Onlar

ONLARI tanırsınız...

Sokağa çıkmanın yasak olduğu sayım günlerinde eve makarna, un, tuvalet káğıdı yığarlardı.

Yahut diyelim gazetelerde bir haber:

"Bir Yunan balıkçı teknesi Türk karasularına girdi."

Onlar doğru markete... Makarna, un, tuvalet káğıdı...

Veya uzmanlar Marmara fayının kaynadığını haber verdiler...

Bakmışsınız onların elinde torbalar... İçinde makarna, un, tuvalet káğıdı...

Hadi savaşı falan anladım da enkaz altında ne yapacaklar tuvalet káğıdını?

Orada bir hayat umut ediyorlar herhalde!

Neyse, umut kötü bir şey değil tabii.

Uzatmayayım, bugünlerde yine sahnede onlar.

Bankadan paralarını çekiyorlar...

Fabrikalarından işçi çıkarıyorlar...

Çalışanların ücretini düşürüyorlar...

Yemiyor, gezmiyor, giymiyorlar...

"Kriz var" diye bağırıyorlar...

Ne oluyor?

Kriz sahiden gelmiş oluyor.

Herkes aynı gün bankadan parasını çekmeye kalkınca en batmayacak banka batmaz mı?

* * *

Ekonomiden anlamam gerçi.

"Kriz" tam olarak ne demektir...

Geldiği nasıl anlaşılır...

Nasıl savuşturulur...

Bilmem.

Fakat "kriz nasıl yaratılır", bunu az çok biliyorum.

Bu topraklarda bunu bilmeyen yoktur zaten. Göre göre, yaşaya yaşaya...

Biri çıkar "kriz" der...

Ötekiler "tedbir" alırlar.

Hepsi bu.

Kriz gelmiş olur.

Budur benim gördüğüm.

Annemin üşütmekten korkup tedbir olarak sekiz kat giyinmesi, neticede terden hastalanması gibi bir nevi.

Son olarak Türkiye’yi kasıp kavuran krizle ilgili naçizane şunu söyleyebilirim:

Bizi bu tedbirler mahvetti!

MIŞ-MUŞ

İngiltere’de yapılan araştırmada kadının da ön sevişmeyi gereksiz bulduğu ortaya çıkmış.

Semiha Yankı öngörmüştü: Sevişmek bir dakika.

Unakıtan, altın sektörüne "Bana yamuk yapmayın" demiş.

Başbakan’ının Bakan’ı!

Erdoğan, akreditasyonla ilgili "Yalan yanlış yapanla yola devam edemeyiz" demiş.

Bakmışsınız seçmen de aynı fikirde.

Kaplumbağa kabuğunun evrim sırrı çözülmüş.

Bence "insan"ın yaratıldığını görünce acilen kendine en sertinden bir kabuk yapmıştır!
Yazarın Tüm Yazıları