Nilgün Tekfidan Gümüş

Türkiye’nin NATO itirazı

20 Mayıs 2022
Türkiye’nin olası Rus tehdidine karşı NATO’ya girmek isteyen Finlandiya ve İsveç’in üyeliğine itirazı uluslararası gündemde neredeyse Ukrayna krizinin önüne geçti.

Başta ABD, İngiltere, Almanya gibi NATO’nun önde gelen ülkeleri bu iki ülkenin olası NATO üyeliğine destek verirken Türkiye’nin kendi ulusal güvenlik kaygılarıyla üyelik sürecinde frene basması uluslararası toplum tarafından yakından izleniyor.

Aslında tablo şu... Uzun yıllardır askeri olarak tarafsız olan Finlandiya ve İsveç, Rusya tehdidi karşısında NATO şemsiyesi altına girmek istiyorlar. Çünkü ulusal güvenlik kaygıları var. NATO üyesi olduklarında 5’inci madde çerçevesinde olası bir Rus saldırısı karşısında, tüm ittifakın desteğini arkalarında bulmayı umuyorlar.

ANKARA’NIN TALEPLERİ

Ancak üye olabilmeleri için Türkiye dahil tüm NATO ülkelerinin, yani 30 ülkenin onayını almaları gerekiyor. İşte bu noktada Türkiye’nin itirazları devreye giriyor.

Ankara da İsveç’in terör örgütü PKK ve FETÖ gibi yapılanmalara verdiği desteği kesmesini istiyor ve PKK/YPG’ye temin edilen İsveç yapımı tanksavar sistemleri nedeniyle şehitler verdiğine işaret ediyor. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile görüşmesi sonrası basına yaptığı açıklamada Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, olası üyelik sonrasında da Türkiye’nin güvenlik endişelerinin karşılanmasını beklediklerini, bunun diğer müttefikler için de geçerli bir şart olduğunu söyledi.

SİLAH KISITLAMASI KALKSIN

Türkiye ayrıca NATO üyesi olduğu halde uygulanan silah satışı kısıtlamalarının kaldırılmasını talep ediyor. Yani İsveç ve Finlandiya’nın ulusal güvenlik kaygıları olduğu gibi, Türkiye’nin de ulusal güvenliği ile ilgili çekinceleri var ve bunların karşılanması için bir müzakere kapısı aralıyor.

Rusya’dan S-400 füze savunma sistemi aldığı gerekçesiyle yıllardır parçası olduğu F-35 savaş uçağı projesinden çıkarılan Türkiye, bu kez hiç olmazsa mevcut F-16’ların modernizasyonu ve yeni F-16 satışı için ABD’nin kapısını çalıyor. ABD füze savunma sistemi satmadığı için Rusya’dan almak zorunda kalan Türkiye, bu kez F-16’ların temini konusunda ağırdan alır bir tavırla karşı karşıya kalıyor.

Yazının Devamını Oku

10 maddede Ukrayna turu

13 Mayıs 2022
Rusya’nın 24 Şubat’ta başlattığı Ukrayna kriziyle ilgili yoğun bir bilgi bombardımanı var.

1- Rusya, Ukrayna’da ne yapmaya çalışıyor? Batı’nın verdiği destekle Ukrayna, Rus ordusunun ilerlemesini durdurabilecek, hatta geri çevirebilecek mi? Tabii tüm bunların net yanıtları yok, ama bazı ipuçları var.

2- Ukrayna’nın başkenti Kiev’i birkaç günde ele geçirmeyi hedefleyen ancak planı geri tepen Rusya, 21 Mart tarihinde ‘özel askeri harekâtın ikinci aşamasına geçildiği’ni duyurdu. Rusya harekâtta Moskova yanlısı Lugansk ve Donetsk ayrılıkçılarının bulunduğu Donbas ile Donbas dışında kalan Ukrayna’nın güneyine yoğunlaştı.

KİEV NİSPETEN SAKİN

3- Rusların Kiev çevresinden çekilmesiyle başkent nispeten sakinleşti. Bazı dükkân ve büfeler açıldı. Ülkenin batısına ya da komşu Polonya’ya taşınan yabancı ülke temsilcilikleri geri dönmeye başladı. En son BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in nisan ayı sonundaki ziyareti sırasında Kiev’den füze saldırısı haberi geldi. Kiev artık neredeyse her gün uluslararası bir kurum ya da ülke temsilcisini kabul eder hale geldi. 

4- Peki, şimdilik Kiev’den vazgeçmişe benzeyen Rusya’nın sınır komşusu Donbas’daki planı umduğu gibi ilerliyor mu? Rusya’nın Donbas’da ayrılıkçıların Ukrayna ile ilan ettiği 2014 sınırına ulaşmaya çalıştığı öne sürülüyor. Lugansk’ta nispeten ilerleyen Rusya, güneydeki Donetsk’te benzer bir ivme yakalayamadı. Buna karşılık Rusya, yerle bir ettiği liman kenti Mariupol ile yine Karadeniz’e kıyı Odesa’yı hedef alıyor.

MÜHİMMATI MI BİTTİ

5- Batı medyasında Rusya’nın güdümlü füze stoğunun azaldığı, bu nedenle saldırılarda giderek daha çok güdümsüz bombalara yöneldiği iddia ediliyor. Amerikan New York Times gazetesine konuşan ABD’li bir yetkili, “Mariupol’ü güdümsüz bombalarla vuruyorlar” dedi. Güdümlü bombalar nokta atışı yapma imkânı verirken, güdümsüz bombalar daha fazla sivil ölümü anlamına geliyor.

6-

Yazının Devamını Oku

Dünyanın ayçiçeği krizi ne zaman biter

29 Nisan 2022
Rusya'nın nükleer tehditleri Üçüncü Dünya Savaşı riskini sıcak tutuyor. Ancak savaş Rusya ile Ukrayna arasında olsa da Batı ile Moskova arasındaki kapışmanın şiddeti Afrika’nın güneyindeki Zimbabwe’den bile duyuluyor.

Ukrayna varoluşsal bir mücadele verirken, artçı şoklarını tüm dünya hissediyor.

SORUNUN İKİ NEDENİ

Ukrayna-Rusya krizi nedeniyle dünya İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en ciddi gıda krizlerinden biriyle karşı karşıya. Bir yandan iklim değişikliği, öte yandan koronavirüs salgının neden olduğu aksaklıklar en çok da kendini ayçiçek yağında hissettiriyor.

Ukrayna ve Rusya, savaş öncesinde dünyanın ayçiçek yağı ihtiyacının yaklaşık yüzde 60’ını karşılıyordu. Savaş nedeniyle Ukrayna’dan sevkıyat yapılamaması, ayrıca tarım alanlarında bu yıl ekim yapılamama ihtimali krizi daha da derinleştiriyor.

SATIŞA KISITLAMA

İngiltere’de birçok market, kişi başı ayçiçek yağı alımına sınırlama getirmiş durumda.

Almanya’da sosyal medyada boşalmış ayçiçek yağı raflarına dair görüntüler paylaşılıyor. İspanya, İtalya gibi Avrupa ülkelerinde de bazı marketlerin yemeklik yağ satışına sınırlama getirdiği bildiriliyor.

AP Ajansı’nın derlemesine göre Zimbabwe’de market gezen bir kadın,

Yazının Devamını Oku

Ukrayna’da kim ne yapıyor

22 Nisan 2022
Ukrayna krizinde neredeyse iki ay geride kalacak. 5 milyondan fazla kişi göç etmek zorunda kaldı. Ülke büyük yıkım gördü, maalesef binlerce kişi nüfuz savaşlarının ortasında hayatını kaybetti.

Gelinen aşamada hangi ülkenin nasıl bir tavır aldığına bakarsak özetle şöyle bir tablo çıkıyor.

RUSYA: DONBAS’A ODAKLANDI

24 Şubat’ta Ukrayna’yı işgale başlayan Rusya, son günlerde hedef küçültmüşe benziyor. İstanbul’daki barış süreci sonrasında Kiev çevresinden çekilme kararı alan Rusya, ‘özel harekât’ diye andığı savaşta yeni bir safhaya girildiğini açıklayarak ana hedefin ayrılıkçı cumhuriyetler Donetsk ve Lugansk’ı kapsayan Donbas bölgesi olduğunu ilan etti. Batı’nın yoğun ambargosu altında olan Moskova, bir yandan da ‘Sarmat’ gibi kıtalararası balistik füzelerle test atışı yaparak dünyayı tetikte tutuyor.

UKRAYNA: DİRENİŞE DEVAM

Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski yönetimi Kiev’de gösterdiği direnişle Rusya’yı geri çekilmeye zorlarken dikkatini özellikle Donbas bölgesine vermiş durumda. Çünkü Zelenski yönetimi, Rusya’nın burada durdurulamazsa Kiev’e doğru yürüyüşüne devam edeceği görüşünde. Kiev, ‘daha fazla silah ve destek’ çağrısı yaparken öte tarafta Donbas’ta büyük bir muharebeye hazırlanıyor. Kırım’ı Donbas’a bağlayan Mariupol’ü kısmen kaybeden Ukrayna, Lugansk’ta da toprak kaybetmiş durumda.

ABD: PEŞ PEŞE PAKET

Rusya’yı yaptırım kıskacına alan ABD, Ukrayna’ya peş peşe silah yardımı açıklıyor. Geçen hafta 800 milyon dolarlık askeri yardım açıklayan Biden yönetimi, dün 800 milyon dolarlık bir paket daha açıkladı. Reuters’a göre Ukrayna’ya şubat ayından bu yana yapılan askeri yardımların miktarı 3 milyar doları geçiyor. Daha önce uçaksavar ve tanksavar füzelerine ağırlık veren ABD bu kez ağır havan topu ve taktik insansız hava aracı sevkıyatının yanı sıra Ukrayna’ya 11 adet Sovyet yapımı Mi-17 helikopteri de veriyor. İngiltere ve Kanada da havan topu desteği sağlayacağını açıkladı.

ALMANYA: BASKI ALTINDA

Yazının Devamını Oku

Avrupa’nın büyük ikilemi

8 Nisan 2022
Ukrayna krizinin gölgesinde Avrupa Birliği hararetli tartışmalara sahne oluyor.

Bir yandan Ukrayna’daki savaşın nasıl sonuçlanabileceğine dair senaryolar, bir yandan daha fazla kan akmadan Rusya lideri Vladimir Putin’in nasıl durdurulabileceği konuşuluyor.

DAHA FAZLA SİLAH

ARKA plandaki tartışmalarda Ukrayna’ya daha fazla silah verilmesi ve Avrupa Birliği’nin Rusya’dan doğalgaz ve petrol alımını kesmesi şeklinde iki başlık öne çıkıyor.

Brüksel’de dün yapılan NATO Dışişleri Bakanları toplantısına katılan Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitri Kuleba, NATO’daki tek gündemlerinin “silah, silah, silah” olduğunu söyledi. NATO ülkeleri de Rusya’yı daha fazla üzerlerine çekmeden Ukrayna’nın istediği silahların nasıl temin edilebileceklerini değerlendiriyor.

ABD, malum en başından bu yana Kiev yönetimine silah verdi ve vermeye devam ediyor. Salı günü açıklanan 100 milyon dolarlık ek bütçe ile ABD’nin Biden yönetimi iktidara geldiğinden bu yana Ukrayna’ya sağladığı askeri yardımın miktarı 2.4 milyar dolara ulaşmış durumda.

YAPTIRIMLAR ARTIYOR

UKRAYNA’nın Buça yerleşiminde yaşandığı ortaya çıkan sivil katliamın sonrasında büyük tepki çeken Rusya, yeni bir yaptırım dalgasıyla karşı karşıya kaldı.

ABD, Rusya lideri Vladimir Putin’in iki yetişkin kızı dahil, iktidar çevresine yakın bazı isimlerle iki büyük Rus bankasını daha yaptırım listesine aldı.

Yazının Devamını Oku

Ukrayna savaşı kronikleşmeden

1 Nisan 2022
Ukrayna savaşında 5’inci hafta geride kalırken daha da tehlikeli bir eğilim ortaya çıkıyor. Ateşkes anlaşması, uzlaşma geciktikçe savaşın kanıksanması riski artıyor.

İSTANBUL GÖRÜŞMESİ

TÜRKİYE, yakın ilişkiler içinde olduğu iki ülke arasında sürdürebilir ve kalıcı bir anlaşma sağlanması için elinden geleni yaparken salı günü İstanbul’da yapılan görüşmelerde ilk kez ‘bir ilerleme’ sağlandığını iki taraf da teslim ediyor. Ancak masadaki bu nispeten ılımlı hava, sahaya yansımış değil. Rusya, İstanbul görüşmeleri sonrasında güven arttırıcı önlem olarak başkent Kiev ve Çernihiv’de askeri faaliyetleri radikal bir şekilde azaltacağını açıklamıştı.

YENİDEN KONUMLAMA

ABD Savunma Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, önceki günkü brifinginde Kiev çevresindeki Rus askerlerinin yüzde 20’den az bir bölümünün yeniden konumlandırıldığını, bir kısmının kuzeye bir kısmının da Belarus’a çekildiğini ve Ukrayna’da başka yerlere gönderilebileceklerini söyledi. Kirby, Rusya’nın gerilimi düşürme iddiası ciddiyse, askerlerini Belarus’a değil Rusya’ya geri çekmesi gerektiğini de belirtti.

John Kirby, ABD medyasına yaptığı açıklamada ise Savunma Bakanı Lloyd Austin ile Genelkurmay Başkanı Mark Milley’nin Rus mevkidaşlarıyla konuşmaya çalıştıklarını, ancak gerekli yanıtı alamadıklarını kaydetti.

‘İKTİDARDA KALAMAZ’ SÖZÜ

BAŞTA Türkiye olmak üzere Fransa ve diğer Avrupa ülkeleri Ukrayna krizine bir çözüm bulmanın yollarını ararken ABD daha çok Ukrayna’ya yönelik silah desteği, yaptırımların hayata geçirilmesi, Avrupa Birliği’nin enerji açığının karşılanması gibi konulara ağırlık vermişe benziyor.

Ayrıca, ABD Başkanı Joe Biden’ın geçen hafta ziyaret ettiği Polonya’da Rusya lideri Vladimir Putin için sarfettiği ‘Bu adam iktidarda kalamaz’ şeklindeki sözlerinin iki ülke arasındaki güven bunalımını daha da derinleştirdiğini söylemek mümkün.

Yazının Devamını Oku

Ukrayna krizine dair 10 şey

25 Mart 2022
Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinde bir ay geride kalırken dünya düzeni de ciddi bir değişim sürecinden geçiyor. “Artık olmaz” denen birçok şey gerçek oluyor ve bu da tüm hesapların yeniden gözden geçirilmesine neden oluyor.

İşte Ukrayna kriziyle ilgili öne çıkan birkaç başlık.

BİR GÜNDE SAVAŞ: Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’ya saldırmasıyla 21’nci yüzyılda olsak da Avrupa’nın göbeğinde bir ülkenin işgale uğrayabileceğini, milyonlarca hayatın bir günde altüst olabileceğini gördük.

RUSYA’NIN İMAJI: Gidişata bakılırsa Ukrayna’yı ‘silahlardan ve Nazilerden arındırma’ iddiasıyla Ukrayna’ya giren Rusya’nın ‘süper ülke’ imajı zarar görmüşe benziyor. En güçlü füzeleriyle güç gösterisi yapsa da yıkılan her bir okul, hastane, AVM, Moskova’nın eksi hanesine yazılıyor. Rusya, haklı olduğu noktalar varsa bile haksız duruma düşüyor.

UKRAYNA’NIN KAYBI: Rusya ile Batı arasındaki nüfuz çekişmesinin orta yerinde kalan Ukrayna büyük bir bedel ödüyor. Ülke bir yandan yerle bir olurken bir yandan 3.5 milyondan fazla insan komşu ülkelere göç etmek zorunda kaldı. Bir mucize olup savaş bugün bitse bile Ukrayna’nın eski haline gelmesi yıllar alacaktır.

NATO’NUN SINAVI: Ukrayna, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un bir zamanlar ‘Beyin ölümü gerçekleşti’ dediği NATO’yu da ciddi bir sınavla karşı karşıya bırakıyor. 30 üyeli NATO, Rusya’dan kendi topraklarına karşı bir saldırı gelmedikçe Ukrayna savaşına müdahil olmayacağını ilan etti.

5’NCİ MADDE İŞLER Mİ: NATO şimdilik doğu kanadını takviye ederek tedbirlerini arttırıyor. Dünya için en kötü senaryo, Rusya’nın kasten bir NATO ülkesine saldırıda bulunması halinde olur. Böylesi bir durumda NATO, şimdiye kadar hiç işletme ihtiyacı duymadığı ‘5’nci maddeyi devreye sokabilir mi’? Yani ‘Birimize yapılan saldırı hepimize yapılmış sayılır’ diyebilir mi? Umalım ki kriz bu raddeye varmasın, bir an önce orta yol bulunsun.

NÜKLEER TEHDİT CİDDİ Mİ: Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, ülkesi açısından varoluşsal bir tehdit söz konusu olursa nükleer saldırı seçeneğinin masada olacağını söyledi. Belli ki Rusya, Ukrayna’nın Batı’nın nüfuz alanına girmesini büyük tehdit olarak algılıyor ve belli ki ABD de Moskova’nın nükleer tehditlerini ciddiye alıyor. ABD’nin bu tehditleri ele almak için ‘Kaplan Timi’ isimli bir uzmanlar ekibi kurması da bundan.

ARTAN MİLLİYETÇİLİK:

Yazının Devamını Oku

Nükleerin varsa kimse dokunamaz

4 Mart 2022
Ukrayna krizi kimin galip geleceğinden bağımsız uluslararası açıdan tarihi bir dönüm noktası. 

Uluslararası kurumlardan, savunma doktrinlerine, enerji politikalarından gıda güvenliğine kadar tepeden tırnağa dünya yeni bir yapılanma döneminden geçecektir. Yeni dünya düzeni kurulurken bazı başlıklar da öne çıkacaktır.

NÜKLEER SİLAHLANMA

Rusya, dünyanın tüm tepkisini karşısına alma pahasına Ukrayna’ya girdi. Ne defalarca ‘Rusya, Ukrayna’ya girecek’ diyen ABD Başkanı Joe Biden, ne arabulucuğa soyunan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Moskova’yı Ukrayna fikrinden vazgeçirebildi.

Batı, Rusya’ya ekonomik savaş ilan ederken bir yanda da Ukrayna’ya silah desteğini arttırarak yanıt veriyor. Batı’nın Rusya’ya askeri karşılık vermesinin önündeki en büyük engel ise Rusya’nın elindeki nükleer silahlar. Çünkü böyle bir durumda 3’üncü Dünya Savaşı tetiklenebileceği korkusu yaşanıyor.

İşte bu caydırıcı silah ve sağladığı dokunulmazlık kalkanı birçok ülke tarafından not edilecektir. Dolayısıyla topyekûn bir nükleer silahsızlanmaya kimse yanaşmayacağı için bu silahların peşine düşecek ülkelerin sayısı büyük olasılıkla artacaktır.

KONVANSİYONEL YARIŞ

Füzeler, tanklar, savaş uçakları, uçak gemileri, SİHA’lar, askeri teçhizatlar uluslararası siyasette dosta düşmana pazu gösterme enstrümanlarıdır aslında.

21’inci yüzyıl dünyasında Avrupa’nın göbeğinde böylesi askeri krizlerin yaşandığı bir dönemde silahlanma yarışı ve yeni askeri teknolojiler üretme seferberliği de giderek artacaktır.

Yazının Devamını Oku