“Dün”den faydalanmak

“Bizim zamanımızda” demeye başlarsan eğer, yandın...
Artık “genç” veya “genç yetişkin” kategorisine girmiyorsun, yaşlandın...
Çocukluğuna dair bir anıyı geri çağırmak, eskileri hatırlayarak hislenmek, hatta asla geri getiremeyeceğin bir döneme özlem duymak...
Tüm bunlar zaman kaybı mı?
Hayır! Zira nostalji hissinin insanların bugünkü hayatının kalitesi üzerinde önemli bir etkisi olduğu, artık bilimsel olarak kanıtlandı, şimdi biraz rahat nefes alabilirsin sevgili Krem Pertev ile güzelleşen nostaljik Habitus okuru.
Acaba insanlar neden geçmişi hatırlamaktan bu kadar hoşlanıyor, neden Instagram’da #tbt hashtag’i ile her hafta milyonlarca fotoğraf yüklüyor, neden onlara güzel hatıraları geri çağıracak kokuları tercih ediyorlar?
Bir yandan yenilik ister, yeni keşif ve heyecanlar peşinde koşarken öte yandan akıllarında yarattıkları konfor alanına neden hep “eski”yi, tanıdık hisleri koyuyorlar?
Psychology Today’de yer alan habere göre, Kuzey Dakota Eyalet Üniversitesi’nden Psikolog Clay Routledge, nostalji hissinin insanları konfor ve güvence sularında dolaştırmak süratiyle dengelediğini, öte yandan kendine güveni yükselttiğini ve pozitif duygular yüklediğini, yani nostalji hissinin bugünkü hayatınızın niteliğini doğrudan etkilediğini söylüyor.
Peki nasıl oluyor bu iş?
Bir daha geri dönemeyeceğiniz güzel bir dönem, güzel arkadaşlıklar, tatlı bir çocukluk veya insanı gülümseten öğrencilik yılları nasıl oluyor da insanın bugünkü hisleri ve yaşantısı üzerinde bu kadar büyük bir etkiye sahip olabiliyor?
Öncelikle, güzel anılara odaklanmak, diğer insanlarla bağlantı hissini güçlendiriyor.
Önceki siz ve bugünkü siz arasındaki devamlılık hissinin altını çiziyor.
Güzel hatırladığınız bir dönemi hatırlayarak meditasyon yapmak, günlük keyifsizliklere hızlı çare oluyor.
Geçmişi düşünmek bir zaman kaybı mı? Asla değil!
Geçmişteki güzelliklere odaklanan insanlardaki ilham ve motivasyon seviyesinin, sıradan anıları düşünenlere göre çok daha yüksek olduğu belirlenmiş.
Yani özetle diyorlar ki...
“Biraz “gündüz düşü” görmek kimseye zarar vermez!”

Bugünle bağlantı kurmak...

Konu sosyal ilişkiler olduğunda da faydalı bu güzide nostalji hissi...
Zor bir tartışma içindesiniz diyelim...
Geçmişte kurduğunuz pozitif ilişkilere, güç bir durumun içinden sosyal becerilerinizi kullanarak nasıl çıktığınız zamana doğru zihninizde küçük bir zaman yolculuğuna çıkıyorsunuz...
Geçmişteki yüksek kendine güven, bugünkü ilişkilerinizi kolaylaştıracak bir etkiye sahip oluyor...
Eh, bilim adamları nostalji bağımlılığını da temize çıkardığına göre...
Artık ne yapacağınızı biliyorsunuz.
Tabii bir de işin “olumsuz kısmı var.
Daha doğrusu tercih ettiğinizde, sizi yükselteceğine derin bir kuyuya doğru yolculuğa çıkaracak bir seçenek bu...
Hatıraların olumsuz tarafına, acı çektiğiniz bir döneme, tatsız bir ana odaklanmayı denerseniz...
Bugünkü hayatınızın da sadece kötü taraflarını büyük görmeye daha yatkın olacaksınız demektir.

Sözün kısası...

Psychology Today diyor ki, “Hayatın değerli, size dayanıklılığınızı hatırlatan anılara odaklanırsanız, bu durum bugünkü hayatınıza illa sirayet edecektir.
Ha, dilerseniz gövde gösterisi yapanlara, gürültücülere, şov ortaya koymaktan iş yapmaya vakit bulamayanlara, ruhumuzu karartanlara, estetik yoksunu şehirlere, çirkin davranışlara, kötü insanlara odaklanabilirsiniz...
Veya bilim insanı dostlarımızı dinleyerek ruh halinizi yükseltecek ve bugünü değiştirmenize sebep olabilecek kısa bir zaman yolculuğu yapabilirsiniz.
Bir tane hayat var elimizde. Pek de uzun sayılmaz üstelik...
Hangisini yapmak kulağa hangisi daha doğru geliyor?