticileri ile göstergeleri nasıl yenileyebiliriz diye konuşuyorduk. Bunlar 300-400 kg.lık ultralight uçaklar, dolayısıyla tasarım yaparken en önemli konu ağırlık ve ağırlık merkezi. Her şey aerodinamik ile ilgili. Tek bir vidanın bile ağırlığından kaçmaya çalışarak tasarlanıyorlar. Çok sınırları olan ama keyifli bir iş olurdu; bu sıralar ne yapabilirim diye onu düşünüyorum.

Düzene girin

Kutular, kutular, kutularÉ İşte bütün mesele bu. Çorap, iç çamaşırı, şapka, çanta gibi tozlanmasını ve ezilmesini istemediğiniz aksesuvarlarınızı kutularda saklamak ideal bir çözümdür. Ve bu çözümlerden Ikea’da bolca var!

Keşfedilecek bir dünya

Dünyada 99 şubesi bulunan otantik mobilya cenneti La Maison Coloniale’in 500 m2lik İstanbul Maçka mağazası, dünya kültürlerinin izlerini taşıyan Fransız üretimi mobilyalarla dolu. Etkilenmemek mümkün değil. Tel: (0212) 247 22 57.
Yazının Devamını Oku

Yeşilin ortasında Toscana evleri

9 Haziran 2006
İtalyan mimar Giancarlo Alhadeff’i, Türkiye’de, Bodrum Hebil Koyu’nda gerçekleştirdiği 14 villalık projesi ile tanıyoruz. Studio Alhadeff Architects, 1991 yılından bu yana Milano kentinde hizmet veriyor. Alhadeff, İngiltere, Amerika, Japonya, Türkiye ve Ortadoğu ülkelerinde, özel ve kişisel mimari tasarımlar, tarihi ve sanatsal değeri olan yaşam alanları, spor kompleksi ve iş merkezleri olmak üzere pek çok projeye imza atıyor. Onun İtalya’nın Toscana bölgesinde yarattığı muhteşem evler, Maison Française dergisinin haziran sayısında tüm ihtişamlarıyla yaza göz kırpıyor.

Kuşların cıvıltılı şarkıları duyuluyor günün doğduğu saatlerde, taze ve temiz bir havayı soluyorsunuz, en derinlerinize. İtalya’nın kırsal yaşamına konuk olduğunuzun göstergesi, bu birkaç ipucuna gözlerinizi açmaya başladığınız her gün ve gece. Maison Française dergisi Dekorasyon Editörü Revna Özcan’ın stilistliğini yaptığı ve ünlü fotoğrafçı Yavuz Draman tarafından fotoğraflanan Toscana evlerinde görkem, hayaller ve yeşil doğa iç içe geçiyor.

Bir hektar içinde Casa Nova

Özcan ve Draman’ın konuk oldukları ilk ev, mimar Giancarlo Alhadeff’in Casa Nova ismindeki kendi evi. Bir hektar büyüklüğünde bir arazi üzerinde konumlanan ev, yıllarca önce bir çiftlik evi olarak inşa edilmiş. Sonraki sahipleri tarafından bir aile evine dönüşen proje, büyük yemyeşil bahçesi, güneşi farklı zamanda yakalayan pek çok yaşam alanı, üzüm bağları, davetkár havuzu ile sıradışı ve zengin özelliklere sahip. Tüm ailenin daha çok yaz aylarını ve sıcak mevsimleri bir arada karşılama fırsatı bulduğu bu mekán, rahat bir yerleşime ve sıcak bir konfora sahip. Bahçesi, daha içeri adım attığınız ilk andan itibaren, sizi sarıyor, kuşatıyor, etrafa yemyeşil bakmanızı sağlıyor.

İki kattan oluşan Casa Nova’da 5 yatak odası, 2 çalışma odası, 3 banyo, mutfak ve salon yer alıyor. Evin girişinde iki bölümden oluşan oturma odası, bu katta yer alan çalışma odasına açılıyor. Çalışma odası olarak değerlendirilen bölüm, binanın ilk halinde kümes alanıymış. Evin kalbi, yaşayan ve yaşanan mekánı mutfağı, geniş bir alan içine yerleşmiş. İtalyanlar’ın lezzete düşkün yaşamları bu mekánın günlük hayatla iç içe geçmesini sağlıyor. Evin üst katında ise yatak odaları ve banyolar var.

Şarap ve zeytinyağını kendileri üretiyor

Bu evde, bölgenin güneşi ile lezzet kazanan üzümlerinden üretilen şaraplar içiliyor. Toscana bölgesindeki bahçeli evlerin pek çoğu, kendi bağına sahip ve kendi üzümlerini yetiştirerek ev yapımı şaraplarını üretiyorlar. Bu şaraplar için etiket üretmek ve evin adını şişelere vermek de bölge gelenekleri arasında. Bahçenin verimi bağlarla kalmıyor, zeytinyağı olarak da sofraya dönüyor. Casa Nova kendi zeytinyağını üreten bir Toscana evi örneği, tıpkı diğer pek çok evde olduğu gibi.

Villa di Francisci’nin görkemi

Todi kentine yakın bir mesafade konumlanan Villa di Francisci ise, yine Alhadeff tarafından yapılan heyecan verici bir başka proje. Renovasyon yapılırken, yapının iki ana formunun tarihi yapısı korunmuş, orijinal ancak Todi kenti sakinlerinin alıştığı tarza uygun olarak rahatlık ve teknoloji de sağlanmış. Yıllar önce yağ değirmeninin yer aldığı bir zeytinyağı üretim atölyesi olarak hizmet veren bina, İtalya’nın pek çok dönemine ait tarihi dokular barındırıyor.

Modern ve sanatsal bakış iç içe

Görsel ve mimari yapısına uygun olarak restore edilen yapı, modern yaşam düşlerini sanatsal bir bakış ile doğal olanla bütünleştiren iç mimar Jean Pierre Tortil tarafından dekore edilmiş. Evin terasında oluşturulan üstü kapalı mekán, açık havada yaz-kış oturma ve keyifli sofralar etrafında bir araya gelme imkánı tanıyor yaşayanlarına. Yemek bölümünün hemen önünde konumlanan teras, tüm doğaya yayılmış müthiş zeytin ağaçlarının kapısını açıyor misafirlerine. Heykelsi formlarıyla hayran kalacağınız dut ağaçları da yine bu terasta tüm ihtişamı, gururlu ve farklı duruşuyla kendini gösteriyor. Mekán, doğal ortamında yaşamına devam edebilsin diye, tüm bitki örtüsü restorasyon çalışmaları süresince korunmuş.

Dört cephesi uçsuz bucaksız yeşile bakan bu evler, İtalyan kırsal yaşamının sanatsal ve tarihi dokularını modern yaşam alanlarıyla birleştiriyor. Doğala yakın bir hayatın sınırlarını zorluyor. Yeşile sığınıp, artık yeşil yaşayıp, yeşile boyanacağınız, içinizde hep yeşili hissedip, yeşile dokunacağınız bir yaşam vaat ediyor.

TAKİP

Misafirlerinize şıklık


Misafirlerinize ikram edeceğiniz serin içeceklerin, kokteyllerin, kuracağınız şık yaz sofralarının bir farkı olması gerek. Felsefesi, yaratıcılık ile kaliteyi birleştirmek olan Jumbo’dan küçük ama fark yaratacak bir detay: Krom nikel alaşımlı paslanmaz çelikten üretilen, özel paketinde 2’li olarak satışa sunulan Bilardo çerezlikler. Meyve, dondurma, kuruyemiş ve sütlü tatlılarınız için kullanabilirsiniz.

STİL

Mutfakta eğlence


Renkli mutfak cihazları, dahi tasarımcıların elinden çıkmış aksesuvarlar ve işlevleriyle şaşırtan ürünler ilginizi çekiyorsa, en yakın Esse mağazasında biraz zaman geçirmenizi öneririm. Yaz mevsimini rengarenk karşılayan firma, hiç niyetiniz yoksa bile aklınızı çelecek seramik, porselen ve tekstil ürünlerine de sahip. Kadeh, bardak ve mug çeşitliliği de şaşırtıcı. Tel: (0212) 282 15 84.
Yazının Devamını Oku

Evimi nasıl yenileyebilirim

27 Mayıs 2006
Bu soruyu soruyorsanız, evinizin enerjisini mevsiminkiyle dengeleme zamanınız gelmiş demektir. Önce biraz boşaltın; arındırın ve temizleyin; sonra işin en zevkli yanı gelsin; rengarenk yastıkların, taze çiçeklerin, yepyeni dokuların peşine takılarak kendi sihrinizi yaratın.

Evde biraz değişiklik istiyor ama nereden başlayacağınızı bilemiyorsanız, harekete geçmek için ilk basamak fazlalıklardan ve kışın tozundan arınmak. Bu iş bitince, yeni renkler ve dokularla oynamaya başlayabilirsiniz.

Önce temizlik ve bakım...

Balkon mobilyalarınızı yaz sezonu için temizlemekle işe başlayabilirsiniz. Masa, sandalye gibi ahşap eşyalarınızı yıkayın ve boyalarını, cilalarını gözden geçirin. Eğer mobilyalarınız boyasız doğal ahşapsa, bir miktar yumuşak deterjanla bulaşık teli kullanarak eşyalarınızı yıkayın ya da basınçlı su kullanmayı deneyin.

Buzdolabı ve dondurucunuzu fişten çekin ve bozulacağını düşündüğünüz malzemeleri soğutucu çantasına yerleştirin. Buzların çözülmesini hızlandırmak için buzdolabının en alt rafına bir kap sıcak su koyun. Daha sonra iç kısmını soda ve su ile (1 litre su için 2 ila 4 yemek kaşığı arası soda koyun) yıkayın, kokuları giderin. Temizleme işlemi sırasında cam rafların zarar görmemesi için onları çıkarın. Buzdolabı ve dondurucu termometresi yardımıyla cihazlarınızın doğru sıcaklıklarda çalışıp çalışmadığını kontrol edin.

Sırada mutfak dolapları var. Kiler rafınızı gözden geçirin ve kullanım tarihi geçmiş bitkisel ürünler, baharatlar, şeker, un, yağ ve sos kavanozları gibi malzemelerinizi atın.

Peki ya yatak odasındaki dolap ve şifoniyerler? Temel kural şöyle: Bir yıldan fazla süredir kullanmadığınız ne varsa atın (Bu eşyaların kapladıkları yer, kendilerinden çok daha fazla işe yarar). Kullanım tarihi geçmiş kozmetik ürün ve ilaçlarınızı, eski kataloglarınızı, gazete ve dergilerinizi atın. Görür görmez satın aldığınız ancak hiç kullanmadığınız eşyaları ya da beğenmediğiniz hediyeleri elden çıkarın. Aylardır tamir edeceğim diye beklettiğiniz ama bir türlü elinizin değmediği eşyalardan kurtulun.

Yaz seçimleri

Temizlik bittikten sonra sıra değiştirip yenilemekte. Ana yaşama alanınız için iki farklı renk kartelası seçebilirsiniz: Toz pembe, nil yeşili, beyaz ve gök mavisinin buluştuğu pudra tonları ya da kırmızı, turuncu, sarı gibi güneş renklerinin hakimiyetindeki canlı tonlar. İlkiyle romantik ve dinlendirici, ikincisiyle dinamik ve harekete geçiren bir etki yaratırsınız. Tek bir duvarı boyamak ya da duvar kağıdı kaplamak atmosferinizi tamamen değiştirir. Koltuk ve sandalyelerinizin kumaşlarını değiştiremiyorsanız, onlara yazlık kılıflar diktirin.

Etrafınızdaki dokuların hafiflemesi de fark yaratır. Mümkünse ağır perdelerinizden kurtulup beyaz tüllerinizle yetinin veya renkli hazır perdelerden alıp mevsim boyunca kullanın. Ferforje, beyaz patine ahşap ve hasır da mobilya seçimlerinde yazın ruhuna uygun malzemelerdir.

Evdeki çiçeklerin ve bitkilerin sayısını artırmak, saksıları yenilemek, vazoları değiştirmek de kolay ama çok etkili bir çözüm olacaktır. Salon ve balkon bir yana, banyonuzu bile yeşil bitkilerle donatabilirsiniz. Tek kural, nemli ortamı seven, gölgeye adapte olabilen ve çok büyük formda olmayan türleri seçmek (dreceana marginata, dreceana warneckii, dreceana compacta gibi).

Oturma alanınıza ekleyeceğiniz birkaç aydınlatma, aksesuvarlarda yapacağınız doğal seçimler (seramik, taş, deniz kabukları, cam...) ve bol desenli tekstil ürünleri de sizi yaz havasına sokacaktır.

Fazla eşyalarınızı bağışlayın!

Evinizdeki fazla mobilyaları, kullanmadığınız kıyafetleri, kitapları ve daha pek çok eşyayı verebileceğiniz adresleri biliyor musunuz?

l. TOÇEV; Tel: (0212) 280 25 11

2. Acil İhtiyaç Projesi Vakfı; Tel:(0212) 491 06 61-62

3. Çocuk Esirgeme Kurumu; Tel: (0312) 310 24 60

4. KADEV’e ait Nahıl mağazası; Tel: (0212) 292 26 72

5. Mahalle muhtarları da bu tür yardımları alıyor ve dağıtıyor.

6. Doğu’daki çocuklara yardım etmek adına yapılan çalışmada, http://www.velimolurmusun.org sitesine girip çocuğunuzu seçiyorsunuz ve onun velisi oluyorsunuz. Express Kargo ücretsiz gönderim yapıyor.

7. Taksim Gençlik ve Çocuk Evi; Tel: (0212) 251 28 18

8. Beyoğlu Sosyal Yardım Mağazası; Tel: (212) 251 83 44

9. Umut Çocukları Derneği; Tel: (0212) 297 61 05
Yazının Devamını Oku

Yeni antikalar

20 Mayıs 2006
Önümüzdeki senelerde adını çok daha sık duyacağımıza inandığım Hollandalı genç tasarımcı Marcel Wanders, tasarım yoluyla kendini ifade ederken "Heyecan veren bütün hayallerimizi gerçekleştirmek, tutku ve sevginin hissedildiği bir çevre oluşturmakÉ" sözlerini kullanıyor. Onun Cappellini için hazırladığı New Antiques koleksiyonu, tasarım dünyasında yeni bir dalga yarattı; geçmişin güçlü izleri modern kimliklerle yeniden yorumlandı.

Son günlerde tasarımın dahi çocuğu denildiğinde akıllara Starck değil, Marcel Wanders geliyor. Hollandalı tasarımcı, tasarım dünyasına ilham kaynağı olan bir koleksiyon ve dekorasyon dergilerine, üzerinde çalışılacak bir başlık armağan etti. Maison Française dergisinin 642 sayfalık mayıs sayısında da yer alan ’New Antiques’ koleksiyonu, tasarım dünyasının hızla yayılan yeni virüsü oldu.

Cappellini, Kartell, Poliform ve Droog Design’a ürün tasarlayan ve Moooi’nin tasarım direktörlüğünü yapan Marcel Wanders’ın, Moooi için hazırladığı koleksiyonun bazı ürünlerinde, yeni antikalar fikrinden etkilendiğini görülüyor. Fakat Moooi (www.moooi.nl) ve Cappellini (www.cappellini.it) için tasarlanan ürünler arasında belirgin bir fark var, o da Moooi’de yer alan tasarımların daha kalın akslı ve keskin hatlara sahip olması. Poltrona Frau’nun (www.poltronafrau.it) yeni koleksiyonuna göz attığımızda ise, Chester One kanepe yeni antikalar başlığı altında yer almayı hak eden bir model. Kral Edward döneminin İngiltere’sine ait ikonografik bir tasarım olan koltuk, tasarımcı Renzo Frau tarafından revize edilerek Poltrona Frau koleksiyonunda yerini almış.

İtalya’nın köklü mobilya markası Zanotta’nın (www.zanotta.it) 2006 koleksiyonunu incelediğimizde, karşımıza Dominique Mathieu tasarımı kırmızı, beyaz ve siyah renkleri bulunan Doris parlak lake sehpa çıkıyor.

Tasarımı sanatsal bir bakış açısından değerlendiren, İtalya’nın köklü markası Creazioni (www.stile-creazoni.com), antikaya renk katmaktan yana. Parlak turuncular, çivit mavisi, lame ve dore detaylar Creazioni’nin tasarımlarında barok formlarla buluşuyor. Hollandalı tasarımcılar William Brand ve Annet van Egmond tarafından kurulan Brand van Egmond (www.brandvanegmond.nl) firmasının aydınlatma tasarımları ise, klasik kristal avizelerin XXI. yüzyılda yeniden yorumlanmış hali olarak, yeni antikalar konseptinde yerini alıyor.

Aile yadigárı antikaları bir kenara bırakırsak, XXI. yüzyılın antikaları ünlü tasarımcıların imzasıyla iddiasını sürdürüyor. "Aşk, tutku ve şiirle tasarımı yeni ufuklara taşıyabiliriz!"; Marcel Wanders’ın New Antiques koleksiyonu hakkında söylediği sözlere kulak verelim ve geçmişin tatlı izlerini modern kimliklerinde taşıyan antikalarla, yaşadığımız ortamlara keyif katalım.

Aklınız duvarda kalıyor

Lot, Nişantaşı ve Feneryolu’ndaki mağazalarında, geride bıraktığı 15 yılın üzerine yeni bir sezonu daha selamlıyor. 2006 ilkbahar-yaz duvar kağıdı ve kumaş koleksiyonlarında country çiçeklerini, klasizm damasklarını, tarihi illustrasyonları, modern netliğini, retro geometrisini ve daha birçok stil detayını yüzlerce örneğiyle görüyor, karar veremiyor, aklınızı duvarınıza takıyorsunuz. Tel: (0212) 225 77 29.

Gel keyfim gel

İtalyan şıklığı ile Mısır ipliğinin kalitesini buluşturan İtalyan Somma firmasının Türkiye distribütörü Semart Tekstil, 2006 koleksiyonundaki saten ve koton karışımı nevresim takımları, dinlendirici renkleriyle görsel açıdan çekici olduğu kadar, ütü gerektirmemesi ve yıkama kolaylıklarıyla da puan topluyor.

Tel: (0212) 259 66 59.

Cemiltopuzlu Cad., 91, Caddebostan, İst.

Stilini seç

Rooms, yeni keşfettiğimiz bir adres. Kadehlerden karaflara, masa örtülerinden porselen yemek takımlarına, vazolardan objelere, köşe lambalarından havlu, bornoz, yatak örtülerine kadar her zevke uygun farklı ürünleri var. Küçük bir sır: Evlenecek çiftlere, evlilik listelerinin %10’u değerinde hediye seçme imkanı sunuyor. Tel: 0216 463 68 90.
Yazının Devamını Oku

Sizin de bir seranız olabilir

12 Mayıs 2006
Evinizin bahçesi küçük, balkonunuz dar diye üzülmeyin. Minyatür seralar ve kış bahçeleri sayesinde, kendi cennetinizi istediğiniz alanda yaratabiliyorsunuz. Bu konudaki önerileri ve dikkat etmeniz gerekenleri mimar Ümit Kulunyar anlatıyor.

Hayatın içinde gizli kalmış, ufak mutluluklardan biridir çiçeklerle uğraşmak. Küçük de olsa bir seranız olsun istiyorsanız, öncelikle bir profesyonele danışmanız şart.

Seralar ikiye ayrılıyor: Üretim seraları ve hobi seraları. Üretim seralarında teknoloji ön planda. Çünkü bitki için güneş ışığı çok önemli. Bitki bazen çok ışık isterken, bazen de hiç istemiyor. Yer örtüleri, tavan örtüleri, jütlerle, bitkiye uygun ortam sağlanıyor. Otomatik gübreleme ve sulama sistemleri, belirli aralıklarla kontrol ediliyor. Yapımında cam tercih ediliyor, çünkü izolasyon avantajına sahip. Bunların yanı sıra, yön çok önemli. Bitki tohum aşamasındayken, doğu-batı doğrultusunda yön alıyor ve eğilmeler yapıyor. Bu yüzden seraların doğu-batı doğrultusunda inşa edilmesi gerekiyor.

Sera bitkileri mevsime göre çeşitlilik gösteriyor. Yaz üretimi sardunya ile başlıyor. Cam güzeli, begonya, Yeni Gine, ortanca bu mevsim seralarda bulabileceğiniz bitkiler. Kışlık üretimlerde, bahçe bitkisi olan çuha sıklıkla üretiliyor. Atatürk çiçeği, yılbaşına özel üretilen kokina ve siklamen de kış bitkileri arasında.

Ev bahçesi, balkon gibi daha dar alanlarda yaratılan hobi seralarında ise, bir profesyonelle konuşularak tercih edilen çiçeklerin neler olduğunu belirlemek gerekiyor. Bu bilgiler ışığında seranın formuna, malzemesine, yerine uzmanlarla birlikte karar verilmeli.

Balkonlara ve bahçelere, uygun mevsim koşullarında, renkli, çiçekli ve yer örtücü bitkiler rahatlıkla ekilebiliyor. Bu alanlar sera haline getirilebiliyor. Özellikle balkonlara uygulanan kış bahçeleriyle, cam sera etkisi sağlanması mümkün. Bu tarz küçük sera uygulamalarında, havalandırmayı da unutmamak gerekiyor; çünkü rutubetin yüksek olması, bitkiye zarar verip, çürümeye yol açabiliyor. Tropik bitkileri tercih edenler, bu konuda daha rahat. Bitki yetiştirilen mekánlarda, hava akımının sağlanması çok önemli. Üretim döneminde önemli bir hastalık olmadığı sürece, ilaçlamaya ihtiyaç yok.

Bitki, çiçek ve yeşil, doğanın çok büyük bir parçası. Çiçeklerle konuştuğunuz zaman, onların tepki verdiğini görüyorsunuz. Bitkilere müzik dinletmek bile işe yarıyor. Dolayısıyla, evinize kuracağınız küçük bir serayı, kendiniz için bir bahar terapisi olarak da görebilirsiniz.
Yazının Devamını Oku

Renklere sadece bakmayın onları kullanın

5 Mayıs 2006
Evinizin stilini, enerjisini ve atmosferini belirleyen çok önemli bir güç olan renkler, doğru kullanıldıklarında pek çok farklı işleve de sahip oluyorlar: Vurgulama, aydınlatma, yumuşatma, bölme, tonlama gibi... Bugünün dekorasyon eğilimlerindeki çok renklilik bizi seçimlerimizde özgür bırakırken, aynı mekanda farklı kombinasyonlarla şaşırtıcı sürprizler yapmaya da onay veriyor. Renk tercihlerimize yönelik olarak uzun yıllardır boyanın ötesinde fikirler sunan Marshall, yaşadıkları yerde yenilik yapmak isteyen Evcimen okurlarıyla kendi renk önerilerini paylaşıyor bu hafta. Eğer daha fazlasını merak ediyorsanız, www.marshallboya.com sitesine üye olmanızı öneririm.

Renkler konuşsun

Bakış açınızı değiştirin. Evinize farklı bir açıdan bakın; hatlarla oynayın, mimariyi vurgulayın, unutulmuş köşelere renkleri kullanarak yeni roller verin. Rengin yükseldiği ve zaman zaman mekanın önüne geçtiği, belirgin zıtlıklar içeren renk çalışmalarıyla dikkatleri çekmek mümkün. Örneğin, insanın içini ferahlatan gökyüzü renklerinden birini seçerek, zorluklardan kaçarak sığınabileceğiniz, kafanızın içinde olup bitenlerin sesini duyabileceğiniz bir köşe yaratabilirsiniz.

İlham perisi

Duvar kağıdına cesaretiniz yoksa, işte kolay bir yöntem: Bir tepegöz kullanarak duvara beğendiğiniz bir çizimin dış hatlarını yansıtın; daha sonra duvara yansıyan çizgileri ressam fırçasıyla boyayın.

Tercihiniz koyu tonlar ise

Koyu renkler sofistike seçimlerdir, ama tek bir duvarı ya da gizli aydınlatmalar gibi ayrıntıları vurgulamak için ideal seçimlerdir. Koyu renkleri bir arada kullanmaktan korkmayın. Kahverengi/siyah ise mekana bir keskinlik katar. Yumuşak ve mat nefti yeşil, koyu renk ahşabı mükemmel tamamlar.

İlk kural: Kuralları unutun

Odanın tamamını aynı renge boyamanız gerektiği kuralını kim koydu? Bloklar oluşturmak daha eğlenceli, üstelik sıkıldığınız zaman duvarın rengini değiştirmek kolay. Özellikle vurgulamak istediğiniz bölümler ya da ayrıştırmak istediğiniz bir kısım varsa, farklı renkler kullanmak işinizi kolaylaştıracaktır.

Pudra renkleri

Pastel boyalarla oynarken ne kadar keyif aldığınızı hatırlıyor musunuz? Renk seçerken sadece canlı değil, pudralı, pastel tonlarla da harika efektler yaratabilirsiniz. Limon ve kremin tatlı tonları mekanınızı aydınlatacaktır; şeker pembesi sakinlik duygusu yaratacak; deniz kabuğu tonları hem modern hem de doğal bir görünüm sağlayacaktır.

Cesursanız...

Günümüzde çocuklar sadece giyeceklerine ve yiyeceklerine değil, hayatlarının her aşamasına kendileri karar vermek istiyorlar. Çocuğunuzun kendi odasında denemeler yapmasına izin vermek, onun hayalgücünü tetikleyecektir. Örneğin güzel çiçekler ve parlak renkler... Desenleri yapmak çok kolay; sadece güzel bir şekil oluşturana kadar çizmeye devam edin. İçlerini dikkatlice boyayın.

8 harika renk kombinasyonu

1. Açık yeşil, patlıcan rengi, çikolata rengi

2. Gri, kahve-gri, kahverengi ve kömür rengi

3. Ham keten, altın rengi ve siyah

4. Saf beyaz, ahududu ve lacivert

5. Koyu zeytin yeşili, krem ve kırmızı

6. Lila, beyaz ve turuncunun tonları

7. Koyu turkuaz, zeytin yeşili, beyaz ve kirli limon sarısı

8. Deniz kabuğu pembesi ve kahverengi

Dikkat edin, çok ağır!

Maison Française’in 642 sayfalık mayıs sayısı, koleksiyonerlerinin yüzünü güldürecek. "Eviniz için 70 iyi fikir" kitabı da tam bir bahar hediyesi olmuş. Evinizi değiştireceğiniz yoksa bile, kendinizi tutamayacaksınız!

Kutu kutu pense

Paola Cattelan’ın kutulardan yaptığı kule, cd’lik, kitaplık ya da aksesuvarlık olarak kullanılabiliyor; üstelik kendi etrafında dönebiliyor. Sihir Mobilya’da bulabilirsiniz. Tel: (0212) 232 49 02.

Gel keyfim gel

Hamakta uzanıp sallanarak düşlere dalmaktan daha keyiflisi var mı? 200x150 cm. boyutlarındaki Brasil hamak, aklınızı çelmek üzere Praktiker’lerde sizi bekliyor.
Yazının Devamını Oku

Evlere güneş değiyor

28 Nisan 2006
Güneş yüzünü bize döndü mü, biz de yüzümüzü balkon, teras, veranda ve bahçelerimize çeviriyoruz. Türk balkon kültürünün en önemli ögesi hiç kuşkusuz saksılar (konserve saksılardan seramiklere kadar her türünden) ve çiçekler; ancak son yıllarda mobilya ve aksesuvar alanında da pek çok firma atağa geçerek farklı koleksiyonlar sunuyorlar. Eğer Bahçe Fuarı’nı kaçırdıysanız, bu sayfada küçük bir tur atıp yenilikler hakkında fikir sahibi olabilirsiniz.

13-16 Nisan 2006 tarihleri arasında 8.000 m2’lik bir alanda yapılan 10. İstanbul Uluslararası İnterteks Bahçe Fuarı’nda, işlevsel ve renkli tasarımlar sergilendi. Kişiye huzur veren mekánlarda sunulan bahçe trendlerinin izlenmesi, bahçe mobilyalarının, bahçe makineleri için alet ve bakımın, peyzaj projelendirmelerinin ve bitkilerin tek bir çatı altında buluşması, profesyonelleri ve ilgilileri bir araya getirdi.

Bahçe 2006, sadece ürün tanıtımlarıyla kalmadı, fuarda bahçe ve bahçecilik konusunda düzenlenen seminerler, ilgililerin bilgilenmesine yardımcı oldu. Konusunda Avrupa’nın sayılı organizasyonlarından biri, ayrıca Türkiye’nin bu alandaki en büyük fuarı olan etkinlikte, bahçeler ve bahçe kültürüne dair her şey yer aldı. Katılımcı firmalardan O Design, ağırlıklı olarak Dedon 2006-2007 koleksiyonunun ürünlerini sergiledi. Bu ürünler, rahatlığı estetikle birleştiren, şık, pratik, hafif ve tüm hava şartlarına dayanıklı modellerden oluşuyor. Bunun dışında firmanın daha çok yazlık evler ile kış bahçeleri için tasarladığı Provence tarzı mobilyaların sergilendiği bölüm fuarda büyük ilgi gördü.

İca Home&Garden’ın yeni ürünü olan İngiliz markası Gloster’ın Geneva oturma grubu, evinde modern esintiler arayanlar için tasarlanmış. Oturma grubunun üretiminde kullanılan paslanmaz çelik, tik ağacı ve sentetik elyafın farklı karakterlerinin mükemmel birleşimi, modern ve sıcak bir dizayna hayat veriyor. Diğer bir ürün olan Sunwood’un yeni Trend ve Kaat serileri, modern hayata uyum sağlayan çağdaş tasarımlar sunuyor. 500 metrekarelik dev standıyla dikkat çeken Garden Life’ta, rattan örgülü oturma grupları ile teak yemek masası grupları, renkli minderleriyle mekánı bahçeye dönüştürdü. Birbirinden şirin bahçe aksesuvarlarının da yer aldığı dev standda, güneş enerjili bahçe fenerleri, şık saksılar, çiçek sulamak için özel ibrikler ve süs havuzları sergilendi. Balkon standında ise balkonlara özel tasarlanan hafif ve şık mobilyalar ile renkli balkon aksesuvarları, pandomim sanatçıları eşliğinde tanıtıldı.

Elite Home&Garden’ın, Avrupa’nın seçkin markalarının ürünlerini sergilediği tik, plastik ve rattan mobilyaların dikkat çektiği standı da, zengin aksesuvar çeşitleri ile renklendirilmişti.

Örgü bahçe mobilyaları

Heyecanla beklediğimiz sıcak yaz günleriyle bahçede buluşmaya hazırlandığımız bahar mevsiminin gözdeleri arasında örgü mobilyalar yine revaçta. Sabah kahvaltısıyla güne başlarken üzerine sere serpe yayıldığınız örgü masa ve sandalyeler, havuz sonrası günün rehavetini üzerinde atabileceğiniz farklı tasarımlardaki örgü oturma grupları ve şezlong sefaları bahçenizde, terasınızda veya balkonunuzda kendinize özgü büyülü köşeler yaratıyor. Genellikle söğüt gibi esnek ahşaptan yapılmış olan örgü mobilyalar, iyi yapıldığında benzer etki uyandırmanın yanı sıra hasır ve bambu örneklere göre daha dayanıklı oluyorlar.

İlle de ahşap!

Ahşap her devirde bahçelerde kolay işlenirliği, doğallığı ve sıcaklığı ile tercih edilen bir malzeme çeşitliliğine sahip. Eski Mısır’da gölgelik yapmak için pergolalarda kullanılan ahşabın mobilya yapımında kullanımı XVIII. yüzyıla kadar süre gelmiş. İroko, sedir ağacı, tik ve gül ağacı gibi ahşap çeşitlerinin yanı sıra gerçek bambu ve çok çekici bir malzeme olan hasır da bahçe mobilyası denildiğinde çok tercih edilen malzemeler arasında göze çarpıyor.

Arkanı dön de çık!

Effekappa markası altında yer alan mobilya ve aksesuvarlarda her an bir sürprizle karşılaşmanız mümkün. Özellikle çok amaçlı tasarımların revaçta olduğu bugünlerde! Bu koltuğu yerleştirirken tek kural, sırtını duvara dayamamak!

Tel: (0216) 386 63 03.

Kolay gelsin

4 farklı ürün grupları var: Mutfak, sofra, yaşam, banyo... İşinizi kolaylaştıracak pek çok ürün sunuyorlar: Buhar jeneratörlü ütüler, ekmek yapma makinesi, elektrik süpürgeleri, ütü masaları, bakır tencereler, dökme demir ızgaralar, havlular... Hepsi, tarzı ya da boyutları yüzünden bağlayıcı olacak değil, müşterilerin yaratıcılıklarını ortaya koyabilecekleri ürünler... İstikamet Esse mağazaları!

Ferah nefes al

2006 yılı İF Ürün Tasarım Ödülü’nü alan Actibreeze ve Bio Protect döşemelik ve perde kumaşları, "Ferah nefes al ve kendini iyi hisset" sloganıyla bütün dünyada dikkatleri çekti. Akıllılar, cilde dostlar ve tescilliler! Tel: (0312) 446 55 38.
Yazının Devamını Oku

Çokkültürlü İtalyan tasarım devi: Moroso

21 Nisan 2006
Nisan başında Tasarım Haftası nedeniyle Milano’daydım. Bir hafta boyunca tasarım konuşan, tasarım anlatan, tasarım soluyan kent, dünyanın en ünlü markalarına yeni koleksiyonlarını sergilemek için muhteşem bir platform yarattı. Birkaç senedir hayranlıkla izlediğim İtalyan Moroso firması, yine farklı kültürlerden tasarımcıları aynı kimlikte buluşturmayı başarmıştı. Özellikle son yılların yükselen yıldızı İspanyol Patricia Urquiola ve Hollandalı sihirbaz tasarımcı Tord Boontje tarafından yaratılan yeni ürünleriyle bir kez daha favorilerimden biri oldu.

İtalyan tasarım devi Moroso, 1952 yılından beri tanınmış tasarımcıların imzasını taşıyan, üstün kalite ve çevre duyarlılığı sertifikalı oturma birimleri ve mobilyalar üretiyor. Ürün tasarımlarında tamamen nihai tüketicinin yaşam stilini, ihtiyaçlarını ve salonları kullanma biçimini dikkate alan firma, Aşk Gemisi ile okyanusaşırı bir yolculuk yaptığınızda, Tina Turner’ın evine misafir olduğunuzda, Bahreyn Adaları’nda Sultan Al Khalifet’in kabul salonunda oturduğunuz koltukların Moroso olduğunu duymaktan şaşırmamanız gerektiğini söylüyor!

Marka ve tasarım gücünün dışında, Moroso’nun sempatimizi kazanmasındaki en büyük etkenlerden biri, 2004 ve 2005 yıllarında, ünü Türkiye sınırlarını çoktan aşmış tasarımcımız Aziz Sarıyer’in Pause I ve II ayaklı raf sistemlerinin üretim ve satış hakkını alması (bu sene Pause III’ü de alacaklarmış). Firma böylelikle birlikte çalıştığı çokuluslu tasarımcı ordusuna bir Türk’ü de eklemiş oldu.

Moroso firmasının bu seneki Milano Mobilya Fuarı’ndaki standı, rengini içinde sergilenen ürünlerden alan ve aralardaki dikey bölmelerle hareket kazanan bembeyaz bir dünya yaratmıştı. Markanın kreatif lisanı, farklı kültürlere sahip tasarımcıların elinden çıkan mobilya ve aksesuvarların dilbirliğinden oluşuyordu.

Bu tasarımcıların en dikkat çekeni, son yıllarda üretkenliğiyle bütün puanları toplayan, kimlikli ve fonksiyonel tasarımlarıyla Moroso stilinin en iyi yorumcularından biri olan Patricia Urquiola’ydı. Urquiola, oryantal-lüks bir havada tasarladığı Shanghai Tip oturma birimlerinde, düz çizgileri mükemmel oranlar ve konforla birleştirmişti. Natürel renk döşemeliklerin üzerine rengarenk yastıklar atmış; mobilyaların ayaklarını mikado çöpleri gibi boyamıştı. Urquiola’nın ikinci serisi olan yuvarlak hatlı Smock kanepe ile diğer bir tasarım harikası Antibodi "çiçek açan" dinlenme koltuğu, onun yıldızının neden bu kadar yüksekte parladığını kanıtlayan iki örnekti.

Fantastik hayalgücünü çok iyi kullanan ve yarattığı çiçek deseninin gücünü iki yıldır pek çok tasarımına taşıyan Tord Boontje, Moroso için geliştirdiği Nest ve Closer koltuklar, Hello Lovely aynalar ve The Other Side seramik aksesuvar serisiyle (ki bu seriyle Moroso ilk kez koleksiyonuna dekoratif aksesuvarlar ekledi) yine beğeni topladı. Farklı yükseklik ve işlevde Corian malzemeden tasarladığı Bon-Bon sehpalar ise, gerçekten şeker gibi tatlıydı!

Bu iki yıldızın dışında, Japon Toshiyuki Kita artık bir ikon haline gelen Saruyama Islands koleksiyonuna bir dizi koltuk ve şezlong eklemiş; Polonyalı genç tasarımcı Tomek Rygalik heykelsi forma sahip Raw isimli koltuğuyla ekonomik ve çevreye duyarlı bir alternatif sunmuştu.

Moroso, tasarım ustası Ron Arad’ın Ripple sandalyesi (açılış gecesi için A-POC kaplanmıştı ve çok ilgi çekti), Vitra’nın İstanbul serisini de tasarlayan Ross Lovegrove’un Supernatural sandalyesi ve Konstantin Grcic’in yepyeni Ultra sandalye tasarımlarıyla da yeni koleksiyonunun gücünü çok iyi anlatıyordu.

Moroso koleksiyonunu Türkiye’de MorosoRoomsIstanbul olarak seçilen Dekaneo mağazasında görebilirsiniz: Tel(0212) 296 77 11. Daha detaylı bilgi için: www.moroso.it

KEŞİF

Yazı karşılarken

Bahçe mobilyasında pek çok köklü yabancı firmanın ürünlerini sunan Ica Home Garden, bahçe ve balkonlarda yaşanacak keyifleri artırmayı garanti ettiği tik ağacı, sentetik örgü, rattan ve alüminyum mobilyalarıyla cıvıl cıvıl bir yazı karşılamaya hazırlanıyor.

Tel: (0212) 471 31 31


STİL

Burası "kuş" köşesi...

Çiçek motifinin 2006 ve hatta 2007 versiyonu olacak kuş motifi, uluslararası tasarımcıların yeni tekstil koleksiyonlarında uçmaya başladı bile. Evinizin bir duvarını boyamak ve baharı içeri davet etmek iyi bir fikir olabilir.

TAKİP

Evinizde şarap dolabı

Electrolux’ün şarap tutkunlarına iyi bir haberi var. Electrolux Professional tarafından üretilen ve her rafı dik olarak 30 şişe alan Wine-Line şarap dolapları ile değişik şarap tiplerini, tek bir dolapta, aynı anda, farklı ısılarda saklayabiliyorsunuz.
Yazının Devamını Oku