Sıtkı Şükürer

Demokrasi cini şişeden çıkmıştır

23 Haziran 2013

GEZİ Parkı çocukları,
Siz geç kaldınız,
Çok geçmişlere dair tabii ki sizin günahınız yok.
33 kişi vurulurdu sorgusuz sualsiz,
En fazla Ahmet Arif’in şiirlerinden iştirak ederdik zulümlere sessizce.
6-7 Eylüllerde talan yaşanırdı İstanbul sokaklarında. Çaresiz bakardık Yorgo’nun şaşkın gözlerine.
Senaryonun pespayesi uygulanırdı Fadime Şahin’le. Sanki fazla kurcalamak gelmemişti işimize.

Yazının Devamını Oku

Boynuz kulağı geçermiş

16 Haziran 2013

Gezi Parkı kuşağını hepimiz anlamaya çalışıyoruz.

Bence en önemli özellikleri “çatışmasızlık” üslubunu benimsemiş olmaları.

Bizim dertlendiğimiz konular ve bunlara dair çözüm yöntemleri onlar için önemli değil.

Diyeceksiniz, daha dünya işlerine dahil olmadılar, henüz kütür çağla bademler, o da değil.

İnsanların gençliklerinde edindikleri kültür, izlerini bir ömür boyu taşır.

Gelecek on yıllarda bu insanlar yine meselelere böyle bakacaktır.

Bizim kuşak maalesef militanlığa, kutuplaşmaya, gizli övgü düzerdi.

Hatırlayın, bizi biçimleyen mizah anlayışımız bile bir tuhaftı.

Yazının Devamını Oku

Bu masada bizim de yerimiz var (2)

10 Haziran 2013


 

DÜN ne demiştik?
Daha güçlü bir demokrasi için geçmişte Türkiye’nin önüne çok fırsatlar geçti. Şöyle bir hatırlayın. Her iktidar değişiminde umutlanan halk, hükümetlere kredi açan halk ve buna rağmen “mağdurlar mezarlığı”nın giderek artan sayısı...


AK Parti’nin başlangıç söylemleri çok umut vericiydi.

Yazının Devamını Oku

Bu masada bizimde yerimiz var (1)

9 Haziran 2013

Bugün önce tespitimi yapacağım; yani bir fotoğraf çekimi. Yarın da asıl ne yapmamız gerektiğine dair görüşlerimi yazacağım. “Bu masada bizim de yerimiz var” diyebilmek için Türkiye’nin nerelerden gelip geçtiğini hatırlamaya ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.

Taksim Gezi Parkı protestosu ve sonrasında yaşanan olaylar asla sürpriz değildir.
Başbakanın son dönemlerde dozu artan “köşeli” üslubu belki bir kıvılcım olmuştur. Ama meselenin özü AK Parti’nin demokratikleşmeyle ilgili bazı uygulamalarının yarattığı derin hayal kırıklığıyla ilgilidir.
Açıkça belirtelim, son 11 yılda yaptıkları şeylerle ilgili kimse bu partinin hakkını yemez.
Ama bu ülke onlardan çok daha önemli bir şey bekliyordu.
Tüm toplum, acemisi olduğu ve elbirliği ile öğreneceği “demokrasinin” herkes için, hepimize dair geçerli olabileceği bir Türkiye hayal ediyordu.

Yazının Devamını Oku

Demokrasi sızlananların mutlu olduğu bir rejim değildir

5 Haziran 2013

 

GİTTİK, gidiyoruz derken “190 Spartalı” olarak Diyarbakır gezimizi eda ettik.
Geziye başlangıçta çok karşı çıkanlar oldu.
Hatta grupta yer alanların dahi, katılıp katılmama konusunda ciddi tereddütleri vardı.
Kolay değildi elbet. Ülke her ne kadar geleceğine barış ve umutla bakma konusunda hemfikirse de, yakın geçmişte yaşanan acılar insanları temkinli olmaya itiyordu.
Diyarbakır’da yaşadıklarımız zihnimizde yer alan tüm endişeleri dağıtmış mıdır?
Şüphesiz bir günlük geziden böylesi sonuç beklemek gerçekçi değildir.

Yazının Devamını Oku

Suriye deyince aklımız karışık

26 Mayıs 2013

Hükümetin Suriye politikasını tam kavrayamıyoruz.
Aylardır uzmanların görüşlerini okumaya, televizyonlarda izlemeye çalışıyoruz.
Bir türlü zihnimiz netleşemiyor.
Yorumcuların büyük çoğunluğuna göre, “Esad ve Baas yönetimi çok kötü, halkına zulmediyor, demokrasi yok, baskıcı... vs.”
Bu duruma karşı çıkanlar, ‘Özgür Suriye Ordusu’nun da sütten çıkmış ak kaşık olmadığını söylüyor.
Uluslararası toplum zaten kendi içinde homojen değil.
ABD ve İsrail, Türkiye ile aynı paralelde. Buna mukabil Rusya Federasyonu, İran ve Çin, Esad rejimine destek verir görüntü veriyor.

Yazının Devamını Oku

Binali Yıldırım aday olur mu

19 Mayıs 2013

AK Parti, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için henüz adayını belirlemedi.
Yapılan anketler, en fazla heyecanı sayın Binalı Yıldırım’ın uyandıracağı şeklinde.
Sayın Bakan’ın bu konuda çok istekli olmadığı biliniyor.
İlk anda iki sebep akla geliyor.
Birincisi, İzmir adaylığını siyasi kariyerinde bir ileri adım olarak algılamıyor olabilir.
Diğeri ise, gerçekçi bir gözlemle, İzmir’de AK Parti adayının Büyükşehir’i kazanmasının çok zor gözüktüğünü biliyor.
AK Parti’nin İzmir genelinde oylarının yüzde 37-38 bandında olduğu söylenir. Ancak yerel seçimlerde geçmişte olduğu gibi, MHP seçmeninin CHP’ye yönleneceği, aynı şekilde Manisa, Balıkesir gibi yerlerde, bu defa CHP’nin MHP’yi desteklemesiyle bir ittifak ortamı oluşturulacağı gözleniyor.

Yazının Devamını Oku

Tayyip Erdoğan-Ali Koç- Büyükanıt bu aralar aynı dertten mustarip

12 Mayıs 2013

 

 

TÜRKİYE’de futbol, hani kent takımlarımızı ayrıca tutuyoruz da, büyük ölçüde GS, FB, BJK taraftarlığı üzerinden şekilleniyor.
Ben de Galatasaraylıyım. Kızdırma ve keyiflenme sırası şimdi bizde.
Bakınız, bizde futbol taraftarlığı enteresandır. Tercihlerimizin altında hiçbir sosyolojik gerekçe yatmaz. İşçi, patron, zengin, fakir, Türk, Kürt, Laz, CHP’li, AK Partili, MHP’li, Alevi, Sünni, işkenceci, mahkum...
Her kesimden insanımız, bir vesile, büyük ölçüde bu üç takımdan birine gönül vermiştir.
Halbuki dünya örneklerinde böylesi bir durum yoktur. İnternet üzerinden basit bir taramada, taraftarlık ve rekabetin sosyolojik kimliklerle irtibatlı olarak ayrıştığını görüyorsunuz. Protestan – Katolik, Katalan – İspanyol, işçi – burjuva, zengin – fakir, aşırı milliyetçi – ılımlı, mübadeleyle gelen – eski yerleşik...

Yazının Devamını Oku