Aklar ve karalar!

Mustafa Kemal Paşa, 6 Mart 1922’de TBMM gizli celsesinde milletvekillerine:

“Türkiye’yi yok etmeye teşebbüs edenler, Türkiye’nin imhasında menfaat ve hayat görenler, münferit (tek, kendi başına) olmaktan çıkmışlar, birleşmişler, anlaşmışlardır.

Bizim en önemli savunma aracımız Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir, sizlersiniz.

Bu milletin hakiki ve yetki sahibi temsilcilerinden oluşan TBMM’nin ülkeyi savunması göstereceğimiz yiğitliğe ve kahramanlığa bağlıdır” diye seslenmişti.

Bugün de ülkemiz, 1922 yılındaki duruma benzer şartlar yaşıyor. Türkiye, Atatürk’ün uzun yıllar önce sözünü ettiği “dahili ve harici bedhahlar” (kötülük isteyenler) tarafından kuşatılmış durumda...

Bu kötü niyetli kişilere karşı en güçlü savunma aracımız Türkiye Büyük Millet Meclisi olmalıdır.

* * *

Anayasamıza göre, milletimiz egemenliğini “Yetkili kurullar” aracılığıyla kullanır.

Yetkili kurullar ise; Yasama, Yürütme ve Yargı’dır.

Bu üç güçten ikisini, yasama ve yürütme organlarını, millet oylarıyla bizzat seçer.

Yasama organı, yani Türkiye Büyük Millet Meclisi, halktan aldığı oylarla seçilip işbaşına gelen milletvekillerinden oluşmuştur.

Peki, halkımız hangi muhteremleri seçmiştir?

Halen Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 523 dokunulmazlık dosyası raflarda bekliyor. Milletvekili dokunulmazlığı nedeniyle bekletilen dosyaların partilere göre dağılımı şöyle:

326 suç dosyası kapatılan DTP’li 20 milletvekiline ait (yeni adı BDP).

117 suç dosyası AKP milletvekillerine ait.

55 suç dosyası CHP milletvekillerine ait.

22 suç dosyası MHP milletvekillerine ait.

3 suç dosyası Bağımsız milletvekillerinin.

* * *

Fezlekeler ağırlıklı olarak Siyasi Partiler Yasası ve Terörle Mücadele Yasası’na aykırılık gerekçelerine dayanıyor ama içlerinde çok sayıda yüz kızartıcı suçlar da var.

Milletvekili dokunulmazlığı zırhına büründükleri için haklarındaki dava dosyalarının savcılıkların raflarında beklediği belirtilen milletvekillerinin oluşturduğu tablo şöyle:

*  3 kişi tecavüzden yatmış,

*  29 kişi eşine karşı şiddet kullanmakla suçlanmış,

*  7 kişi sahtekârlık suçundan tutuklanmış,

*  19 kişi karşılıksız çek yazmaktan suçlu,

*  117 kişi doğrudan veya dolaylı olarak en az iki işinde iflas etmiş,

*  84 kişi geçen yıl içinde sarhoş araba kullanmaktan gözaltına alınmış,

*  74 kişi, kötü kredi geçmişi sebebiyle kredi kartı alamıyor,

*  14 kişi uyuşturucu ile ilgili suçlardan tutuklanmış,

*  8 kişi mağazada hırsızlık yaptığı için tutuklanmış,

*  21 kişi halen bir davada sanık olarak yargılanıyor.

* * *

Tüm dosyalar 131 milletvekiline ait. Yani milletvekillerinin yaklaşık dörtte biri böyle.

Sevgili halkımız... Sahi siz bunları mı seçtiniz?

Deniz Baykal uzun süredir “Dokunulmazlıkları kaldıralım. Suçlananlar ya aklansınlar, ya da cezalarını çeksinler. Meclis, suçluların barınak yeri değildir” diye bağırıyor ama dinleyen kim?

Tayyip Bey, Bülent Arınç’a suikast girişimi iddiasının soruşturması için “Yargı, ak ile karayı ortaya çıkarıyor” demişti. İzin verse de, yargı Meclis’teki ak ile karayı da ortaya çıkarsa!