M.Turgut Topaloğlu

İlaç kullanımında yaygın hatalar

5 Mayıs 2020
Sağlığı geri kazanmak için olmazsa olmaz ilaçlar, yanlış kullanıldığında faydadan çok zarar getiriyor.

Ülkemizde yaygın görülen ilaç kullanım hatalarına pet sektöründe de sıklıkla rastlıyoruz. İlaçlarla ilgili yanlış tutumlardan biri rastgele ilaç kullanımı. Veteriner hekiminizin reçete etmediği ya da kullanılmaması konusunda uyardığı ilaçlar maalesef hayvan sahibi kararıyla kullanılabiliyor. Her ilaç her hastalığı tedavi etmeyeceği gibi bazı ilaçların birlikte kullanımı tedaviyi olumsuz yönde etkileyebiliyor.
Rastgele ilaç kullanımında eş, dost tavsiyesi etkili olabilirken, daha önce kullanılan bir ilacın tekrarlanması yoluna gidilebiliyor. Benzer belirtiler olsa bile evcil hayvanınız farklı bir hastalıkla karşı karşıya olabilir ki; bu durumda gerçek hastalık ilerlerken gereksiz yere vücuda ilaç alınmış olur.

*

Gelişigüzel ilaç kullanımında veteriner hekimin tavsiye ettiği ilaçların yanına yine tavsiye üzerine ilaç eklenmesi de karşılaştığımız bir durumdur. Kedi ya da köpeğinizin o ilaca ihtiyacı olmayabilir, aldığınız ilacın hekiminizin reçete ettiklerinden biriyle kullanımı sorun oluşturabilir ya da söz konusu ilaç reçetedekilerden biriyle aynı etken maddelere sahip olabilir.
İlaçların zamanında, doğru dozda kullanılmaması da yaygın hatalardan biridir. Bir gün içirip, ikinci gün ihmal ettiğiniz ya da günde 2 kere yerine bir kez verdiğiniz ilaçtan fayda beklememek gerekir.
İlacın erken bırakılması da yanlıştır. İlaçların tedavide etkili olduğu kullanım süreleri vardır. Hasta hayvanın genel durumu düzeldiğinde hasta sahipleri tedaviyi yarım bırakabiliyor. İlaç süresinde kullanılmadığında hastalık kısa bir süre sonra tekrarlıyor ve başa dönülmüş oluyor.

*

Doz aşımı ilaç kullanımında tehlike oluşturuyor. Daha iyi geleceği düşüncesiyle gereğinden fazla ilaç içirilmesi ya da atlanılan öğün yerine diğer öğünde iki kat dozda ilaç uygulanması zehirlenmeye neden oluyor.

Yazının Devamını Oku

Veteriner hekim varsa sağlık var

28 Nisan 2020
Bir ‘Dünya Veteriner Hekimler Günü’nü daha geride bıraktık. Hasta sahiplerimizden gelen ince mesajlar, açıklamalar, tebrik mesajları bir yanda hekimleri kendi politikalarının tarafı yapmaya çalışanlar bir yanda. Bahsettiğimiz sahipsiz hayvanlarla ilgili politikalar. Yıllardır süregelen sahipsiz hayvanlar sorununa ‘hiç ilgileri olmamasına rağmen’ serbest veteriner hekimler dahil edilmeye çalışılıyor. Hatta durum sosyal linçe kadar varıyor.

Tüm sahipsiz hayvanları beslemeyi, korumayı, tedavi ettirmeyi vicdani görev edinen yurttaşlar pet kliniklerinin belediyelerin asli görevi olan bu işleri gönüllü yapmasını bekliyor, gündem oluşturmaya çalışıyor. 

Diğer tarafta özellikle sokak köpeklerini bir sorun olarak gören, toplanarak barınaklarda tutulmasını savunan yurttaşlar. Onlar ise meslektaşlarımızın ‘sokak köpekleri tehlikelidir, toplanmalıdır’ açıklaması yapmasını bekliyor, bununla ilgili sosyal medyada taraftar arıyor.
Vur abalıya misali…
Sosyal medya gruplarında; ‘aç gözlü veterinerler bunlar can değil mi? Veteriner olmuşsunuz ama adam olamamışsınız. Utanmazlar 3 liralık ilacı 100 liraya satıyorlar. Doğru dürüst veteriner bulmak neredeyse imkansız. Falanca kliniğe gitmeyin katil hayvanımı öldürdü. Filanca hekim beş para etmez. Hayvanınıza kendiniz ilaç yapın paranızı aç veterinere kaptırmayın…’ tadında nice mesaj her gün dolaşıma giriyor.
Diğer taraftan, ‘veterinerlerin hepsi mama firmalarından avanta alıyor sokaklarda daha çok hayvan olsun istiyorlar’ suçlama ve yorumları çok sayıda beğeni alıyor.

*
Her meslekte olduğu gibi bizde de meslek ahlakına uygun davranmayanlar elbette var; ancak hiçbir kurumun, kişinin güdümüne girmediği için mesleğimizi ve meslektaşlarımızı karalamak başka bir ahlak sorunu.

Yazının Devamını Oku

Kedi ve köpekler de şeker hastası olur

21 Nisan 2020
Şeker hastalığı (diyabet) köpeklerde daha sık görülen ancak kedilerin de yakalanabildiği ciddi bir hastalıktır.

Pankreasın vücuttaki görevlerinden biri insülin üretmektir. Zaman zaman bu görevini yeterince yapamaz bu durumda insülin yetersizliği gelişir. İnsülin üretimi yeterli olduğu işlevini yerine getiremediği durumlarda kandaki şeker oranı yükselmeye başlar.
Kedilerde olması gereken şeker düzeyi 63-132 mg/dl, köpeklerde 79-126 mg/dl olarak belirlenmiştir. Kandaki şeker düzeyinin referans değerin üst sınırına yaklaşması riskin başladığını gösterir. Üst sınırı aşan değerler şeker hastalığının habercisidir.
Evcil hayvan sahipleri şeker hastalığından ne zaman şüphelenmelidir?

*

Normalden fazla yemek yeme, aşırı su tüketimi ve beraberinde çok sık idrara çıkma durumları şeker hastalığının habercisi olabilir. Kesin tanı veteriner hekiminiz tarafından kan ve idrar analizleri sonucunda konur. Veteriner hekiminizin başlatacağı tedaviye ek olarak diyetin katı biçimde düzenlenmesi gerekir. Tedaviyi destekleyici mamaya geçiş yapılması, fazla mama tüketiminin önüne geçilmesi, mama dışında tüketilen tüm gıdaların kesilmesi zorunludur.

*

Şeker hastasının sürekli hekim kontrolünde olması gerekir bu nedenle veteriner hekiminizin önerdiği zamanlarda kontrollerini yaptırmak gerekir.

Yazının Devamını Oku

Evcil hayvanlarınız için her koşulda görevdeyiz

14 Nisan 2020
Geçtiğimiz hafta sonunu kapsayan Covit-19 pandemisine bağlı sokağa çıkma yasağı panik havasına neden oldu.

Daha önce yasakla karşılaşmayan yaş gruplarının kafasının en çok karıştığı konu acil sağlık durumlarında ne yapacağıyla ilgiliydi. Açıklamanın ardından kronik hastalığı olan, ileri yaşta, günlük ilaç ve serum tedavisi devam eden kedi köpek sahiplerimizden çokça telefon aldık. Sağlık hizmeti kapsamında olduğundan veteriner kliniklerinin serbest olacağını tahmin etsek bile genelge yorumlamasından kaynaklı kafa karışıklığı oldu. Açık olacak işyerlerine ait genelgede aşağıdaki ifade yer alınca Bursa’da liste oluşturulacağı bilgisi verildi.
- Her bir 50 bin nüfusa bir adet olmak üzere valiilik/kaymakamlıklar tarafından belirlenecek akaryakıt istasyonları ve veteriner klinikleri
Bunun yanlış yorumlandığını, başka illerde böyle bir uygulama olmadığını da biliyorduk, gecenin ilerleyen saatlerinde veteriner kliniklerinin yasak kapsamı dışında olduğu bilgisi geldi.
Klinik açık ancak acil durum bile olsa ‘izin alınması’ gerektiğini unutmayın. Önce veteriner kliniğini arayarak açık olduğuna emin olun çünkü inisiyatif kullanarak kliniğini açmamış meslektaşlarımız olabilir. Açıksa 155-156 gibi acil destek numaralarını arayarak durumunuzla ilgili bilgi verin. Oradan yapılacak yönlendirmeye göre yola çıkın. Bölgenize yakın, hızlı ulaşabileceğiniz bir yeri tercih etmeniz de faydalı olacaktır.
‘Cezasına razıyım yeter ki bir an önce gideyim’ düşüncesindeyseniz lütfen sakin olun. Sokakta, çevirme noktasında sizi durduran kolluk gücü Umumi Hıfzısıhha Kanununun 282. maddesi uyarınca para cezası keseceği gibi ikametgahımıza dönüşünüzü de sağlayacaktır. Panikle atılan adımlar evcil hayvanınızın sağlığını daha da tehlikeye atacak, sizi maddi ve manevi olarak yıpratacaktır.
Sağlıkla kalın…

Yazının Devamını Oku

Sinsi düşman giardia

7 Nisan 2020
İshal, halsizlik, ateşle kendini gösteren giardia köpeklerde ağırlıklı olmak üzere kedilerde de görülebilen bir parazit türüdür.

Bağırsakları enfekte ederek sindirın im sistemini alt üst eder. İshal en yaygın semptomlarından biridir. Ateş, halsizlik, su tüketiminde azalma, sıvı kaybı, iştahsızlık ve beraberinde gelen zayıflama ile hayvanın genel durumu daha da kötüleşir.
Giardia kirli su ve yiyeceklerden evcil hayvanınıza kolayca bulaşır. Su birikintileri, kanalizasyonların karıştığı sular, dışkıyla temas etmiş yiyecekler ciddi bir tehlike oluşturur. Enfekte bir hayvanın dışkı yaptığı her yeşil alan, park, bahçe bulaşma odağı haline gelir. Uygun sıcaklık ve nemli ortamda giardia kistleri haftalarca yaşamlarını sürdürebilirler.

*

Kist ve yumurta formları konakçıda sinsice bekler, evcil dostumuz oral yolla aldığında ince bağırsağa doğru yol alır. Bağırsak florasını bozarak ishali tetikler, bu yolla da çevreye yayılımını sürdürür.
Enfekte hayvanda ishal başlar ve birkaç gün devam eder. Birkaç gün sonunda kesilir ve tam sorunun bittiği düşünüldüğünde yeniden ortaya çıkar. Giardia şüpheli hayvana kesin tanı konulması için kan testlerinin yanında özel geliştirilmiş testlerin yapılması önerilir. Tedavi edilmesi mümkün olan bir hastalıktır. İlaç tedavisinin yanı sıra hastanın genel durumunu düzeltmek için kaliteli mamalarla beslemek, vitamin ve mineral takviyeleri kullanmak fayda sağlayacaktır. En önemlisi de muhtemel hastalık kaynaklarından uzak tutmak gerekir. Gezdirirken dışarıdan herhangi bir şey yememesine ve su birikintilerinden içmemesine özen göstermek olası riski ortadan kaldıracaktır.

Yazının Devamını Oku

Zoonoz hastalıkları hortlatmayalım

31 Mart 2020
Dünya bu yıl tanıştığı COVID-19 korona virüsüyle boğuşuyor. İnsanlar korku içinde, tedirgin çünkü ne aşısı var ne de kesinleşmiş bir tedavisi.

Bulaşıcılık oranı çok yüksek ve günümüz insanı bağışık değil.
Evde kalmanın daha güvenilir olduğunu bilen insanlar evcil hayvanını veteriner kontrolüne götürmekten çekinmeye başladı. Hastalık durumlarında bile ‘evden alıp, tedavisini yapıp geri bırakmamızı’ rica eden çok sayıda telefon alır olduk.
Yeni tip korona virüsün insanlarla kedi, köpek, kuş, kemirgen gibi evcil hayvanlar arasında bir geçişi olmadığını geçen hafta Hürriyet Bursa manşetinde sizlerle paylaşmıştık. Evcil hayvanınızdan korkmamanız gerektiğini bir kez daha hatırlatalım.

*

Kedi ve köpekler COVID-19 tehdidi değil ya da tehdidi altında değil ancak öldürücü-bulaşıcı hastalıkların tehdidi devam ediyor. Bu hastalıklardan zoonoz olarak tanımlanan –insan ve hayvan arasında karşılıklı bulaşabilme özelliğine sahip- hastalıklar ise aileniz için ciddi bir tehlike oluşturuyor.
Lütfen evcil hayvanların antiparaziter uygulamalarını geciktirmeyin, zamanı gelen aşılarını yaptırın. Hastalık durumunda tedavisini ötelemeyin. Bu dönemde en istemediğimiz şey zoonoz hastalıkların yaygınlaşarak ortaya çıkmasıdır.
Sağlık çalışanları yeni virüs salgını karşısında bir hasta fazla yaşatma mücadelesi verirken, önlenebilir hastalıklarla sistemi meşgul etmeyelim.

Yazının Devamını Oku

Evcil hayvanlarla yaşamı sınırlandırmak kolay

24 Mart 2020
Bugünlerde evde kalmak hepimiz için en doğrusu. Zorunlu olmadıkça sokağa çıkmamak, bir ihtiyaç varsa hızlıca halledip dönmek önem taşıyor.

Evcil hayvan sahibiyseniz sokağa daha az çıkmak için yapabilecekleriniz var. Kedi kumunu, mamasını, köpeğin mamasını stoklu alarak sık sık evcil hayvan marketine gitme durumunu ortadan kaldırabilirsiniz. Yaş ve kalıtsal hastalıklar yönünden daha riskli aile üyelerinizin, komşularınızın evcil hayvanlarının ihtiyaçlarını da karşılayabilir, rutin uygulamalarını kendinizinkiyle birlikte yaptırabilirsiniz.
*
Köpekler tuvalet ihtiyaçlarını dışarıda giderirler. Aynı zamanda bir gezinme, enerji atma şansıdır ancak bu dönemde hızlıca geri dönmek yerinde olacaktır. Köpeğinizin enerjisini atması için evde oyunlar oynayabilir, dışarı çıktığınızda daha tempolu bir hızda yürüyebilirsiniz. Köpeklerinizin özellikle sosyalleşmesi önemlidir ancak bunun askıya alınması gereken olağanüstü bir dönemdeyiz. Park ve bahçelerde buluşmamak önerimizdir.
Evcil hayvanınızın kısa aralıklarla zamanı gelen, gelecek aşıları varsa ikisinin ortasında bir zamanda veteriner hekiminizle bulaşarak uygulamaları tek seferde yaptırabilirsiniz.
Evcil hayvanınızda bir durum değişikliği gördüğünüzde hemen kliniğe gitmek yerine telefonla bilgi alabilir, hekiminiz gerekli görüyorsa gidebilirsiniz. Bazen çok basit, müdahale istemeyen durumlarda bile panik yapılabiliyor.
*
Gerçekten ciddi ve riskli bir durum varsa veteriner hekimine götürmeniz gerekebilir. Kendinizi korumaya almalı, işinizin daha hızlı bitmesi için sorulara eksiksiz ve doğru bilgi vermelisiniz. Doğru anamnez teşhisi her zaman kolaylaştıracaktır.

Yazının Devamını Oku

Evcil hayvanlarda gebelik sonlandırma

17 Mart 2020
Kedi ve köpeklerde gebelik sonlandırma zaman zaman başvurulan bir yöntemdir.

Gebelik sonlandırma çok sık olmasa da isteğe bağlı olarak uygulanırken, müdahalelerin çoğunu zorunlu hallerde yapıyoruz.
Evcil hayvanın refahı için gebelikte önleyici bir tedbir olan kısırlaştırmayı öneriyoruz. ‘Hamile kalırsa aldırırız ne olacak’ düşüncesi kedi ve köpeğin sağlığı açısından oldukça yanlış bir yaklaşım olacaktır.
*
Gebelik sonlandırmanın zorunlu olduğu durumlarda tartışılacak bir tarafı yoktur. Annenin hayati tehlikeye girecek bir hastalığının olması, annenin karnındaki yavrulara da bulaşacak FIP ve benzeri bir hastalığının olması, köpeklerde farklı büyüklükteki ırkların eşleşmesinde gebelik sonlandırma şarttır. Çoklu organ yetmezlikleri, böbrek kistleri, epilepsi gibi hastalık tanısı konulan evcil hayvanlar için hamilelik ölümle sonuçlanabilmektedir.
*
Fiziksel boyutları ve kilosu açısından orta ve iri ırk sınıfına giren bir köpek ile yetişkin ağırlığı 10 kiloyu geçmeyen küçük ırk köpeğin eşleşmesi ciddi sorundur. Böyle durumlarda gebeliğin sonlandırılmasını öneririz.
Eğer çiftleşme fark edildiyse hormon tedavisi ile embriyo oluşumunun önüne geçmek mümkün olabilmektedir. Bu durumda zaman kaybetmeden veteriner hekiminizle irtibata geçmenizi öneririz.

Yazının Devamını Oku