Prof.Dr. Mikdat Kadıoğlu
Prof.Dr. Mikdat Kadıoğlu
Prof.Dr. Mikdat KadıoğluYazarın Tüm Yazıları

Hava, su ve afetle ilgili cahilliğimiz konusunda uyarıyor ve alarm veriyorum!

Will Rogers’ın "Herkes cahildir ama farklı konularda" sözüne göre hepimiz cahiliz!

Bu nedenle hava, su, afet cahillerinden ricamdır: "Lütfen zahmet edip artık bizi erken uyarmaya, havamızı açıklayıp afetlerimizi yönetmeye filan kalkışmayın!" Sonuçta boşa harcanan milyonlarca dolar ve ölüp giden insanlarımızın hálá haddi ve hesabı yok.

Kemer Country’nin kurucusu Esat Edin’in ve üç çocuğunun uğradığı facia geçenlerde basında yer aldı. Yer aldı da ne oldu? Artık sel yerine taşkın demekten vazgeçecek miyiz? Ders kitaplarımız, günlük güneşlik yerde bile sel tehlikesi olabileceğinden bahsedecek mi? Artık sel yataklarına yerleşmekten, fabrika ve kamp kurmaktan vazgeçecek miyiz? Deprem sanki bir afet değilmiş gibi kanun tasarılarına "afet, deprem ve acil durum" yazmaktan vazgeçecek miyiz? Hızlı müdahaleye, "erken uyarı" demekten vazgeçecek miyiz? Yani bu cahilliklerimizi fark edip onlardan kurtulmaya niyet edecek miyiz?

PROJE, PROJE ÜSTÜNE

El cevap; HAYIR! Çünkü "İnsan bildiğinin álimi, bilmediğinin cahilidir." Ben birçok konunun cahili olduğum gibi, iddia ediyorum bu ülkenin yüzde 99,99999’u meteoroloji, iklim ve afet yönetimi konusunda doğru dürüst hiçbir eğitim almadığı için çok cahil! Bilmediği için bu konuların cahili fakat kulaktan dolma bilgilerinin álimi olarak konuşuyor, bizi yönetiyor, kanun tasarısı hazırlıyor, milyon dolarlık projeler teklif ediyorlar!..

Gazetelere bakıyorum, "Orman yangını erken uyarı sistemi, Erken uyarı sistemleri yoluyla Türkiye’deki ekonomik krizlerin analizi, deprem için erken uyarı, Akdeniz’e tsunami erken uyarı sistemi, tarımda alanında erken uyarı sistemi, sıtmaya karşı erken uyarı sistemi, 1 milyon Euro`luk erken uyarı sistemi sel felaketlerini önler" gibi erken uyarı konusundaki çalışmalara dair birçok haber var. Fakat şu ana kadar Türkiye’de erken uyarı ile önlenen hiçbir afet, acil durum haberine rastlamadım, duymadım...

ERKEN UYARIYI TANIMLAYIN

Aslında "erken uyarı" lafı geçen projelerin çoğu bir "hızlı müdahale" projesidir. Yani orman yangınlarına hızlı müdahale, depremin neden olacağı doğal gaz yangınlarını engellemek için tesisata hızlı müdahale... Yani, bu projelerin çoğunun, "İnsanların tehlikelere karşı, zamanında ve gerektiği gibi davranmalarına imkán tanıyacak şekilde haberdar etmek" gibi bir işlevi ve görevi yok. "Var", diyenlerin lütfen "erken uyarı" tanımını görelim. Tanımsız konuşmak, kavramların içini boşlatıp çarpıtmak da cahilliktir!

B. Franklin’e göre "Cahil soru sormaz"mış. Bence cahil sözlüğe ve literatüre de bakmaz! Hz. Ali’ye göre "Cahilin cahilliğini kanıtlamak kolaydır fakat ona itiraf ettirmek güçtür." İmam-ı Azam, "Cahillerle yaptığım bütün tartışmaları kaybettim" diyor. İşte bu sözler içimi rahatlattı! Çünkü şimdiye kadar bir atmosfer bilimci ve afet yönetim uzmanı olarak, orman yangınları erken uyarısı için orman meteoroloji istasyonlarının kurulması, sel erken uyarısı için yerel yönetimlerin akarsularını takip ederek su seviyesi hızla yükseldiği durumlarda derenin aşağı kısımlarındaki insanları tahliye etmesi, evlerde yangın için basit bir duman detektörü bulundurulması, depremden korunmak "erken uyarı" ile değil bireyden başlayarak hazırlanmaktan geçtiği gibi yaptığım (erken) uyarılar işe yaramadı.

GÖRÜYORUM VE SUSAMIYORUM

Herkesin, her konuda uzmanmış gibi davrandığı ülkemizde pek çok kavramın içi boşaltı ve pek çok gösterişli fakat cahilce hazırlanmış projeye imza atıldı. Aslında harcanan milyonlarca dolar ve ölüp giden insanlarımızdan daha çok Hz. Ali’nin söylediği gibi bana "Hiçbir acı cehaletten daha fazla zahmet vermiyor." Bu yüzden Mevlana’nın "Cahil kimsenin yanında kitap gibi sessiz ol" sözünü tutup susamıyorum. Akif Cemil’e göre, "Başa gelen cehaletlerden başkalarını sorumlu tutmak, cehalet alámetidir!" Demek ki ben ve benim gibi konusunda uzman geçinenler de cahil ki başımıza gelen bütün bu cahilliklere bir türlü engel olamıyoruz. Önümüzdeki yerel seçimlerde siyasete mi girsek!

"Ateş ile sel dilsiz düşmandır; haber vermeden gelir" atasözünü göre atalarımız da "erken uyarı"nın ne olduğunu hiç anlamamış! Fakat "Yükseğe ev yapma yel alır, dereye ev yapma sel alır, 70’inden sonra evlenme el alır" atasözü çok doğru; dinlemenizi tavsiye ederim.
Yazarın Tüm Yazıları