Sürüngen pazarı!

İnternette gözüme iliştiğinde bu kadar ciddi sanmamıştım mevzuyu.

Haberin Devamı

Bildiğin ‘pazarları’ varmış oysa.
‘Surungenpazari.com’ adlı sitede aklınıza gelebilecek ve satışı yasal olmayan sürüngenler satılıyor.
Mesela tam 76 çeşit tarantula var... 2 bin liraya da var 6-7 bin liraya da...
Kargolayıp Türkiye’nin her yerine gönderiyoruz diyorlar.
Timsah kategorisinde sadece bir ilan var.
Orada da o timsahın sahibi “acil nakit ihtiyacından dolayı satılık” yazmış.Yılan kategorisi de kalabalık.
Mesela bir boğa yılanı 25 bin liraya satılıyor.
İşin can sıkıcı yanlarından biri de ‘zehirli yılan’ kategorisi bulunması.
Maymunların satışı da beslenmesi de zaten ülkemizde yasak biliyorsunuz.
Ama ‘makak maymunları’ ilanlarda 70 bin liraya alıcı bekliyor.
Fotoğraflara baktım adam kafese koymuş, ara sıra arabasının torpidosuna koymuş fotoğraflarını çekmiş ve satışa sunmuş hayvancağızı.
Türkiye’nin dört bir yanında bu satışı ve bakması yasak olan hayvanlar bulunuyormuş.
Ben bir yaşıma daha girdim.
Demek ki bunları yurtdışından bir şekilde sokmuşlar ülkemize.
Derhal ama derhal bu sitenin kapatılması ve bu hayvanları satanlara engel olunması lazım.
İsme bak sürüngen pazarı.
Sizsiniz asıl sürüngen.
Neyse...

Haberin Devamı

Biz utanıyoruz sizlerden

Edip Akbayram’ı uğurlayamadık gönlümüzce.
Çünkü selfie manyakları çıktı karşımıza.
Dizilmişler caminin karşı kaldırımlarına bekliyorlar. Amaçları ne yas ne gözyaşı.
Amaçları iki fotoğraf bir video.
İmamın cenaze aracına binmesini bile zorlaştırmış o selfie’ci arkadaşlar...
Fotoğraf çekme yarışına girmişler.
E be kardeşim senin tabutla bir fotoğraf karen olsa ne olacak?
Birkaç saniyelik video çekmeyi başarsan eline ne geçecek?
Kimlere gösterceksin?
Hangi altın gününde, hangi çay kahve sohbetinde ‘bakın fotoğraf çektim’ diye anlatacaksın?
Hiç utanmayacaksın mısın?
İnsanlar artık yargılıyor sizi. Ve bizler sizlerden utanıyoruz.
Yapmayın şunu.
Ünlü cenazesi gördüğünüz zaman işinizi gücünüzü bırakıp koşmayın oraya, yeter.

Bir portre: Dr. Batuhan Mumcu

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu... Kendisiyle hiç karşılaşmışlığım yoktur. Ama bir süredir hep görüp duyuyorum onu ve yaptıklarını, sanata ve sanatçıya verdiği önemi. Bir süre önce hayatını kaybeden Ankaralı Turgut’un hastane sürecini çok yakından takip etmişti... Hastaneye ziyarete gitmiş elinden ne geliyorsa yapmıştı.
Hayatını kaybedince de son yolculuğunda yalnız bırakmadı onu.
En son Edip Akbayram cenazesinde gördüm...Parti gözetmeksizin, görüş umursamaksızın oradaydı.
Paylaştığı veda mesajında ise “Pir Sultan Abdal’dan Karacaoğlan’a, Anadolumuzun ozanlarının dizelerine can verdi, kıymetli eserler bıraktı” dedi.
İşte bu sanatçının ortaya koyduğu değeri önemsemektir.
O yüzden ben tebrik ediyorum Mumcu’yu. Böyle değer vermeye, bölmeden birleştirmeye çalışmasına, sanata ve sanatçıya verdiği değeri çok kıymetli buluyorum.

Haberin Devamı

Icardi bankı mı?

Başka hiçbir ülkede bu kadar gündem olmazdı...
Hiçbir yerde böyle büyütülmezdi aşk hayatı bence.
Adam top oynamıyor ama gezmesi tozması, sevgilisi, eşi sürekli haber oluyor.
Galatasaraylı Icardi’den bahsediyorum.
E bunda adamın yakışıklı olması büyük etken.
Şimdi yeni sevgilisiyle oturduğu Karaköy’deki bir bank turistik yer olarak işaretlenmiş dijital haritalarda.
Bence bunu Google falan değil de kullanıcılar girmiştir sisteme.
Fakat haberler öyle mi?
Sanırsın mezarından kalktı Bob Marley geldi ya da Elvis Presley geldi oturdu o banka...
Abartma konusunda üzerimize yok evet biliyoruz ama böyle insanlara bu kadar prim vermemek gerekiyor.
Sonuçta iyi örneklik bir yanı yok şu anda yaşananların öyle değil mi?

 

Haberin Devamı

Aynen şarkıcısınız, oyuncusunuz, modelsiniz ve her şeysiniz!

Bak çok güleceğim ama susuyorum...
Birine denk geldim, isim vermeyeyim...
Diyor ki; “Sevgilim beni ekonomi uçuramaz. Ülke içinde kısa mesafe bir yere gitsem bile uçmam. Uçurursa birlikte olmam.”
Bir yanım Orkun konuş diyor bir yanım sus.
Keşke biri de çıkıp “Kendi paranı verip uç o zaman business” dese...
Bilmem neredeki bijuteri açılışına business biletle gidenler gelmiş ahkam kesiyorlar.
Ne iş yapıyorlar diye sokakta sorsak 100 kişiye. 100’ü de ‘bilmem ki’ cevabını verir...
Ben artık canı sıkılanın şarkıcı olmadığı bir dünya diliyorum.
Ben artık başkalarının destekleriyle kiralarını ödeyenlerin ‘iş insanıyım ben’ ahkamı kesmediği bir dünya istiyorum.
İnsanların gözlerine baka baka yalan söyleyenlerin özel bir cihazla hemen ayırt edildiğini gördüğümüz bir dünya diliyorum.

Yazarın Tüm Yazıları