Şükrü Kızılot

Bu ayın sonunda başvuru süresi bitecek olan “Varlık Barışı” uygulamasından yararlanacak olanlar, “bir taşla sekiz kuş” vurmuş olacaklar.

1) Yurt dışından para getirilecek, 2) Sorgulama olmayacak, 3) 2012 yılı öncesi vergi incelemelerine “sigorta” olacak, 4) Gelir vergisi 5) Kurumlar vergisi 6) KDV 7) Vergi ziyaı cezası alınmayacak 8) 29 Mayıs 2013’den sonra vergi incelemesine alınanlar, yüzde 2 vergi ile kurtulacaklar. Daha neler neler..

VERGİ İNCELEMESİ AVANTAJIVergi müfettişi, hangi yılı, örneğin 2012, 2011 veya 2010 yıllarından herhangi birini incelemiş ve bir matrah farkı bulmuşsa, “Varlık Barışı” nedeniyle yapılan beyan, sorunu çözecek. Duruma göre 1 lira vergi ve ceza alınmayacak.
ÖRNEK: Vergi müfettişi, Nuri Uyanık’ın Haziran 2013’de, 2012 yılına ait defterlerini incelemeye almış ve 800 bin liralık bir gelirin gizlendiği tespit edilmiştir. Bu mükellef, “Varlık Barışı” nedeniyle Türkiye’ye 1 milyon lira getirmiştir.Bu durumda, getirilen 1 milyon liradan, 800 bin TL düşülecek. Sonuçta, Nuri Bey’den, 1 TL dahi vergi ve ceza istenemeyecek.

2013 ÖNCESİNE SİGORTAVergi mükellefleri, 2013 yılı öncesine, “vergi incelemesi sonucu gelecek vergi ve cezalar” yönünden sigorta yaptırmak istiyorlarsa, yurt dışındaki paralarını getirmek zorundalar.
Örneğin, Varlık Barışı nedeniyle, 2 milyon lira getiren Yıldız A.Ş’nin 2012 ve önceki yıllardan herhangi birinde, 2 milyon liraya kadar “matrah farkı” bulunduğunda, bu yıllar için 1 TL vergi ve ceza istenemeyecek.Bu uygulama, 29 Mayıs 2013 tarihinden itibaren başlanılacak olan tüm vergi incelemeleri için geçerli.

EVDE temizlik, çocuk bakımı, yemek vb. işler için “sigortasız” kadın çalıştıranlara 150 bin liraya yaklaşabilen idari para cezası, prim, gecikme zammı ve cezasının gelebilecek olmasının yarattığı “şok” devam ediyor.

Şimdi de kaçak ve sigortasız “yabancı uyruklu” kadın çalıştıranın paniği başladı.
Özellikle uzun süredir, kaçak yabancı hizmetçi ve dadı çalıştıranlara “uygulanacak cezanın daha yüksek olması”, yaşanan paniği körükledi.

EVİNİ SAT CEZAYI ÖDE

Kaçak ve sigortasız yabancı uyruklu kadın çalıştıranlar, özellikle birden fazla kadını örneğin iki yabancı kadını uzun süredir çalıştıranlar, evlerini satarlarsa cezaları ancak ödeyebilecekler.
-Çalışma izni olmadan çalıştırılan her bir yabancı için 7.325 TL “idari para cezası”, uygulanacak. Ayrıca;
-Sigortalı işe giriş bildirgesi verilmediği için yaklaşık 2.043 TL, idari para cezası,
-Olayın mahkeme kararıyla ortaya konması durumunda, aylık prim ve hizmet belgesi verilmediği için; her ay itibariyle 2.043 TL, 5 yıldır sigortasız çalışması durumunda, (her ay için yürürlükteki asgari ücretin iki katı) örneğin beş yıl için yaklaşık 80 bin 214 idari para cezası uygulanacak.

Londra'da olduğum dönemde, Angel tren istasyonuna yakın Upper’s adlı bir restoran vardı.

Her hafta bir ya da iki kez gittiğim bu restoranın sahibi ile zaman içinde belli bir samimiyetimiz ve ekonomi ağırlıklı sohbetlerimiz oldu.

VERGİ KAÇIRMANIN YOLU Bir gün morali bozuk şekilde yanıma yaklaştı. Bir şey sormama fırsat vermeden konuşmaya başladı:
- Bugün bankadan yine kredi çektim. 100 bin pound’a yaklaşan bu kredilerin çoğu vergi ödemeye gitti. Ne yapacağız bu vergileri bilmiyorum..
O bunları anlatırken adama bu konuda Türkiye’de daha az vergi ödemek için bazı mükelleflerin yaptığı anlattım.
- Bizde bazıları az vergi için az fiş keser. Günde 10 masaya fiş kesilmese, her masa 50 pound hesabıyla 500 pound eder. 10 günde 5 bin, ayda 15 bin, yılda da 180 bin pound eder. Bu paranın KDV’sini ve kurumlar vergisi de ödenmez. Ama fiş kesmediği için Maliye’ye yakalanan yanar!
Ben bunları anlatırken, adamın gözleri parladı ve konuşmam bittiğinde, ağzı kulaklarına vararak;

SORU: Perşembe günü, eve haftada bir temizliğe gelen kadının “sigorta ettirilmesi” gerektiğini, aksi halde 100 bin lira civarında ceza ve prim gelebileceğini yazdınız.

Okuyunca allak bulak oldum. Temizlikçi kadın geceleri rüyama giriyor. Beni ihbar etmiş, mahkemeye çağrılıyorum, yüklü cezalar, eve haciz.. Sabah kan ter içinde uyandım. Tamam, evinde her gün kadın çalıştıranları anladım ama
benim eve 7-8 yıldır haftada bir, hep aynı kadın geliyor. Bunu sigorta ettirmedim diye 5 yıl için 100 bin lira civarında ceza ve prim olur mu?
(A.K - İSTANBUL)YANIT: Temizlikçi kadının evde “sürekli çalıştırılması” sigorta ettirilmesini gerektiriyor. Buradaki “sürekli” kavramının tanımı çok önemli. Aynı kadının, aynı eve, düzenli olarak haftada bir gün gelmesi, süreklilik kabul ediliyor. Sosyal Güvenlik Kurumu’nca, aynı kadının, aynı eve haftada bir gün temizlik için gelmesinin “süreklilik” kapsamında değerlendirilmeyeceğini, bir genelge ile açıklaması hatta bir yasa değişikliği yapılıp ilgili madde de (5510 Sayılı K.Md.6/1-c) belirtilmesi, bu sorunu çözer. Aksi halde, siz dahil yüzbinlerce kişiye ciddi cezalar gelebilir. Şu anda evlerin çoğunda, patlamaya hazır “ceza bombası” var!

EVLERE TEMİZLİKÇİ KADIN BOMBASI DÜŞTÜ - 27 EYLÜL 2013 TARİHLİ YAZI

1 GÜNLÜK TEMİZLİĞE 150 BİN TL CEZA - 26 EYLÜL 2013 TARİHLİ YAZI

20 yıllık gayrimenkulü satınca vergi çıkıyormuşSORU: 1993 yılında aldığım arazi, belediyece yapılan ifraz sonucu 16 Mayıs 2009 tarihinde cins tashihi gerçekleştirilerek, tapuya “arsa” olarak tescil edildi. Şimdi bu arsayı 4 milyon liraya satacağım, muhasebecim “20 yıl önce de almış olsan bu satışa yüklü gelir vergisi çıkar” diyor. Doğru mu?
Cengiz Kılıç - ANKARA

TEMİZLİK başta olmak üzere ev işlerinde çalışanların SGK’ya bildirilmemesi durumunda ağır cezalar var.

Ancak bazı noktalar net değil. Örneğin haftada bir gün çalışmanın, sürekli çalışma tanımına girmediği açıklanırsa veya bu yönde yasal bir düzenleme yapılırsa, sorun çözümlenmiş olur.

DÜNKÜ yazımız, Türkiye genelinde “bomba etkisi” yarattı.
Özellikle, evine haftada bir gün temizlikçi kadın alan ve bunu Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirmeyip prim ödemeyenlere, geriye dönük 5 yıl için yaklaşık olarak;
- 80 bin 214 TL idari para cezası,
- 5 bin TL sigorta primi,
- 5 bin TL’de gecikme cezası ve gecikme zammı,gelebileceğini çoğu kimsenin bilmediği anlaşılıyor.

Evde sigortasız kadın çalıştıranlar aman dikkat!

Evde temizlik, çocuk bakımı, yemek vb. işler için sigortasız kadın çalıştıranlar; aman dikkat! Haftada bir gün bile çalışan kadının mahkemeye başvurması durumunda, toplamı
150 bin liraya yaklaşabilen idari para cezası, prim, gecikme zammı ve cezasına muhatap olabilirsiniz.

BU tutar olayın ceza kısmı.

“Hocam hanımlarla ilgili sorunu, bir arkadaşımla anlaşarak çözdük. O benim hanımı aldı, ben de onunkini..” diye başlayan satırları okuduğumda, kafam karıştı.

“Bu da neyin nesi?” diye düşünürken, devamını okuduğumda olayı anladım.

MEĞER NEYMİŞKuaför, parfümeri, pastane, mobilyacı, ayakkabıcı, beyaz eşya satanlar, konfeksiyoncu, inşaatçı, lokantacı, gözlükçü, nakliyeci, kitapçı, kırtasiyeci gibi “ticari kazanç” elde eden bir kişi, “eşini işyerinde çalıştırırsa”, ona ödediği ücreti, defterine gider yazamıyor.
Doktor, avukat, mali müşavir ve mimar gibi “serbest meslek kazancı” elde eden bir kişinin “eşi işyerinde çalışırsa”, eşine ödediği ücreti, defterine gider olarak yazabiliyor.
Okuyucumuz da buna pratik bir çözüm bulmuş. Çözümü birlikte okuyalım;
“Arkadaşım Arda da eşini benim gibi işyerinde çalıştırıyor. Eşim de diğer çalışanlar gibi ‘ücret’ alıyor. Eşe ödenen ücretin gider yazılamayacağını öğrenince, Arda ile pratik bir çözüm bulduk. Onun eşini, benim işyerimde çalışıyor gösterdim. Benim eşimi de Arda’nın işyerinde..Anlayacağınız, onun hanımını ben, benim hanımı o işe almış oldu. Sorun da çözümlendi..”
KALICI ÇÖZÜM GEREKİYOROkuyucumuz, pratik bir formülle, eşin “sigortalı” gösterilme ve ödenen ücret ile SSK primi ve işsizlik sigortası primi işveren hissesinin “gider yazılma” sorununu çözümlemiş!

“BU DA nereden çıktı, hiç öyle şey olur mu?” demeyin. Olacak!

Yakında çıkacak bir yasa ile baldızınız, görümceniz ve kardeşiniz“çocuğunuz” olarak kabul edilecek.
Kayınbiraderiniz de çocuğunuz kabul edilecek.
Hatta, baldızınızın, görümceniz ya da kayınbiraderinizin çocuğu da..

OLAY NE?

Şu anda TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda olan bir yasa tasarısı var.
Yeni Gelir Vergisi Kanunu’yla ilgili olan bu tasarı ile çocuk tanımı değiştiriliyor. Tasarıdaki yeni “çocuk” tanımına göre, mükellefle birlikte oturan;
- Ana veya babasını kaybetmiş torunlar,