Hande Can

Soğuk havalarda şık olmak mümkün mü?

28 Kasım 2020
Çok ama çok üşüyen bir insan olarak kabus dolu günlerim başladı. Havaların soğumasıyla birlikte kıyafet seçimlerimde ilk önce sıcak tutup tutmadığına bakıyorum.

Hele sokakta o soğukta kısa üstler giyip hiç üşümeden dolaşanlara ciddi anlamda hayranlığım söz konusu, benim için imkansız bir durum çünkü.
Neredeyse içime şimdiden yün atlet giyeceğim, o derece. Ama soğukla birlikte şıklığı elden bırakmalı mı?
Zor olsa da cevabım kesinlikle “hayır”.
Bu hususta dikkat edilmesi gereken birkaç tane püf nokta var.
Mesela kaban seçimi. Evet, kabanlar içimize giydiğiniz her şeyi kamufle ediyor.
O yüzden işimiz daha zorlaşıyor.
Klasik bir model yerine kışın kasvetli günlerinde, bu sezonun trendlerinden olan canlı renkteki suni kürkler, pelerinler ve kabanlar kadar sıcak tutan kalın, uzun ve salaş yün hırkalar da doğru başlangıç olacaktır.

Yazının Devamını Oku

Artırılmış gerçeklik ile Arzu Sabancı

21 Kasım 2020
Pandemi dolayısıyla tüm markalar lansman ve sezon tanıtımlarını dijital ortama taşımak zorunda kaldı.

Zoom toplantıları ve web konferanslar vazgeçilmezimiz haline geldi.
Her marka, koleksiyon tanıtımı yaparken kimsenin düşünmediği ve yapmadığını uygulamaya çalışıyor.
Şimdiye kadar yerli yabancı birçok markanın dijital koleksiyonunu izledim.
Ama “Arzu Sabancı for Koton” işbirliğinden ortaya çıkan “augmented reality” yani “artırılmış gerçeklik”le yapılan lansmandan daha iyisini görmedim.
Bu proje ile Arzu Sabancı’nın sunumunu ve en ince detayına kadar düşündüğü koleksiyonu anlatmasını izlemek müthiş keyifliydi.
“Arzu Sabancı for Koton” uygulamasını telefonunuza indirdiğinizde artırılmış gerçeklik deneyimini yaşamanız için birçok püf nokta da karşınıza çıkıyor.
Ben uygulamayı evde denedim ve sanki Arzu Sabancı salonumda bana koleksiyon tanıtımı yaptı.

Yazının Devamını Oku

Markaların doğru bilinen yanlış okunuşları

14 Kasım 2020
Sosyete ve sosyal çevremde çok iyi okullarda okumuş, hayatının bir kısmını yurtdışında geçirmiş, pahalı ve trend kıyafetleri alıp giyen, zengin bir isimle evlenip maddi olarak çok iyi yerlere gelen, kendini bilirkişi olarak gören fakat nerede ne giyeceğini bilmeyen, moda terimlerinden bihaber ve hatta en önemlisi o kadar para verip giydiği markanın ismini doğru telaffuz edemeyen çok kişi var.

Bir de bunun üniversite okumamış, doğru düzgün yabancı dil konuşamayan ama çok iyi bir evlilik yaptığı için sayılı zenginler arasına girmiş bir kesimi de var. Onlar gerçekten evlere şenlik... Sakın yanlış anlamayın, buradaki amaç insanları küçümsemek değil. Hele ki teknoloji elimizin altındayken ve her türlü bilgi sadece bir tık uzağımızdayken “bilmiyordum”un arkasına sığınmamak lazım. Ama tekrarlıyorum burada sorun bilmemek değil, sorun bilmediği her şey hakkında en iyisini biliyormuş gibi davranmak. İşte bu noktada işler değişiyor... Bu aynı “Business (biznız) biletim var, Milano’ya alışverişe gidemiyorum” demeye benziyor. Öncelikle “biznıs” değil, nasıl söylendiğini duymadıysanız eğer Google’da araştırabilirsiniz. Fransızca da bilmek zorunda değilsiniz, ben de bilmiyorum. Ama en basit modelinin 10 bin dolardan başladığı, almak için kendinizi helak ettiğiniz, araya aracı sokup hemen sahip olmak için daha da fazla para ödediğiniz Hermes çantalarınızın nasıl söylendiğini bilmek zorundasınız. Artık bu noktadan sonra bilmeme lüksünüz yok. İsteyen istediği yerde, istediğini giyebilir ama sezon başı Chanel tüvid şort, ceket takım alınca “Nasıl olsa hava tam ısınmadı” deyip plaja inerken giyerseniz “bilirkişi” değil “görgüsüz” olursunuz. Bunu da bizlerin söylemesine gerek kalmamalı. Bir diğer kafa karışıklığı yaratan konu da moda terimleri. Dış giyim konusunda karıştırılan iki şey var: Manto mu, palto mu? İkisi arasındaki fark nedir? Teknik olarak manto, kadın dış giyimi, palto ise erkek dış giyimi için kullanılır. Kadınlar mantoyu, erkekler paltoyu kullanmalı ama dilimizde kaban kelimesi daha yaygın olarak kullanılıyor. Kadın, erkek ayrımı yapmadan “kaban” deyip de geçebilirsiniz. Aşağıda ülkemizde de çok tercih edilen dünyanın en iyi Fransız ve İtalyan markalarının okunuşlarını yazacağım. Yazdıklarımı dinleyerek tekrarlayabilmeniz için YouTube’da 3-4 dakikalık marka okunuşlarıyla ilgili videolar var. Onları da dinlemenizi tavsiye ederim. 
Fransız markalarıHermes (Ermes)Yves Saint Laurent(İv.Sen.Loğran)Louis Vuitton(Lu.İ.Vi.Ton)Céline (Se.Linn)Christian Louboutin(Kristian.Lubutan)Dior (Dioğ)Cartier (Kar.Ti.E)Chloé (Klo.E)Lanvin (Loğ.Ven) Balmain (Bal.Ma)Givenchy (Ji.Van.Şi)

İtalyan markalarıGiorgio Armani(Cor.Co.Armani)Bottega Veneta(Bottega.Ve.Net.Ta)Bvlgari (Bul.Gari)Gucci (Gu.Çi)Missoni (Mi.Soo.Ni)Moschino(Mos.Kii.No)Versace (Ver.Saa.Çe)

Yazının Devamını Oku

Dijitalleşme çağında kişiye özel alışveriş

7 Kasım 2020
Bu kış yine bizi kısıtlanmış bir hayat bekliyor. Bu sefer daha hazırlıklı olacağımızı düşünüyorum. Bütün yaz markalar, moda evleri ve PR ajansları bu olası senaryoya göre birçok farklı strateji üretti. Mesela Covid-19’un kontrolsüz bir şekilde artışı nedeniyle AVM’lere girişlerin azalmasından kaynaklı mağazalar satışlarını Zoom üzerinden gerçekleştirecek.

Pinko, önümüzdeki hafta bunu ilk defa deneyimleyecek.
Marka, 9-11 Kasım tarihleri arasında randevu sistemiyle ve tamamen kişiye özel olarak koleksiyon satışını Zoom üzerinden yapacak.
Nereden mi biliyorum? Çünkü koleksiyon tanıtımını ben yapıyorum.
Uzun zamandır bu sistemin üzerinde çalışıyoruz. Her müşteri 30 dakikalık zaman aralığında koleksiyondaki ürünlerin vücuduna ve tarzına uygun olup olmayacağını inceleyebilecek.
Bunu da dijital hayat şartlarını göz önünde bulundurarak planladık.
Mesela her seans sadece o kişiye özel olacak ve o zaman dilimi içinde başka bir müşteri alınmayacak.
Stil danışmanı olarak randevu alan kişi için önden hazırlık yapacağım ve bedeni, tarzı, vücut tipi ve ten rengine göre kıyafetleri seçip sunacağım.

Yazının Devamını Oku

Güzelliğin sınır tanımayan gücü

31 Ekim 2020
Doğal içerikli ürünler kozmetik sektöründe başrol almaya başladı.

Bilinçli tüketiciler, marka fark etmeksizin her yeni çıkan koleksiyonda doğal ham madde oranlarına bakıp ona göre tercih yapıyor.
Sephora Collection da daha iyi ve sürdürülebilir bir dünya için “We Care For Good” adında global bir kampanya başlattı ve dünyanın çeşitli ülkelerinde ünlü isimlerle güzellik takımı kurdu.
Türkiye’den bu kampanya için oyuncu Yağmur Tanrısevsin seçildi. Bence çok iyi bir eşleşme olmuş. Yağmur’un doğal ve güçlü karakteri dünyada da fark yaratır diye düşünüyorum.
Kozmetikte bilinçli güzellik yolculuğu farkındaysanız birçok markaya yayılmaya başladı. Ürün kadar ambalajının geri dönüşümlü olması çok önemli. Çünkü burada da göz ardı edilmeyecek oranda tüketim söz konusu.
Mesela bitmiş parfüm şişeleri, makyaj ve cilt bakım ambalajları hep çöpe atılıyor. Artık çöp yerine mağazalardaki geri dönüşüm kutularına atmak, tüketim karşısında hepimizin yerine getirmesi gereken bir zorunluluk oldu.
İnanın bu attığımız küçücük adımlar ileride bambaşka şeylere dönüşecek.
Sephora Collection’ın bu konuda yaptıklarını yakinen takip eden biri olarak markanın yeni projesi “Good For Recyling” kapsamında geri dönüştürülebilir ambalajlı ürünlere ağırlık verdiğine şahit oldum. Mağazalarına geri dönüşüm kutuları yerleştirmesi de gelecek için umut verici...

Yazının Devamını Oku

Etik mücevherin temsilcileri çoğalmalı

24 Ekim 2020
Çevre bilincine sahip markalar, tüm dünya genelinde artıyor. Farklı sektörlerde de bunun etkilerini görüyoruz. Mesela dünyada bulunması ve çıkartılması en zahmetli taş olan ve bir kıtanın kaderine mal olan elmas artık laboratuvarlarda üretilmeye başlandı.

Çevreye duyarlı, geleneksele kafa tutan Z kuşağının gelecek seneler içinde yeni hedef kitle olacağını düşünürsek, laboratuvar elmaslarının da ilerleyen yıllarda tek tercih olacağını öngörmek mümkün.
Son zamanlarda radarıma giren, Emma Watson ve Meghan Markle’ın takipçilerinden olduğu Londra merkezli mücevher markası Kimai de laboratuvar elmaslarını destekliyor.
Kimai’nin kurucu ortağı Jessica Warsh verdiği bir röportajda “Birçok insan laboratuvar elmaslarını hâlâ sahte olarak görüyor ama onlar, madencilikle çıkan elmaslarla kimyasal ve fiziksel olarak aynı” açıklamasını yaptı.
David Attenborough’un “A life On Our Planet” belgeselini izlediniz mi bilmiyorum. İzlemeyenler kesinlikle izlemeli ve hatta herkese izletmeli.
Toprak erozyonu, ormansızlaşma ve tüm ekosistem hakkında çok önemli ve gelecek için korkutucu bilgiler içeriyor.
Teknoloji, moda ve güzellik hayatımıza girdikçe doğaya verdiğimiz tahribat inanılır gibi değil. Bu sistemi değiştirmeye çalışmak, bozulanları geriye çevirmekten çok daha zor.
Onun için böyle markaları desteklemek, bu sistemin dışında kalmaya çalışmak çok çok önemli.

Yazının Devamını Oku

Bu bir başlangıç olsun

17 Ekim 2020
Daha önce fiziksel olarak yapılan moda haftaları pandemiyle birlikte dijital platformlara taşındı.


Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul (MBFWI) da bu yıl dijital olarak gerçekleşti.
İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB), Ticaret Bakanlığı’nın “Türkiye’yi, Türkiye’nin ihraç ürünlerini dünyaya en güzel şekilde tanıtalım” talebi doğrultusunda hareket etti. MBFWI arkasına Türkiye Tanıtım Grubu gibi büyük bir gücü aldı ve ilk defa yurtdışındaki defileleri aratmayacak güzellikte bir dijital moda haftası ortaya çıktı.
MARKALAŞMAK ADINA
Her moda haftası, gücünü yapıldığı şehirden alır. Bu kapsamda şehirler üretim ve endüstriyel güçlerini herkese gösterir ve bir ‘markaya’ dönüşürler.
Biz ilk defa bu güçle moda haftası kapsamında ‘İstanbul’ markasını dünyaya farklı şekilde sunmayı başarabildik.
Çok değerli modacılarımızın tasarımları İstanbul’un en güzel mekanları Tophane-i Amire ve Galataport İstanbul’la bir araya geldi ve bence sektörün en prestijli vitrini ortaya çıktı.

Yazının Devamını Oku

Evdesin ama yalnız değilsin

10 Ekim 2020
Avon’u duymayanınız yoktur. Türkiye pazarında 27’nci senesini tamamlayan, kadınlar aracılığıyla kadınlara güzellik ürünleri satan bir markadır.

Yıllardır meme kanserinde farkındalığı artırmak için Avon Kadın Vakfı’nın erken teşhis için yaptığı çalışmaları izliyorum.

Kuzey Afrika ve Orta Doğu İletişim Direktörü Hande Orhan ile yaptığım görüşme sonrası Covid-19 sürecinde aile içi şiddetle mücadele eden kadınlar için yeni bir proje başlattıklarını öğrendim.

Belediyeler ve yetkili kuruluşlarla işbirliği yaparak “evdesin ama yalnız değilsin” kampanyası ile yardıma muhtaç kadınlara vakıflar aracılığıyla destek olacaklar.

Güzellik ürünlerini satmak için ellerinde kataloglarla komşu komşu dolaşan ve bu sırada birbirleriyle dertleşme fırsatı bulan kadınlarımız umarım gördükleri şiddetti saklamadan birbirlerine anlatır da böylece vakıfların haberi olur.

Prada’dan online müzayede

Prada ve Sotheby’s, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) adına fon toplamak için çevrim içi bir açık artırma ile ‘Tools of Memory’ koleksiyonunda öne çıkan parçaları satışa sunuyor.
Online müzayede 15 Ekim’e kadar devam edecek.

Yazının Devamını Oku