Horozu bile agresif

Sürekli ilginç bir olayla gündeme gelmeyi bir şekilde başarıyor.
Ama bu son olayı cidden yıllarca düşünsem aklıma getiremezdim.
Horoz saldırmış Esenyurt’ta bir kadına.
Evet evet horoz...
Kadıncağız yolda yürüyor ve yanına gelen bir horoz bir anda kanatlarını açarak saldırıyor.
Sonra kadın pat diye düşüyor yere. Yani insan ilk başta neye uğradığını şaşırır çok normal.
Ama horoz pes etmiyor.
Bir kez daha zıplıyor kanatlarını açarak. O sırada arkadan tavuklar falan geçiyor.
Bir film karesi gibi...
Yerden kalkan kadın horoza saldırmaya başlıyor ve taşlıyor...
Şoktasın tamam da yoluna devam et be kardeşim.
Taş niye atarsın hayvana.
Belli ki o da yaşadığı semtin etkisinde kalmış, canı sıkılmış...
Olmadı bu taş işi...

Ataşehir’e ‘Terzi’ geliyor

Terzi İstanbul’u biliyorsunuz. İstanbul’un canlı müzik mekânı. Dolmabahçe’de Süzer Plaza’nın giriş katında haftanın neredeyse 5-6 günü canlı müzik yapıyorlar.
Yani zor iş tabii günümüzde bir mekânı tutturmak hatta onu fenomen yapmak. Başardılar.
Bunda işletmeci Egemen İskender’in de payı büyük...
Bakmışlar ki Anadolu Yakası’ndan da ‘gel Terzi’ diye talep var. Dinlemişler.
Ataşehir’de bir ‘Terzi’ daha açıyorlar. Adı Terzi Ataşehir.
Açılış 4 Nisan’da Berkay ile olacak. Bazı mekânlar dekorasyonla da kazanıyorlar biz müşterileri. Onlar da bunu bildiği için ‘detay’ üzerinde ince eleyip sık dokuyorlarmış.
Gördüm mekânın hazırlık aşamasını. Bölgede isim yapmış L’Olivetto isimli restoranın hemen arkasında açacaklar yeni mekânlarını.
Aslında önce yemek sonra bir kapıdan geçerek müzik diyebiliriz yeni Terzi için.

Çakarlı lüks araç

Trafik arttıkça İstanbul yollarında çakarlı sirenli araçların fazlalığını da görüyoruz. İzin verilen özel araçlar var o ayrı.
Fakat izinsiz bunu takanlar var onlar ayrı...
Görüntüyü izlemişsinizdir.
Lüks bir cipte, direksiyon da bir kadın var.
Aracında da çakar ve siren. O kişi Cübbeli Ahmet Hoca’nın kızı Yüsra Palazoğlu’ymuş. 140 bin lira ceza yemiş hanımefendi.
Demek ki izinsiz almamış çakar için. Zaten kimseye de anlatamazdı izin alınsaydı...
“Ne önceliği var” soruları gelirdi... Habercilikte fikri takip çok önemlidir.
Umarım birkaç arkadaşım bu olayı unutmaz ve biraz zaman geçince o otomobilde çakar hâlâ var mı yok mu bulup çekerler tekrar...

Al sana biri daha

Theta healing nedir? “Sınırlayıcı bilinçaltı inançlarını değiştirmelerine yardımcı olmak için tasarlanmış bir kendi kendine yardım yöntemidir” diye yazmışlar.
İtirazımız yok. Fakat böyle uygulamaları suistimal edenlere büyük isyanımız var.
Bir ‘güya’ Theta Healing uzmanı demiş ki; “Toplu taşımaya binerseniz auranız kirlenir.”
E ne yapacak insanlar?
Herkes otomobil mi alacak kendine? Ya da herkes taksi mi kullanacak?
Hiçbirini yapamıyorlar diyelim. Yürüyerek mi gidecekler işlerine güçlerine?

Az demiş az!

Yeni gördüm ben, Hayko Cepkin bir sosyal medya kanalında günümüz müziğiyle ilgili konuşuyor.
Günümüz müziği derken genellemediğimi anlamışsınızdır.
Hani sık sık saçma sapan şarkılar çıkıyor ya...
Onlardan bahsediyor.
Şöyle diyor özetle:
“Beter olsunlar. Bu dönem bu sektör bunu getiriyorsa bunu yaşayacaklar. O kadar sahnesi rezalet olan ‘ucibik’ tipler var ki. Sahne dolduruyor, bilet satıyorsa bu adamın suçu değil bileti alanların suçu.”
Vallahi az söylemiş.
Ucibik tanımına ayrıca kahkaha attım.
“O sahneye çıkan adam zeki. Cebini doldurmaya bakıyor. Asıl o bilete para vereni sorgulamak lazım” diyor kısaca...
Bence de öyle.
Yani basıyorlar arkadan altyapı adı altında ‘dımdıs dımdıs’ müziği üzerine 4-5 kelam ediyorlar, sonra alıyorlar alkışı, çığlığı...
Bakın şarkı markı söylemiyor, konuşuyor...
Yani akıl alır gibi değil.
Umarım bu kirli dönem geçer de gerçek müzik yapanları konuşmaya başlarız.