Andre Gide başta olmak üzere günce yazanların diğer eserlerinden çok daha fazlasını öğrendim.
Çünkü başka türlerdeki yapıtlarındaki sırrı çözmemde onlar yardımcı oldu.
Denemecilerin, eleştirmenlerin günceleri bana göre diğer türlerde yazanlardan farklı olur.
Edebiyatta, sanatta neler oluyor, hangi kitaplar yayımlanıyor, hangi sergiler açılıyor?
Kısa yorumlu notlarla bunu bize birinin iletmesi, kültürel, estetik bir kolaylığı getiriyor.
Romancı -esas edebi mesleği budur- Selçuk Altun’un aylık notlarını okurum. Şimdi OT’ta yazıyor.
Gerçeklerle fantezilerin buluşma noktasında bekler bizi daima.
Edebiyatçılardan, sanatçılardan söz eder, onların garipliklerine de değindiği için yazının okunma gücünü alabildiğine arttırır.
Biri 10. Uluslararası İstanbul Opera Festivali, diğeri de 16. Uluslararası Gümüşlük Klasik Müzik Festivali. İstanbul’daki festivalin sponsorluğunu ING üstlendi.
ING Türkiye Genel Müdürü Pınar Abay: “Tüm dünyada sanatı destekliyoruz” diyor.
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Murat Karahan da “Sanatı destekleyen ülke gelişimini destekler” diyor.
- 2 Temmuz’da Turandot operası ile başlayan festivalde neler temsil edilecek.
- Romeo ve Juliet
- Mançalı Şövalye
- Troya Operası
- Yunus Emre Oratoryosu
Ödülün tam adı şöyle:
‘Elginkan Vakfı Türk Kültürü Araştırma ve Teknoloji Ödülleri’. Ödül 13 yıldır veriliyor.
Elginkan Vakfı Türk Kültürü Araştırma Ödülü dört araştırmacı, Teknoloji Ödülü ise bir araştırmacı ve bir araştırmacı grubu arasında paylaştırıldı.
Törenin açılış konuşmasını vakıf yönetim kurulu başkanı Gaye Akçen yaptı:
“Türk Kültürü Araştırma ve Teknoloji Ödülleri’ni hayata geçirmiş olmanın mutluluğunu ve gururunu bir kez daha yaşıyoruz. Bu ödüllerimiz ile ülkemizde bilim ve sanat adına yapılan değerli çalışmaların takdir edilmesini ve yeni fikirlerin üretilmesini, bu fikirlerin hayata geçirilmesini teşvik etmeyi hedefliyoruz”.
Elginkan Vakfı ayrıca her iki yılda bir Türk Dili ve Edebiyatı Kurultayı düzenlemektedir.
Şimdiye kadar gerçekleştirilen uluslararası sempozyumlar:
Geçmişten Geleceğe Türkçe
Günün yorgunluğunu, mesleğin yoğunluğunu kısa bir süre de olsa üzerlerinden atmaları, dünyalarını sanatla süslemeleri, müzikle ilgilenmeleri dinlenmenin en doğru yoludur. Hepimiz yorgun anlarımızda notalara sığınıyoruz.
Birçok sanatçıyı dinledik ama bize şifa veren kadın hekimler bir araya gelmişler ve bu kez tıptaki değil müzikteki yeteneklerini bize iletmişler. “Hekimler Söylüyor” başlıklı iki CD’den oluşan başarılı bir kayıt yapmışlar.
Sanat yönetmenleri: Göksel Baktagir-Selçuk Murat Kızılateş.
Ben meslekleri dışında hobileri, ilgileri olanları ayrıca takdir ederim.
CD çalarıma koydum zaman zaman da onlara eşlik ettim, o koroda yer alamayacağıma göre ben de koroya katılmış oldum. Bir CD’nin başlığı “Hekim Şarkıları” diğerinin ise “Hekim Türküleri”
Albüm Türkiye’nin dört bir yanından bir araya gelen 30 kadın hekim tarafından seslendirilmiş, toplam 36 eser icra edilmiş.
“Hekim Şarkıları” albümünün sanat yönetmenliği 2017 yılında “Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Ödülleri” töreninde müzik alanında büyük ödüle layık görülen değerli sanatçı
Eriyen Mumlar
Hüsrev Hatemi
Dergâh Yayınları
314 sayfa
30 TL
Hüsrev Hatemi’nin ‘Eriyen Mumlar’ kitabında birçok önemli kişinin portresi yer alıyor. Yakından tanıdığı ya da tanımayıp okuduğu kişileri de bize tanıtıyor. Yazarların, şairlerin, sanatçıların portreleri onların eserleriyle bu anlatımlar arasında bağ kurmamızı da sağlar.
Kitabın girişindeki ‘Eriyen Mumlar’ yazısı bizi hem kitaba hazırlıyor hem de unuttuklarımızı hatırlatıyor.
Her yıl verilen bu ödül kısa bir süre önce aramızdan sevgili dostumuz Evin İyem’e adanmıştı.
Açılış konuşmasını galerinin yöneticisi, Evin İyem’in oğlu Osman Nuri İyem yaptı. Törende Evin İyem’in eşi, TÜYAP Sanat Fuarı yöneticisi Ümit İyem de vardı.
14. Nuri İyem Resim Ödülü’ne
- 310 katılımcı, 431 adet resimle başvurdu.
- Katılımcıların 199’u kadın, 111’i erkek.
- Katılımcılar arasından 166 kişi İstanbul’dan, 144 kişi İstanbul dışı şehirlerden katıldı.
- Yarışmaya 82 öğrenci, 28 farklı üniversiteden katıldı.
Nuri İyem Resim Ödülü 2019’un sahipleri:
Hiç kuşkusuz önde gelen iki uğraş müzik ve kitap okumaktır. Müzelerimiz de çocukların görsel beğenilerini ve el becerilerini arttırmak için kurslar düzenlemektedir.
Müzedeki çalışmaların önemini vurgulamak gereksiz. Her biri ileride iyi bir galeri ziyaretçisi olarak yetişecektir. Hatta içlerinden bazıları bunu meslek olarak seçebilir.
Değişik yaş grupları için düzenlenen kurslardan bir seçme yaptık.
PERA MÜZESİ
Pera Müzesi Öğrenme Programları, ‘Mürekkepten: Çin Güncel Sanatından Yorumlamalar’ sergisi kapsamında, 4-12 yaş grubuna yönelik yaz atölyeleri düzenliyor.
2-27 Temmuz arasında gerçekleşecek atölyelere katılan çocukların üretimlerinden bir seçki, 8 Ağustos’ta Pera Müzesi Öğrenme Atölyesi’nde gerçekleştirilecek ‘Yaz Yaz Yaz’ başlıklı sergide izleyicilerle buluşacak. Ayrı bir atölyede 9-12 yaş grubu arasındaki çocuklar kitap kapakları yapacaklar. Atölyede uygulamalı çalışmalarla pekiştirilen öğrenme programı, müzeyi sosyal hayatın bir parçası kılmayı da amaçlıyor.
SAKIP SABANCI MÜZESİ
Müzenin Yaz Çocuk Eğitim Programı, 2-19 Temmuz arasında... 7-11 yaş arasına yönelik atölyelerden oluşan programda çocuklar müzenin bahçesinden topladıkları bitkilerden boya üretecek, ağaç dalları ve yapraklarla portreler hazırlayacak, doğal malzemelerle minyatür mobilyalar, günlük objelerden heykeller yapacak ve resim çizen robotlar tasarlayacaklar. Sanat ve bilimin içinden farklı temaların eğlenceli aktivitelerle işleneceği program kapsamında ‘Bahçedeki Portreler’, ‘Tohum Koleksiyoncusunun Defteri’, ‘Bahçe Dedektifleri’, ‘Doğal Minyatür Mobilyalar’, ‘Bahçede Takım Oyunları’, ‘Çiçek Mühürleri’, ‘Müzede Ritim’, ‘Felsefe Atölyesi’, ‘Diş Bot’, ‘Çizen Robot’, ‘Işıklı Kartpostal’ ve ‘Fırçam da Boyam da Bahçeden’ isimli atölyeler düzenlenecek.
Eşi Jale Birsel’le yaşadıkları eve birkaç kez ziyarete gittim.
Şair ve denemeci olarak Türk edebiyatında özgün ve farklı bir yeri vardır.
Şiirindeki ironi, eski metinlerin lezzetini modern bir formatta sunmuştur.
Denemeciliğine gelince, denemenin hem özgür hem bilgi içeren bir tür olduğunu göstermiştir.
Deneme türüne yeni bir üslup kazandırmıştır.
Kitap-lık dergisi* ‘Salâh Birsel 100 Yaşında’ başlıklı bir dosya hazırladı.
Bu tür dosyalar, yazara yeni bir bakış açısı getirdiği kadar, yılların ardından edebiyattaki yerinin irdelenmesi açısından da daima ilgi çekici olmuştur.
Dosyadaki yazılar: