Bayramda uzun yola çıktım ve...

Bayramda normalde yapmadığım bir şey yaptım, arabayla uzun yola çıktım. Ve tahmin edersiniz ki hiç memnun kalmadım. Çünkü gördüm ki hangi yola girersem gireyim, bu araç kullanma dinamikleriyle bizim işimiz zor.

Haberin Devamı

Yola çıkmadan önce benzincide durdum. Yan taraftan şöyle bir sohbete kulak misafiri oldum: “Yeni yapılan yoldan git, orada hız  limiti yok.” “Şeyin yaptığı yol mu? Yok mu orada limit?” “Yok, o limitsiz.”

Bindiler arabalarına, limitsizliğe doğru gazladılar. O arada benzinci bana döndü. “Yanlış biliyorlar, var abi orada da hız limiti, hepsini biraz arttırdılar sadece” dedi. “Var da yok” dedim. “Nasıl abi” dedi. “Limit var da sallayan da uygulayan da yok” dedim. “Ha, orası öyle” dedi. Sanki 220 ile gidene “Hacı abi sen neyin peşindesin” diyen varmış gibi.

Çıktım, vurdum kendimi bahsi geçen yola. Otoyol izlenimlerim şöyle...

Bayramda uzun yola çıktım ve...

Haberin Devamı

* Kimse sağ şeridi sevmiyor. Genelde en boş şerit orası. Ağır vasıtalar ve yavaş gitmek isteyen araçlar orta şeridi tercih ediyor. Baktım kimse oradan gitmiyor, ben gittim. Acaba dedim burayı kamyonlar kullanıyor da şerit bir süre sonra bozuluyor, vatandaş da ondan mı tercih etmiyor? Yoo öyle de değildi, valla tertemiz şeritti. Kendi kendime uzun uzun gittim oradan.

* Sağ şerit ne kadar sevilmiyorsa solun da o kadar çok seveni var. Tabii o şeritte selektör reisler her zamanki gibi terör estiriyor. Öndeki arabanın tamponuna yapışıp selektörle taciz etme bizde fiks bir sürücü davranışı.

* Bu yeni otoyollarda insan kendini belli aralıklarla Burger King ve Starbucks ile karşılaştığı bir çölde gibi hissediyor. Adeta Wyoming, adeta Montana bir yolculuk oluyor. Ya da bilmiyorum oralarda böyle mi oluyor? Olmuyor olabilir.

m Bu arada ilgili kurumlarda bir çizburger, sekiz tane soğan halkası 70 küsur liraya satılır olmuş. İnsan enflasyon olayına ne kadar alıştığını sanırsa sansın her gün yeni bir şeyin fiyatına şaşırır buluyor kendisini. Ben de bu yolculukta bu bahsi geçen ürünlerin fiyatlarına şaşırdım.

* Otoyol Starbucks’larında akıllara ziyan yoğunluklar oluşuyor. Ekonomimizin de otoyolumuzun da lokomotifi kahve olmuş. Sıralarca sıralar var. Millet yoldan sıkıldıkça eğlence olarak kahveyi bulmuş, kahveye sarılmış muhtemelen.

Haberin Devamı

* Yurtdışındaki soydaşlarımız yurtdışında bütün kurallara seve seve uydukları uzun bir yılın yorgunluğunu yine anavatanda her türlü kuralın üstünde tepinerek atıyorlar. Deli gibi giden D, B, F plakalı cipler, spor arabalar otoyolu birbirine katıyor. Valla kardeşler, o arabaları geldiğiniz yerde öyle kullanmaya kalksanız sonuçları ağır olur, biliyorsunuz.

* Navigasyonlarsa hızla istediğimiz yere varalım peşindeyiz diye pahalı yol neresiyse, hep onu akıl veriyor. Sürekli bir “İstersen biraz daha para ateşle, yolu 17 dakika kısaltalım” diyorlar. “Sen mi yapacaksın gişelerde ödemeyi navigasyon” dedim, kapattım.

* Yolun monotonluğuna karşı müzik de işe yaramayınca sesli kitap işine girdim. Bayağı anlamlıymış. Öneririm. Netice kanaatim şu; bu araç kullanma dinamikleriyle bizim işimiz zor.

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları