Yıpranmak istemeyen sanatçılara tavsiyeler

Madem tartışma çıktı, yıpranma özürlü biri olarak sanatçılara tavsiyelerde bulunayım.

Haberin Devamı

Maksat Ahmet Hakan’ın kendisini “sanatçı yıpratıcı” ilan ettiği bugünlerde sanata, sanatçıya hizmet.
Hem savunma sporları dersine bendeniz girmeyecekse kim girecek? Değil mi çekirgelerim?
Bir kere sanat olayının özünde kronik özgüven sorunu olduğunu baştan kabul edelim. Bu soruna sahip olmayan zaten sanatçı olmaz. Gider İsrail’e fırça atar.
“İyi anne-baba olduğumuzun ispatı, yazar olma arzusu duymadan büyüyen bir çocuktur” demiş Alain de Botton. Aslında aynı şey sanatın geneli için geçerli.
Ustasından acemisine, sanatçı milleti özgüven krizi-ego patlaması tahterevallisinde salınır durur. Bugün biri yukarı çıkar, yarın diğeri. Bu iniş-çıkışların yarattığı amortisman ise 10 Ahmet Hakan gücündedir.
Öyle olunca da hem hasetten şikayet eder hem de beş dakika kıskanılmasa karalar bağlar insan.
Hem takip edilmek istemez hem de iki hafta takip edilmese ambulansla İstinye Park’a kaldırılır.
Yıpranmak istemeyen sanatçının kendisine yapacağı en baba hareket, özgüvenin dışarıdan gelmediğine uyanmak.
Alkışla ve Ekşi Sözlük’teki övgüyle gelen özgüven kokaine benzer: Etkisi geçicidir ve dozu her defasında artırmak zorunda kalırsınız. Ta ki bünye iflas edene kadar.
Özgüvenin kralı, doğru bildiğiniz yolda aslan gibi mücadele etmekten gelir.
Disiplinden gelir. İşe-güce odaklanmaktan gelir.“Şöhret insanı” değil, “meslek insanı” olmaktan gelir. Deryanın içinde yaşayıp deryayı bilmekten gelir.
Bunları başarmış bünyeye değil bir, bin Ahmet Hakan gelse bana mısın demez.
Ayrıca, Ahmet Hakan korkusu tek bir sanatçının yırtmasına vesile bile olsa üstadın yeri cennettir.

Haberin Devamı

Ahmet Kekeç ile farkımız

Ahmet Kekeç’le polemik iyi-hoş ama olay bir yerde tıkanıyor. Ne desem cevap sabit: “Sen de bizdensin haberin yok!”
Meğer kendisi AKP’li olabilme ihtimalimi sevmiş. Bir de galiba Kemal Tahir’i “ötekilere” kaptırmaktan korkuyor. Başka argüman yok. Ne tartıştığı belli değil.
Ondan farklı düşünsem kızıyor.
Onunla aynı düşünsem yine kızıyor. Çünkü Ahmet kızmak istiyor. Polemik falan bahane.
Bense aynı düşünceleri paylaşmasak bile düşünmeyi paylaşmanın hayrına inanıyorum. Bu kafada olduğum için de AKP’li değilim. Tamam mı Ahmet Kekeç?

tatlı  Sözlük

Haberin Devamı

Günün sorusu: Bu kaçıncı eylüldür aynı yazın ardından?

Yazarın Tüm Yazıları