Mektup arkadaşı gibi ilişki mi olur?

Mesafe, kavuşamamak, aradaki zorluklar ilişkiyi daha da kamçılıyor. Formül şu: Damağa bir parmak bal çalacaksın ama tadı hep yarım kalacak.

Haberin Devamı

İş insanı Atilla Saral ile evlendikten sonra çocuğuyla Londra’da yaşamayı seçen oyuncu İnci Türkay eşiyle ayda bir görüşmenin dünyanın en güzel birlikteliği olduğunu düşünüyor:
“Atilla Assos’ta kendi cennetinde yaşıyor. Ayda bir mutlaka Londra’ya geliyor. Çok güzel oluyor.”
İnsan eşini özlemez mi? Ayda bir görüşmek neymiş? Mektup arkadaşı mı bu?
Benzer bir açıklama “Uzak Şehir”de Alya karakterine hayat veren Sinem Ünsal’dan geldi.
Mardin’deki çekimler nedeniyle sevgilisi Berk Cankat’la uzak düşen oyuncu, ayrı kalmanın ilişkiyi beslediğini fark etmiş:
“Uzak mesafe bizi daha da yakınlaştırdı. Özlemenin ne demek olduğunu keşfetmek ilişkimizi güçlendirdi...”
Mesafe, kavuşamamak, aradaki zorluklar kişiyi yıldıracağına, ilişkiyi daha da kamçılıyor.
Atalarımız da yavuklularıyla benzer şeyler yaşamış: Leyla, Mecnun’dan, Ferhat, Şirin’den uzak kaldıkça aşkları büyümüş.
Fazla görüşmenin ilişkiyi bitirmesinden bile korkmuşlar: Çok muhabbet tez ayrılık getirir.
Formül şu: Damağa çalınan bir parmak balın tadı hep yarım kalacak. Hiçbir zaman doymadan hep kıvranacaksın.
Hoş, aynı atalar, bu kez başka tecrübelere dayanarak “Gözden ırak, gönülden ırak” da demişler.
Özleneyim derken kendini hepten unutturmayacaksın tabii.
Yani bir ortasının, bir arasının bulunması gerekiyor aşka ne kadar hasret katacağımızın.
Herkesin doğru kıvamı kendine göre.
İnci ile Atilla ayda bir görüşünce daha kaliteli zaman geçiriyor demek.
Kimiyse Sinem ile Berk gibi daha mıç mıç: Dayanamayıp biri Mardin’e, diğeri İstanbul’a gidip geliyor sürekli.
Peki bu tür imkânları olmayanlar? Aynı evin içinde nasıl hasret kalıp özleyecek birbirini?
Kişisel alanına saygı göstererek tabii.

Haberin Devamı

Yüzen çilingir sofrası

Mektup arkadaşı gibi ilişki mi olur

Bodrum’dan bir arkadaşım göndermiş.
Mekânlardaki yüksek fiyatlarla baş edemeyen bir vatandaş, çözümü sörf tahtasına sehpa ve koltuk monte edip Bodrum Kalesi açığında kendi tesisini kurmakta bulmuş.
“Yüzen çilingir sofrası” görenleri gülümsetti haliyle.

Haberin Devamı

Başına gelen bilir

Nihal Candan’ın anoreksiyadan ölümü bu hastalıkla daha önce mücadele eden ünlüleri akla getirdi. Onlardan biri İrem Derici.
Ünlü popçu 2017’de bu yüzden yoğun bakıma girmişti.
Tedavi sonucu beş-altı kilo aldıktan sonra çektirdiği fotoğrafın altına Nihal Candan için yapılan acımazsız yorumlara karşı
şu mesajı paylaştı:
“Gitti işte. Ailesi ağlar ardından ancak.
O kadar vicdansızsınız ki anlayamadınız intiharın son raddesini...”
Evet, Nihal Candan bir keresinde “Belki ben ölürsem Bahar’ı bırakırlar” demişti. Hapishaneyi kastediyordu.
Aynı hastalıktan mustarip bir başka ünlü şarkıcı Derya Uluğ. Nihal Candan’ın kaybı 37 kiloya kadar düştüğü günlerini hatırlattı:
“Bir dilim ekmek yiyebilmek için dua ettiğim geceleri biliyorum. Bu durum 2 yıl sürdü!”
Seren Serengil, Süreyya Yalçın, Lady Gaga, Taylor Swift gibi Türkiye ve dünyada başka ünlü isimler de var bu hastalıkla boğuşan.
Umalım son kaybımız olsun.

Yazarın Tüm Yazıları