Bu söz Carlo Ancelotti’nin oğlu ve yardımcısı Davide Ancelotti’ye ait. Neredeyse 20 yıl önce, Carlo Ancelotti’nin AC Milan ile Avrupa futbolunda öncülük ettiği psikolojik destek kavramı oğlu Davide’nin futbol yolculuğuna da ilham kaynağı oldu.
‘ZiHiN ODASI’NIN MÜDAViMiYDi
Davide Ancelotti 2007-09 yıllarında AC Milan’da genç bir orta saha oyuncusuyken Milanello tesislerindeki yenilikçi bir psikoloji laboratuvarı olan ‘Zihin Odası’nı en çok ziyaret eden isimlerin başında geliyordu.
Bu ilgisi o kadar güçlüydü ki, antrenörlüğe odaklanmak için kariyerini kısa kestikten sonra spor bilimleri okudu ve üniversitede oyuncuların motor becerileri üzerine yazdığı tezle de büyük bir övgü aldı. Madrid’de çalışmadan önce babasına Bayern Münih, Napoli ve Everton’da yardımcılık yaptı.
2014’TE R.MADRiD’E UYKU KOÇU GETiRDi
Carlo Ancelotti, 2014’te Real Madrid teknik direktörü olarak ilk görevinde uyku koçluğunu başlattı. Carlo Ancelotti’ye göre bu projeler ağırlıklı olarak teknik ekibini desteklemeyi amaçlıyordu.
Çünkü antrenörlerin psikolojiyi anlamasını, oyunculara nasıl yaklaşması ve nasıl iletişim kurmaları gerektiğini öğrenmelerini istiyordu. Aradan geçen yılların ardından her şey değişti. Artık Madrid’de kendi psikologları olan oyuncular var.
PSiKOLOJiK VERiLERE SAHiPLER
Modern futbolda oyuncuların beslenmeleri artık bilimden farksız. Uzmanlar beslenmenin futbolcuların performansında yüzde 10 fark yaratabileceğini iddia ediyor.
Cristiano Ronaldo, Lionel Messi, Harry Kane ve Kevin de Bruyne gibi birçok dünya yıldızı doğru beslenmek ve vücut formlarını korumak için kişisel şefler ve diyetisyenlerle çalışıyor. Porsiyon kontrolü ve menülerdeki her bir gıda maddesinin kalori değeri, her zaman zirvede kalmayı hedefleyip marjinal kazançlar peşinde koşan futbolcuların uymak zorunda olduğu ‘kurallar buzdağı’nın sadece görünen bir kısmı.
Peki, oyunun en önemli figürleri olan futbolcular nasıl besleniyor? Bu oyunculara sahada yön veren teknik adamlar için beslenme ne anlama geliyor?
ERiK TEN HAG, UNiTED’IN YEMEK MENÜSÜNÜ YENiLEDi
Manchester United’ın yeni teknik direktörü Erik Ten Hag beslenme konusunda titiz isimlerden biri. Yeni sezon öncesinde oyuncuların vücutlarını doğru şekillendirmelerini isteyen Ten Hag, kulübün beslenme uzmanları, spor bilimcileri ve şefleriyle bir araya gelerek hem yemek menüsünü baştan aşağı yeniledi hem de oyuncuların maç haftalarında alkol almalarını yasakladı.
KULÜPLERDEN EVLERE PAKETLE YEMEK SERViSi
Futbolcularına ve hatta ailelerine paket servis hizmeti veren kulüpler artık oldukça yaygın. Manchester United, Manchester City ve Liverpool bu alanda da öncü kulüplerden. Oyuncuların evlerine yemek servisi sunan bu kulüpler, teknolojinin tüm imkanlarından da yararlanıyor. Dijital uygulamalarla oyunculara doğru beslenme konusunda talimatlar ve menüler hazırlayan kulüpler ayrıca ebeveynler için de özel yemek kursları düzenliyor.
Özel yemek planları, pişirme talimatları ve kullanılacak doğru yağlar gibi en küçük ayrıntılara bile dikkat ediliyor.
Şampiyonlukları kadar 30 bin kişiyle Camp Nou’da yarattıkları atmosfer ve taraftarlarının takıma olan desteğiyle de hep dikkatleri çektiler. Elbette bu şampiyonluğun en büyük mimarı teknik direktör Oliver Glasner ve oyuncuları. Özellikle Glasner’in CV’si oldukça çarpıcı:
· LASK Linz’i Avusturya’da ikinci ligden alıp birinci lige çıkardı. Ardından takımı önce beşinci, sonra ikinci yaparak UEFA Şampiyonlar Ligi bileti alıp rotasını Almanya’ya çevirdi.
· Bir sonraki durağı Wolfsburg’du. Takımın küme düşeceğini bekleyenlere yine büyük bir sürpriz yaptı ve bu takımı da Devler Ligi’ne götürdü.
· Eintracht Frankfurt macerası hiç iyi başlamadı, özellikle Bundesliga’da istenilen sonuçların uzağında kaldı. Ancak Avrupa Ligi’ni kazanıp yine Şampiyonlar Ligi’nin yolunu tuttu. Bu yazının ana konusu Glasner değil ama ona da değinmeden olmazdı. Bugün Frankfurt kültürünü ve oyuna nasıl baktıklarını anlatmaya çalışacağım. Hadi başlayalım...
EINTRACHT FUTBOL AKADEMİSİ AMERİKA KITASINA AÇILDI
Eintracht Frankfurt, Almanya’nın en iyi futbol akademilerinden birine sahip. Bizler Bayern’in hegemonyasında ve Borussia Dortmund’un takibi arasında gidip gelen bir Bundesliga’da onları göz ardı etsek de her yıl neredeyse akademileri üç yıldız kategorisinde en iyisi olmayı başarıyor. 6 yıl önce küme düşmekten son anda kurtulmaları tüm yatırımlarını yeniden altyapıya yönlendirmelerine neden oldu. 2020 yılından bu yana da ABD, Kanada ve Meksika’da da faaliyet gösteriyorlar. Bu projelerin başında ise 15 yaşından bu yana Eintracht Frankfurt’ta hem futbol oynamış hem de teknik adamlık yapmış Akademi Başkanı Armin Kraaz yer alıyor. Bu yapıyla hem kulübü uluslararası bir yapıya dönüştürmek hem de oradaki genç yetenekleri takıma kazandırmak istiyorlar.
ULUSAL KÖPRÜLER
·
Mahmut (35) ve Biglia (36) ikilisi özellikle İsrail ekibi Netanyalı oyuncuların baskısı karşısında topa sahip olma ve takımı hücuma çıkarma konusunda büyük sıkıntı yaşadılar.
Medipol Başakşehir’in hücum planı uzun toplarla Okaka’yı bulmak ve topu kenarlara taşımak üzerineydi. Ancak bu plan (Munir ve Szysz ikilisi girene kadar) etkili olmadı. Netanya’dan öğrenecek çok şey var. Özellikle de rakibi doğru analiz konusunda.
KONYA HİÇ GERİ ADIM ATMADI
Bir diğer temsilcimizin karşılaşmasında ise maç boyunca disiplini elden bırakmadan doğru alan paylaşımı ve doğru presle dersini iyi çalışan Netanya’nın benzer bir versiyonu Belarus ekibi Bate Borisov karşısında izlediğimiz Konyaspor’du. Rakip yarı sahada kurduğu baskıyla öne geçen Konyaspor, 10 kişi kalmasına rağmen ikinci yarıda da stratejisinden geri adım atmadı. Bu sayede ikinci ve üçüncü golü de bulan Konyaspor ilk maçtan çok önemli bir avantajla ayrılmayı başardı.
Son Serie A şampiyonu AC Milan ve Bundesliga ekibi 1. FC Köln arasında oynanan ve konuk İtalyan ekibinin 2-1 kazandığı karşılaşma pek çok teknolojik ilki de beraberinde getirdi. Köln’ün Deutsche Telekom ile olan teknoloji ortaklığının bir parçası olarak yapılan karşılaşma ‘inovasyon oyunu’ olarak duyuruldu. Karşılaşma bugüne kadar tanık olmadığımız yeniliklere sahne oldu.
HAKEM KAMERASI İLK KEZ DENENDİ
Maçın hakemi Sascha Stegemann ve yardımcıları kulaklıklarına takılmış mini kamera ile maçı yönettiler. IFAB, kısa adı Ref-Cam olan Hakem Kamerası ile hakemlere futbolcular tarafından yapılan tacizleri kontrol altına almayı planlıyor. Bu maçtan elde edilecek veriler ve görüntüler hakemlere eğitim amaçlı kullanılacak.
OYUNCULARIN GÖZÜNDEN MAÇ DENEYİMİ
Bu karşılamanın en çekici yanlarından biri de her iki takımdan bazı oyuncuların formalarına takılan kameralar oldu. Bundesliga ekibi Köln’den Huberst ve Tim Lemperle’nin göğüslerine takılan kameralar sayesinde izleyiciler oyuncuların bakış açısından karşılaşmayı ve golleri izleme şansına sahip oldular.
SAHADAKİ KONUŞMALAR ARTIK SIR DEĞİL
Köln takımının iki oyuncusu Mark Uth ve Kingsley Ehizibue de maç boyunca üzerilerine yerleştirilen mini mikrofonlar sayesinde saha içindeki diyalogları izleyenlere ulaştırılmasını sağladı. Bu sayede hem oyuncuların karşılaşma sırasında birbirleriyle hem de hakemle olan diyalogları net bir şekilde duyuldu.
YAPAY ZEKA İLE ANLIK VERİ
Türkiye Futbol Federasyonu’nun hayata geçirmek için düğmeye bastığı Rezerv Lig uygulaması gündemdeki yerini koruyor. Elbette beraberinde pek çok soru işaretini de getiren bu projeye dair bir önceki yazımda İspanya’daki Bölgesel Lig anlayışının bize daha uygun olabileceğini belirtmiştim. Tam da bu yazı sonrası İspanya La Liga akademileri geliştirmeye yönelik 10 yıllık planını açıkladı.
iSPANYA ZiRVEDE
La Liga, Avrupa’da akademiden yetiştirdiği oyunculara en fazla süre veren lig durumunda. Bu alanda en iyi 15 kulüpten 7’sini La Liga oluşturuyor. La Liga kulüpleri altyapıda yetişen oyunculara oynanan sürenin %17’sini verirken, İngiltere Premier Lig‘de bu oran %12. La Liga Yönetimi, Futbol Projeleri Başkanı Juan Florit önderliğinde ülkedeki gençlerin gelişimini sonraki seviyeye taşımak için 10 yıllık bir proje olan ‘Gençlik Akademilerinin Optimizasyonu ve İyileştirilmesi’ için ulusal bir planı hayata geçirdi.
42 KULÜP TARAFINDAN FORMÜLE EDiLDi
Ulusal planın ilk ayağı 2024-25 sezonunun sonuna kadar sürecek. Birinci ve ikinci ligdeki 42 kulübün tamamı tarafından formüle edilen ulusal plan 5 bölümden oluşuyor;
TEKNOLOJi VE BÜYÜK VERi TEŞViK EDiLECEK
1- Altyapı ve kaynaklar: Bu alan, antrenman tesislerinin ve teknolojik araçların iyileştirilmesi gibi altyapı yatırımlarını kapsıyor. La Liga, teknoloji yan kuruluşu LaLiga Tech tarafından oluşturulan La Liga Academy Manager yazılımı gibi kaynakları kulüplerin kullanımına sunacak. Genç takımlar arasında teknoloji ve Büyük Veri kullanımı teşvik edilecek.
OYUNCULARA ABD ÜNiVERSiTELERiNDE BURS
Süper Lig’deki 19 kulübün tamamının katılabileceği Rezerv Lig’de maçlar A takım fikstürüne paralel oynanacak. A takımlarda şans bulamayan yerli-yabancı tüm futbolcular forma giyebilecek. İngiltere, uzun yıllar Rezerv Lig’i denedi ancak 10 yıl önce kaldırıp yerine U21 Ligi’ni devreye soktu. Türkiye için en uygun model İspanya’nın yıllardır başarıyla uyguladığı, kulüplere para kazandıran sistem olabilir...
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), Süper Lig takımlarının yer alacağı Rezerv Lig için düğmeye bastı. Aslında bu uygulama yeni değil. 2020’de Nihat Özdemir başkanlığındaki TFF yönetimi tarafından gündeme getirilmiş ancak Trabzonspor, Beşiktaş ve Göztepe dışındaki takımlar istemeyince proje başlamadan sona ermişti. Peki 2022- 23 sezonunda uygulanması planlanan Rezerv Lig nedir? Avrupa’da örnekleri var mıdır? TFF ve kulüpler bu projeden nasıl bir fayda bekliyor? İşte tüm bu soruların yanıtları:
KULÜPLERiN LiSTESiNDEKi 35 FUTBOLCU DA OYNAYABiLiR
1- 2022-23 sezonuyla birlikte Süper Lig’de mücadele edecek 19 takımın tamamı Rezerv Lig’de de yer alacak. Karşılaşmalar A takımların fikstürüne paralel olarak oynanacak. A takımlarda şans bulamayan yerli-yabancı tüm futbolcular Rezerv Lig’de oynayabilecek. Oyuncu yetiştirme ve dışarıda kalan oyuncuların performanslarını artırması konusunda önemli bir yere sahip olması beklenen Rezerv Lig’de kulüpler, Futbol Federasyonu’na bildirecekleri listelerde yer alan 35 futbolcunun tamamını oynatabilecek.
AVRUPA ÜLKELERiNDE BiZiMKiNE BENZER BiR MODEL YOK
2- Elbette bizim rezerv lig modelimiz daha önce bazı Avrupa ülkelerinde denenenlerle aynı değil. İngiltere, rezerv Ligi uzun yıllar denemiş bir ülkeydi ancak bu uygulama orada da 10 yıl önce kaldırıldı. Yerini U21 takımlarının aldığı ve farklı kulüplerin de yer aldığı yeni bir sisteme bıraktı. Almanya, Hollanda, Belçika gibi diğer ülkelerde de bu sistem kulüplerin ikinci takımlarının amatör alt liglerde yer alması şeklinde işliyor.
KULÜPLERE EK MALi KÜLFET GETiRECEĞi MUHAKKAK
3- Rezerv Lig modeline dair soru işaretleri de fazlasıyla mevcut. Halihazırda kulüplerimizin ekonomik anlamda yaşadığı sıkıntılar ortadayken; rezerv takımların ulaşımdan konaklamaya kadar ekstra masraflarını nasıl karşılayacakları büyük bir muamma. Rezerv Lig’in bir yayıncısının olmaması da sponsorluk konusundaki en büyük handikaplardan biri olacak. Hakem kadrolarından saha personeline kadar doğacak ihtiyaçların da nasıl karşılanacağı da yine cevap bekleyen sorulardan.
FIFA, futbol maçlarında zaman kaybını azaltmak ve oyunu hızlandırmak için farklı yollar aramaya devam ediyor. FIFA Küresel Futbol Geliştirme Uzmanı Arsene Wenger, 2020’de bir dizi radikal öneri gündeme getirmişti. Wenger’in bazı önerileri belirli kesimleri güldürse de, kabul etmek lazım ki futbol şimdilerde bu yönde ilerliyor. Wenger, daha iyi bir oyun için taç atışlarının elle kullanılması yerine ayakla başlatılmasından, otomatik ofsaytlara, self servis serbest vuruşlardan, hızlı köşe vuruşlarına kadar pek çok tartışılacak fikri gündeme getirdi. Ancak en çarpıcı olanlardan biri geri sayım saatiydi. Gerçek şu ki, elit düzeyde, 5 yıl içinde futbol bir pazar sabahı parkta oynanana benzemeyecek. Futboldaki oyun kurallarını belirleyen IFAB, değişikliklere karar vermeden önce bir dizi deneme planlıyor.Önümüzdeki 5 yıl içinde bizi hangi yeniliklerin beklediğini ve Arsene Wenger’in önerilerini, Portsmouth Üniversitesi’nde kıdemli öğretim görevlisi ve hakem uzmanı Dr. Tom Webb şu sözlerle değerlendiriyor:
GERİ SAYIM SAATİ
1- 1863’te kabul edilen 90 dakika kuralı, yerini 60 dakikalık daha rekabetçi bir oyuna bırakmak üzere. Premier Lig’de olduğu gibi topla oynama süresi 10 yılı aşkın süredir en düşük seviyede.
2021-22 sezonunda takımlar maç başına ortalama olarak 55 dakika 7 saniye topla mücadele etti. Çözüm, her devrede 30 dakikadan sıfıra doğru geri sayan bir saat. Ancak basketbolda olduğu gibi, her gecikmede saatin durdurulması da gündemde.
Mevcut rakamlara göre, yalnızca Manchester City 60 dakikadan fazla ortalama bir oyun süresine sahip. Kale vuruşları, taç atışları, serbest vuruşlar, kornerler gibi hemen hemen tüm yeniden başlatmalarda ve yavaş yürüyüşün bir sanat formu haline geldiği oyuncu değişikliğinde çok fazla zaman kaybediliyor. Akademisyenler bu karanlık sanatları inceledi ve zayıf takımların, topun oyunda olduğu süreyi sınırlayabilirlerse, daha güçlü taraflara karşı stratejik bir avantajı olduğunu kanıtladılar.
iLK DENEMELER OLUMLU
Geri sayım saati, PSV Eindhoven, AZ Alkmaar, RB Leipzig ve Club Brugge’ün katıldığı bir gençlik turnuvası olan 2021 Futbolun Geleceği Kupası’nda test edildi ve bir FIFA denemesi olmamasına rağmen olumlu karşılandı.
Saat sadece zaman kaybetme dürtüsünü ortadan kaldırmakla kalmıyor, aynı zamanda oyunun memnun etmeye çalıştığı zaman fakiri gençleri çekebilecek bir yapıyı da beraberinde getiriyor.