Tarihten sıfır

BRÜKSEL’de Kraliyet Sokağı’ndaki İnce Restoran’a patlıcanlı pidemi yemek üzere girdiğimde birazdan Ankara Koleji’nde Sıfırcı Emine adını taktığımız tarih hocamızı hatırlayacağım aklımın köşesinden bile geçmiyordu.

Tarih hocamız sınav káağıdını görsel olarak düzgün doldurmayana sıfır verirdi. Ayrıca sanırım sınav káğıdı okumasını da pek sevmezdi. Okunaklı ve güzel bir elyazısı, özenli ve temiz bir sınav káğıdı ile yıl boyu ondan en yüksek notu alırdınız. Sıfırcı Emine hocamızdan aldığımız terbiyenin daha sonra titiz ve düzgün sunumlar yapmamıza yarayacağını o zaman hiç fark etmemiştik.

Birazdan anlatacağım konu bağlamında asıl hatırladığım ise Nermin Gül hocamız. Bir yandan bize Rafael’in kırmızısını görme arzusu uyandıran İtalyan müze anılarını aktarırken diğer yandan da dünya tarihine mukayeseli yaklaşmamızı öğretirdi. Olaylar arasında bağlantı kurmayı, herhangi bir tarihte Fransa’da meydana gelen bir olayın Osmanlı’yı nasıl etkilediğini düşünmeyi ondan öğrendik.

* * *

Patlıcanlı pide enfesti. Hesabı ödeyip kalkarken restoranın sahibinin kızı Özlem geldi yanımıza. "Çarşamba günü kardeşimin okuluna bir hanım gelip tarih dersinde Ermeni soykırımı anlatacakmış, çok endişeliyim" dedi. Özlem’in kardeşinin gittiği okulun öğrencilerinin yüzde 70’i Türk. Çocuklar anlatılanlara reaksiyon gösterip aşırı bir tepki verebilirlerdi. Havada okul sıraları uçuşursa ne yapacaklardı?

Ermeni soykırımını anlatacak olan hanımı çocukların tarih hocası davet etmiş. Derse gelmeyecek olanlar sıfır alacakmış.

Tartışmalı bir konuda tek yanlı anlatım. Mukayese yok, dünyada o gün neler olduğunu anlatan yok, bağlantı kurmak yok. Yani zeka yok. Ama propaganda var.

Özlem’in annesi Sultan Hanım oğlu için endişeliydi. Çocuğuna ve diğer Türk asıllı çocuklara psikolojik baskı yapıldığını düşünüyordu. Veliler de bu derse gidebilirlermiş, Sultan Hanım bu fırsatı değerlendirecekti, hem de yanına başka velileri de alarak. Oğluna ise derste ne anlatılırsa anlatılsın sinirlenip tepki vermemesi için sıkıca tenbihlemişti. Okul idaresinden Ermeni soykırımı anlatacak hanımla birlikte aynı derste bir de karşı tezi savunan birinin olmasını isteyeceklerdi. Bu kişi kim olabilirdi? Ya da dersin verileceği çarşamba gününe dek çocuklarını doğru soruları sormaları ve kendilerini ezik hissetmemeleri için nasıl eğitebilirlerdi?

* * *

İşte size ikinci kuşak Belçika Türkü bir annenin üçüncü kuşak Belçika Türkü evladı için duyduğu ızdırabın öyküsü. Burada Ermeni soykırımı tezine karşı çıkan herkese anında negasyonist yani retçi damgası yapıştırılıyor. Kendilerine tek yanlı görüş empoze edilmeye çalışılan bu çocuklar yarın Brüksel caddelerine dökülüp gösteri yaptıklarında bunu nasıl yorumlayacağız? Umarım biz de çoğu Belçikalı gibi "Türkler aşırı milliyetçi oldu" demeyiz.

Ermeni soykırımı konferansı dinlemeyi reddeden öğrenciye tarihten sıfııır... Gel de bizim Sıfırcı Emine hocamızı arama. Ne masummuş meğer onun sıfırları.
Yazarın Tüm Yazıları