Eyüp Can

Bir Türk, Nobel Tıp Ödülü’nü alacak

26 Aralık 2009
BAŞLIKTAKİ iddia bana değil İshak Alaton’a ait.

Hem de en geç beş yıl içinde.


Kutlaması bile hazır.


Boğaz’da rakı-balık.


Elbette yemek hesabını Nobel Tıp Ödülü’nü alan Türk ödeyecek.


Yazının Devamını Oku

Fon yöneticileri kapıyı kaç kez çalar

23 Aralık 2009
EKONOMİ gazetesi yöneticiliğimden kalma olsa gerek Türkiye’ye gelen uluslararası fon yöneticileri sık sık kapımı çalıyor.

Onlar Türk ekonomisini anlamaya çalışıyor, bense onların Türkiye algısını...

Geçen hafta arka arkaya soru-cevap formatlı bu tip iki görüşmem oldu.

Ve yıllar sonra ilk defa her iki toplantıda da ekonominin e’sinin bile konuşulmadığını fark ettim.

Ne enflasyon, ne faiz, ne büyüme, ne istihdam, ne IMF, ne bütçe açığı... 

Yazının Devamını Oku

Çalışanlarınız size hakkını helal etti mi Candan Bey?

19 Aralık 2009
TÜRK Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu Başkanı Candan Karlıtekin önceki gün sürpriz bir biçimde istifa etti.

İstifa gerekçesi önemli ama istifa mektubunun son cümlesi beni inanılmaz derecede rahatsız etti.

Neydi o cümle?

“Türk Hava Yolları çalışanlarına varsa benden yana tüm haklarımı helal ediyorum.”

Bu cümlenin sakilliği üzerinde duracağım ama dilerseniz önce THY’yi yaklaşık yedi yıldır büyük bir başarı ile yöneten Candan Karlıtekin’i istifaya götüren gerekçelere bakalım.  * * *

Tanıdığım kadarıyla Karlıtekin müdanası olmayan bir bürokrat, yani doğru bildiği yoldan kolay kolay şaşmaz.

Bu yüzden de istifa gerekçesini gayet açık belirtmiş: “Kendi prensiplerim doğrultusunda çalışma imkânı bulamadığım için istifa ettim.”

Sektörü yakından izleyenler uzun bir süredir THY Genel Müdürü Temel Kotil yönetim kurulu üyesi Hamdi Topçu ve Karlıtekin arasında yönetim anlayışı farklılığından kaynaklanan sorunlar olduğunu biliyordu.

Başbakan Tayyip Erdoğan’a kadar taşınan bu sorunlar aşılamadığı için sonunda Karlıtekin her zaman ki müdanasızlığı ile “Bir yerde bir problem varsa taraflardan biri bu problemi ortadan kaldırmak için inisiyatif almalı. Ben de inisiyatif aldım” dedi ve istifa etti.

Yazının Devamını Oku

Daha ne bekliyorsunuz Hüsnü Bey?

16 Aralık 2009
KÜRESEL ekonomik krize rağmen finans sektörü bu yıl Türkiye’de herkesi kıskandıracak kâr rakamları açıkladı.

Geçen hafta görüştüğüm bir bankacı biraz da mahcup bir edayla “Galiba bu yılı 3 milyar TL kârla kapatacağız” diyordu.


Adını yazmıyorum çünkü bankacılar şu kriz ortamında kâr ettikleri için neredeyse ‘günah keçisi’ ilan edilecekler.


Sanki kâr etmek ayıpmış gibi.   

* * * 

Yazının Devamını Oku

Murat Ülker’in Godiva stratejisi Harvard Busines Review’a model oldu

12 Aralık 2009
20 Aralık 2007.<br><br>Ülker Grubu’nun patronu Murat Ülker yöneticilerine sesleniyor.

“Arkadaşlar Yıldız Holding olarak bugün itibariyle dünya çikolata devi Godiva’yı satın almış bulunuyoruz. Gelişmeleri sizlere aktaracağız fakat bu süreçte Godiva’nın ‘stand-alone’ yani ‘bağımsız’ olarak yoluna devam edeceğini, yönetiminin korunacağını bilmenizi isterim...”

Hatırlarsanız bayrama denk gelen bu haber sadece Ülker Grubu’nda değil, iş dünyası ve medyada da ilgiyle karşılanmıştı.

Meğer Murat Ülker’in daha satışın gerçekleştiği ilk gün yaptığı bu açıklama sadece Türk medyasının değil dünyanın en saygın ekonomi dergisi Harvard Business
Review’un (HBR) da dikkatini çekmiş.

Yazının Devamını Oku

Galiba maksat üçüncü yazıda hâsıl oldu

9 Aralık 2009
MADEM bir önceki yazımda “Maksat üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil” dedim, Tepebaşı’na yapılması düşünülen Suna Kıraç Sanat Merkezi ile ilgili bu saatten sonra ne yapılabilir anlatmam farz oldu.

Bir kere en başta şunu söyleyeyim: 5 yıldır yılan hikâyesine dönen Frank Gehry imzalı projenin önündeki tek engel TRT değil.

Arazinin %20’sine sahip olan TRT’nin tavrı bu sorunda aysbergin görünen yüzü, bir de görünmeyen yüzü var ki onu birazdan anlatacağım. * * *

TRT ile Suna-İnan Kıraç Vakfı arasındaki sorun nasıl çözülebilir?

Her ne kadar geçen hafta TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’le bir polemik yaşamış olsam da ne onu ne de kurumunu ‘günah keçisi’ ilan ediyor değilim, benim eleştirim TRT’nin bu konuda sergilediği tavır ve sonrasında gelişen üslupla ilgiliydi.

Zarfa takılıp mazrufu kaybetmek istemem.

İbrahim Şahin diyor ki:

1- TRT binasının bulunduğu alanın İnan Kıraç tarafından İstanbul’a yakışır bir sanat merkezine dönüşmesini ben de çok istiyorum.

2- Başbakan’ın göreve geldiğimde ilk halletmemi istediği iş bu.

Yazının Devamını Oku

Maksat ne İbrahim Bey?

5 Aralık 2009
TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin “Bürokrasinin akıl almaz tüccarlığı” başlıklı yazımdan dolayı epey alınmış. Hatta alınmakla kalmamış önceki gün direkt bana bir açıklama iletmek yerine, Anadolu Ajansı üzerinden kamuoyu duyurusu yayımlamış.

Olabilir, kendi tercihi, saygı duyarım.

Fakat duyuru tek kelimeyle “felaket”.

* * *

Felaket çünkü...

Yazının Devamını Oku

Bürokrasinin akıl almaz tüccarlığı

2 Aralık 2009
SANAYİCİDEN kültür-sanat adamı çıkar mı?<br><br>İnan Kıraç bu dönüşümü Türkiye’de gerçekleştiren ender isimlerden...

Bunda “en büyük pay” kendi ifadesiyle karısı Suna Kıraç’ın.

Dışarıdan bakınca her şey çok kolay... Ne de olsa Koç Ailesi’ne mensuplar.

Amerikalıların tabiriyle “ağızlarında gümüş kaşıkla doğanlardan”.

Ama bir de içerden bakmak var bu hikâyeye. 

Yazının Devamını Oku