Nedim Şener

Simülasyonla cumhurbaşkanı ilan edip bir gecede dört yalan söylediler

24 Mayıs 2023
Önce İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçimden önce Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun birinci turda kazanamayacağını bildiklerini şöyle açıkladı:

“Ben üzgünüm, birinci turda daha iyisini bekliyordum. Bu şu değil, ‘Biz ilk turda alırız’, tabii ki bir iddiamız vardı, rakibimizin de vardı, bizim de vardı. Kesin alırız noktasında değildik...”

Sonra DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin, seçim öncesi anketlerde Kılıçdaroğlu’nun kazanamayacağını gördüklerini şöyle anlattı:

“Yaptırmış olduğunuz anketlerde ilk turda Kemal Bey ipi göğüslüyor diye bir sonuç yoktu. Bunu Cumhuriyet Halk Partili dostlarımız da biliyor, Millet İttifakı’nın tüm bileşenlerinin de önünde mevcut anketler vardı... Oysa herkesin elinde somut verilerle bu ikinci tura kalan bir seçimdi. Hemen seçim sonuçları açıklanır açıklanmaz, ben de CHP Genel Merkezi’ndeydim. Saat 8-8.15 itibarıyla üç aşağı beş yukarı sonuçlar belliydi.

İmamoğlu tekrar televizyona çıktı ve İdris Şahin’i yalanladı ve “Bu arkadaş o kadar yanlış bir laf etti ki. Ben açıklama yapıyorum. Yüzde 20 veri ekranı benim önümde. Hatta Türkiye Gönüllüleri’nin de ekranı önümde. O anda herhalde kendisi eski anketleri mi karıştırıyordu ne yapıyordu, anlamış değilim. Ne söylediği doğru, ne zamanı doğru, ne ittifak ruhuna uyar...” karşılığını verdi.

‘ÖNDEYİZ KAZANIYORUZ’ YALANI

Kılıçdaroğlu başta, 6’lı Masa’nın ortakları seçim öncesi “Kazanacağız”, seçim gecesi “Öndeyiz” diye yalan söylerken şimdi de seçim sonrası itiraf gibi açıklamalarını yalanlama yarışına girdiler. Gerçekleri seçmenlerinden saklama konusunda başı çeken Ekrem İmamoğlu bu tutumunu 14 Mayıs akşamı kameraların önünde de sergilemişti.

Daha saat 19.35’te

Yazının Devamını Oku

Kalp işareti meğer sazan sarmalıymış

22 Mayıs 2023
Tarihe not: CHP seçmeni dolandırıldı

BU yazıyı, hem bugünü anlamak hem de seçim nedeniyle hızla değişen gündem içinde kaybolmasın, ileride siyasi tarihi yazanlara faydası olsun diye yazıyorum.

Konumuz, “sazan sarmalı” yöntemiyle dolandırılan CHP’liler...

Önce “sazan sarmalı” nedir, ona bakalım: Alıcı ve satıcı rolü yapan iki sahtekârın, tuzağa düşürdüğü kişileri dolandırdığı yönteme “sazan sarmalı” deniyor. Yani bir kişinin herkesi kandırdığı klasik dolandırıcılık yönteminden farklıdır. Sazan sarmalında; satıcı ve alıcı rolü yapan veya yapanlar, sıradan insanları yüksek kazanç umuduyla sürecin içine çekerler ve sonunda tuzağa düşen mağdur eli boş kaldığında dolandırıldığını anlar. Kısa sürede yüksek kazanç umuduyla kurulan “saadet zinciri” de buna örnektir. Mağdurlar bazen saflığının, iyi niyetinin, bazen de açgözlülüğünün kurbanı olurlar.

37 VEKİLLİĞİ HEDİYE ETTİ

14 Mayıs seçiminde CHP’lilerin başına gelen tam da buna benziyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı için kurulmuş masaya oturmak ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in itirazına karşın Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığı için el kaldırmaktan başka hiçbir şey yapmayan dört partinin yanında, CHP yönetimi, cumhurbaşkanı yardımcısı olmayı bekleyen 7 kişi ve anketçiler elbirliği ile CHP seçmenini “sazan sarmalına” aldılar.

Kamuoyuna açıklanan anketlerde yüzde 1 bile oyu çıkmayan DEVA, Gelecek, Saadet ve Demokrat Parti, CHP’lilerin oylarıyla tam 37 milletvekilliği kazandı.

Son gelen bilgilere göre DEVA Partisi’nden 14, Gelecek Partisi’nden 10, Saadet Partisi ve Demokrat Parti’den 3 milletvekili CHP’den istifa ederek kendi isimleriyle TBMM’de yer alacaklar.

İMAMOĞLU: 

Yazının Devamını Oku

Montajdan medet uman Kılıçdaroğlu Ruslarla ilgili delilleri açıklamalıdır

19 Mayıs 2023
Terör örgütü PKK’nın siyasi kolu HDP-YSP ile işbirliğini amaç birliğine çeviren, onlarla birlikte Irak ve Suriye’de teröre karşı mücadele için gerekli tezkereye “Hayır” diyen, PKK/HDP’li Demirtaş için “özgürlük” naraları atan, siyasi parti kapatmaya, kayyum atamaya karşı olduğunu, KHK’lıları geri alacağını söyleyen, PKK’lılarla birlikte “özerklik” vaadinde bulunan Kemal Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimlerine giderken “milliyetçi” kimliğine büründü.

Neler söyledi neler....

En ilginci ise birinci turda FETÖ’cülerin Muharrem İnce’ye kurduğu şantaj kumpasına değinmesiydi. Bu konuda daha dün yaptığı açıklamaları unutan Kemal Kılıçdaroğlu şunu söyledi: “Maalesef bir demokrasi şöleni ve huzur havası içinde geçmesi gereken seçim süreci Erdoğan’ın yalan ve iftira kampanyaları ile gölgelendi. Ben karşımda daha mert, yürekli bir rakip görmek isterdim. Bu ülkenin vatandaşları montajlardan ve bundan medet ummayan liderler hak ediyordu. Ancak siyasi kültürümüz bir kez daha lekelendi. Milletimizi çaresizlik içerisinde iftira ve karalama kampanyalarıyla aldatmaya çalışanlar hedeflerine ulaşamadı.”

LİNCE ORTAK OLDULAR

Akıl alır gibi değil, 45 günlük kampanya boyunca Muharrem İnce’nin deyimiyle başta FETÖ’cüler ve PKK’lılar olmak üzere CHP Genel Merkezi ve belediye beslemeleri tarafından linç edilmesine seyirci kalan Kılıçdaroğlu şimdi bunda Erdoğan’ı suçladı.

TWITTER’DAN RUSLARI SUÇLADI

Muharrem İnce, şantaj montaj kumpasının arkasında FETÖ’cüler olduğunu biliyor.

CHP’liler bile Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazanma ihtimalinin önünde engel görülen Muharrem İnce’nin FETÖ’cüler tarafından “yol temizliği” adına hedef alındığını gördü.

Cumhurbaşkanı adayı

Yazının Devamını Oku

Depremzedelere küfür etme alçaklığı

17 Mayıs 2023
SEÇİM öncesi “Savaşa gitmiyoruz” diyenler, sonuçlar ortaya çıkınca kendisi gibi düşünmeyenlere adeta savaş açtı.

“Biz neden kaybettik?” diyemeyenler “Onlar neden kazandı?” diye kıyamet koparıyorlar.

Amerika’nın, Avrupa’nın, dağdan PKK’lı teröristlerin, FETÖ’cülerin operasyonlarıyla iktidar olacaklarını zannedenler hayal kırıklığının acısını seçmenlere hakaret ve küfür ederek hafifletmeye çalışıyor.

Türkiye’nin tanıdığı gazeteciler televizyon ekranlarından deprem bölgesinde Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a oy verilmesini eleştirebiliyor.

Önemli bir kısmı da sosyal medyada genel olarak Cumhur İttifakı’nın Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 323 milletvekili ile çoğunluğu kazanmasına, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da yüzde 49.5 ile önde çıkmasına öylesine ağır tepki gösterdiler ki, milyonlarca seçmene ağza alınmayacak küfürler ve hakaretlerle saldırıyorlar.

HALKA APTAL DİYEN APTALLAR

Bir iki densizin tepkisi diye görmezden gelecekken, saldırılar her geçen gün artıyor.

Aziz Nesin’in yıllar önce söylediği “Halkın yüzde 60’ı aptal”, manken Aysun Kayacı’nın “Benim oyumla çobanın oyu bir mi?” sözleri yeniden gündeme sokuldu.

Mizah yazarı

Yazının Devamını Oku

FETÖ’nün montajına sarılanlara ders: O kirli silah onları da vuracak

16 Mayıs 2023
Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kaldı ama “siyaseten” 14 Mayıs seçiminin kaybedenlerini sayayım: Kemal Kılıçdaroğlu ve PKK/HDP-YSP dahil 7’li masa ve yandaş medyası, yandaş gazetecileri...

Hele Kılıçdaroğlu’nun toplam yüzde 1 oyu olmayan 4 partiye 35 milletvekilliğini elleriyle vermesi siyaseten iflas anlamına geliyor.

Kaybedenler listesinde, Amerika ve ABD Başkanı Biden, Avrupa ülkeleri, FETÖ, PKK, İngiliz The Economist, Alman Der Spiegel, Fransız La Point, Amerikan New York Times, Washington Post, Yunanistan, İran, Ermenistan da var. Unuttuklarımı sizler ekleyin. En büyük kazananı: Büyük Türk milleti oldu.

Sadece TBMM’de çoğunluğu Cumhur İttifakı’nın kazanması, CHP’li Kılıçdaroğlu ve PKK/HDP-YSP işbirliği ile Anayasa ve yasa değişikliği yapılarak Türkiye’nin bölünmesinin önünü açacak planları suya düşürdü.

Cumhur İttifakı’nın TBMM’deki milletvekili çoğunluğunu almasıyla 28 Mayıs’ta yapılacak seçimde ise mevcut Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kazanması artık hiç kimse için sürpriz olmaz.

PKK/HDP KİLİT DEĞİL ‘MAYMUNCUK’

PKK/HDP-YSP kendisini kilit parti zannederken sadece emperyalist ABD ve Avrupa’nın Türkiye’yi bölme amacının maymuncuğu olduğu ortaya çıktı. Düşen oyu, azalan milletvekili sayısı ile artık sadece PKK borazanlığını yapabilir.

Ama en büyük dersi, Fetullahçı Terör Örgütü’nün organize ettiği PKK/HDP’lilerin, sözde muhalif görünen CHP Genel Merkezi ve belediye beslemelerinden oluşan operasyon ekibi ile onların ipine sarılan CHP, İP başta 7’lı masa sosyal medyadaki çeteleri aldı.

FETÖ’cülerin yönettiği bu kötülük topluluğu,

Yazının Devamını Oku

Türk demokrasisine FETÖ tehdidi: FETÖ kumpasla CHP’ye genel başkan, montajla cumhurbaşkanı belirliyor

12 Mayıs 2023
Fetullahçı Terör Örgütü tam 13 yıl sonra Kemal Kılıçdaroğlu’nun önünü açmak için Türk siyasetini yine kumpasla, montajla dizayn ediyor.

FETÖ kaset kumpası sonucu Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal 10 Mayıs 2010 günü istifasını açıklamıştı. Böylece Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanlığı’nın önü açılmıştı. Tam 13 yıl sonra yine FETÖ devreye girdi. Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı seçilmesinin önünde engel olarak görülen, “bölücü” diye yaftalanan Muharrem İnce bu kez yine FETÖ’cüler tarafından hazırlanan ve gerçek olmayan montaj görüntülerle siyaseten mevta haline getirildi.

114.661 KİŞİNİN HAYAL KIRIKLIĞI

En büyük hayal kırıklığını Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanlığı adaylığı için kendi iradesiyle her zorluğa katlanarak vakit ayırıp, il ve ilçe seçim kurullarına gidip imza veren 114 bin 661 kişi yaşıyor. Şantaj, hakaret, linç ve montaja sonuna kadar direnmek varken cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilmesi, Muharrem İnce’yi adeta siyasi mevta haline getirdi.

AKŞENER’İ DE LİNÇ ETTİLER

Benzerini 3 Mart günü Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıkan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de yaşamıştı. Muharrem İnce’nin yaptığı tarifle FETÖ’cülerin, PKK’lıların, CHP Genel Merkezi ve belediye beslemeleri ile, ünlü ve ünsüz kişilerin hakaretleri ve küfürleri ile 6 Mart günü masaya dönmüştü.

20 Mart günü bu köşede, Meral Akşener’e yapıldığı gibi “Öve öve, söve söve, olmazsa döve döve” Muharrem İnce’nin de adaylıktan çekilmesi için baskı yapılacağını yazmıştım.

29 Mart günkü yazımda da Muharrem İnce’nin çekilebileceğini şu satırlarla anlatmıştım: “Meral Akşener’in 3 Mart’ta masadan kalkması sonrası edilen küfür ve hakaretler ile linç kampanyasından sonuç alan kesimler, şimdi aynısını Muharrem İnce’ye yapıyorlar. Meral Akşener, küfür edile edile masaya geri döndü. Şimdi de Muharrem İnce’nin adaylıktan çekilmesi isteniyor. Buna dayanacak ne ekibi ne sabrı olduğunu düşünüyorum. O yüzden çekilmesi sürpriz olmaz.

KURDUN DİŞİNE KAN DEĞDİ

Yazının Devamını Oku

Asıl Kılıçdaroğlu’nun yaptıkları ve açıklamaları Kandil’e yarıyor

10 Mayıs 2023
SEÇİME günler kala Millet İttifakı’nın ortaklarının cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun zaten var olan ve Çin’den başlayan demiryolu hattını “Hayatımın projesi” diye açıklamasından sonra vaat ve projelerini çok fazla ciddiye almamak gerektiğini karar vermiştim.

Daha önce de asgari ücretten kaldırılmış verginin kaldırılacağını vaat etmişti.

İki karton üzerine çizilmiş “Hayatının projesi” diye paylaştığı acele ve acemice hazırlanmış video İngiliz The Economist, Fransız La Point, L’EXPRESS gibi dergilerin Kılıçdaroğlu’nu açık desteklerini açıkladığı günün akşamı “Ne Batı Ne Doğu, bu Türk Yolu” gibi başlıkla paylaşması gerçek projenin bu saçma açıklama olduğunu gösterdi.

Batılı ülkelerin algı operasyonu medyası tarafından açıkça desteklendiğinin açıklanması üzerine pekişen “Amerika ve Avrupa’nın adamı” algısını değiştirmek, “bağımsızlıkçıymış” havası vermek için “Ne Batı Ne Doğu, bu Türk Yolu” başlığıyla video yayınlamak algıyı değiştirme çabasıydı.

MANSUR YAVAŞ’IN KURNAZLIĞI

Benzer bir stratejiyi PKK/HDP ile yaptığı işbirliğini perdelemek için de ortaya koydu. Kemal Kılıçdaroğlu ile adayı olduğu 6’lı Masa partilerinin PKK’nın siyasi kolu HDP ile girdiği işbirliği zaman geçtikçe özellikle Kılıçdaroğlu bakımından “amaç birliğine” dönüşürken, bunun seçmende yarattığı rahatsızlığı gidermek için MHP kökenli ve ülkücü olduğunu söylenen Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş meydanlara sürüldü.

Yavaş, siyasi kurnazlık yaparak, HDP’nin adını hiç ağzına almadan ve PKK-HDP ilişkisine değinmeden, PKK ile Hüda Par’ı PKK ile eşleştirerek aklı sıra algı operasyonu yaptı, “PKK-Hüda Par ayrımı olmaz, teröristtir teröristtir. Hüda Par ve PKK’nın görüşleri aynı. Hüda Par’a da PKK’ya da karşıyız” dedi.

Oysa bir eşleştirme Hizbullah ile Hüd Par, PKK ile HDP ile yapılmalıydı. Ama siyasi kurnaz Mansur Yavaş, işbirliği yaptıkları HDP’nin adını PKK ile hiç yan yana getirmedi.

HDP’ye tek laf etmeyen

Yazının Devamını Oku

Kılıçdaroğlu ve Batı’nın jeopolitik kazançları

8 Mayıs 2023
AMERİKAN kurulu düzeninin sesi olan Washington Post gazetesi 9 Ocak 2023 tarihinde “2023’te dünyanın en önemli seçimi Türkiye’de olacak” başlıklı makale yayınlanmıştı.

O tarihte henüz Kılıçdaroğlu’nun adaylığı söz konusu değildi ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kaybetmesinin; Washington, Moskova, Avrupa, Ortadoğu ve Asya’da jeopolitik ve ekonomik hesapları şekillendireceği yazılmıştı.

Seçime bir hafta kala ise İngiliz The Economist’in başını çektiği Alman Der Spiegel, Fransız La Point, L’EXPRESS, Avusturya’dan Profil dergileri kapaklarını Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ayırdılar!

Hepsi Türkiye’de bir hafta sonra yapılacak seçime geniş yer ayırırken, 2011’de ABD’li TIME dergisinin başlattığı Erdoğan düşmanlığını yine kapak yaptılar. İngiliz The Economist’in tutumu hepsinden ilginç ve taraflıydı.

Derginin “2023’te dünyanın en önemli seçimi” kapağı, Türkiye’ye verdiği önem nedeniyle normal, hatta bunu “2023’te dünyanın en önemli seçimi” manşetiyle vermesi de anlaşılabilir.

AÇIK DESTEĞİNİ İLAN EDEN İNGİLİZ DERGİSİ

Ama Cumhur İttifakı adayı Recep Tayyip Erdoğan ile Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kıyaslandığı ve diğer iki aday İnce ve Oğan’dan tek kelime bahsedilmeyen yazıda, Kılıçdaroğlu lehine bu derece açık taraf tutulması hiç de normal değil.

The Economist Erdoğan için, “Recep Tayyip Erdoğan’ın yenilgisinin küresel sonuçları olacaktır ve her yerdeki demokratlara diktatörlerin yenilebileceğini gösterecektir” derken, Kılıçdaroğlu için Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanlığını kazanırsa, Türkiye, Avrupa ve gerçek demokrasi adına, küresel mücadele için çok büyük bir an olacaktır. Muhalefetin adayını içtenlikle destekliyoruz” diyebiliyor.

ÜÇ

Yazının Devamını Oku