Hâlâ umutluyum

Lale Barçın İMER
Haberin Devamı

Yaşadığımız ülkede bu belki zor ama her yeni yılın başında umutlu olmadan da olmuyor. Yılın ilk aylarına merhaba derken aklımda tek bir şarkı dolanıyor; ‘‘Benim Hala Umudum Var’’... Usta bizi işte yine yakaladı. O bunu hep yapıyor... Hem sözüyle hem de müziğiyle... Modalardan, dönemlerden, ‘‘iktidar’’dan hiç etkilenmeden bunu yapıyor. Kendi müziğini yapıyor. Kendi şarkısını yazıyor ve iyi ki de böyle yapıyor. Karamsarlık yok onun sözlüğünde... Varsa bile hep bir umut var bir köşesinde. Gerçekçi olmasına gerçekçi, ama her zaman bir tutam ışık sunabiliyor dinleyicisine. O yüzden benim için Türkiye'nin en önemli şarkı yazarı o. Son olarak bir film yaptı. Son yıllarda Türk sinemasında hiç kimse bu kadar güleryüzlü olamadı. Film müziği de film kadar güleryüzlü. Pek çok Türk filmi gibi insanın içini karartmıyor. Müziklerinin tamamının Mazhar Alanson'a ait olduğu albümde üç tane sözlü şarkı var (diğerleri malum enstrümantal) ama inanın bu üçü bile yetiyor insana. Alanson'un MFÖ ile olan ilk yıllarında yaptığı şarkıların lezzetinde. ‘‘Herşey Çok Güzel Olacak’’ın film müzikleri uzun zamandır ‘‘satın’’ aldığım ilk Türkçe CD... Söz konusu Mazhar Alanson olunca plak şirketinin ‘‘hediye’’sini beklemiyor insan.

TÜRKÜCÜ KİM?

1998 yılının son ‘‘Siyaset Meydanı’’nda yine türküler konuşuldu. Programın sonuna kadar dayanamadım, ama ilk bölümlerinde Arif Sağ'ın konuşmalarını beğendim. Program şunu gözlemlemek adına ilginçti: ‘‘Eskilerin’’ bilgisi ve altyapısı karşısında ‘‘yenilerin’’ ne kadar hazırlıksız ve bilgi açısından donanımsız olduklarını gözlemledik. Klişeleşmiş sözcüklerin ötesine geçemeyen yeni kuşak şarkıcılar doğaldır ki eskilerin gazabına uğradılar zaman zaman. Arif Sağ'ın konuşmalarının bir bölümünde Şükriye Tutkun'a biraz sertçe yüklendi diye düşündüm, ama Tutkun'un hazırlıksızlığı sanki buna davetiye çıkarıyordu. Zaten ‘‘ben şancıyım türkücü değilim, her an farklı tarzda bir albüm yapabilirim’’ diye konuşan birinin televizyondaki her türkü tartışmasına koşa koşa gitmesini de anlamak mümkün değil.

Yazarın Tüm Yazıları