GEÇTİĞİMİZ hafta İsrail’in, hem İbranice hem İngilizce basımı yapılan en büyük gazetelerinden biri olan Haaretz’de, Erez Sanayi Bölgesi’nin iki hafta önce bombalanmasını değerlendiren, önemli bir yazı çıktı.
Türkiye’nin İsrail-Filistin ortak sanayi bölgesinin geliştirilmesine dönük anlaşmayı imzalamak üzere yapacağı geziyi ertelediği belirtilen yazıda, "2 hafta önce İsrail savunma güçlerinin Gazze şeridindeki operasyonları sırasında eski sanayi bölgesindeki yapıları tahrip etmesine tepki olmak üzere" ertelemenin gerçekleştiği kaydedildi.
Haberin ilgi çekici yanlarından birinin İsrail içinde konuya ilişkin daha temel bir görüş ayrılığı bulunduğu izlenimi vermesi. Yani belli ki orada da "şahinler" var ve daha barışçı devlet organları şahinlerin Erez bölgesini bombalamasına epeyce kızmış durumdalar.
Çünkü haberde "İsrail, Gazze sınırındaki Erez sanayi bölgesindeki İsrail savunma güçlerinin operasyonu, Gazze bölümündeki kıdemli yöneticiler tarafından gerçekleştirildi ve devlet tarafından onaylanmadı" deniliyor.
"Türklerin binaların yıkılması nedeniyle oldukça kızgın oldukları ve bu olayın Ankara projesini erteleteceğini söyledikleri" belirtilen yazıda, Türkiye’nin İsrail ve Filistin yönetimlerine sanayi bölgesinin kurulmasında yardımcı olmayı öngörüp işi programa bağladıkları da hatırlatılıyor.
Haaretz’deki haberde ayrıca planı destekleyen Amerikalıların İsrail’in bu davranışından ötürü duydukları memnuniyetsizlikleri de, İsrail’i ziyaret eden iki elçisi kanalıyla yönetime ilettiklerinden sözediliyor.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) girişimi ile başlatılan İsrail, Filistin ve Türk işadamlarını biraya getiren, sivil bir girişim olan Ankara Platformu, geçtiğimiz Haziran ayına kadar epeyce yol almış, platformun en somut projesi olan Erez sanayi bölgesinin canlandırılması için, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün de katılımıyla bölgede bir protokol bile imzalanmıştı.
Ancak 12 Temmuz’da Lübnan’nin bombalanması ile doruk noktasına ulaşan, Haziran ayından bu yana yaşanan gerginlik, işlerin aksamasına neden oldu. Haaretz’de çıkan bu haber, İsrail Dışışlerinin de projeye hala sıcak baktığının bir göstergesi olarak yorumlanıyor.
PROJE BARIŞ İÇİN HÁLÁ ÖNEMLİ
Şimdiye kadar proje kapsamında altyapı çalışmaları için detaylı tasarım raporu hazırlanmış; yol uygulama projesi, saha düzenleme projesi, içmesuyu projesi, atıksu projesi, yağmursuyu projesi, elektrik projesi ve telekomünikasyon projesi gibi altyapı hazırlıkları TİKA kanalıyla bitirilmiş, bu yıl Mayıs ayında Paris’teki OECD Forum 2006 çerçevesinde TOBB BİS girişimi olarak bilinen bu projeyi tanıtıcı bir oturum bile düzenlenmişti.
TOBB yetkilileri de Erez sanayi bölgesinin canlandırılması projesinin hala büyük önem taşıdığını belirtirken, bölgede işleyen bir sanayi bölgesi olmasının ötesinde, İsrail ve Filistin taraflarını somut konular etrafında yakınlaştıran bir sürecin varlığının bile tek başına büyük önem taşıdığı görüşündeler.
İsrail tarafında somut adımlar atıyor olmamızın Filistin tarafında kolay muhatap bulunmasını sağladığını belirten yetkililer, bu girişim sayesinde Türk tarafının İsrail Filistin barış sürecinde aktif bir partner haline geldiğinin de altını çiziyorlar.
Amerika’nın bölgedeki güvenlik koordinatörü Generel Keith Dayton tarafından önerilen ve Gazze bölgesinde Abbas’a bağlı olan Filistin güvenlik güçlerinin desteklenmesini öngören plana izin verildiği, Haaretz’in haberinde de yer alırken, Erez projesinin de üçüncü bir çıkış kapısı olarak Dayton planına dahil edilmesinin gündemde olduğu belirtiliyor.
Özetle; TOBB’un girişimiyle başlayan ve Dışişleri’nin desteklediği bir barış projesi haline gelen Erez bölgesinin canlandırılması projesi, herkesin yararına. Ancak savaş yine sahnede ve halkların refahını olumsuz etkilemeye devam ediyor.