İsmet Solak: 81 yıl önce ve şimdi

İsmet SOLAK

23 NİSAN 1920'den bugüne tam 81 yıl geçti. Birinci TBMM binası, geçen gün, bir yabancı sigara şirketi tarafından onarıldı. Törenle açıldı. Biri, bu işi bir yabancı şirket yaptığı için eleştirmiş olmalı ki, Sakıp Sabancı çok kızdı. Sakıp Ağa bağırıyordu:

- O kafaaaylaa, memleketeee, yabancı sermaye gelmeez!

Bak Ağam, Birinci TBMM'de yaşanmış bir olayı anlatayım.

O dönemde tütün tekeli Fransızlarda idi. Fransız Tütün Rejisi, mebuslara özel kutularda sigara yaptırmıştı. 15 Haziran 1922 günkü oturumda, kıyamet kopmuştu. Polatlı'dan top sesleri gelirken Meclis hálá tartışıyordu:

‘‘Buraya imtiyaz için gelmedik. Biz halkız ve bununla iftihar ederiz.’’

Sonunda, hediye sigaralar reddedildi Sakıp Ağa! Selamlar, saygılar.

Bu ülkede yabancı sermayenin girmemesi gereken mahrem ve mukaddes yerler vardır. O binayı, Türk işadamı Vehbi Koç yapmıştı. Gönül isterdi ki, şimdi de bir başka Türk işadamı, Sakıp Sabancı onarımı üslenseydi! Doktora tezi ‘‘Birinci TBMM’’ olan Mustafa Kemal Palaoğlu ilk Meclis'i şöyle anlatır:

- Birinci Büyük Meclis, her konuda hassas idi. Yoklukların içinde doğan bir güneşti. Özü, Müdafaa-i Hukuk ideolojisi olan Tam Bağımsızlık demekti... Birinci Büyük Meclis, Ulusal Egmenlik demekti.

Benim için de, ‘‘O kafa’’ diyebilirsiniz Ağam, takdir size kalmıştır!

* * *

Gelelim bugünkü Meclis'e...

Bu kutsal çatı çok yıprandı, yıpratıldı. Siyasi ve ekonomik anlamda ne kadar olumsuzluk varsa, maalesef Meclis'in sırtına yükleniyor. Yanlış!

Geçen gün bu çatı altında biri, ülkeyi 28 Şubat'a sürükleyenlere ve laik cumhuriyeti sorgulamaya yeltenenlere ‘Yeter’ diyen orduya ‘‘Sütü bozuklar’’ diyebildi. Neyse ki kürsüde, Murat Sökmenoğlu vardı da, haddini bildirdi.

Siyaset, son yıllarda, nalıncı keserine döndü...

Geçen hafta Kemal Derviş'i izledim. Merkez Bankası Yasa Tasarısı Bütçe Komisyonu'nda görüşülürken, ilk tokadı DSP'li üyeden yedi. Ardından FP'li, MHP'li ve ANAP'lı üyeler bir araya gelip Derviş'in tasarısını değiştirdiler.

Genel Kurul'da ise bir FP'li kürsüden, ‘‘Mr. Derviş’’ diye hitap etti. Koalisyon liderleri milletin önünde ‘‘tam destek’’ diye söz vermişlerdi. Ama Derviş'e ne DSP, ne MHP, ne ANAP sahip çıktı! Çünkü üçü de korkuyor:

- Şu adam biraz başarılı olursa bizleri de, partilerimizi de bitirir.

Neredesin samimiyet?

* * *

Doktor Ertan Kutlucan aradı:

- Abi, ben DSP Genel Başkan adayıyım, ilginizi beklerim.

İçimden bir şeyler akıp gitti. Doktor Kutlucan, yanlış hatırlamıyorsam, 1984'ten beri Demokratik Sol hareketin içinde. Yine de sordum:

- Senin partide kaydın var mı Ertan, listelere baktın mı?

DSP'den iki kez Kırklareli milletvekili ve Lüleburgaz belediye başkanı adayı olan sınıf arkadaşım, mimar Numan Dalca'nın mektubunu gösterdim:

‘‘Sevgili kardeşim, kurultayı ilan ettirdiğinden bu yana Erol Sayan'ın hicaz şarkısı dilime dolandı, hiç aklımdan çıkmıyor: Bir dünya yarattım, yalnız ikimiz için/ Seninle ağlayıp, seninle gülmek için/ Bir başka sevgiye yer yok, benim dünyamda/ Orada tüm sevgiler, yalnız ikimiz için.’’

Numan Dalca, babadan müzisyen... Söz verdi, bunu ney taksimi ile çalacak.

Doktor Kutlucan'a söylemeyi unuttum. DSP'de 625 küsur kurucu vardı. Ama duyduğuma göre doğal delege olan kurucular, kurultay listesinde yokmuş!

Onlar da koro halinde, ‘‘Eski dostlar’’ şarkısını söyler, olur biter!

Hayırlı başarılar!