Paylaş
Ama son dönemde çok dikkatimi çeken bir ‘kapıda bırakıp kaçma’ olayı oluyor.
Bunu da nedense hep futbolcular yapıyor.
Hatta bunu da nedense hep Galatasaraylı futbolcular yapıyor.
E adamlar eğlenmeyi seviyor.
Neyse.
En son takımın sapsarışın futbolcusu Barış Alper yapmış.
Çıkmış mekândan ve iddiaya göre yanındaki kızı kapıda bırakıp arabayla uzaklaşmış. Hahahahaha...
Sonra arayıp, ‘magazincileri atlat arka sokaktaki otobüs durağının önüne gel’ demiş.
Ya da ‘ilk sokaktan sola dön dönercinin önünde beni bekle’ gibi spesifik tanımlarla buluştular mı bilemem ama ayıp yahu!
Tüm akşamını geçirip sohbet ettiğin hanımefendiye ayıp önce.
Futbolculardan pek kapsamlı düşünme hareketleri bekleyemeyiz zaten bunun farkındayım da.
Bu da olmaz.
Karikatür meselesi
Özgürlük çok başka bir şeydir.
Özgürlük bazı değerleri görmezden gelmek demek değildir.
Kaldı ki bazı durumlarda “Ben toplumun dışında bir bireyim” diye gezmeye de tamam denebilir...
Ama çoğunluğu Müslüman olan bir toplumun hassasiyetine dikkat edeceksin...
Dergi yapıyorsan dergiciliğini, gazete yapıyorsan gazeteciliği, yani yayıncılığı bileceksin.
Bir mizah dergisinde karikatür yayınlamış.
Eminim, karikatürü yayınlamadan önce de üzerinde çok konuşmuşlardır.
Ama yapmayın kardeşim.
Bizler değerlerimize hakaret edenlere hep birlikte ses çıkaralım derken ne ara kendi kendimize bunları yapar olduk?
Çok ayıp, ben çok utandım sizlerin adına.
Neyse ki, protestolarda ölen olmadı.
Neyse ki, valilik olaya el atıp güvenlik önlemleri alındı.
Buyurun size suşi
Bazı yerler vardır ki arkasında büyük emek barındırır.
Emekle beraber tecrübe taşır.
Bazı insanların tek amacı işlerini en iyi şekilde yapmak, misafirlerini en güzel şekilde ağırlamaktır.
Buyurun size İzmir’den sonra İstanbul’a gelen Sushi Barba...
Mekân İzmir İstinyePark’tan sonra İstanbul İstinyePark’a da açıldı.
Öyle AVM restoranı falan sanmayın. Terası olan İstanbul manzarası gören bir yere konumlanmışlar.
Japon ve Asya mutfağının ustası olmuşlar. Bunda en önemli etkenlerden biri markanın kurucularından Defne Şengül.
Aileden deniz ürünleri konusunda tecrübeli Defne Hanım.
Yıllarca Park Fora’nın işletmesindeydi. Varın siz düşünün gerisini.
Sushi Barba sadece yemek değil müzik deneyimi de sunuyor. Belirli günler isim yapmış DJ’lerin performansı oluyor mekânda.
İzmirliler, İstanbullular çok şanslı.
Yazlık yerlerde müzik terörü
Cüneyt Özdemir, YouTube yayınında bahsetti geçen gün.
“Bodrum’da 100 milyon dolarlık yatlar demirlemiş. Ama bir yandan da bir müzik terörü yaşanıyor burada. Adam açıyor beach’i adam açıyor gece kulübünü veriyor amfilerden müziği koylara sabah 3’e kadar Hande Yener dinliyoruz.”
Hande Yener’le bir derdi yok tabii Özdemir’in, o lafın gelişi.
Hatta keşke Hande çalsa, gecenin 3’ünde ‘Ankara Havaları’nın çalındığını da işittim.
Neyse...
Bakın çok doğru bu.
O tekneler, o milyon dolarlık turistler bir daha gelirler mi Bodrum’a?
Gördünüz işte Marmaris örneğini.
O güzelim Marmaris sokakları bomboş artık.
İşin garibi de ‘yetki paslamaca’ mevzusu var.
Belediyeyi arıyorsun valilik, valiliği arıyorsun belediye, turizm ofisini arıyorsun jandarma...
Böyle böyle gidiyor bu yetki meselesi...
Herkes birbirinin üzerine atıyor.
Sen Bodrum gibi bir yerde açarsan gece müziği, onu tüm koya dinletirsin, ses bir kıyıdan diğer kıyıya hemen ulaşır.
Bir önlem lütfen, bir tedbir acil.
Yoksa 3-5 yıla Bodrum’u kaybederiz...
Paylaş