Osman Müftüoğlu

Kendinize ‘daha iyi’ bakın

30 Ekim 2021
Önemli ve anlamlı bir bayramı, Cumhuriyet Bayramı’nı kutlamanın bitmez tükenmez heyecanı ve sevinci içinde güzel ve keyifli bir hafta sonu yaşıyoruz.

Bayramımız hepimize kutlu olsun, hafta sonumuz güzel geçsin. Cumhuriyetin ve bağımsızlığın kıymetini bilelim ve asla unutmayalım. Ona, cumhuriyete tıpkı sağlığımıza bakar gibi “gözümüzün içi gibi” bakalım. Bunun için de tabii ki öncelikle ayakta kalmaya, sağlıklı olmaya, bir ve birlikte durmaya odaklanalım. Bugünün sağlık konularına gelince... Bugün sayfamızı -bayram münasebetiyle- “SİZDEN GELEN SORULAR”a yani “OKUR SORULARI”na ayırıyoruz. Hazırsanız buyurun...

OKUR SORUSU 1GÜNDE NE KADAR D VİTAMİNİ 

Eğer D vitamini stoklarımız doluysa, yani D vitamini seviyemiz 50’nin üzerinde 70’ler civarındaysa yetişkin bir kadın ve erkek için günde 1000-2000 ünite kadar D vitaminini güneşlenerek ya da takviyelerle kazanmak yeterli oluyor. Bu miktarı 400-500 üniteye indirenler de var, 4-5 bin üniteye çıkaranlar da eksik değil. Bana sorarsanız 1000 üniteyi geçen rakamlara sadece doktorların karar vermesi lazım. Zira özel bazı durumlarda yüksek rakamlara da çıkmak gerekebiliyor. Ama o özel durumların neler olduğunu yalnızca doktorlar biliyor.

OKUR SORUSU 2
CİLT YAŞLANMASI İÇİN ‘BİLEK TESTİ’ GÜVENİLİR Mİ

Yalana, dolana, sözü fazlaca uzatmaya gerek yok: Yaşlanan bir cilt herkesin keyfini kaçırır. Cilt yaşlanmasının en büyük belirtisinin de kontrolsüz güneşlenmek olduğu tartışmasızdır. Güneş hasarının cildinizde oluşturduğu yaşlanmanın etkilerini görmek istiyorsanız, hemen şimdi şu anda ‘

Yazının Devamını Oku

Uyku belleğin ütüsüdür

28 Ekim 2021
Düzenli, yeterli ve kaliteli bir uyku, güçlü bir belleğin vazgeçilmezidir. Ne var ki bu net, açık ve yüzlerce kez kanıtlanıp raporlanmış bilginin tersi de her zaman geçerlidir:

Kötü, kalitesiz, yetersiz ve düzensiz bir uyku da “BELLEK TÖRPÜSÜ” gibidir. Özellikle Alzheimer hastalığı söz konusu olduğunda “bellek-yetersiz uyku ilişkisi” çok daha belirgindir. Bilhassa 30’lu 40’lı yaşlarda başlayan “KRONİK UYKUSUZLUK PROBLEMİ”nin Alzheimer hastalığına yakalanma riskini arttırdığı birçok araştırmada net bir şekilde kanıtlanmış ve raporlanmıştır. Dolayısıyla uykusuzluk sorununu çözmek kaliteli bir yaşlılık geçirmek isteyen herkes için vazgeçilmez ve öncelikli bir ödevdir.

TANSİYON YÜKSELDİKÇE BELLEK KÜÇÜLÜYOR

YENİ bir araştırmada da “hipertansiyon-bellek ilişkisi” bir kez daha netleşti: Avustralya Milli Üniversitesi’nin yaptığı bu yeni araştırmada da görüldü ki tansiyon yükseldikçe yani büyük ve küçük tansiyon rakamları büyüdükçe; beynimizin gücü azalıyor, belleğimiz zayıflıyor. O araştırmanın sonuçlarına göre de “daha güçlü bir beyin ve bellek için” neredeyse 20’li yaşlardan itibaren kan basıncımızı dikkatle izlememiz, 120/80’in üzerine çıkmasına müsaade etmememiz, mümkünse de 110/70’in altında tutmamız gerekiyor.

BİR UYARI

Yazının Devamını Oku

Kanser ‘Geliyorum’ der

25 Ekim 2021
Pandemi, hayatımızı dört bir yandan kuşatınca sağlığımızla ilgili diğer önemli gündemleri maalesef ıskalamaya başladık.

Iskaladığımız tehditlerden en önemlisi farklı doku ve organlarda gelişen kanserler. Biliyorsunuz, Dünya Sağlık Örgütü 2004 yılından bu yana -yerinde ve doğru bir kararla- ekim ayını “Meme kanseri bilinçlendirme ve farkındalık ayı” olarak ilan etti. Ama bana sorarsanız her ayın en az 2-3 gününü “kanser farkındalığı meselesi”ne ayırmamız lazım. Nedeni şu: Sağlık uzmanlarının tamamı, en geç 10-15 yıl sonra kanserlerin ölüm nedenleri arasında ilk sıraya yerleşeceğini söylüyor. Oysa biliyoruz ki kanserlerin de çoğu önlenebiliyor. Daha da önemlisi biraz dikkat edilirse tehlikeli boyutlara ulaşmadan erken dönemde teşhis ve tedavi edilebiliyor.



ÖNEMLİ
BEDENİNİZLE KONUŞUN

Yazının Devamını Oku

Pandemi baş ağrıtıyor

23 Ekim 2021
Başımızı ağrıtan pek çok sorun zaten hep vardı. Ne var ki pandemi pek çok sorun gibi baş ağrılarımızı da ikiye, üçe katladı.

Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı “2020 yılı ilaç tüketim rakamları” da bu bilgiyi doğruluyor. Bu rakamlara göre “ağrı kesiciler” ve tabii ki öncelikle de “baş ağrısı ilaçları satış rakamları”nda ciddi bir artış var. İsterseniz gelin bugün sadece pandemi nedeniyle değil, başka pek çok sebeple de bir numaralı sağlık sorunlarımızdan biri haline gelen şu “baş ağrısı meselesi”ne kısaca bir göz atalım.



ÖNEMLİ
BAŞIMIZ NEDEN AĞRIR

Yazının Devamını Oku

‘Şekerleme’ iyi ‘şekerlenme’ kötü

21 Ekim 2021
Gündüz saatlerinde yapacağınız kısa süreli “uyku molaları” yani “kısa süreli uykular” sağlığınız için zannettiğinizden çok daha faydalıdır. Günlük sohbetlerde “ŞEKERLEME” olarak tanımlanan bu basit, kısa ama etkili “sağlık kaçamakları” eğer “zaman” ve “zamanlama” meselelerine dikkat edilecek olursa düşünülenden de etkili mühim bir sağlık ayrıntısı olabiliyor.

ŞEKERLENME” meselesine gelince... “Şekerlenme” ya da tıp dünyasındaki adıyla “GLİKASYON” ise şekerlemenin tam tersine son derece önemli bir sağlık tehdididir. Diğer bir deyişle başlıkta belirttiğim gibi “ŞEKERLEME NE KADAR İYİYSE, ŞEKERLENME O KADAR KÖTÜDÜR”. Detaylar için buyurun...

‘ŞEKERLEME’NİN FAYDALARI

UYKU uzmanlarına göre, hemen her gün düzenli olarak 20-30 dakika kadar gündüz uykusu kaçamakları yapan “şekerleme tutkunları”, bakın hangi avantajları elde ediyorlar. Şekerlemeler:

BİR: Bedeni dinlendiriyor, enerji yüklüyor.

İKİ: Belleği güçlendiriyor.

ÜÇ: Fiziksel performansı geliştiriyor.

DÖRT:

Yazının Devamını Oku

Pandemide son durum

18 Ekim 2021
İsterseniz gelin haftaya “pandemideki son durumumuz”u gözden geçirerek başlayalım. Ve hemen ekleyelim: DU-RUM ÖNCEKİ HAFTALARDAN FARKLI DEĞİL: “Günlük vaka sayıları 30 binli, günlük kayıplarımız ise 200’lü rakamlarda” sabitlenmiş durumda. Ufak tefek oynamalar olsa da alt/üst rakamlar genelde değişmiyor. Ama bu rakamlardan bile alınacak, özellikle başka ülkelerdeki rakamlar ve oranlara bakıldığından çıkarılacak önemli bir ders var, o ders şu:

İNGİLTERE RUSYA VE TÜRKİYE: KAYIPLAR NEDEN ÇOK FARKLI

İNGILTERE ve Rusya’da da hasta sayılarında muazzam artışlar var. Dikkatimizi çekmesi gereken farklı nokta ise şu: Vaka sayıları, günlük kayıplara (ölümler) oranlandığında İngiltere’de kaybedilen insan sayısı bizden çok daha az. Rusya’da ise tam tersi bir durum var: Rusya’da kaybedilen insanların sayısı günlük vaka rakamlarıyla oranlandığında üzücü ve çok yüksek. İşte tam da bu noktada aklımıza “aşının gücü!” geliyor. Aşılamayı bizden önce ve daha hızlı başlatıp erkenden yola çıkan ve uyguladığı güçlü aşılarla başarılı bir aşı kampanyası yaşayan İngiltere’de vaka sayılarındaki artışa rağmen bizden çok daha az insan kaybı söz konusu. Rusya’ya gelince... Orada tam tersi bir durum yaşanıyor. Rusya aşılamadaki başarısızlığın faturasını daha çok insanını kaybederek ödüyor.

ÖNEMLİ
GÖZ SAĞLIĞI BUNAMAYI DA ETKİLİYOR

HİPERTANSİYONDAN diyabete, depresyondan obeziteye” bunamayı kolaylaştıran pek çok “risk faktörü” var. Uzmanlar, bunama/bilişsel bozukluk/demans ve hatta Alzheimer ile görme bozuklukları arasında da bir ilişkinin olabileceğini belirtiyorlar. Bu bilgi yeni ve güçlü bir araştırmayla da bir kez daha doğrulandı. Bu araştırmada uzmanlar 12 bin 364 yetişkini 11 yıl boyunca takip ettiler. Elde ettikleri netice özetle şu:

1)SARI NOKTA HASTALIĞI tıbbi adıyla “makula dejenerasyonu” gelişenlerde bunama riski yüzde 26 daha fazlaydı.

2)KATARAKT

Yazının Devamını Oku

Dikkat! Beyinler sisleniyor

16 Ekim 2021
Sadece bizde değil, dünyanın hemen her ülkesinde “akıl sağlığı sorunları”nda ciddi bir artış var. Veriler, özellikle COVID-19 pandemisinden sonra bu sorunların daha da büyüdüğünü gösteriyor.

10 Ekim “Dünya Akıl Sağlığı Günü’ydü. Önemli tıp dergilerinin birinde, The Lancet’te bu tarih dikkate alınarak konuyla ilgili araştırmaların özeti yayımlandı. O özete bakılınca da COVID-19 pandemisi süresince akıl sağlığımızda oluşan endişe verici değişimler net ve açık olarak görülüyor. Mesela bir araştırmaya göre, 2020’de dünya genelinde “depresyon ve anksiyete hastaları”nın sayısı 4’te 1 oranında artmış. Bu kötü haberden daha da kötüsü de var: MAJOR DEPRESYON VAKALARINDAKİ ARTIŞTA TÜRKİYE, AVRUPA BİRİNCİSİ OLMUŞ!

Bu önemli gelişmeye geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da dikkati çekti, “Sinir ve depresyon ilaçlarının satış rakamlarında patlama noktasına vardık” dedi. Aslında patlayan sadece anksiyete, depresyon, takıntı gibi ruhsal sorunlar değil. Çok daha yaygın olan ama adı henüz net ve açık olarak konmayan önemli bir sorunumuz daha var: BEYİN SİSİ! Beyinlerimiz hızla sisleniyor. Ve bu sis eğer dikkat etmezsek akıl sağlığımızı tehdit edecek boyutlara ulaşıyor. Detaylar için buyurun...

İYİ BİLGİ

NEDİR BU SİSLİ BEYİN MESELESİ

SİSLİ beyin yeni bin yılın en önemli sağlık sorunlarından biri. Zaten vardı. Pandemi sürecinde adeta patlama noktasına ulaştı. İş, aile ve sosyal başarılarımızı, keyfimizi, mutluluğumuzu, huzurumuzu, hatta ekonomimizi etkileyerek hayat kalitemizde ciddi düşmelere yol açabilen çok ciddi bir sorun bu. Sağlığımız “beyaz”, hastalıklar “siyah” ise ikisinin arasında kalan son derece büyük ve geniş ve kocaman “gri” bir alan. Peki, sizde de olabilir mi? Bu soruya yanıt verebilmek için daha önce yayımladığım basit bir testi uygulamanızı önereceğim.

BİR TEST

Yazının Devamını Oku

Sayılar neden hep aynı

14 Ekim 2021
Her akşam açıklanan salgın rakamları neredeyse düz bir çizgi halinde seyrediyor.

Vaka sayıları 30 binlere, ölüm rakamları 200’lere takılmış gibi görünüyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın her gün ısrarla bıkıp usanmadan ve hâlâ yumuşak bir dille tekrarladığı “Tedbirlere uyulmalı, aşılarımızı tamamlamalıyız” uyarılarına rağmen durum da maalesef değişmiyor. Peki, neden? Nedenlerin çoğunu ben de siz de tahmin ediyoruz. Ama yine de “Farklı bir şeyler olabilir mi?” diye düşünerek salgının başından bu yana “sahada” ve “Bilim Kurulu”nda çalışan çok sayıda meslektaşımla görüştüm. Aldığım notları, daha doğrusu o uzmanların görüşlerini -ki çoğu zaten bilinen görüşler- sizinle de paylaşmak istedim. Merak ediyorsanız -ki edin, etmeliyiz- buyurun...



ÖNEMLİ
RAKAMLARI ÇİVİLEYEN YANLIŞLAR

Yazının Devamını Oku