90’lara Dönersek Ne Olur?
Barış Süreci bir anda yerini Ölüm Sürecine bıraktı.
İlk hafta 44 yurttaşımızı teröre kurban ettik.
Karakol baskınları, şehit cenazeleri haberleri arasında yazıyorum bu satırları.
Dönüp geldiğimiz yer 90’-ların Türkiyesi!
90LARIN BİLANÇOSUNU MECLİS ÇIKARTMIŞTI
TBMM Meclis Terör Alt Komisyonu 2013 yılında medyada da o dönem geniş ilgi gören bir rapor yayınladı.
AK Parti Milletvekilleri Yalçın Akdoğan ve Naci Bostancı tarafından verilen önergeyle kurulan komisyonda Mehmet Metiner de yer alıyor.
Meclis’in sitesinden indirdiğim 327 sayfalık rapor 90lı yıllara dönmek için can attığımız şu günlerde muhakkak okunması gereken bir belge.
TERÖR 35 BİN CAN ALDI!
Meclis verilerine göre Türkiye 90larla müsemma 1984’te başlayan ve Barış Süreci ile sonlanan terör saldırılarında toplam 8 bine yakın kamu görevlisini ve 5 bin 500 sivil yurttaşını kaybetti.
Komisyon raporuna göre aynı dönemde ‘22 bin PKK'lı da ölü olarak ele geçirilirken, 14 kentte 386 bin kişi göç etmek zorunda kaldı.’ Rapora göre 1990'lı yıllarda faili meçhul cinayet sayısı 2400lere ulaşmış, 2000'li yıllarda ise 400'lere düşmüş.
TERÖRLE MÜCADELEYE 300 MİLYAR DOLAR! 150 BOĞAZ KÖPRÜSÜ
Rapor kapsamında dinlenen uzmanlardan biri yeni meclisin yeni AK Partili vekili Prof. Dr. Hüseyin Yayman terörün bilançosuyla ilgili soruya ihtiyatlı bir yanıt vermiş:
Türkiye, 1984 yılından 2010 yılına kadar PKK’yla mücadelede 300 milyar dolar harcamıştır.
Bu rakam, Adalet ve Kalkınma Partisinin Demokratik Açılım kitapçığında zikredilen bir rakam. Türkiye gibi maalesef fakir ve henüz gelişmesini sürdüren bir ülke için 300 milyar dolar rakamı çok çok büyük bir rakam.
300 milyar dolar rakamıyla Türkiye Cumhuriyeti devleti, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesine 120 tane Atatürk Barajı yapabilirdi, 150 tane Boğaz köprüsü yapabilirdi, 15 bin adet yirmi dört derslikli okul yapabilirdi”
2000’LERDE SAVUNMA BÜTÇESİ DÜŞTÜ, EĞİTİM BÜTÇESİ ARTTI!
Yukarıdaki rakamları görünce doğal olarak savunmaya harcadığıız kaynaklar geldi.Askeri harcamaların Garyi Safi Yurtiçi Milli Hasıla’ya oranı itibariyle baktığınızda 1997’de doruğa çıkan harcamalar 2000’li yıllarda büyük bir düşüş yaşamış.
SAVUNMADAN KESİLEN EĞİTİME GİTMİŞ!
Devlet 90’lı yıllarda doruğa çıkan savunma bütçesini kesince buradan artan kaynak başka hizmetlere aktarmış olmalı. O nedenle aşağıda Savunma ve Eğitim bütçemizin son 18 yıllık seyrini çıkarttım.
1997 Mİ 2014 MÜ?
1997 yılında bütçenin %4.1’ni Savunmaya %1.7’sini Eğitime ayırmışken, 2014 yılında Savunmaya %2.2, Eğitime %3.2 ayırmışız.
Yani terörün doruğa çıktığı yıllarda savunmaya eğitimin iki katı para ayırmışız!
Barış süreci dediğimiz yıllar aynı zamanda eğitim bütçesinin savunma bütçesini geçtiği yıllar.
Meclis Raporuyla bitireyim: "Terörü güvenlik eksenli bakış açısıyla çözmeye çalışmak, belli seviyede tutmaktan başka bir işe yaramadı" Özetle ya 90'lı yılların kaos ve kargaşasına dönüp canımızdan ve malımızdan olacağız ya da zaten kıt olan kaynaklarımızı çocuklarımızın ortak geleceğine harcayacağız.
Ya da Einstein’dan mealen diyeyim 90lı yıllarda terörle mücadelede her sene aynı şeyi deneyip farklı bir sonuç bekledik.
O zaman 12 Eylül yasaları, Olağanüstü haller, özel yetkili valiler ve uzmanlaşmış askeri güçlü yeni yetme PKK karşısında başarı elde edemeyen sistem 2015’te farklı bir sonuç umuyor.
Olmaz.
