Müjdeler olsun, AKP hükümetinin sıkıysa sözünden çıkacak kurumlara bir yenisi daha ekleniyor.
AKP’nin kuklası olduğu bakanın ağzından bizzat itiraf edilen YÖK benzeri RTÜK, TK vs. gibi sözde özerk kurumlara, alkolü tütünle aynı kefeye koyarak zapturapt altına almayı hedefleyen TAPDK ekleniyor.
TAPDK’nin kuruluşuna ilişkin kanun tasarısı TBMM’de geçen hafta görüşülmeye başlandı. Siz bu yazıyı okurken kanun belki de çıkmış olacak.
Mehmet Yalçın Milliyet’teki köşesinde ve yayın yönetmenliğini yaptığı Gusto dergisinde kanun teklifindeki saçmalıkları birkaç kez yazarak kamuoyunun dikkatini çekmeye çalıştı ama nafile. Teklif geçen hafta mecliste görüşülürken, muhalefetten tek bir milletvekili olsun gık çıkarmamış. Şarap üreticileri sessiz. Derneklerden çıt yok. Sektör sanki bilinçli bir kış uykusuna yatmış gibi.
Sigarayı hep kötülüyorsun, alkolü hiç eleştirmiyorsun diyen okurlarım yine kızacak ama alkolü tütünle aynı kefeye koymak gericiliktir.
Önce şunu belirteyim, aşırıya kaçıldığında alkol kullanımı tabii ki kötü. Buna kimse karşı çıkamaz. Ancak:
- Sigara için bir kişi, başkalarının da bulunduğu kapalı bir ortamda içiyorsa sadece kendine değil çevresindekilere de zarar verir. Alkol içen kişi ise sadece kendisine zarar verir.
- Alkol, özellikle de şarabın kararında içildiğinde sağlığa yararlı olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek. Yapılan pek çok bilimsel araştırma kadınlar için günde bir, erkekler için günde iki kadeh düzenli içilen şarabın kalp hastalıklarına ve kansere karşı koruyucu etki gösterdiği sonucunu veriyor.
- Sağlığa yararlı bu miktarın üzerine çıkmak, içen kişinin kendi sağlığı için zararlı. Kendini kontrol edemeyecek ölçüde içenlerin sadece kendilerine değil başkalarına zarar verme olasılığı da var tabii. Ancak bu kişiden kişiye değişiyor. Kişinin karakterine ve/veya bünyesine göre, alkolü kaçıran herkes çevresine zarar verecek davranışlarda bulunmaz. Alkolün herkes üzerindeki etkisi farklı. Kimini neşelendirir, kiminin diline vurur, kimini saldırganlaştırır. Ceza suçluya verilir, örneğin otomobille kaza yapma olasılığı var diye insanlar otomobil kullanmaktan men edilemez.
- Restoranda, kafede otururken herhangi bir masada içilen sigara tüm salonu etkiler. Kapalı ortamlarda içilen sigara, o ortamdaki herkesin sağlığına karşı yapılan çok açık bir saldırı. Herhangi bir masada içilen içki ise olsa olsa en fazla o masadakileri ilgilendirir. Başkalarının huzuruna saldırıda bulunacak kadar içkiyi fazla kaçıran olursa (ki çok ender rastlanan bir durumdur), o kişi yanındakilerce veya görevliler tarafından mekandan uzaklaştırılır.
TAPDK’nin kuruluşuna ilişkin yeni kanun tasarısının alkolü tütünle aynı kefeye koyan gerekçesi, bu yasanın ne denli gerici bir yasa olduğunun kanıtı.
Yasa tasarısının gerekçesi, tütün kullanımı, pazarlaması ve satışında kullanılmaya başlanacak kısıtlamaların aynen alkollü ürünler için de kullanılmasını hedeflediğini gösteriyor.
Kısacası birbirleriyle en ufak bir ilişkisi olmayan iki şeyi, tütün ve alkolü sadece dini inançlardan kaynaklanan bir tutumla aynı kefeye koyarak, aynı düzenlemelere tabi tutmaya çalışan yasa tasarısı dini kurallara dayalı bir yasa çıkarmaya çalıştığı için anayasanın laiklik ilkesine de aykırı.
Tasarı yasalaşırsa, bu yasaya yönelik ilk davanın yargıç tarafından Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesi ve mahkemece iptal edilmesi kaçınılmaz görünüyor.
Kaza tespit tutanağı yerine tebeşir çözümü
Otomobillere getirilen kaza tespit tutanağı bulundurma zorunluluğunun hiçbir işe yaramayacağını sanıyorum.
Kaza anında sürücülerin kendi aralarında anlaşıp, polis beklerken trafiği tıkamamalarını sağlaması amaçlanan uygulama, kendinden başkasına sıfır önem veren biz Türkler’e göre değil.
Eğer bizde insanların birazcık başkalarının haklarına saygısı olsaydı, insanlar kendi menfaatleri için başkalarının haklarını çiğnememeye birazcık özen gösterselerdi, emniyet şeridinden giden, çıkamayacağı kavşağa giren, sağa dönüşte yayalara yol vermeyen, motosikletli olduğu için ters yönde gitmeyi kendine hak gören, cip gibi arkadakinin görüşünü engelleyen araçlarla otoyolun en sol şeridini işgal eden bunca şehir magandası olmazdı.
Kaza tespit tutanağı birbirine saygısı olmayan insanlar arasında, daha fazla tartışma çıkmasından başka işe yaramayacak. Polisin gelmesi beklense en fazla yarım saatte çözülecek meseleler, saatlerce sürecek tartışmalara yol açacak.
Bunun yerine çok daha basit bir çözüm getirilebilirdi oysa. Tek yapılması gereken araçlara, tebeşir bulundurma zorunluluğu getirmekti.
Kaza yapan araçlar, cinayet mahalindeki kurbanın etrafının çizilmesi uygulamasında olduğu gibi araçlarının etrafını çizip, otomobillerini birkaç dakika içinde kenara çekecek ve polisi beklerken trafiğin açılmasını sağlayacaklardı. Bu kadar basit...