Paylaş
Sidney’e uçtum. TK 174 sefer sayılı Boeing 777-300ER uçağımızın kalkışından önce Avusturalya’nın İstanbul Başkonsolosu Tony Huber Abi, uçağın altına inip arkamızdan su dökerek bizi uğurladı. Önce Kuala Lumpur’a indim. 70 dakika orada kaldım. Bu sürede uçak yakıt aldı ve ekip değişti. Bu uçuştaki yüksek deneyimli purser Burcu Ankaralı misafirlerin mükemmel bir yolculuk yaşamasını sağladı.
* Koltuklara sürpriz olarak üzerinde Sidney uçuşlarının TK numaraları, 174 gidiş ve 175 dönüş rakamları yazan yastıkları koymuşlardı. Ama bu güzel sürprizi hazırlayanlar yastıkları vakumlatmadıkları için çantalarına koyamayan bazı yolcular, koltuklarında bıraktılar. İstanbul-Kuala Lumpur uçuşu 10 saat 10 dakika sürdü. Kokpit harika bir uçuş sundu.
* Kuala Lumpur’da salona geçerken Büyükelçimiz Emir Salim Yüksel oradaydı. Ve herkese kartını veriyordu. Çok hoşuma gitti. THY Kuala Lumpur Müdürü Mustafa Kızılay iyi bir organizasyonla hızla uçağın toparlanmasını sağladı ve Sidney için kalkış yapıldı. Burada yolcu indirilebiliyor ama Sidney için yolcu alınamıyor. Yani ‘5’inci trafik hakkı’ yok. Uçağımızın sorumlu Kaptan Pilotu Sarp Kayalar, yanında yine Kaptan pilot Aytuğ Çoşkun var. İkinci pilot olarak kokpitte (First Officer) Mustafa Turkay yer alıyor. Purser’ımız ilk Melbourne uçuşunda da olan Ali Buluş. Ve Sarp Kayalar kaptan, ilk kez geldiği Sidney (SYD) havalimanına pek de iyi olmayan meteorolojik şartlarda bir iniş yapıyor ki anlatılmaz. Efsane bir iniş. Alkışlar kabinde yükseliyor.
* Uçağımızda THY Genel Müdürü Bilal Ekşi var. Hemen yanında Ticari Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Olmuştur, şirketin parasını yöneten güçlü adam CFO Murat Şeker yer alıyor. Ve bize Basın Müşaviri Yahya Üstün’ün her zamanki temsilcisi Celal Tabak ile şirketin güçlü objektifi Selim Türk ve eski kabin amiri Hande Terzi eşlik etti. Organizasyonu kusursuz götürdüler.
BAYRAKLAR KOKPİT CAMINDA
* Sidney’e inince kokpit camından pilotlarımız Türk ve Avusturalya bayraklarını sallıyorlar. Köprüye yanaşıyoruz. Sonra bir karşılama töreni yapılıyor. Konuşmacılar bu uçuşun ne kadar önemli olduğunu anlatıyorlar. Ve havalimanı giriş koridorlarında Türk bayraklı ve davul çalan Türkler, bu kutlamaya büyük coşku ile katılıyor.
* Aynı gece Sofitel Wentworth otelde bir gala yemeği düzenlendi. Yemekte Türkiye tarihi ve gezilecek yerleri ile mükemmel görüntülerle davetlilerin gözleri önüne serildi. Avusturalya havacılık dünyasının ve kentin önemli kişileri galada eğlendi.
* Uçuşumuz toplam seyahat süresi, yani havalimanlarında önceden bulunulması gereken saatler de eklenince 24 saati geçti. Ama bir duraklama yorgunluğun ciddi biçimde azalmasını sağladı. Direkt uçuş olsa elbet daha kısa sürecekti. Ama o günler de çok uzak değil. Airbus A350-1000 uçakları gelince THY bu uçuşları, yani 5’inci kıtadaki Melbourne ve Sidney’e direkt sefer yapacak. Şimdilik haftada dört gün yapılan seferler, özellikle Afrika ve Avrupa üzerinden gelen transit yolcular da artınca belki de her güne çıkacak. Yani Avusturalya kıtası artık sandığımız kadar uzak değil.
* Dönüş uçuşumuz da harikaydı. Aynı ekiple Kuala Lumpur’a döndük. Yine Kuala Lumpur’da 70 dakika durakladık. Değişen ekibimizde kaptan pilotlarımız Bilgin Gündüz ve Mustafa Pektaş’tı. Kokpitte ikide F/O vardı. Mustafa İnanç ile Arda Hacıbekir. Onlar da harika bir uçuş yaptılar. Purser’ımız birçok kez birlikte uçtuğumuz Miray Eren Karaçor, kimsenin bir isteğini iki etmeyen bir yönetim sundu.
* Sidney’de toplam iki gece üç gün kaldım. Yetti mi derseniz, hayır. Bir daha gider miyim, elbette giderim. Çok daha uzun kalıp kentin her yerini gezerim.
Aklımda en çok kalanlar: Sakinlik, temizlik, gülen insanlar ve doğaya sonsuz saygı…
KISA SİDNEY REHBERİ
* Nüfusu, çevresi ile birlikte 6 milyonu aşan bu şehir çok huzurlu. Sakin gökdelenlere rağmen yeşil ve denizle her yönden iç içe. Roman, Katolik, Anglikan, Müslüman, Ortodoks ve Budistlerin yaşadığı Sidney, elbette simge opera binası ile tanınıyor.
* Sidney ılıman iklim kuşağında yer alıyor, yazları sıcak, kışları ise ılıman geçiyor. Günlük ortalama yedi saat güneşin açtığı Sidney’de yıllık ortalama sıcaklık 21.7. Yaz aylarında ortalama sıcaklık 24 derece civarında, kış aylarında ise 17 derece. Her mevsim yağışlı olsa da bu yağışlar yaz aylarında etkisini biraz daha arttırıyor. Deniz suyu sıcaklığı yıllık ortalama 20 derece.
* Şehir adeta bir yeme içme cenneti. Dünyanın bütün mutfakları var. Elbette Türk mutfağıda temsil ediliyor. 1 Avusturalya Doları şimdilerde 22.57 TL bu da alışverişi hareketlendiriyor.
* Gezilecek yerler ise şöyle: Opera Binası (Doğrusu Opera evi-2003 Pritzker Mimarlık ödülü sahibi Danimarkalı Mimar Jern Utzon eseri), Sidney Limanı, Sidney Kulesi, Darling Limanı, Taronffa Hayvanat Bahçesi, Sidney Akvaryumu, The Rock Market, Sidney Köprüsü, Botanik Bahçesi, Ulusal Denizcilik Müzesi, Bondi Plajı, Sidney Çağdaş Sanat Müzesi.
‘BÜYÜMEKTEN VAZGEÇMEYECEĞİZ’
Uçakta THY Genel Müdürü Bilal Ekşi ile sohbet ettik. Elbette ana konu, fabrikaların yeterince uçak teslim edememesiydi. Bu yüzden bütün imkânlar seferber edilmiş, pazardan temin edilen uçaklar filoya katılmıştı.
Özellikle dar gövdede A320 ailesindeki uçakların PW motorlarındaki sorunlar yüzünden en az 35 uçak yerde. Ve Bilal Ekşi motor imalatçısından tazminat almalarına rağmen operasyonların etkilenmesinden çok rahatsızdı. Yeni uçak teslimatlarındaki gecikmeler, özellikle Boeing’in yaşadığı sorunlar bire bir THY’ye yansıyordu. Çünkü Genel Müdür, yüzde 10’un özerindeki büyüme hedefinden hiçbir şartta vazgeçmeyeceklerini söyledi. Elbette bu durum, yani piyasadan toplanan kullanılmış uçaklar THY’nin standartlarını etkiliyor. Yani koltuklar bazan birbirine uymuyor, gidilen bir uçuşun başka bir gün dönüşünde uçaktaki konfor aynı olmuyor. Uçakların bazılarında Wi-fi hizmeti sunulamayor.
Sunulanlarda da sık sk kesintiler oluyor. Sordum hepsine topyekün çıkış yolları aradıkları ve kısa sürede olmasa bile mutlaka çözüm yollarını, maliyetleri fazla da olsa yapacaklarını söyledi. Bilal Ekşi ile eski bir dostluğumuz var. Ve bugüne kadar ne sorsam doğru cevabı almışımdır. Bu yüzden inanıyorum, büyüme ile gelen sorunlar zaten masada ve çözülecek.
Bilal Ekşi uçakta yaptığı basın toplantısında Ortadoğu’daki olaylar nedeniyle kayıpları olduğunu ama bunu başka hatlarda yolcu sayılarını yükselterek kârlılıklarını zirveye taşıdıklarını anlattı. Ve birçok hatta hedeflerin tuttuğunu söyledi.
Doluluklardan memnun olan Ekşi, yolcu memnuniyeti için de harcama yapmaktan çekinmediklerini vurguladı.
SIRTINDA THY TAŞIYAN ADAM: AHMET OLMUŞTUR
Bir havayolu şirketi yeterli yolcu bulamazsa, organizasyonunu doğru yapamazsa batar. İşte THY Genel Müdür Ticari Yardımcısı Ahmet Olmuştur bu yüzden şirketi sırtında taşıyor.
Sürekli yeni hatlar bulmak, uçulan yerlerde doğru zamanda frekans artırmak, yolcuyu memnun etmek, bunların hepsinden sorumlu olmak Olmuştur’u yormuyor. Amerika’da hedeflerini tutturdu. Şimdi yılda 2 milyon yolcunun peşinden koşuyor. Çin’de yeni bir hat için uğraşıyor. 18 Aralık 2024’te açılacak Şili/Santiago uçuşu şirketin en uzun uçuşu olacak. Üstelik bu uçuştaki duraklama noktası Sao Paulo içinde 5’inci trafik hakkını da aldı.
Kuzey Makedonya’da Ohrid’e ilk uçuş 27 Mart 2025 Perşembe günü yapılacak. Oralarda bunun için büyük sevinç var. Kamboçya uçuşları için önemli noktalara gelindi. Ve şimdi hep hedef büyüten bu genç adam Yeni Zelanda için kolları sıvadı. Hatta Sidney’de bizden ayrılıp görüşmeler için Yeni Zelanda’ ya gitti. Sanırım hızla yol alacak. Ama yine de hattın açılışı 2025’in biraz sonrasını bulabilir.
Dünya coğrafyasında THY’nin hızlı yayılmasına baktığımızda her havayolu şirketine bir Ahmet Olmuştur’un ne kadar da gerekli olduğu ortaya çıkıyor. Ben buna bire bir tanıklık ediyorum.
Kuala Lumpur - İstanbul uçuşumuzda Kaptan pilotumuz Bilgin Gündüz ve Purser’ımiz (Sağda) Miray Eren Karaçor bize harika zamanlar sundular.
Paylaş