Fatih Belediye Başkanı M. Ergün Turan 19 farklı etkinlikle semtin kültürel hafızasını ortaya koymak istediklerini söylüyor.
İki kitap sergisi bekliyor edebiyatseverleri, birincisi M. Ruyan Soydan ve Haluk Oral’ın imzalı kitaplar sergisi.
Beyazıt Devlet Kütüphanesi’nde de ‘Fatih Sultan Mehmet ve Fetih Kitapları Sergisi’ var. Edebiyat Günleri kapsamında 4 farklı güzergâhta edebiyat gezileri düzenlendi.
Rehberler; Beşir Ayvazoğlu, Turgay Anar, İbrahim Öztürkçü ve Aydın Ünlü.
Etkinlik pazar günü aşağıdaki programla açıldı:
Açılış konuşmasını Beşir Ayvazoğlu yaptı.
Arkasından program ‘İstanbul’da Edebiyat Musikisi’ ile sürdü.
Günlerden seçmeler:
Önsöz size bu önemli kitabın yazılış serüveninin ipuçlarını veriyor:
“Birçok farklı enstrüman çalan ve besteler yapan bir müzisyenim. Otuz dört yaşıma kadar ondan fazla çalışmam oldu. Santurumla beş yüzü aşkın konser verdim. Müzik hayatımın bir noktasında -2009’da– bir müzisyen olarak ömrümü sadece enstrüman çalıp beste yaparak geçirmek istemediğime karar verdim.
Müzik hakkında daha çok okumak ve yazmak istiyordum. Müzik kitaplarına ve yazılarına ilgim o dönemde başladı. Sonrasında da hem iyi bir müzik arşivi hem de iyi bir müzik kütüphanesi edinmek için çok çaba sarf ettim. Ömür boyu sürmesini umduğum bu çabamda şu ana kadar başarılı olduğumu düşünüyorum.
Serinin bu ilk kitabında müziğe ilgimin nasıl başladığına, müzik hayatımın nasıl bir yolda ilerlediğine kısaca değindikten sonra, yaptıkları müzikle hayatıma dokunan, feyz aldığım, icralarıyla, besteleriyle, müziğe kattıkları yeniliklerle ve muazzam çalışmalarıyla kendime örnek aldığım müzisyenler ve albümleri hakkında yazdım. Oktay Rifat bir şiirinde şöyle der:
Alışılmadık bir çiçek koklamak isterdim
Gül olmasından korkuyorum.”
İthaflar bir kitabın süsüdür:
Türk şiirinin büyük ustası Fazıl Hüsnü Dağlarca, 1961-1962 arasında ‘Daha’ başlığıyla Vatan gazetesinde köşe yazıları yazdı. Yıllar önce Nâzım Hik-
met de gazetede yazdı. Onun gazete yazılarında günlük sorunlarımız yazıya gelirdi. Fazla üslup kaygısı yoktu. Dağlarca’nın gazetede yazmasının nedeni, arkadaşı Naim Tirali’nin Vatan Gazetesi’nin sahibi olmasıydı.
Erol Gökşen’in hazırladığı ‘Karşıdüşünce - Vatan Gazetesi Yazıları 1961-1962’ adlı kitaptaki kimi yazılarında günün esintisini hissedersiniz, kimi yazılarında da düşünce dünyasından kesitler... Dağlarca çok okuduğum, çok yazdığım, yakından tanıdığım bir şairdir.
Dağlarca, şiiri üzerine konuşma yapmazdı. Rahmetli arkadaşımız Erdal Öz’ün hazırladığı radyo programında onun şiirlerini bir başka şair Baki Süha Edipoğlu okumuştu. Altın Çelenk Şiir Ödülü’nü kazandığında benim Cemal Süreya’nın Papirüs’ünde yazdığım ‘Tek Başına Bir Okul: Fazıl Hüsnü Dağlarca’ yazımı çevirtmişti.
‘Karşıdüşünce Vatan Gazetesi Yazıları 1961-1962’
Fazıl Hüsnü Dağlarca
Türklük bilimi (Türkoloji) alanında çalışan Prof. Dr. Şükrü Halûk Akalın, İstanbul Üniversitesi’nde gördüğü lisans ve lisansüstü öğreniminin ardından ‘Saltukname’ üzerine yaptığı doktora tezi ile akademik hayata atılmış. Çukurova ve Hacettepe üniversitelerinde çalışan Akalın’ın ‘Saltukname’ metni üç cilt olarak 1980’lerin sonunda Kültür Bakanlığı tarafından yayımlanmıştır. Çalışmalarını sözlükbilimi alanında yoğunlaştıran Akalın, bugüne kadar 14 sözlüğün hazırlanmasında görev almış. Akalın, 2001 yılında atandığı Türk Dil Kurumu Başkanlığı görevini 2012 yılına kadar aralıksız 11 yıl sürdürürken kurumun sözlüklerinin sanal ortama aktarılması ve internette erişime açılması çalışmalarına emek vermiştir. Türk işaret dili alanında da çalışmaları bulunan Akalın’ın bugüne kadar 25 kitabı, çok sayıda bilimsel makalesi, bildirisi yayımlanmıştır.
Prof. Akalın’ın Hacettepe Üniversitesi’nden emekli olması dolayısıyla Hacettepe’deki meslektaşlarından Dilek Yalçın Çelik, Emine Yılmaz ve M. Samet Kumanlı’nın editörlüğünde yayımlanan armağan kitapta Azerbaycan, Kazakistan, Macaristan, Polonya, Rusya, Sırbistan ve Türkiye’den Türkoloji alanındaki meslektaşlarının 54 makalesi yer alıyor. Akalın’ın akademik yaşam öyküsünü Dr. M. Samet Kumanlı yazmış; yayınlarının listesini ise Sinan Yalçınkaya hazırlamış.
Akçağ tarafından yayımlanan ‘Türklük Bilimi Araştırmaları - Şükrü Halûk Akalın Armağanı’nda Türkoloji çevrelerince tanınmış Türkologların yazıları yer alıyor:
Marek Stachowski, Diyarbakır ağzının ve Kuzey Bulgaristan Türkçesinin ünlüleri (vokalleri) üzerinde duruyor.
Ankara Kitap Fuarı’nın onur konuğu da olan Macar Türkolog Edit Tasnádi makalesinde XIX. yüzyıla ait Besse’nin Türk grameri ile sözlüğünü irdeliyor.
Marija Djindjic, Sırpçadaki Türkçe alıntıların yeni bir kaynağını işliyor.
Dilek Yalçın Çelik, Orhan Kemal
MİLLİYET SANAT
50 yıldır yayımlanan Milliyet Sanat’ın Kasım sayısının kapağı Nilüfer.
Edebiyat bölümünden seçmeler:
Ahmet Ümit’ten ‘Bir Aşk Masalı’: Evvel Zaman İçinde
Yayıncılık Dünyası Çıkış Yolu Arıyor
Türkiye’nin popüler kültür tarihine ‘Yakın Bakış’
Edebiyatta saçlar bize ne söyler?
İzmir’deki Folkart Gallery’de Çerkes Karadağ’ın fotoğraflarından oluşan ‘İzmir’in 100’ü’ sergisini gezip albümünü okuduğunuzda anlayacaksınız bunu.
Birçok kez gittiğim İzmir’i yeniden tanıdım.
Eski İzmir’den yeni İzmir’e yapılan uzun bir görsel yolculuk. Bir sokaktan bir dünyaya adım atıyorsunuz, bir kişinin oturuşunda, duruşunda çok şey hissediyorsunuz.
İlk sayfada iyi şair Refik Durbaş’ın bir şiirini okuyacaksınız:
“İzmir
Kan kardeşi hayatın
armağanı anıların
İcra ettiği bestecilerin felsefesini, parçanın ardındaki düşünceyi bilen müzisyenlerdendir.
Her müziksevere salık vereceğim bir kitap yayımlandı:
İdil Biret, Kayıtlar ve Yorumlar, Hazırlayan: Ünal Öziş.
Piyano müziğinin üç yüz yıllık tarihinde İdil Biret ile bir gezi.
İlk sayfada bir teşekkür yazısı:
“Ünal Öziş, büyük piyanist İdil Biret’e ve eşi Şefik Büyükyüksel’e bu kitabın hazırlanmasındaki yardım ve teşviklerinden ötürü müteşekkirdir; yine kendilerine ve IBA (Idil Biret Archiv) kurumuna kitaptaki birçok fotoğrafı ve İngilizce yorumları kullanılmasından ötürü çok teşekkür eder.
Ünal Öziş, Mart 2022’de yitirdiği eşi merhume Tomris Öziş’e geçmişteki teşviklerinden ötürü; kızları Zeynep Öziş’e yayımlanmış yorumların çevirisinin kontrolü ve Ayşe Öziş’e kitabın tasarımının biçimlendirilmesi konularında teşekkür etmektedir.
Tahir Yüksel’in ‘Yılmaz Güney: Endişesiz Bir Ülke, Endişesiz Bir Dünya İçin…’ kitabı, onu çeşitli yönleriyle tanıtıyor. Kitabın tanıtımı için gönderdiği mektuptan satırlar:
“Saygıdeğer Doğan Ağabeyim merhaba, Yılmaz Güney sergisi kapsamında bir de kitabım yayımlandı. ‘Karanlıkta Işık Yılmaz Güney’ isimli kitabımın ikinci bölümünün özeti gibi bir şey yaptım. Sergi kitabı olduğu için görsel yanı biraz daha öne çıktı.”
Yılmaz Güney’in 38’inci ölüm yıldönümünde, Küçükçekmece Belediyesi Kültür Müdürlüğü’nün desteğiyle 9 Eylül-1 Ekim 2022 tarihleri arasında açılan serginin kitabı. Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi’nin Sunuş’u kitabın ilk sayfasında.
İkinci sayfada Yılmaz Güney’in bir yazısını okuyoruz:
“Kimdir incir kuşlarını, kumruları yok eden?
Kimdir kitapları yakan, türküleri, kol kola yürümeyi yasaklayan?
Kimdir erik ağaçlarından,
Kiraz ağaçlarından, ağaçların