İlgili haber, birçok haber sitesinde yer almasına karşın yazılı medyada gözümüze ilişmedi. Haber Bloomberg’de ve Haber Aktüel’de karşımıza çıkıyor. Bloomberg HT’de Ceren Dilekçi Köseoğlu’nun imzasıyla yayınlanmış. Bu haber AB’den ayrılan İngiltere ile Türkiye arasında çok ilginç ticaret ilişkilerinin kurulabileceğini gösteriyor. Ve bu durum sanırım öncelikle Türk zeytinyağının ihracatı için çok büyük bir olanak sunacak. Türk zeytinyağı sektörünün önde gelenleri, TOBB Başkanı hatta Ticaret Bakanı’nın bu konuda ivedilikle İngiltere Başbakanı ile acil temas kurması gerekiyor.
GÜNÜN MİZAHI
OYUNCU: Sen aday mı olmak istiyorsun?”
İmamoğlu’nu canlandıran oyuncu: “Sayın Genel Başkan’ım var ama kendimi taca atacak değilim.”
(Güldür Güldür’ün Altılı Masa Skecinden)
ALAN VE HAZAR TÜRKLERİ KİMDİR
DEPREM uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, ‘Türkiye Batıyor mu?’ (Doğu Kitabevi) başlıklı derleme kitabının çıktığını duyurdu. Ercan’ın sosyal medyadaki bazı mesajları dikkat çekiyor:
“Ruslar ile kan kardeşiyiz. Çünkü Ruslar; Alan Türkleri, Slav ile Viking karışımından oluşmuştur. Rusya’daki tüm Museviler ise Hazar Türkleridir.
Adalet Komisyonu’ndaki görüşmelerine devam edilen Basın Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik içeren kanun teklifi tepki yarattı. MHP’li Av. Feti Yıldız’ın, basın kartlarının gazetecilere mahsus olmadığını belirterek basın kartının gazetecilik yapanların dışındakilere de verilmesi gerektiğini öne sürmesi de dikkat çekti.
Basın kartını keyfe göre tanımlama çabası bilgisizlikten değilse gazeteciliğe, basın özgürlüğüne duyulan ‘hasımlıktandır’ diye cevap veren ÇGD, daha sonra şu görüşlerini kamuoyuna yansıttı:
“Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlara amirlerinin keyfine göre basın kartı sağlama yolunu açanların, doğrudan gazetecilikle ilgili olduğu tartışmasız basın kartını niteliksizleştirme, kullanışlı hale getirme, ‘makul ve makbul’ gazetecilik yaratma amaçlarına karşı, halkın haber alma ve olma hakkının yolunda, görünen gerçekliğin sözcüsü ve güç odaklarını denetleme bilinciyle yapılan gazeteciliği savunmaya devam edeceğiz.”
GÜNÜN SÖZÜ
“Güzel sözler sıcak demir gibidir; vaktinde söylenmezse soğur, taş gibi olur.” Cengiz AYTMATOV
İmamoğlu’nun vekil ataması İBB Meclisi’nde gerginliğe neden olduATAMA, İTTİFAKLARI KARIŞTIRDI
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, şehir dışında olması sebebi ile teamüllere aykırı olarak vekâletini İYİ Partili Meclis üyesi Akın Gürkan’a verdi ya... Konu dün İBB Meclisi’nde tartışıldı. AKP İBB Grup Sözcüsü Murat Türkyılmaz, bundan sonra soru önergelerini İmamoğlu yerine Akın Bey’in cevaplamasını isteyen bir konuşma yaptı. Daha sonra AKP Meclis üyesi Yavuz Selim Tuncer, “Demek CHP Grubu’nda bu kalibrede bir üye yok ki, İmamoğlu İYİ Partili üye atadı. İyi ki CHP Grubu üyesi değiliz, böyle bir zulüm yaşamadık” dedi.
CHP Grup Sözcüsü
“Sevgili gençler, Bakü’de TEKNOFEST’le sizlerle buluşmaktan dolayı çok bahtiyarım. Sizlerin bilim ve teknoloji alanında çalışma yapma isteğiniz beni çok memnun ediyor. Ben kanserle ilgili çalışırken Nobel kazanayım diye yola çıkmadım, bu hastalığa karşı bir çare bulabilir miyiz diye yola başladım. Hayatta ödül almak için yola çıkmayın. Yaptığınız her işte hep en iyi olmaya çalışın. Daha da önemlisi, insanlığa ve memleketinize değer katmaya çalışın. Dürüst, ahlaklı ve adaletli olun. Bu şekilde çalışırsanız mutlaka ödülünü alınırsınız. Ayrıca yaptığınız işlere karşı duyduğunuz tutkunun sönmesine izin vermeyin. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethederken ‘Ya ben seni alacağım ya sen beni’ dediği gibi tutkuyla ve gayretle çalışın.
‘MİLLETİMİZE GÜVENİN’
Sancar sözlerine şöyle devam ediyor: “Sevgili gençler... Benim için en önemli olan şeylerden biri Türk dünyasının kalkınması ve Türk gençlerinin bilimde en ön sıralarda yer alması. Mardin Savur’dan gelen ve okuma yazma bilmeyen bir ailenin çocuğuna bu şansı veren milletimize güvenin.
‘ÇOK ÇALIŞIN’
Memleketimizin... Memleketimiz dediğim zaman ben hem Türkiye hem Azerbaycan’ı kast ediyorum. Memleketimizin yükselmesi için çok ama çok çalışın. İşler yolunda gitmediğinde düzeltmek için inatçı olun ve yenilgiyi asla kabul etmeyin. Ben 40 yaşıma kadar günde en az 18 saat çalıştım. Gençliğimde çoğu geceyi laboratuvarda geçirdim. Şimdi de 12 saatten az çalışmıyorum. Unutmayın... Çalışmak ve insanlığa faydalı olmak size kendinizi hep daha iyi hissettirecek. İnsanlığa ve ülkenize yararlı bir iş yapmanın verdiği huzur hep daha mutlu olmanızı sağlayacak.
Siz gençleri bilime yönlendiren bu festivalleri düzenleyen ağabey ve ablalarınıza çok teşekkür ediyorum. Bu bilim festivallerine destek veren Cumhurbaşkanlarımız Recep Tayyip Erdoğan ve İlham Aliyev’e de şükranlarımı sunuyorum. Hepinizi sevgiyle selamlıyorum. Allah yardımcınız olsun.
Tanrı Türk’ü korusun.”
ANTALYA’NIN TURİZMDE YÜKSELEN PAZARLARI
Başkan Topaloğlu bize dağların eşsiz kokularından ardıç ağacı ve portakal çiçeği kolonyasını ikram ederken, geçen şubatta DSP’den CHP’ye geçiş öyküsünü (Daha önce CHP’den 2 dönem Göynük Beldesi Belediye Başkanı’ydı) anlattı, öğretmen kökenlilerin belediye başkanlıklarında daha başarılı olduklarını anlattı ve kendisini örnek olarak gösterdi.
Başkan bize Burdur’un Çavdır ilçesinin bir köyünde doğan bugün turizmci ve inşaatçı olan Şükrü Ceylan’ın yaşamöyküsünü dinlememizi salık verdi.
Zaten sayıları 7’yi bulan Sherwood otellerinin kuruluşunun 30. yılını kutlamak için kalabalık bir işinsanı ve turizmci ile medya mensuplarını, Şevval Sam konserine davet etmişlerdi. (Sam, hep Karadeniz türküleri kadar diğer bölgelerden özellikle de Balkan türkülerinden de programına almalı.)
Burdur’lu Şükrü Ceylan’ın bugünlere gelen başarı öyküsünü özetlersek:
Sanat okulunda elektrik teknisyenliği okumuş. Okurken, Vakıflar Öğrenci Yurdu’nda kalmış. Askere gittiğinde, TRT’nin verici istasyonu kurma işi için açılan tekniker sınavında Türkiye birincisi olmuş. Tayini Diyarbakır’a çıkmış. Ancak babası karşı çıkmış ve “Bak biz 6 kardeşiz. Bize geçim lazım, bak 5 bin lira nohut param var, al bununla bir iş kur” diye onu ikna etmiş. Kendine elektrikçi dükkânı açmış; Burdur’da köylere elektrik götürme işinden epey para kazanmaya başlamış. Şükrü Bey, “Babam bir kıyak daha yaptı bana, Antalya’daki arsasını verdi ve kendine ev yap, kardeşlerinin hakkını da ver” dedi.
Bununla Lara’da 21 odalı Prens Prize Oteli’ni yapmış. Sonra yap-satcılığa başlamış, Antalya’da tam 4 bin konut inşa etmiş.
“Onun için turizmcilikten daha çok inşaat işini severim” diyor. Yarattığı bu kaynakla da turizmcilik yapmaya karar vermiş. İki oğlu ve kızını anadolu lisesinde okutmuş, üç yıl öncesine kadar 7 otellik zincir olmuşlar. Aydın Doğan’ın ilk turizm yatırımı olan 140 dönüm üzerinde Göynük’teki Milkan’ı satın almış Ceylanlar... Turizmde kriz yaşanmasaymış, elindeki arsa stoku ile bir bu kapasite kadar otel yatırımı yapacaklarmış ancak şimdi biraz frene basmışlar!
Aile şirketinin başında büyük oğlu Kanada’da ekonomi okuyan
Ne acıdır ki bu ve benzeri faşizan girişimlere siyaseten müdahale eden bir muhalefet de yok artık bu ülkede!
Aman bize de içkici derler bahanesinin ardına saklanan korkak ve de ilkesiz muhalefet anlayışı, ‘endişeli muhafazakârların endişesi’ ile meşgul olurken, içki üzerinden estirilen düşmanlığın mağdur ettiği insanların endişelerini ne duyan var ne de gören! (Bu ve benzeri saldırıları görmeyen, duymayan medyaya da ne demeli bilmem ki!) Meselenin içki içmenin de ötesinde siyasi bir anlamı olduğunu görmemekte ısrar edenler, Türkiye, ‘Afganistan-Pakistan’ kırması bir ülke olunca konuşacaklarını sanıyor herhalde.
Eğer öyleyse, uyumaya devam edebilirler! Yaşar ALTINTARTI
TARTIŞILMASI GEREKEN
CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, “Cumhurbaşkanlığı adaylığı, birliğimizi zedelememelidir” başlıklı açıklamasında şöyle diyor:
“Değişik inanca mensup CHP’lilerin ve bu milletin, sayın Kılıçdaroğlu’nun mezhebiyle bir sorunu yoktur. Sayın Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin ideolojisiyle, kuruluş değerleriyle, ulusal sorunlarımızla sorunu vardır.
GÜNÜN SÖZÜ
“
Etkinliğin başlangıcında sektörün akademik isimleri Ebru Güven, Vedat Güven ve Bora Erdamar sunumlar gerçekleştirdi. NFT ve ‘blokzincir’ teknolojilerinin akademik altyapısına değinen bu sunumlar gerçekten ufuk açıcıydı. Dijitalleşmenin ne kadar değerli bir noktaya evirileceğini de bu sunumlarda görmüş olduk. Bu sunumların ardından ICRYPEX’in genç CEO’su Gökalp İçer yeni NFT projelerini anlattı.
DEVRİALEM BAŞARISI DİJİTALE TAŞINDI
Benim en çok ilgimi çeken NFT projesi Erden Eruç ile geliştirecekleri proje oldu. Erden Eruç kim mi? Dünyayı kas gücüyle kürek çekerek turlayan ilk ve tek Türk unvanına sahip bir doğa sporcusu. Hayatının 1168 gününü denizlerde kürek çekerek geçirmiş rekortmen bir sporcu! Tam 17 Guiness Rekoru’nun sahibi olan Erden Eruç’un ilk NFT projesi olacak olan koleksiyonda, kendisinin ekipmanları ve anıları NFT olarak satışa sunulacak.
Diğer yandan edebiyatımızın usta ismi Aziz Nesin’in de NFT’lerinin yakında ICRYPEX NFT Marketplace’te yer alacağını öğrendik. Yani Aziz Nesin’in kaleminden taşan eserler ‘blokzincir’ teknolojisi ile günümüze taşınıyor. Bu sunuşta Aziz Nesin’in oğlu matematikçi Ali Nesin de yer aldı.
CUMHURİYET’İN ARŞİVİ GÜVENDE
Cumhuriyet Gazetesi’nin 1924 yılından bu yana olan arşiv değerindeki tüm baskılarının da NFT olarak satılacak olması takdir edilecek bir proje oldu. Lansmanda ICRYPEX CEO’su Gökalp İçer’e şunu sordum “Bugün Cumhuriyet ile bir çalışma yapıyorsunuz. Peki ya farklı gazetelerle de projeler geliştirebilecek misiniz?”
Kendisi şu yanıtı verdi:
“Elbette! Her şeyden önce ICRYPEX NFT Marketplace bir pazaryeri ve bu anlamda birçok farklı proje geliştirebiliriz.”
27 Mayıs-3 Haziran 2022 tarihleri arasında yani sadece bir hafta içerisinde Muğla’da gerçekleşen 2 üniversite öğrencisi gencimizin ölümü yürekleri dağlamıştır. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğrencisi Ayşe Güner’in kalp krizi sonucu ve Veterinerlik Fakültesi öğrencisi Emre Yıldırımhan’ın fenalaşarak hayatını kaybetmesi Muğla kamuoyunu derin üzüntüye boğmuştur. 22 Mart 2022 tarihinde de Ondokuz Mayıs Üniversitesi Meslek Yüksekokulu; Muhasebe Bölümü öğrencisi 19 yaşındaki Ceydan Öztürk kalbine yenik düşmüştü.
ÖLÜM NEDENİ ARAŞTIRILMALI
“Üniversite öğrencileri birçok sorunla baş etmeye çalışırken eğitimlerini tamamlamaya çalışıyor. Öncelikle üniversiteye giriş stresi, ardından gittikleri şehirde yaşama tutunma çabaları gençlerimizi yoruyor. Bir yandan yeni bir ortama uyum sağlama, diğer yandan bu ekonomik kriz döneminde yaşamını idame ettirme çabaları, yetersiz beslenme gençlerimizin sağlığını da muhakkak ki etkiliyor. “Üniversite öğrencisi kalbine yenik düştü”, “üniversite öğrencisi fenalaşarak öldü” şeklinde haberlere yansıyan ölümlerin üzerine gidilmeli. Bu ölümlerde eğitim hayatının ya da ekonomik ortamın etkileri varsa ortaya çıkarılmalı, bunlara yönelik gençlerimizi koruyucu tedbirler hayata geçirilmelidir.”
DİYETİSYENİN GÖREVİ
6 HAZİRAN ‘Diyetisyenler Günü’ münasebetiyle bir açıklama yapan uzman diyetisyen Duygu Gündüz, “Tıbbın babası Hipokrat’ın ‘Besinler ilacımız, ilacımız besinimiz olsun’ demesinin üzerinden yaklaşık 2500 yıl geçti. Besinlerin ve beslenmenin sağlık açısından önemi hiçbir zaman azalmadı. Modern çağda, ortaya çıkan yepyeni sorunlarla bu önem daha da arttı. Tabii, çalışma alanı besinler ve beslenme olan diyetisyenlerinki de” diye konuştu.
GÜNÜN SÖZÜ
“DÜNYADA barışın simgesi zeytinKutsal kitapların meyvesi zeytin Mutlu bir yaşam arıyorsan eğer Sihirli ilacı, çaresi zeytin Kemal ANADOL
İmamoğlu çalışıyor ama satıyor da...CHP ‘GEÇMİŞİ’ UNUTUVERİYOR
Kısa sürede kendi markalarını oluşturan ve hatta butik üretim tesislerini kuran, çoğunluğunu işkadınlarının oluşturduğu yeni zeytinyağı üreticileri ile birlikte Milas ve yöresinde zeytin ve zeytinyağı üretici profili de değişmeye başladı. Kırsal kesimde yaşayan yerli halkın sürdürdüğü zeytin ve zeytinyağı üretiminde giderek iyi eğitimli, farklı mesleklerde başarılı olmuş, dünya görmüş yeni bir üretici kesim oluşmaya başladı. Böylece bir yandan geleneksel üretim tarzının yerini giderek modern tarım ve hasat yöntemleri alırken pazarlama tercihleri de değişmeye başladı. Daha önceleri zeytinyağı pazarlamasında sadece tüccara yapılan toptan satışların yerini markalı ürün satışları aldı. Milas ve yöresinde yeni kuşak zeytinyağı üreticileri ticarette interneti kullanma becerileriyle piyasada kendilerini tanıtmayı başarırlarken internet üzerinden ihracatta da çok önemli gelişmeler sağladılar.
ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI FUARLARI
Butik üretim tesisleri dikkat çekici şekilde arttı. Ülke geneline yansıyan zeytin ve zeytinyağına karşı oluşan ilgi sayesinde ülkenin değişik yerlerinde zeytin ve zeytinyağı üzerine fuarlar açılmaya başlandı. Gerek üretici kooperatifler ve firmalar, gerekse zeytinyağı üreticisi yörelerin Ticaret ve Sanayi Odaları bu fuarlarda yaptıkları renkli tanıtımlarla zeytinyağını geniş kitlelere tanıtıp sevdirmeyi başardılar.
Almış olduğu AB coğrafi işareti ile birlikte katıldığı fuarlarda iz bırakan tanıtımlar yapmayı başaran meslek odalarının başında yer alan ‘Milas Ticaret ve Sanayi Odası’, birer hafta arayla düzenlenen İzmir Olivtech Fuarı ile Oliva İstanbul Zeytinyağı Fuarı ve Ulusal Zirvesi’nde Milas zeytinyağının tanıtımlarını yaptı. İstanbul Fuar Merkezi-Yeşilköy’deki etkinliğe 200 firma katıldı. 20 Tadım Eğitim Atölyesi’nin “Ezberinizi bozun, doğru zeytinyağını tadın / Kusursuz zeytinyağı ile tanışın” sloganıyla yaptığı sunumu 20 bin ziyaretçi izledi. Sadece MİTSO standında yer alan 73 markanın çoğu, ithal özel yapım şişleri içindeki coğrafi işaretle görücüye çıkmıştı. MİTSO Yönetim Kurulu Başkanı Reşit Özer, “Milas’ın zeytin ve zeytinyağındaki kalite, tanıtım ve pazarlamadaki başarısı, tüm ülkeye zeytinyağının önemini anlatmış oldu. Artık tüketici iyi zeytinyağının hangi özelliklere sahip olması gerektiğini biliyor. Erken hasat, soğuk sıkım zeytinyağı istiyor. Tüketicinin talebi, üreticinin de fabrikacının da daha kaliteli zeytinyağı için çaba göstermesini sağlıyor” dedi. Zeytindostu Derneği’nden eczacı Atilla Totoş ile zeytin ve zetinyağı uzmanlarından Prof. Dr. Murat Kartal, Dr. Zeynep Delen Nircan, Prof. Dr. Fügen Durlu Özkaya, Yasin Özdemir ve Seçil Tireli’nin konuşmaları dikkat çekti.
AV, SİLAH VE DOĞA SPORLARI FUARI
İSTANBUL Fuar Merkezi’nin bir üst katında da “9. Uluslararası İstanbul Av, Silah ve Doğa Sporları Fuarı” vardı. Sportif atıcılık ve kara avcılığı konusunda her türlü donanımın sergilendiği organizasyon, Türkiye’nin özellikle silah sanayisindeki başarılarını gösterdi. Yabancı konukların sayısı da yüksekti. Fuarda 150 katılımcı ve 550’den fazla marka dikkat çekti. Bilgi edinmek isteyenler www.istanbulprohunt.com’a bakabilir.
BU NASIL CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ
MALTEPE