15 Aralık 2006
Evlere de yılbaşı hediyesi almak lazım. Önce kendi evinize! Kış aylarıyla hareketlenen dekorasyon sektörü her gün yeni bir bahane yaratıyor. Orta Asya’da keşfedilen mobilyalardan köklü bir İtalyan rüyasına, büyüsünü ırmaklardan alan objelerden duvarlara güller açtırma tutkusuna kadar pek çok seçenek sizi bekliyor.
YENİ BİR ADRES
Keşf-i Alem’e ne dersiniz?
İsmini 1851Ğ1929 yılları arasındaki dönemden alan Modern Tarih ile İstanbul’da eşine az rastlanır bir yaşamın kapılarını aralama imkanına kavuştuk. Orta Asya, Uzakdoğu, Anadolu ve Afrika kültürlerinin en belirgin özelliklerini taşıyan dünya kültürlerine ait birçok obje ve dekoratif elemanı bulabileceğiniz iki katlı mağazada, her biri orijinal ve el yapımı olan mobilyalar, dekoratif objeler ve antikalar var. Düzenli olarak dünyanın dört bir yanı dolaşılarak keşfedilen ve toplanan bu ürünlerle, arada bir nefes almak için kaçmak isteyeceğiniz, derin bir atmosfer yaratılmış. Gördüğünüzde, "Burası başka bir dünya!" diyeceksiniz... www.moderntarih.com
YENİ BİR KOKU
Missss gibi...
Kanyon Alışveriş Merkezi’nde açılan Jo Malone tarafından yaşam alanları için hazırlanan iki özel koleksiyon Linen Spray ve Living Colognes ile kendinizi şımartabilirsiniz. Bu kokuların her birinin farklı bir hikayesi var. Portekiz’e yapılan bir seyahatin anılarını canlandırmak için yaratılan Grapefruit & Rosemary sizi heyecanlandıracak bir koku. Turunçgillerden oluşan üst notalar, aromatik adaçayının yeşil yaprakları ve biberiye ile desteklenmiş. Ferahlatıcı ve temizleyici bir kokuya sahip Basil & Verbena, fesleğeni mutfaktan çıkarıp evin diğer taraflarında son derece çekici kokular yayan bir demet haline getirmiş. Rahatlayın, bir mum yakın ve Living Colognes (Yaşam Kokuları)’nın çevrenize yayılmasına izin verin! Ama bitmedi... Bir ürün daha var! Lime (misket limonu), lavanta ve parma menekşesi esansları içeren Linen Spray ürünleri ise yatak çarşaflarından, havlulara kadar evdeki tüm kumaşlara uygulanabilen kalıcılığını uzun süre koruyarak sizi farklı kılan yepyeni bir ürün serisi.
YENİ BİR "KOLEKSİYON"
İlham kaynağı Dicle Nehri
Temel faaliyet alanı olan mobilya tasarımını, "ev"e odaklı yeni yaşam kültürünün getirdiği ihtiyaçlar doğrultusunda geniş bir platforma taşıyan Koleksiyon, bu çerçevede geliştirdiği farklı tasarım fikirlerini yeni objelerle hayata geçiriyor. Yeni dönem çalışmaları arasında yerel yaşam dokuları taşıyan gündelik yaşamın içinden objeler, ev tekstili ürünleri ve aydınlatma sistemleri öne çıkıyor. Koleksiyon obje seçkisinde uluslararası seramik sanatçımız Alev Ebüzziya’nın tasarladığı "Tigris"in yeni üyeleri de var. İsmini, bu coğrafyaya hayat veren Dicle Nehri’nin Latincesinden alan Tigris serisinin yeni parçaları aynı zamanda sanat ile yaşam arasındaki sınırları kaldırıyor ve sanatı hayatın içine sokuyor. Ebüzziya’nın "Tigris" serisinde siyah camdan üretilen "Tigris" kase ve vazoların yanı sıra beyaz ve kırmızı sek camdan su sürahisi gibi objeler yer alıyor.
YENİ BİR BAROK
Gül kırmızısı duvarlar
Dünyanın en büyük İtalyan seramik markalarından Iris’in Türkiye mümessilliğini yapan Day Plaza, Ere Yorulmazer tarafından yorumlanan Neobarocco serisi ile banyoda hayalgücü sınırlarını zorluyor. Gül kırmızısını gerçeğe yakın efektlerle bütünleştirirken, yumuşak yüzey yapısıyla da dikkat çeken koleksiyon, 25 x 75 cm gibi alışılmışın dışında boyutlara sahip. Altın varak desenli bordürlerle hareketlendirilen seramikler, siyah bordürlerle derinlik kazanırken, güllerin tutkusunu saflıkla birleştiriyor. Lavabo ve küvetteki yalın çizgilerle; siyah kadife perdeler, barok aplikler ve görkemli bir banyo aynasıyla birleşince görsel etkisi güçlü mekanlar yaratıyor.
YENİ BİR İTALYAN
DNA’sında konfor var!
1959 yılında Pasquale Natuzzi tarafından İtalya’da kurulan Natuzzi, dünya genelinde 123 ülkede temsil ediliyor. Markanın Sihir Mobilya tarafından açılan üç katlı 800 metrekarelik ilk İstanbul mağazası, farklı konseptlerle tasarlanan kanepe, koltuk, halı, sehpa ve oturma odası aksesuvarlarını bir arada sergiliyor. Natuzzi koleksiyonu bireysel kişilik, tarz ve zevklere göre mekánları yeniden keşfetmek üzere yeni yollar sunuyor. Casual koleksiyonu kendini modern ve resmi olmayan bir şekilde ifade ederken; Urban teması modern ve sofistike kozmopolit dünyayı geziyor. Vintage koleksiyonu ise ölümsüz klasikleri yeniden keşfediyor. Natuzzi’yi dünya çapında bir marka yapan, yaratıcılık, yenilik, yeni malzeme ve renkler.
Yazının Devamını Oku ![](https://static.hurriyet.com.tr/static/images/hurriyet/fullarticle-arrow.png)
8 Aralık 2006
Son zamanlarda katıldığım pazarlama odaklı konferansların çoğunda, özellikle globalleşmeyle birlikte günümüz tüketicisinin marka seçenekleri karşısında ne kadar güçlü olduğunu, markaların sadakat yaratmak için her geçen gün biraz daha zorlandığını ve tüketicileri her seferinde bir kez daha "tavlamaları" gerektiğini dinledim. Tüketiciyle böyle bir güven ve sevgi bağı kurmayı başaran Türk markalardan biri olduğuna inandığım Beymen, dünyanın ünlü markalarını buluşturan ev koleksiyonunu sergilediği yeni Nişantaşı Beymen Home mağazasıyla farkını bir kez daha kanıtlıyor.
Moda sadece giyimde değil dekorasyonda da varlığını hissettiren bir kavram. Bu yüzden her geçen gün, ev dekorasyonunda yeni bir moda markasının imzasını görüyoruz. Zaman içerisinde farklı dekorasyon anlayışları, biçimler, renkler ve eğilimler ev modasında ağırlığını hissettiriyor. Etro, Missoni, Ralph Lauren, Sonia Rykiel, Blumarine ve Prada gibi önde gelen moda markaları belli kitleler için bir yaşam tarzı haline geldiği için ev dekorasyonunda etkili olarak trend belirleyen markalar arasında yer alıyor.
Yaşadığı mekanı önemseyen, modern bir çizgi ve farklı tasarımlar arayanların adresi olmayı hedefleyen Beymen Home, Nişantaşı’ndaki 1000 m2’ye yayılan 4 katlı yeni mağazasında dünyaca ünlü dekorasyon ve ev tekstili markalarının koleksiyonlarını aynı çatı altında topluyor. Mağazanın birinci katında ev tekstili ürünleri; ikinci katta sofra aksesuvarları ve evlilik hazırlıkları yapan çiftler için özel Beymen White servisi; giriş katında mutfak ve ev aksesuvarları; en alt katta ise mobilya grubu yer alıyor. Yeni mağaza projesi ile ilgili bilgileri Beymen Home yetkililerinden öğrendim.
Böyle bir mağazaya neden ihtiyaç duydunuz?
- 1990 yılından beri her sezon yenilenen koleksiyonları ile ev yaşamımızın bir parçası olan Beymen Home, bugüne kadar İstanbul Nişantaşı, İstanbul Akmerkez, Ankara Armada, Ankara Kavaklıdere, İzmir, Adana, Mersin, Antalya ve Kahire Beymen mağazalarında faaliyet gösteriyordu. Müşterilerin ev kategorisinde daha büyük metrekarelerde alışveriş yapmak istemesi, konut edinme trendinin yükselmesi, genişleyen ürün portföyümüz ve yeni markalarımızı en iyi şekilde sergilemek hedeflerimiz ev kategorisini bağımsız bir mağaza olarak açılmasında etken oldu. Bu mağazamızın gelişimini izleyerek başka yerlerde nasıl gelişeceğimize karar vereceğiz.
Marka seçimini hangi kriterlere göre yapıyorsunuz? En fazla ilgiyi hangi markalar görüyor?
- Beymen’in özünde yer alan yaratıcılık ve öncülük Beymen Home ürünlerine de yansıyor. Beymen Home, müşterilerine Beymen tasarımları ve uluslararası markaların yer aldığı geniş bir koleksiyon sunuyor. Dünyaca ünlü birçok markanın tasarımlarının aynı çatı altında bulabiliyorsunuz. Beymen Home’u ziyaret edenler, daha çok mobilyalara, ev aksesuvarlarına, dünyaca ünlü markalara ve Beymen’e ait yatak takımları grubuna yöneliyor.
Hem moda hem de ev koleksiyonlarını sattığınız markalar hangileri?
- Kendine özgü deseni ile Missoni, feminen duruşuyla Blumarine, çarpıcı renkleriyle Sonia Rykiel’in ve Amerikan tarzıyla Ralph Lauren nevresim takımları, yatak örtüleri, bornoz ve havluları ile fark yaratıyor. Etro’nun çerçeveden kalemliğe uzanan ofis ve ev aksesuvarları, nevresim ve yatak örtüleri, rengarenk abajurları Etro tarzını evlere taşıyor. Ayrıca Prada markasını evlerine taşımak isteyenler için de birçok seçenek de bulunuyor.
Bünyenizde pek çok koleksiyon var; ancak bunlardan sadece üçü Türk: Hiref, Gaia&Gino ve Alev Ebuzziya. Türk imzaların sayısında bir artış planlıyor musunuz?
- Bizim için önemli olan markanın ve ürünlerinin kalitesi, elbette Beymen çizgisine uyan ve Beymen müşterisinin beğeneceği farklı Türk markaları da ileride bünyemize katılabilir.
Beymen Home'un kendi üretimi olan koleksiyon nasıl bir çizgiye sahip ve hangi ürünler bulunuyor?
- Beymen Home’un 2007 kış koleksiyonunda maksimal tasarımlar hakim. Kış sezonunda "İpek Yolu" teması ve baharat renklerinin ön plana çıktığı Beymen Home koleksiyonunda geniş bir mobilya seçeneği bulunuyor. Ayrıca bu sezon ilk kez Beymen Home emprime yatak takımları satışa sunuluyor. Beymen Home için özel olarak üretilen cam ürünler, kristal aksesuvarlar ve sofra grubu, havlu ve yatak takımları da göz kamaştırmaya devam ediyor.
Ürün yelpazenize ekleyeceğiniz yeni yabancı markalar olacak mı?
- Evet, giyimde olduğu gibi ev kategorisinde de bünyemize yeni markalar katılacak. Ancak görüşmelerimiz sürdüğü için henüz marka adı veremiyoruz.
Yeni koleksiyonlarda neler var?
Etro Home
İtalyan markanın şal desenli döşemelik kumaşları, kaşmir örtüleri ve ipek yatak takımları adeta bir efsane. Ofis aksesuvarlarında ise deri ürünler ön planda.
Missoni Home
Koleksiyonun en önemli parçaları arasında botanik temalı ve halka motifli yün ipek halılar var.
Sonia Rykiel Maison
Kış koleksiyonunda markanın sembolü çizgiler, çiçek desenleriyle birleşiyor. Sezonun en gözde renkleri ise bej-siyah, pembe-siyah ve kombinasyonları.
Blumarine
Gül desenleri, yapraklar ve saten üzerine çiçekli baskıların ağırlıkta olduğu koleksiyon Swarovski kristal taşlar, kürkler, dantel ve işlemelerle zenginleşiyor.
Ralph Lauren Home
Oranj, altın ve kahverenginin hakim olduğu "La Boheme" teması, egzotik motiflere sahip. "Modern Metropolis" temasının renkleri ise gri, kahverengi ve lacivert.
Prada
Tavla setleri, her türlü konforun düşünüldüğü uçuş setleri, ofis aksesuvarları ve fotoğraf albümleri bu koleksiyonda.
Hermes
İnce porselenden mug, çay takımları ve kültablaları ağırlıklı olduğu kış koleksiyonunda, yün kaşmir örtüler de yer alıyor.
Versace
"Home Signature" temasında mor, fildişi ve grinin tonları ağırlıkta. "Home Diffusion"da ise siyah-sarı, siyah-oranj ve siyah-eflatun gibi coşkulu renkler var.
Yazının Devamını Oku ![](https://static.hurriyet.com.tr/static/images/hurriyet/fullarticle-arrow.png)
1 Aralık 2006
Duvarlara bir haller oldu. Tasarımcılar yeni oyun alanı olan duvarlar ve tavanlar üzerinde deneysel çalışmalar yaparken, firmalar yüzeylerin sıradanlaşmasını önleyecek farklı çözümler geliştiriyorlar. Sarmaşık duvar süsleri, seramik ağaç dalları, neoklasik çizimler, silüet çıkartmalar, vinil baskılar... Tümü duvarlarda fark yaratıyor. Son yıllarda boyanın tahtını iyice sallamaya başlayan duvar kağıtları ise, renk ve desen coşkusuyla gücünü hissettiriyor. 10 senedir bu işi yapan Meltem Kaya, duvar kağıtlarındaki yeni trendleri Evcimen’e anlattı.
1996 yılında Fenerbahçe’de ilk mağazasını açan Dreams, o günden bu yana duvar kağıdındaki iddiasını sürdürüyor. O yıllarda mağazasını kaplayan Amerikan tarzı vinil duvar kağıtlarını çok iyi hatırlıyorum. Özellikle country desenli olanlar en çok tercih edilenler olurdu. Yıllar içinde marka kapsamını daha da geliştiren firma, şu anda Emiliana Parati, York, Waverly, Gramercy, Arlin, ATT ve Texdecor gibi firmaların koleksiyonlarını satıyor. Pek çok şehirde bayisi var ve Adressİstanbul’da da yeni bir mağaza açtı.
Duvar kağıdı tutkunuz bitmiyor.
- Bu işi çok seviyorum. Duvar kağıtlarından da vazgeçebileceğimi düşünmüyorum. Her odanın kendine ait bir ana rengi vardır ve bu da evin genel tonlarını belirler. Yaşayacağınız çevreyi yaratırken ilk adım duvarlardır. Her oda, duvar kağıtları sayesinde size farklı ilhamlar veren mekanlara dönüşebilir. Duvar kağıtları doku, derinlik ve stil veriyor yaşadığımız mekanlara. Mekanlarımızı kişiselleştirebiliyor, onlara ruh katabiliyoruz. Teknolojideki gelişmeler de duvar kağıdı uygulamalarını kolaylaştırdı ve daha eğlenceli bir hale getirdi. Bu nedenle duvar kağıdına aşkım hiç bitmeyecek.
Doğal malzemeler de çok sık kullanılmaya başlandı.
- Evet, özellikle bambu veya dokulu kaplamalara odaklanılıyor. İnanılmaz duvar kaplamaları yaratılıyor; birçoğu da doğal malzemelerden. İpek, hasır, el yapımı veya bambu malzemeler kullanılıyor. Duvar kaplamalarında diğer bir seçenek de pano duvar kaplamaları. Bu panolar temalı ya da bir fotoğraftan veya kendini tekrarlayan büyük desenlerden olabiliyor. Seçenekler sonsuz.
Duvarlarda inci ve kuş tüyü
Başka hangi malzemeleri göreceğiz?
- Doku duvar kaplamalarında en popüler trend. Deri, ahşap, cam dokulu, markötri, inci ve kuş tüyü süslü kağıtlar da var. Özellikle ahşap ve deri duvar kaplamaları da pek çok müşterimizin favorisi. Derinin verdiği zenginliği hiçbir malzeme veremiyor. Ahşap da evin her odası için kullanılabiliyor. Mutfak ve banyolar için özel üretilen duvar kağıtları ise, bu mekanlara farklı bir bakış getiriyor. Kurutulmuş yaprakların kullanılarak hazırlandığı metal tozların eklendiği botaniksel duvar kaplamaları çok moda. Çay yaprakları da yeni bir trend. Bu uygulamada, yine metal efekti vermek için altın ve gümüş tozları ya da altın yaprakları uygulanıyor. Ve son ürün cam kaplama yani "glassbeads". Amerika’da şu anda en popüler malzeme. Stoklu olarak satışa sunuyoruz Türkiye’de...
İnci ve kuştuyü ilgimi çekti, nasıl kullanılıyor bu malzemeler?
- Bu yıl 2007 ev tekstili fuarında sunulacak olan ve şanslı olarak bizde de bulunan yeni bir ürün inci duvar kaplamaları. Gerçek incilerin yapıştırılması ile meydana gelen ışıltısı ve işçiliğindeki zorluktan dolayı çok çok özel bir malzeme. Kuştüyü duvar kaplamaları ise gerçek kuştüylerinin tek tek yapıştırılmasından meydana gelen çok özel bir malzeme.
Yeni renkler var mı?
- Renklerde kırmızının tonları, altın tonları, yağmur ormanı yeşili çok popüler. Mavi de moda olmaya başlamış durumda.
Duvar kağıdı alacaklara bir öneriniz var mı?
- Renk ve desenden korkmayın. Renkler, desenler, dokular mekanlarınızı giydirsin. Düşlerinizdeki evleri yaratın duvar kaplamalarıyla. Kataloglardan çıkıp sizin mekanlarınızda yaşam bulsunlar!
Feng Shui detayları bu adreste
Geçen haftaki Feng Shui konulu yazımda paylaştıkları bilgiler için Ferda Ünsal ve Işıl Güner Alfar’a biraz geç bir teşekkür yolluyorum; daha ayrıntılı bilgi ararsanız www.fengshui-tr.com adresini ziyaret edebilirsiniz.
OKUYUN!
Yenilendi
Elle Decor, aralık sayısında hem içerik hem de makyaj yeniledi. Şimdi daha sıcak, daha renkli, daha eğlenceli ve daha kahin! Üstelik hediyesi de var: Yaratıcı yemek tarifleri ve sofra önerileriyle dolu Elle Decor Cook.
Özel bir koleksiyon sayısı
Maison Française dergisinin aralık sayısı müthiş; tutkunları özel bir yere koyacaklar eminim. 4 farklı kapakla sunulan Ajanda 2007’nin dışında, Davet ve Parti Önerileri eki, İtalya Tasarım Markaları eki ve Ankara Deko-Rehberi var. Taşması zor olacak, okuması ise çok keyifli!
Evim yeni yılı kutluyor!
Türkiye'nin en çok satan pratik ev fikirleri ve alışveriş dergisi Evim, yeni yılda da elinizden düşmeyecek. Dar bütçeler için 100 dekorasyon önerisi, renkli çözümleri, ışıl ışıl sofra dekorlarıyla bu yılbaşı evinize Evim'i armağan etmelisiniz! Üstelik sadece 2,90 YTL.
Yazının Devamını Oku ![](https://static.hurriyet.com.tr/static/images/hurriyet/fullarticle-arrow.png)
24 Kasım 2006
Evcimen’e gelen sorular arasında "feng shui" konulu olanlar sıklaşmaya başlayınca küçük bir araştırma yaptım. Evinizin enerji akışını düzenlemek için bilmeniz gereken bazı temel bilgileri bir araya getirdim. Okuyunca göreceksiniz ki, kullananların nefes aldığı, içinde yaşamaktan memnun kaldıkları mekanları oluştururken içgüdülerimizle yaptığımız pek çok şey aslında Feng Shui ile yüzde 100 örtüşüyor. Zaten bu işin uzmanları şöyle diyor: "Yaşamınızı kendi akışına bırakın; olması gereken düzen, hangi öğretiye ihtiyacı varsa onu seçecektir."
Feng Shui sizi çevreleyen ortamın düzenlenmesi ve bunun kendi kişisel enerjiniz yani "chi" ile nasıl bir etkileşime girdiği ile ilgili eski Çin felsefelerine dayalı antik bir sanattır. Evrenin, doğanın güçlerini ve titreşimlerini dengeleyerek, hayatınızda başarıyı, sağlığı ve zenginliği sağlamayı kolaylaştırır.
Feng Shui’den uzak durmanızın sebebi Çin’den ithal hediyelik eşyalar satan mağazalarda gördüğünüz kristaller, rüzgar çıngırakları ve küçük biblolar olabilir mi? Öyleyse, korkmanıza gerek yok! Feng Shui’yi her tarzdaki eve uygulayabilir ve büyük yararlarını görebilirsiniz. En önemli bileşen sizin niyetinizdir, bu nedenle kendi kişisel tarzınızı kullanarak kendi feng shui ’çarelerinizi’ yaratabilirsiniz.
Beş element
Bir ortamdaki enerji akışını verimli hale getirmek için, Yin ve Yang faktörlerinin dengeli dağılımını sağlamanın yanı sıra, Çin inanışında bilimlerin temelini oluşturan Beş Element’i de tanımak son derece önemli. Su, ağaç, ateş, toprak ve metalden oluşan bu elementler, hayatın yapıtaşları olarak kabul ediliyor.
Bu beş element zamanla, mevsimlerle, gezegenlerle, renklerle, yönlerle, bedenimizdeki organlarla bağlantılı. Eski Çinliler’e göre, bu elementler karşılıklı etkileşim içinde enerji akışımızı yani hayatımızı şekillendiriyorlar.
Enerji akışı
Binalar insanlara benzer, sokak kapıları onların ağızları, pencereleri ise gözleridir. Odaları, vücudun organları gibidir. Evlerde atılamadığı için saklanan ve yığın oluşturan eşyalar, enerjinin mekan içerisinde rahatça dolaşmasını engellediğinden, tıpkı bedenimizde hastalıklara yol açan kistler gibi yaşamımızda engellere ve olumsuzluklara sebep olur.
Bazı mekanlara girdiğinizde bu olumsuz baskıyı üzerinizde hisseder ve hemen oradan çıkmak istersiniz; bazılarındaysa kendinizi çok rahat hisseder ve kalkıp gidemezsiniz. Feng Shui uygulaması yapılırken öncelikle bu yığınlardan arınıyorsunuz.
Hangi durumlarda kullanabilirsiniz?
Yaşadığımız mekanlar mutluluğumuzu, sağlığımızı ve bereketimizi etkiliyor. Feng Shui uzmanları, ne kadar rahat, huzurlu ve bizi destekleyen bir ortamda yaşarsak o kadar daha huzurlu olacağımızı ve her kalktığımız güne daha enerjik başlayacağımızı söylüyorlar. Evinizde/işyerinizde Feng Shui analizi yapıldığında dört nokta inceleniyor ve bunlarla birlikte şu dört noktaya bakılıyor: Çevre (evin konumu); İnsan (evde yaşayanların doğum tarihleri); Zaman (taşınılan tarih) ve Mekan (evin planı).
Uygulayacaksanız...
Önce bir amaç belirleyin. Ve kişisel olarak kendi amacınızı temsil eden bir nesne seçin. Örneğin amacın daha çok para olduğu durumda, kullanacağınız mobilya ve tasarımlar satın almak istediğiniz nesnenin fotoğrafını, temsil eden sembolleri içermelidir. Zemin planınızı tasarlayın. Feng Shui’nin vazgeçilmez parçası olan Bagua haritasını, zemin planınızın taslağı üzerine haritanın altını ön kapıyla hizalayacak şekilde yerleştirin. Amacınızı temsil eden nesneyi, amacınızın bulunduğu alana koyun. Bizim örneğimizde, burası ön kapının en uzağındaki sol köşede bulunan Zenginlik Alanı’dır. Niyetinizin olumlu olması amacınızın sonucu konusunda çok yardımcı olacaktır.
Denge nasıl kuruluyor?
Feng Shui uygulamasında zaman içinde değişik ekoller söz konusu olmuştur. Bunlar içinde en klasik olanı Pusula okulu öğretisidir. Bu ekol, pusulanın gösterdiği yönlere göre mekanı 9 bölüme ayırmayı öngörür. Bu 9 bölüm hayatımızın 8 önemli boyutunu ve enerjinin çıkış noktası olan merkez bölümünü içine alır. Sağlık, aşk, zenginlik vb. gibi beklentilerimiz Bagua haritası üzerinde yönlerle ifade edilir. Sonra bu yönlerin sevdiği elementlerle o bölgeler beslenir ve denge kurulur.
Feng Shui sihir değildir!
Bu konuda mekan terapisti Dr. Lerzan Aras şöyle diyor: "Feng Shui hocam olan Videt, iki sözüyle beni çok etkilemiştir. ’Feng Shui bir sihir değildir, siz inanmadığınız sürece bir mucize yaratamaz, aslında saf niyetinizle istediğinizde o zaten sizindir’ derdi. İkinci olarak da, ’Bir şeyi çok fazla istemeyin. Zamanı gelmeden olan bir şeyin sizin hayrınıza olmama ihtimali çok yüksektir. Kendinize biraz zaman tanıyın’ derdi. Bu iki kısa cümle benim Feng Shui çalışmalarımın zaman içinde temelini oluşturdu. Bir şeyi tutturmamak ve olmasına izin vermek. Sanki birbirinin tersi gibi görünen bu iki kavram aslında birbirini tamamlıyor. Bir şeyi ne kadar serbest bırakırsanız, gerçekleşmesi için o kadar izin vermiş oluyorsunuz. Feng Shui uygularken ilk dikkat ettiğim nokta, mekanı kullanıcıların ne için kullanmak istediği olmuştur. Bir evde ferahlık ve keyif ön planda olurken, ofislerde bereket ve kariyer her zaman ön plana çıkmıştır."
STİL
Konforun yeni adı
Yalın ve modern çizgisinin yanında evlere taşıdığı sıcak ortamlarla da dikkat çeken Tunaev’in son sürprizi Parodia kanepe. İkilisi ve üçlüsü var; özel bir metal konstrüksiyona sahip; bol kuştüyü malzemeli minder ve kırlentleri çok rahat; sırt kısmının kavisi ve ahşap ayakları konfor katsayısını yükseltiyor; çıkarılıp temizlenebilir kılıflı olarak da üretiliyor. Daha ne olsun? Tel: (0212) 715 23 23
TAKİP
Kağıt
imparatorluğu
15. ve 16. yüzyılda Avrupa aristokrasisinde kumaş duvar kaplamalarının ardından bir moda olarak başlayan el baskısı duvar kağıtları; günümüzde gelişen teknolojiyle birlikte, esnek, nemden etkilenmeyen, silinebilir, hatta yıkanabilir özelliklerini kazanmış durumda. Bu alanda 150 yıllık deneyime sahip iki büyük dünya üreticisi Imperial Decor ve York Wallcoverings’in koleksiyonlarını Dortek Essentials’da görebilirsiniz. Gerçek 18 ayar altın tozu kullanılanı bile var!
Tel: (0212) 444 52 74
Yazının Devamını Oku ![](https://static.hurriyet.com.tr/static/images/hurriyet/fullarticle-arrow.png)
17 Kasım 2006
Geçen hafta Addresİstanbul’da geleceğe yönelik muhteşem bir trend falı açan Vincent Gregoire, ünlü Fransız danışmanlık şirketi Nelly Rodi Agency’nin kreatif direktörü. Önce 2005 ve 2006’da hangi eğilimlerin hakim olduğunu anlattı; sonra 2007 ve 2008 için öngörülerini sıraladı. Dekorasyon, tasarım, moda ve güzellik alanlarında yoğunlaşan bu iki saatlik konuşmayı kaçıran trend avcıları ve trend arılarının bu sayfada uzun uzun kalacaklarına eminim!
Dünyanın en önemli dekorasyon ve hazır giyim firmalarına danışmanlık hizmeti veren, onlar için koleksiyonlar hazırlayan, sürekli yenilenen kadrosundaki mimarlar, tasarımcılar, sosyologlar ve stilistlerle beraber, birkaç sene sonrası için trend tahminleri yapan, kitaplar yayınlayan ve seminerler veren Nelly Rodi Agency’nin kreatif direktörü Vincent Gregorie, Addresİstanbul’un birinci yaşgünü için İstanbul’a geldi ve önümüzdeki yıllarda geçerli olacak genel tüketici eğilimlerini özetleyen trend-stil-renk-konsept dolu bir konuşma ve görsel sunum yaptı.
Elle Decor ve Maison Française dergilerinin basın sponsoru olduğu organizasyon, ileriye dönük hayal gücümüzü tetiklemek için mükemmel bir egzersizdi. 2008 trendlerini bugünden takip etmek istiyorsanız, aşağıdaki 4 temaya sıkı sıkı tutunmanız gerekiyor; çünkü Vincent’ın tahminlerine göre ortaya çıkacak tüm eğilimler bu ana fikirler etrafında gelişecek.
Şehir Enerjisi
Farklı kültürlerin birbiriyle alışverişiyle birer teatral metropole dönüşen büyük kentlerin ilkel, saf, ham, mistik ve sanatsal yönleri daha ön plana çıkacak. Detaylar şöyle:
Underground ve gotik atmosferlerin geri dönüşü
Karayip Korsanları havası
Asya kültürlerinden ve ilkel kabilelerden esinlenen temalar
Karanlık, yoğun, gizemli, titreşimli, dinamik, yüksek enerjili efektler
Büyük ve görkemli hacimler, kıvrımlı çizgiler, sofistike detaylar, fiberglas tasarımlar
Dışarıdan belli olmayan, ancak içine girildiğinde gerçek değeri anlaşılan formlar, materyaller, tasarımlar
Renkler: Siyah, gri, mor, mineral tonları, elektrik mavisi, mercan kırmızısı
Dokular: İpekler, kadifeler, tüvitler, işlemeler, koyu tonlar üzerinde çiçek desenleri
Kırların Güzelliği
Romantizmin, kırsallıkla birleştirildiği bu temada bohem hippi duygusallığından yeniden doğuşa kadar uzanan pek çok açıya şahit oluyoruz. Hatıralarımızı ortaya çıkaracağız, şiirselliğimiz geri dönecek. Daha temiz bir hava, daha derin bir geçmiş ve daha narin bir yeryüzü için ipuçları arayacağız.
Güneşten ilham alan neominimalist atmosfer: Zen minimalizminden çıkarak daha yumuşak, sıcak, köklere geri dönen ve entelektüel bir minimalizm.
Sanki bir katedraldeymiş havası veren spiritüel, duygusal ve bol ışıklı görüntüler
Beton ve kontrplak gibi zengin, etkileyici ama ekonomik materyallerin lüks biçimde kullanımı
En küçük detayına kadar çok yüksek kalitede, rafine ve "premium" bir stil
Eski uygarlıklara, temel içeriğe ve köklere dönüş
Ekolojik tasarımlar, açık renk ahşaplar, farklı yüzey ve katmanlar, kavisli formlar
Kısmen natürel, kısmen yoğun renk temaları: Bütün sarı tonları, tohumların renkleri, çok az gümüş, altın ve lavanta rengi.
Disko Ateşi
70’lerin sonlarındaki pop akımından, 80’lerin ortasına uzanan disko günlerine doğru bir yolculuk sunan bu eğilim, petrol krizlerinin, AIDS’in, işsizliğin olmadığı bir heyecan tüneline sokuyor tüketicileri.
Feng shui yerine "funk-shui": İyimser, ışıltılı, yoğun, elektriği ve enerjisi yüksek görüntüler
Alis Harikalar Diyarında atmosferi
Çift anlamlı, sürrealist, çocuksu tasarımlar
Memphis tasarımı mobilyaların geri dönüşü
Dekorasyonun bir çeşit eğlence olarak algılanması
Kitsch ama şık bir stil
Parlak cilalar, mix&match desenler, yoğun grafik ve tipografi kullanımı
Renkler: Beyaz, altın, sarı, çivit mavisi, fluoresan renkleri
Tropik Ütopyalar
Orta Amerika, Kosta Rika veya Arjantin gibi uzak ülkelerin malikaneleri, meyve bahçeleri ve mimarisinden beslenen bu temada, batının enerjisi, yine tarih kokan alanlar ve seyahat etme fikriyle uzlaşıyor.
Zorlu koşullarda bile yetişen bitkilerden esinlenerek oluşturulan temalar, doğayla ilişkili kodlar, kolonyal esintiler
Ana sembol: Kaktüs, yuka ve bunların özsuyu.
Işık ve materyallerin ekonomik kullanımı
Eko-teknoloji arayışı, kış bahçeleri, modern bir orman havası
Mozaik baskılar, kavisli formlar, sıcak ve dekoratif atmosferler
Renkler: Yeşil, bej, mor, kahverengi, turkuaz
Dokular: Jakarlar, damasklar, parıltılı efektler, kuş ve kuştüyü motifleri
Yazının Devamını Oku ![](https://static.hurriyet.com.tr/static/images/hurriyet/fullarticle-arrow.png)
10 Kasım 2006
"Tasarımcıların zulalarındaki tasarımlarını herkesle paylaşabilmelerini amaçlayan Zula, tasarımın gücüne inanıp Türk tasarımına güvenen bir marka. Mekán içerisinde; hayata dair yeni, farklı, sürprizlerle dolu ürünlerin yer aldığı ve doyasıya paylaşıldığı bir platform oluşturulmuş", diyor tasarımcı Kunter Şekercioğlu. İddiasızca ve basitçe tasarım satmak isteyen, kendisini keşfedene mutlu sürprizler vaad eden bu yeni adresi gezmekte geç kalmayın.
Zula’nın adı, değerli eşyaların tutulduğu saklı yer anlamına geliyor. Tasarımcı ve tasarımları kullanıcıyla buluşturmayı amaçlayan mekán, tasarımcının kendi zulasına attığı, çizim defterinde bekleyen projeleri değerlendirmek gibi bir misyona sahip. Burası mobilya mağazasından çok, tasarımcıya elini uzatan ama yüzü tüketiciye dönük bir "güzel fikirler deposu."
Son birkaç yılda değişen her şey gibi sokaktaki insanın tasarım nesnesi ile olan ilişkisi de değişti. Önceleri sıradan bir nesne olan çay bardağının şimdi ince belli bir sembol oluşu gibi her forma ve malzemeye farklı bakış açıları ile yaklaşılmaya başlandı. Artık tasarımcısının, ergonomisinin, mekána uygunluğunun ve hatta pratik kullanımının bile merak edildiği tasarımlar gündelik hayata dahil olup, kullanılabilirliğinin ve hayatımızı kolaylaştırışının yanında yaşam standardınızı da belirleyen bir sembole dönüştü. Bu düşünceden yola çıkarak hayata geçirilen Zula; Erdem Akan, Oya Akman Şenocak, Murad Babadağ, Yankı Göktepe, Aslı Kıyak İngin, Kunter Şekercioğlu ve Taner Şekercioğlu gibi birçok ismin tasarımlarının sergilendiği ve satıldığı bir tasarım cenneti. Zula; baktıkları objelerde tasarımın izini süren, hangi yaş grubundan olursa olsun modern bakış açısına sahip geniş bir kitleye ulaşmak amacıyla yola çıkan bir oluşum.
Birçok Türk tasarımcının ürünlerinin yanı sıra Materialise’ın aydınlatmaları ile üretildiği hızlı prototip teknolojisi sayesinde tasarımcısına sınırsız özgürlük sunan MGX koleksiyonu da mekánda göze çarpan detaylardan. Kişiselleştirilmiş en uç fikirlerin bile hayata geçirilebilmesini sağlayan bu teknoloji sayesinde, sıvı polimer veya özel tozlar, üç boyutlu bir objeyi inşa edebilmeyi mümkün kılıyor. Hayata dair tasarımlar, milimetrik kıvrımlar, kusursuz dönüşler ve rahatlatan ışık huzmeleri ile tanışmak isteyenler Zula’ya uğrasın.
www.zula.com.tr
Eviniz ne koksun?
Marifetli Zeta
Tasarımda ahşap ve metali birlikte kullanan Zeta, sürgülü sistemi sayesinde tek dokunuşla açılan buzlu cam kapaklarıyla depolama alanına minimum hareketle ulaşma imkanı sağlıyor. Kapaklar arasındaki konik aydınlatma ise sıcak bir geçiş yaratıyor. Tüm Lineadecor mağazalarında hayran kalabilirsiniz!
Parkenin antikası
Evinizin dokusuna ve tarzına uygun parke bulmak her zaman zordur. Eğer aradığınız klasik antika parke ise, başvuracağınız adreslerden biri, İtalyan Antico Cadore markasının ürünlerini satan Neta Parke. Levent’teki mağazasında sergilenen parkeler, yüzlerce yıllık ahşabın tamir edilip temizlenerek cilalanması sonucu yüksek kalite ve birinci sınıf işçilikle üretiliyor. Tel: (0212) 264 15 44.
Yazının Devamını Oku ![](https://static.hurriyet.com.tr/static/images/hurriyet/fullarticle-arrow.png)
3 Kasım 2006
Japonların başta minimalizm olmak üzere dünya trendleri üzerindeki etkisi yadsınmaz. Alanlar ve objeler arasındaki denge unsuru ve doğaya saygı üzerine kurulan Japon evleri, Zen felsefesinin de etkin olduğu yalınlık, basitlik ve esneklik gibi ana özelliklerle döşenir. Evcimen’de bu hafta biraz uzaklara yolculuk edelim istedim.
Hiçbir ülke ile kara sınırı olmayan Japonya, dünya tarihinin en eski hanedanlarına ve kültür tarihine sahip olan ülkelerinden biri. Bu güçlü geçmişiyle pek çok akıma da ilham vermiş. Örneğin Arts&Crafts hareketi Japon sanatının eskitilmiş görünümünden esinlenmiş; 1920’lerin Eileen Gray ve Charles Rennie Mackintosh gibi tasarımcıları geleneksel Japon lake tekniklerinden ilham almış ve Japon stili 1990’ların kült trendi minimalizmin ana ekseni olmuş.
Kelime anlamı güneşin kaynağı olan Japonya, mimaride sakinliğe ve sadeliğe ilk sırada yer veriyor. XVI. yy. Japon evlerinde fiziksel rahatlık ikinci plana atılıyor. Çıplak ayakla gezilen mekánlar, minimum mobilya ile dekore ediliyor. Geleneksel Japon evlerinde mimariyi malzeme yaklaşımı belirliyor. İplerle bağlanan kiaki ağacının sazlarından yapılan çatılar ve tatami hasırından zeminler, kağıt kapılar evlerin ana malzemeleri arasında. Evlerin metrekareleri, her biri yaklaşık 180x90 cm. olan tatamilerin boyutlarıyla ölçülüyor. Örneğin bir kapı eşiği iki tatami yüksekliğinde ve bir tatami eninde olmalı.
Modern Japon evlerinde ise durum biraz daha farklı. Paslanmaz çelik, brüt beton ve seramik kullanılarak inşa edilen evler, şiirsel bir görünüme sahip. Özellikle, çağdaş Japon mimarisinin ustası Tadao Ando’nun yapıları bu konu için iyi bir örnek. Görsel zenginlik ve renk açısından, geleneksel Japon tarzı daha çok dekoratif öğeler barındırıyor. Kağıt fenerler, Japon kuş desenleri, kiraz ağacı çiçekleri, kırmızının yoğun kullanımı, alçak sehpalar, ham ipek bölme paneller ve çay sanatının bir sonucu olarak tasarlanan seramik çaydanlıklar ve fincanlar bu dekoratif öğelerden en belirgin olanları. Japon çiçek düzenleme sanatı ikebana’nın da iç mekán tasarımlarında önemi büyük. Çünkü Japon kültüründe doğaya olan saygı, günlük yaşamı yönlendiriyor.
Japon stilinin ana detayları
á Basit ve minimalist Zen felsefesi
á Hareketli paravanlar ve sürgülü panellerle yaratılan esnek sınırlar
á Dış çevrenin içeriye sokulması
á Yere yakın mobilyalar
á Depolama üniteleri
á Saz, bambu, kağıt ve ahşap gibi organik malzemeler
á İndirekt aydınlatma
á Yer yer kırmızı, siyah ve gold vurguların olduğu pastel renk skalaları
Geleneksel Japon misafir evi "Ryokan"
Geleneksel Japon misafir evi, Japon gelenekleri, sanatı ve tarihi, adeta kişisel bir deneyim şeklinde ve uyumlu bir birliktelik içinde karşımıza çıkıyor. Bir Ryokan’da konaklamak, sıradan bir Japon otelinde kalmaktan çok ötedir, aslında zaman içinde bir yolculuk yaparak Eski Japonya’ya misafir olmak anlamına gelmektedir. Ryokan ile son derece estetik ve eşsiz bir kültüre sahip Japonya’nın geleneksel yaşam tarzına tanık olursunuz. Ryokan modern zaman ile çok az benzerliğe sahip, uzun zaman önce kaybolduğunu düşündüğümüz bir dünyaya dair eşsiz bir deneyim sunar, bu sayede misafirler günlük yaşamlarının rutininden çıkma olanağı bulurlar.
Ali Baba’nın bir ışığı var!
Karmakarışık tarzlar
Maison Française dergisinin kasım sayısı, bak bak doyamayacağınız bir dekorasyon+stil kaynağı. Karma tarzlar, birbirine zıt giden mobilyalar, altın ile gümüş ve gelecek sezonun falı "Azaltıyor muyuz?", dergide dikkat çeken konulardan bazıları. Kumaş ve duvar kağıdı arayışındaysanız, 64 sayfalık özel 2007 kumaşları dergisi de çok işinize yarayacak.
Yazının Devamını Oku ![](https://static.hurriyet.com.tr/static/images/hurriyet/fullarticle-arrow.png)
27 Ekim 2006
Bazı aylar evimden çok ofisimde yaşıyorum. Ekim de onlardan biriydi. Masanın başından kalkamıyorsak, masamızı ve çevresini nasıl bizi mutlu edecek hale getiririz, onu düşünmeli.
Kullanışlılığının yanında ofise dair sıcak ve samimi detaylar, çalışma ortamının motivasyonunu artırırken mesai saatlerini de daha zevkli bir hale dönüştürüyor. Okul zamanlarında kırtasiye dükkanlarından çıkmayanlar da, bu keyiflerini aynen sürdürebilirler.
İş deneyimlerini açık ofis tarzı bir yerleşim planında yaşayanların çoğunun ortak sıkıntısı kalabalık ve sesli bir ortam içerisinde çalışmaya adapte olmaktır. Bu nedenle, büyük alanlar içinde kendimiz için yaratacağımız küçük özel alanlar çok önem taşır.
Nurus firmasının ortaklarından Güran Gökyay, ofise benzeyen ev ve evde tasarlanan ofis kavramının altını çiziyor: "Mobilyalarda görülen değişim, ofis içinde zaman kaybını minimuma indirdi. İnsanlar toplantılara bilgisayarları ve telsiz telefonları ile gidiyor. Dolayısıyla mobilya sistemleri de buna yönelik tasarlanıyor: Toplantı masasına dönüşebilen çalışma masaları, grup çalışmasına olanak veren konforlu oturma birimleri gibi. Hayatımızın büyük dilimini geçirdiğimiz ofisler, teknolojinin gelişmesi ile beraber ev-ofis kavramını da beraberinde getirdi ve yaygınlaştı. Ancak, ülkemizde çok yaygın olmayan bu serbest çalışma tarzı dışında bu sistemin çok da kabul gördüğünü söyleyemeyiz. Fakat çalışma saatlerinin artık ofis dışına çıktığını hatta evlere kadar girdiğini göz önünde bulundurursak evlerde çalışma mekánları yaratılmaya başlandığı da bir gerçek. Artık evle kesişen özellikte mobilya ve aksesuvarlar tasarlanıyor. Ofislerde de sıcak, konforlu, ev-ofis tadında tasarımlar beğeni toplamaya artarak devam ediyor. "
Makomim’den Mimar Derya Akdurak ise iletişimin ve dinamizmin önemine değiniyor: "Teknoloji ile kırtasiye ve kağıt kalabalığı azalırken, kablo ve bağlantılar mekánları belirleyici faktörler olmaya başladı ve bu kişilere küçük alanlarda yakın çalışabilme şansı yarattı. Kişilerin iletişim içinde ve dinamik olabilecekleri açık ofisler, yöneticilerin tercihi oldu. Kişilerin iç gelişimine yarar sağlayan sistemde şikayet edilen ise kullanıcıların konsantrasyon ve mahremiyet problemleri. Yaratılacak ortamda verimli ışık, akustik ve kontrol, iş verimine etki eden en önemli faktörlerdir. Konsantrasyon gerektiren işlerde açık ofis düzeni, kullanıcılardan hep tepki alıyor. Bunu yok etmek için bölücülerin seçimi ve organizasyonu, şekil kaygılarının önüne geçse de işin şekli ve niteliği, çalışma konfor şartlarının belirlenmesiyle karşılanabiliyor. Kullanıcı ve projeci arasındaki doğru bilgi akışı ve doğru tanımlama bu açıdan çok önemli."
Ofisinde kendinize ait alanın eğlenceli ve neşeli bir yüze sahip olması için başvurabileceğiniz mağazalar ise Mozaik, Nurus, Karınca, Nest, Koleksiyon, Karum Kırtasiye ve Boyner Casa.
TAKİP
Sihirbaz mutfak
Ünlü İtalyan mutfak markası Dada’nın Tivali modelinin özelliği, bir odanın içinde duvar veya ayırma aparatı olarak görünebilmesi. Ünitenin dış kapağı gri meşe, natürel meşe veya parlak lake; iç kısımları ise lake, cam ve paslanmaz çelik olabiliyor. Standart mutfağın dışında ilave üniteler de mevcut. Tel: (0212) 219 59 60.
STİL
Farkını ortaya koy!
Danimarkalı ünlü tasarımcı Lisbeth Dahl'ın ev tasarım ürünleri, yurtdışında yükselen bir trend olan konsept mağazacılığın İstanbul örneği Lobi'de. Tasarladığı her üründe kendi farkını ortaya koyan Dahl'ın mücevher kutularını, Venedik aynalarını, ecza dolapları ve sabun köpüğü tabancalarını çok seveceğinize bahse girerim. Tel: (0212) 219 30 54.
KEŞİF
Bir milyon kat fazla parlaklık
Can Yalman’ın tılsımlı eli Hisar Studio’ya değdi bir kere. Bu kez ortaya çıkan çatal-bıçak takımının ismi, bir yıldızın - değişim geçirmeden önceki - bir milyon kat fazla parladığı anına gönderme yapan "Nova". Yalın hatlara sahip tasarımın üzerinde Swarovski kristalleri bulunuyor.
Yazının Devamını Oku ![](https://static.hurriyet.com.tr/static/images/hurriyet/fullarticle-arrow.png)