Görev şimdilik tamam

G.SARAY son birkaç sezonda en inançlı taraftarın bile “enseyi karartacağı” türden oynuyordu, yapılanıyordu.

Haberin Devamı

Bu süreçte fikrimi soranlara -çok iyimser bir adam değilimdir fakat- hep “Büyük takımlar kendini çabuk toparlar, canınızı sıkmayın” mesajını verdim. Ancak bu kadar çabuk toparlanmayı ben de beklemiyordum.

* * *

İlk yarıya tutuk, tatile erken çıkmış, bitse de gitsek havasında çıktı G.Saray. Konsantrasyon eksikliği, maçın içine girememe, işi oluruna bırakma gibi eski hastalıklardan izler taşıyan bir oyun sergiledi. Genç Emre’nin kaçırdığı kafayı saymazsak neredeyse pozisyon bulamadı.

* * *

Ancak ikinci  yarı işin rengi tamamen değişti. Son haftalarda gördüğümüz, kanıksadığımız, sevdiğimiz “pasajlar” devreye girdi. G.Saray sadece 3 puanla tatmin olabileceğini gösteren şekilde oynamaya başladı. Tamam, belki mükemmel değildi -ki bence değil- ancak umut aşılayan istekli oyunu sahneye koymaya, rakibi bunlatmaya, hataya zorlamaya başladı. Etkisiz oyuncuların (Kazım, Emre vesaire) yerini dolduran isimler ön plana çıktı, ilk yarıda derin uykuda olanlar (Selçuk, Melo) uyandı ve G.Saray kazanmak için oynamaya başladı.

* * *

Haberin Devamı

Selçuk’un serbest vuruştan attığı golün güzelliğini görene anlatmak boş uğraş. Hagi’den beri bu tarz güzelliklere özlem duyanların yüreklerine mentol ferahlığı salan gole şapka çıkartmak ve şunu söylemek şart. G.Saray görevini -şimdilik- başarıyla tamamlamıştır. Önümüzdeki maçlara bakalım o zaman...

Yazarın Tüm Yazıları